Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/28 E. 2023/250 K. 20.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/28 Esas
KARAR NO : 2023/250

DAVA : Tazminat, Fikir Ve Sanat Sanat Eseri Sahipliğinden Kaynaklanan Haklara Tecavüzün Ref’i, Önlenmesi Ve Tazmini, Fikir Ve Sanat Eseri (Manevi Tazminat İstemli.), Fikir Ve Sanat Eseri (Maddi Tazminat İstemli)
DAVA TARİHİ : 20/04/2009
KARAR TARİHİ : 24/10/2014

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;
Davacılar vekili, müvekkillerinin senaryo yazarı olduğunu, davalı … şirketi ile yaptıkları anlaşma gereği … televizyonunda gösterilmek üzere yapılacak … isimli TV dizisinin senaryosunu yazmak hususunda anlaştıklarını, müvekkillerine bölüm başına 10.000 TL senaryo bedili ödenmesinin öngörüldüğünü, diğer davalı …’nun davalı şirketin ortağı olduğunu, şirketin … isimli diziyi yapımcı olarak dizi haline getirerek diğer davalı … ye sattığını, müvekkillerinin senaryosunun dizide kullanıldığını, dizinin ilk bölümünün 31/03/2009 tarihinde … televizyon kanalında gösterime girdiğni ancak dizinin senaryo bölümünde “…” yazı grubu yazıldığını, bu durum nedeniyle müvekkilinin FSEK’ten kaynaklanan haklarına tecavüz oluştuğunu, maddi ve manevi zararlarının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;
Davalı … şirketi ile … vekili, müvekkili … hakkında husumet itirazında bulunmuş, dava konusu … isimli dizisi için … tarfından müvekkili şirkete projenin verildiğini, davacıların haksız olarak müvekkilinden bu dizinin senaryosu için mali hak talepli ihtarname gönderdiğini, müvekkilinin davacılara cevabi ihtar gönderdiğini, dizinin senaryosunun …öğrencileri tarfından yazıldığını, davacılar aleyhine dava açtıklarını, davacıların haksız davalarının reddini talep etmiştir.
Davalı … vekili, dava konusu … isimli dizinin yapımına ilişkin olarak yapımcı … şirketi ile kurumu arasında 16/01/2009 tarihinde istisna sözleşmesi yapıldığın, dizinin senaristleri olarak …, …, … ve … tarafından yazıldığının ve … şirketine devredildiğine ilişkin muvafakatnamenin müvekkillerine ibraz edildiğini, daha sonra davacıların müvekkillerine ihzarname gönderdiğini ve bu ihtarnamenin gereğinin yapılması için …’na gönderildiğini, dava konusu uyuşmazlıkta müvekkiline husumet düşmediğini, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Birleşen … 3. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin… esas sayılı dosyasında da, davacılar vekili dava konusu … dizisi için …’te ile anlaştıklarını, davalının müvekkiline senaryonun kendisine ait olduğuna ilişkin ihtar gönderdiğini, müvekkillerini …’ye şikayet ettiğini, müvekkillerinin davalıyı tanımadığını, müvekkillerini küçük düşürdüğünü, bu nedenle maddi manevi tazminat talebinde bulunmuşdur,
Davalı vekili ise müvekkilinin senaryosunun davacılar tarafından izinsiz kullanıldığını, bu nedenle … 1.Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı davasının açıldığını, bu nedenle davaların birleştirilmesi gerektiğini savunmuştur.
Birleşen Mahkememizin 2009/50 esas sayılı dosyasında Davacılar vekili, … tarafından müvekkkiline … izimli dizinin film projesi verildiğini, davalıların adı geçen dizinin senaristi olduklarını iddia ederek müvekkillerine ihtarname gönderdiğini, müvekkillerinin davalıları tanımadığını, herhangi bir senaryo yazdırmadığını, almadığını, davalıların haksız iddilarından dolayı müvekkillerinin itibarlarının sarsıldığını, küçük düşürüldüğünü, bu nedenle 1.000 TL maddi 10.000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Birleşen … 4. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında da,
Davacılar vekili dava dilekçesi ile, bu davanın, İstanbul … no’lu Fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesini ve FSEK 68. maddesi gereği 56.000 TL maddi, 12.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava edilmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava konusu uyuşmalık; Tazminat, Fikir ve Sanat Eseri sahipliğinden Kaynaklanan Haklara Tecavüzün Ref-i, Önlenmesi ve Tazmini (Maddi ve Manevi Tazminat İstemli)ne ilişkindir.
Mahkememizce 2012/243 Esas, 2014/179 Karar sayılı ilamı ile;
Asıl davada
1-… ve …’ün açmış olduğu davanın reddine,
2-… hakkındaki davanın husumetten reddine,
3-Türk Borçlar Kanunu 52 madde de dikkate alınarak takdiren 20.000 TL maddi ve 4.000 TL manevi tazminatın … dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ye verilmesine, fazla taleplerin reddine,
Birleşen 3.FSHH Mahkemesinin… Esas nolu dosyada;
1- Davanın reddine,
Birleşen mahkememizin 2009/50 esas nolu davada;
1-Davanın reddine;
Birleşen … Esas nolu davada;
1- Davacı … ve …’ün davalarının reddine,
2-…’nin maddi tazminat talebinin reddine,
3-4.000 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ye verilmesine, fazla talebin reddine, dair karar verilmiş, tarafların temyiz başvuruları üzerine Yargıtay 11. H.D 2015/6750 Esas, 2016/6548 Karar sayılı ilamı ile;
“Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin sair, davalı … Şirketi’nin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Mahkemece, bozmadan önce telif ücreti olarak 56.000,00TL hükmedilmiş bozmadan sonra ise davacının esere katkısı bulunduğu kabul edilerek 20.000,00TL telif ücreti takdir edilmiştir. Ancak, davacının esere katkısının ve tazminatın miktarının belirlenmesi özel ve teknik bir bilgiyi ve incelemeyi gerektirdiğinden Mahkemece bu konuda bilirkişiden ek rapor alınmadan tazminatın takdiri doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda(1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin sair , davalı … Şirketi’nin birleşen dava davalıları …, …, …, … vekillerinin tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA,” dair karar verilmiş, sonrasında yapılan karar düzeltme başvurulanın ise reddine karar verilmiştir.
Yukarıda Yargıtay ilamında da yazılı olduğu üzere, mahkememizce birleşen dava dosyalarının tamamı ile asıl dava dosyasında … yönünden maddi tazminat istemine ilişkin verilen karar haricindeki kısımlar Yargıtay incelemesi neticesinde derecattan geçmek suretiyle kesinleşmiştir.
Yargıtay’ın bozma ilamı yaptığı tek husus; asıl dava dosyasında mahkememizce hüküm altına alınan “Türk Borçlar Kanunu 52 madde de dikkate alınarak takdiren 20.000 TL maddi tazminatın … dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ye verilmesine, fazla taleplerin reddine,” dair verilen karara ilişkin olup, zira Yargıtay bozma ilamında açıkça ” Mahkemece, bozmadan önce telif ücreti olarak 56.000,00TL hükmedilmiş bozmadan sonra ise davacının esere katkısı bulunduğu kabul edilerek 20.000,00TL telif ücreti takdir edilmiştir. Ancak, davacının esere katkısının ve tazminatın miktarının belirlenmesi özel ve teknik bir bilgiyi ve incelemeyi gerektirdiğinden Mahkemece bu konuda bilirkişiden ek rapor alınmadan tazminatın takdiri doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.” belirtmiş olup, yine Yargıtay ilamında “Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin sair, davalı … Şirketi’nin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.” cümlesi ile asıl dava dosyasında davacı Sema’nın ikame ettiği maddi tazminat davası haricinde davacı yanın sair temyiz itirazları ile davalı tarafın bütün temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
Bu durumda asıl dava dosyasında davacı Sema yönünden 20.000 TL üzerinden verilen maddi tazminata ilişkin kısım bozma konusunu oluşturduğundan mahkememizce salt bu dava özelinde yargılamaya devam olunmuş, haricinde kalan davalar derecattan geçmek suretiyle kesinleştiğinden Yargıtay ilamı öncesi mahkememizce verilen kararlar aynen hüküm altına alınmıştır.
Mahkememizce Bozma ilamı öncesi davacı … yönünden 20.000 TL maddi tazminata karar verilmiş olup, Yargıtay bozma ilamında “davacının esere katkısının ve tazminatın miktarının belirlenmesi özel ve teknik bir bilgiyi ve incelemeyi gerektirdiğinden Mahkemece bu konuda bilirkişiden ek rapor alınmadan tazminatın takdiri doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.” kararı gereği gerekli incelemeler yapılmıştır.
Mahkememizce bozma ilamı sonrası gerekli bilirkişi incelemeleri yapılmış, yapılan tetkik ve incelemede dava dosyasındaki dört bölümlük senaryonun, dizi olarak yedi bölüme yayıldığı, olayların ve repliklerin yer değiştirdiği görülmektedir. Dolayısıyla dört bölümlük senaryonun dizinin yedi bölümüne yayılmış olmasına istinaden; işlenmiş eser olan dizide 7 bölüm üzerinde maddi tazminat hak iddia etmesine yönelik geçerli koşulların oluştuğu mahkememizce değerlendirilmiştir.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2011/4102 E. ve 2012/10844 K. sayılı ilamında “Davacı taraf … adlı dizinin eser sahibi olduğunu ileri sürdüğüne ve dosya içerisinde bulunan muvafakatnameler ile tüm dosya kapsamına göre dava-dışı bu kişilerin esas sahibi oldukları karine oluştuğu bu kişilerin bulunduğu bir davada değerlendirilebileceği dikkate alınarak, bu kişiler lehine oluşan karinenin aksinin de davacı tarafından ispatlanması gerektiği” belirtilmiştir.
Gerekli incelemeler sonucunda, davacı tarafın …, …, … ve … hakkında lehine oluşan karinenin aksini ispatlayamadığı, bu kişilerin senarist olarak belirtilmiş olmalarından ötürü, eser sahipliği noktasında bu kişiler lehine oluşan karinenin aksinin de ispatlanamaması hasebiyle bu kişilerin de davacı … ile birlikte hesaba katılmaları gerekliliği doğmuştur.
Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2015/6750 E. ve 2016/6548 K. Sayılı ilamında; “Davacının esere katkısının ve tazminatın miktarının belirlenmesi özel ve teknik bir bilgiyi ve incelemeyi gerektirdiğinden, mahkemece bu konuda bilirkişiden ek rapor alınmadan tazminatın takdiri doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.” İfadesine istinaden, esere yönelik olarak katkıyı hesaplamak adına incelemelerde bulunulmuştur. Konuyla ilgili olarak
02.12.2021 tarihli Bilirkişi Raporu’nda; “İştirak halinde eser ortaya koyan kişilerin aralarında yapacakları özel ve açık bir anlaşma ile ortaya konulmadığı sürece, senaryonun hangi kısmının hangi kişi tarafından yazılmış olduğunun ve kişilerin esere katkısının ne oranda olduğunun senaryo metninden anlaşılması mümkün değildir. Bu nedenle, iştirak halinde bir senaryo meydana getirilmesi durumunda her bir iştirak edenin esere katkısının eşit olduğunun kabulü gerektiği kanaatine varılmıştır.” Denilmiştir. Taraflar arasında iş bölümünü belirten herhangi bir sözleşme veya protokol olmadığı tespit edildiğinden ötürü, işbu Bilirkişi raporundaki tespitler mahkememizce yerinde görülmüştür.
Dosya kapsamındaki bilgi, belge, tanık beyanları ve sektör rayiçleri açısından değerlendirilme yapıldığında, davaya konu olan dizi senaryosunun yazım bedeli olarak, ülkemizdeki senaristlerin meslek birliği olan …’in tarifesine göre, “senaryo ücreti toplam bütçenin % 5’i, hikâye ücreti ise toplam bütçenin % 2’si” olarak saptanmıştır. Buna göre, “…” isimli dizinin 16.01.2009 tarihli sözleşmesi incelendiğinde, …’nin her bölüm başına …Tic. Ltd. Şti.’e 350.000 YTL+KDV kesin ücret ödenmesine yönelik protokol gerçekleştirildiği görülmektedir. Bu açıdan ele alındığında, KDV dahil toplam bütçenin bölüm başına 413.000 YTL olduğu tespit edilmektedir. Bu yönde bilirkişilerce yapılan tespitler mahkememizce yerinde görülmüştür.
O halde, iştirak halindeki 5 eser sahibinin (…, …, …, … ve …) toplam 20.650 TL bölüm başına senaryo yazım ücreti alma hakkının olduğu … açısından bu bedelin bölüm başına 4.130 TL olduğu …’nin 7 bölüm için toplam alması gereken miktarın ise 28.910TL olduğu tespit edilmiştir.
Hülasa Davaya konu senaryonun öncelikle … ve … tarafından iştirak halinde yazılmış olduğu, ancak … ve … açısından verilmiş ret kararına istinaden ve ret kararının derecattan geçmiş olması sebebiyle … ve … lehine tazminat hesaplamasının yapılmadığı, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2011/4102 E. ve 2012/10844 K. Sayılı ilamındaki bozma kararına istinaden, eser sahipliği açısından lehine durum oluşan …, … ve …’nun da esere yönelik katkılarının değerlendirilme kapsamına alındığı, … ve …’nin esere olan katkılarının, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2015/6750 E. ve 2016/6548 K. Sayılı ilamındaki bozma kararına istinaden, hesaplanması gerekliliği üzere; dosyadaki senaryo ile dizideki senaryo arasındaki benzerliklerin değerlendirilmesine yönelik olarak, iştirak halinde eser sahiplerinin aralarında yapacakları özel ve açık bir anlaşma ile ortaya konulmaması nedeniyle, senaryonun hangi kısmının kimin tarafından yazılmış olduğunun ve kişilerin esere katkısının ne oranda olduğunun senaryo metninden anlaşılmasının mümkün olmamasına istinaden, iştirak halinde bir senaryo meydana gelmesi durumunda her bir iştirak edenin esere katkısının eşit olarak kabul edilmesi sebebiyle davacı Sema’nın %20 oranında hak sahibi olduğu, iştirak halindeki 5 eser sahibinin (…, …, …, … ve …) toplam 20.650 TL bölüm başına senaryo yazım ücreti alma hakkının olduğu … açısından bu bedelin bölüm başına 4.130 TL olduğu …’nin 7 bölüm için toplam alması gereken miktarın ise 28.910TL olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce bozma ilamı öncesi asıl dava dosyasında davacı … yönünden 20.000 TL maddi tazminata karar verilmiş, verilen kararda FSEK 68 uyarınca 3 kat uygulanmadığı gibi faiz de uygulanmamıştır.
Ancak davacı … vekili verilen karara karşı yapmış olduğu temyiz başvurusunda 3 kat tutarında tazminat uygulanması ve faize karar verilmesi yönünde bir talebi olmadığı gibi esasen bozma ilamı öncesinde de böyle bir talepte bulunmadığı, davacı vekilinin ilk kez bozma sonrası 23/12/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile 3 kat tutarında tazminat uygulanması ve aynı zamanda tazminat miktarlarına faiz işetilmesi talebinde bulunmuş olup, yukarıda da tespit edildiği gibi asıl davada davacı …’nın ikame ettiği maddi tazminat istemi haricinde kalan davaların tamamı derecattan geçmek suretiyle kesinleşmiş olup, kesinleşen bir davaya ilişkin yapılan ıslah işleminin geçerliliği bulunmamakta olup, asıl davada davacı … yönünden mahkememizce verilen maddi tazminata ilişkin ise bozma ilamı öncesi davacı yanın 3 kat tazminat uygulanması ve faiz işletilmesi yönünde taleplerinin bulunmaması ve bu konuda temyiz başvurusunda bulunmaması ve yine bozma ilamının sadece tazminat miktarının belirlenmesine ilişkin olup, faiz ve 3 kat uygulanmasına ilişkin olmaması hasebiyle 3 kat tutarında uygulanmayacağı ve faiz işletilmeyeceği noktasında bozma öncesi kesinleşmiş bir durumun var olduğu, bozma öncesi kesinleşen hususlar yönünden bozma sonrası ıslah işlemi yapılamayacağı anlaşıldığından, davacı yanın tespiti yapılan maddi tazminatın 3 katı tutarında tazminat uygulanması ve aynı zamanda faiz işletilmesi yönündeki ıslah talebi mahkememizce yerinde bulunmamış anılı sebeplerle bozma ilamı öncesi verilen karar yönünden, Yargıtay bozma ilamı ışığında yapılan tetkik ve inceleme neticesinde sadece asıl davada … yönünden hükmedilen maddi tazminat miktarı 28.910 TL olarak düzeltilmiş, bakiye kalan tüm davalar derecattan geçmek suretiyle kesinleştiğinden aynı kararlar tekrar hüküm altına alınmış, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Asıl davada … ve …’ün açmış olduğu davanın reddine,
-… hakkındaki davanın husumetten reddine,
-Davacı … yönünden 28.910 TL maddi ve 4.000 TL manevi tazminatın … dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ye verilmesine, fazla taleplerin reddine,
2-Birleşen 3.FSHH Mahkemesinin … Esas nolu dosyada; Davanın reddine,
3-Birleşen mahkememizin 2009/50 esas nolu davada; Davanın reddine;
4-Birleşen … Esas nolu davada;
– Davacı … ve …’ün davalarının reddine,
-…’nin maddi tazminat talebinin reddine,
-4.000 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ye verilmesine, fazla talebin reddine,
3-Türk Borçlar Kanunu 52 madde de dikkate alınarak takdiren 20.000 TL maddi ve 4.000 TL manevi tazminatın … dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ye verilmesine, fazla taleplerin reddine,
Asıl dava dosyası yönünden yargılama giderleri,harç ve vekalet ücreti
4-Asıl dava dosyası yönünden davanın kabulü üzerinden aleyhine karar verilen davalılardan alınması gereken 1.639,44 TL karar ve ilam harcının başlangıçta davacı tarafça peşin olarak yatırılan 918,00 TL peşin harç ile 1.734,00 TL ıslah harcının toplamı olan 2.652,00 TL harçtan mahsubu ile fazla yatırlan 918 TL harcın talebi halinde davacı tarafa iadesine, asıl davada aleyhine karar verilen davalı taraftan alınması gerekip davacı tarafın yatırdığı peşin ve ıslah harcı toplamından karşılanan karar ve ilam harcı tutarı olan 1.639,44 TL’nin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davalı … Ltd. Şti. ‘den alınarak davacı tarafa verilmesine,
5-Maddi tazminat talebi yönünden karar tarihindeki Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 25.500 TL vekalet ücretinin( asıl dava dosyasında davacı Sema’nın ikame ettiği maddi tazminat davası bozmaya konu edinmiş olup, bozmaya konu edinen davacı Sema’nın açtığı maddi tazminat istemi yönünden vekalet ücreti kabul ve ret miktarları ışığında yeniden karar tarihindeki tarifeye göre düzenlenmiştir) tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla Davalı … ve … Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ye verilmesine,
6-Reddedilen maddi tazminat talebi yönünden karar tarihindeki Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 25.500 TL’nin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak( asıl dava dosyasında davacı …’nın ikame ettiği maddi tazminat davası bozmaya konu edinmiş olup, bozmaya konu edinen davacı Sema’nın açtığı maddi tazminat istemi yönünden vekalet ücreti kabul ve ret miktarları ışığında yeniden karar tarihindeki tarifeye göre düzenlenmiş olup, haricinde kalan diğer davacılar … ve … yönünden davanın ret ile sonuçlanması ve verilen kararın Yargıtay denetiminden geçmek suretiyle kesinleşmesi sebebi ile bu kişiler yönünden verilen vekalet ücretleri de kesinleşmiş olacağından davacı … ile …’in vekalet ücretindeki sorumluluğu mahkememizce bozma ilamı öncesi verilen kararda asıl dava dosyasında maddi tazminat istemli davada reddedilen kısım yönünden davacıların 4.260 TL üzerinden vekalet ücreti sorumluluğuna karar verilmiş olması sebebiyle davacı … ve …’in; hükmedilen 25.500 TL vekalet ücretindeki toplam sorumlu olduğu miktarın 4.260 TL ile sınırlı olduğunun tespitine) davalı Davalı … ve …Şti.’ye eşit oranda olacak şekilde verilmesine,
7-Asıl dava dosyasında davacı Sema’nın ikame ettiği maddi tazminat davası bozmaya konu edinmiş olup, bozmaya konu edinen davacı …’nın açtığı maddi tazminat istemi yönünden vekalet ücreti kabul ve ret miktarları ışığında yeniden karar tarihindeki tarifeye göre düzenlenmiş olup, haricinde kalan diğer davacılar … ve… yönünden davanın ret ile sonuçlanması ve yine davalı … yönünden husumet nedeniyle ret kararı verilmesi ve verilen kararın Yargıtay denetiminden geçmek suretiyle kesinleşmesi sebebi ile bu kişiler yönünden verilen vekalet ücretleri de kesinleşmiş olacağından, bozma öncesi mahkememizce manevi tazminat istemli dava ve davalı … yönünden husumet nedeniyle verilen ret kararına ilişkin verilen vekalet ücretlerinin aynı şekilde muhafaza edilerek;
-Manevi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 2.200 TL vekalet ücretinin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla Davalı … ve … Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ye verilmesine,
-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 2.200 TL’nin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davacılardan alınarak davalı Davalı … ve…Tic. Ltd Şti.’ye eşit oranda olacak şekilde verilmesine,
-Davanın husumetten reddi nedeniyle Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 2.200 TL’nin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davalı …’ne verilmesine,
8-Davacı … tarafından yatırılan başvurma harcı ile davacı… tarafından yatırılan gider ve delil avansından karşılanan posta masrafları ve bilirkişi ücretlerinden oluşan toplam 4.504,60 yargılama giderlerinin davanın kabul ve ret ile sonuçlanan miktarları nazara alınarak 2.583,96 TL olan kısmının tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davalı…ve … Ltd. Şti.’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, diğer davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
9-Davalı … yapmış olduğu 3.264,90 TL yargılama giderinin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak( davacı … yönünden davanın kabul edilen kısmı nazara alınarak; davacı …’nın yargılama giderlerindeki sorumluluğu 591,83 TL ile sınırlı olacak şekilde ) Davalı …’ye verilmesine,
10-Davalı … tarafından yapılan 3.478,50 TL yargılama giderinin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davalı …’a ödenmesine,
11-Taraflarca fazla yatırılan gider ve delil avansının hüküm kesinleştiğinde iadesine,
Birleşen 3.FSHH Mahkemesinin …Esas nolu dosyada harç, yargılama giderleri ve vekalet ücreti
1- Davanın reddine,
2- 25,20 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile fazla alınan 123,30 TL harcın hüküm kesinleştiğinde ve talebi halinde tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davacı tarafa iadesine,
3-İş bu birleşen dava kesinleşmiş olduğundan iş bu dava dosyası yönünden evvelce verilen vekalet ücretine dair kararların aynen tekrarı ile;
-Davanın reddi nedeniyle maddi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 2.200 TL vekalet ücretinin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davalıya verilmesine,
-Davanın reddi nedeniyle manevi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 2.200 TL vekalet ücretinin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafın yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca fazla yatırılan gider ve delil avansının hüküm kesinleştiğinde iadesine,
Birleşen mahkememizin… esas nolu davada harç, yargılama giderleri ve vekalet ücreti
1-Davanın reddine;
2-25,20 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile fazla alınan 123,30 TL harcın hüküm kesinleştiğinde ve talebi halinde tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davacı tarafa iadesine,
3-İş bu birleşen dava kesinleşmiş olduğundan iş bu dava dosyası yönünden evvelce verilen vekalet ücretine dair kararların aynen tekrarı ile;
Davanın reddi nedeniyle maddi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 2.200 TL vekalet ücretinin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davalılara eşit oranda olacak şekilde verilmesine,
-Davanın reddi nedeniyle manevi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 2.200 TL vekalet ücretinin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davalılara eşit oranda olacak şekilde verilmesine,
4-Davacı tarafın yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca fazla yatırılan gider ve delil avansının hüküm kesinleştiğinde iadesine,
Birleşen … Esas nolu davada harç, yargılama giderleri ve vekalet ücreti
1- Davacı … ve …’ün davalarının reddine,
2-…’nin maddi tazminat talebinin reddine,
3-4.000 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ye verilmesine, fazla talebin reddine,
4-273,24 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile fazla alınan 1.161,06 TL harcın hüküm kesinleştiğinde ve talebi halinde tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davacı tarafa iadesine,
5-İş bu birleşen dava kesinleşmiş olduğundan iş bu dava dosyası yönünden evvelce verilen vekalet ücretine dair kararların aynen tekrarı ile;
-Reddedilen maddi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 6.460 TL’nin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak kendisini vekil ile temsil eden davalılara eşit oranda verilmesine,
-Manevi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 2.200 TL’nin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ye verilmesine,
6-Davacı tarafın yapmış olduğu 24,30 TL dava ilk masrafı 56 TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 80,30 TL’nin taktiren 1/2 oranında yargılama giderinin tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, bakiye kalan kısmın davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca fazla yatırılan gider ve delil avansının hüküm kesinleştiğinde iadesine,
Dair karar taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde TEMYİZ YASA YOLU AÇIK olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 20/12/2023

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır