Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/222 E. 2021/165 K. 07.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/222 Esas
KARAR NO : 2021/165

DAVA :Tasarım hakkına tecavüz ve haksız rekabetin önlenmesi
DAVA TARİHİ : 05/07/2019
KARAR TARİHİ : 07/04/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan asıl davada, Tasarım hakkına tecavüz ve haksız rekabetin önlenmesi, karşı davada, :Tasarımın hükümsüzlüğü davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı / Karşı davalı taraf vekili dava dilekçesinde özetle; Davalıların … adlı tescilsiz markaları ile kolonya üretimi ve satışı gerçekleştirdiğini, Bahsi geçen kolonyaların şişe ve ambalaj tasarımlarının müvekkilinin tescilli şişe ve ambalaj tasarımları ile ayırt edilemeyecek şekilde benzer olduğunu, müvekkili şirketin … markası ile kozmetik alanında faaliyet gösterdiğini,… ve … tescil numaralı şişe ve ambalaj tasarımlarının sahibi olduğunu ,Davalıların kolonya ürünlerinin ayırt edilemeyecek derecede benzerlik gösterdiğini, haksız rekabet teşkil ettiğini, Müvekkilinin ürünlerinin Türkiye’de birçok marketlerde ve internet sitesinde satmakta olduğunu, yurt dışında faaliyet gösterdiğini, dünya çapında tanınmış marka ve tasarım seviyesine ulaştığını, Müvekkilinin tanınmışlığının ve bilinirlik seviyesinin yüksek olduğunu, davalıların kullandığı tasarımların müvekkilinin tasarımlarına tecavüz niteliğinde olduğunu, Müvekkili şirket ile davalıların şişe ve ambalajlarının ayırt edilemeyecek kadar benzer olduğunu, bilgilenmiş kullanıcı genel izleniminde bir fark oluşturmadığını, karıştırabileceğini, davalıların ambalaj tasarımlarının mikro oranda renk tonu farklılığı yarattığını, tasarımcının tasarımı geliştirmede seçenek özgürlüğünün kısıtlayıcı olmadığını, seçenek özgürlüğünün geniş olduğunu, Davalıların eylemlerinin haksız rekabet yarattığını, davalıların müvekkili şirketin elde ettiği olumlu itibarından yararlanmaya çalıştığını, davalıların ürünlerinin, ürün gamının, sloganının, isimlerinin, etiketlerinin, ambalaj ve şişe tasarımı ile web sitesi tasarımının, ürün içeriğinin ayniyet derecesinde benzer olduğunu, davalıların ürün markası olan …’in …’un atıf yaptığı 1895 gibi bir tarih olduğunu, davalıların markasının … yılına kadar uzanmadığını, davalının eylemlerinin dürüstlük kurallarına da aykırı olduğunu, Davalılardan …’in kurucu ortaklarından birinin müvekkili şirkette satış müdürü olarak çalıştığını, bu kişinin müşteri bilgileri, komisyonlar, ürünlere ait maliyet ve kar bilgileri vb. bilgilere vakıf olduğunu, sonrasında ayniyet derecesinde ticari faaliyet gerçekleştirmesinin haksız rekabet ve dürüsttük kurallarına aykırı olduğunu, davalıların tescilli bir tasarımının veya markasının olmadığını ve müvekkili şirketin tasarım haklarına karşı davalılar tarafından yapılan tecavüz eylemlerinin tespitini, önlenmesini, durdurulmasını ve ortadan kaldırılmasını, Satışı yapılan … ürünlerine ticari amaçla bulundurulduğu işyerleri de dahil olmak üzere her yerde el konulmasını, ürünlerin imha edilmesini, Davalıların ürünlerinin satışının, reklamının ve broşür vb. araçlarda kullanımının önlenmesini, bu tür evrakların imhasını, Davalıların … adlı web sitesi, … hesabı, … sosyal medya hesabı ve …web sitesinde yer alan müvekkilinin şirketin tasarımları ve markaları ile ilişkilendirilebilecek her türlü görselin, yazının, ibarenin ortadan kaldırılmasını, Müvekkili şirketin tescilli tasarımları ile iltibasa sebebiyet verecek ürünlerin kullanılmasının önlenmesini, Haksız rekabetin tespit edilerek önlenmesini ve durdurulmasını, ,Masrafları davalılara ait olmak üzere, verilecek kararın özetinin ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı / Karşı davacı taraf vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu müvekkilinin … markalı ürünleri ile … markalı ürünlerin aynı olmadığını, İncelenen ürünler arasında genel izlenim itibarıyla ayırt edilemeyecek bir benzerliğin söz konusu olmadığını, bilgilenmiş kullanıcı gözüyle incelendiğinde, ürünler arasında göze çarpan farklar bulunduğunu, davacı tesciline konu tasarım ambalajlarında yer alan …, …, …, … ibarelerinin tasarım tescili ile korunma niteliğine haiz olmadıklarını, davaya konu şişelerin müvekkilleri tarafından üretilmediğini, … A.Ş. ‘den satın alındığını, anılan şişelerin sektörde pek çok firma tarafından da satın alınarak kullanılmakta olduğunu, müvekkiline ait kolonyaların 2016 Haziran tarihinden bu yana üretildiğini, davacı çalışanlarının müvekkilinin ofisini ziyaret ettiklerini, davacının 2016 yılından bu yana piyasada bulunan müvekkilinin ürünlerinden haberdar olduğunu, Davacı iddialarının zamanaşımına uğramış olduğunu, müvekkili firmanın … ibaresini seçmesinin nedeninin davacının … ibaresini seçme nedeninden farklı olduğunu, davacı ürününde ibarenin tali bir unsur iken müvekkilinin ürünün de esas unsur olduğunu, davacı tarafın eski çalışanının satış ekibinde görevli olduğunu, ürün maliyeti, tedarikçi bilgisi, esans örnekleri ve üretime ilişkin bilgi sahibi olmasının mümkün olmadığını, davacı tarafın sunduğu iddiaların herhangi bir delile dayanmadığını, varsayım seviyesinde kaldığını, müvekkilinin başarısının sadece tek bir kişiye dayandırmasının gerçek dışı olduğunu, davacının müvekkillerinin distribütörlerine gönderdiği ihtarnamelerin tavizkâr ve tehditkâr olduğunu, incelemeye konu ürünlerin farklı markalar içerdiğini, ürünlerin ambalajlarının, şişelerinin ve etiketlerinin farklı olmasına ek olarak markaların da tamamen farklı olduğunu, davacının müvekkilinin konsepti ile benzerlik olduğunu iddia ettiğini ancak davacıya ait bir konsept olmadığını asıl davanın reddine karar verilmesini, Karşı davada, davacı/karşı davalı tarafın davaya konu şişe ve ambalajlarının başvuru tarihinden bir yıl ve öncesinde kamuya sunulduğunu, hükümsüz kılınmasını talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava konusu uyuşmazlık: ;Asıl davada: davacının … ve … nolu tasarımlarına tecavüzün tespiti, haksız rekabetin tespiti, durdurulması ve önlenmesi, hükmün ilanı, davalılara ait alan adının kullanımının önlenmesi için tedbir kararı verilmesi, Karşı davadaki uyuşmazlık konusunun: davalı adına … ve … nolu endüstriyel tasarım belgelerinin hükümsüzlüğüne yönelik açılmış davadır.
Davanın açılmasını müteakip davacı/karşı davalı ile davalı/karşı davacının dava, cevap/karşı dava dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, duruşmada hazır olanlar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, arabuluculuk kurumundan faydalanmak istenilmediğinden tahkikat duruşmasına devam olunmuş, beyanlarında geçen deliller toplanmış, bilirkişi incelemeleri yaptırılmış, HMK 184.madde kapsamında hazır olanlardan tahkikat ile ilgili beyanları sorulmuş, HMK 186. madde kapsamında ise karar duruşmasında hazır olanlardan esas ile ile ilgili son diyecekleri sorulmuştur.
Türk Patent ve marka kurumundan tasarım dosyası celp edilmiştir.
… nolu çoklu ETB’nin 4.7.2012 tarihinde başvurusunun yapıldığı, bültende 1.11.2012 tarihinde yayınlandığı, tescilinin ise 4.7.2012 tarihinde yapıldığı anlaşılmıştır.
… nolu ETB’nin 22.10.2012 tarihinde başvurusunun yapıldığı, bültende 1..1.2013 tarihinde yayınlandığı, tescilinin ise 22.10.2012 tarihinde yapıldığı anlaşılmıştır.
HMK 266. Madde kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişiler …, …, … 11/09/2019 havale tarihli bilirkişi raporlarında; Asıl davada; Davalılar/karşı davacılara ait “… ve …” etiketli şişe tasarımlarının davaca/karşı davalı tarafa ait … no’lu şişe tasarımı ile benzer olduklarını, Davalılar/karşı davacılara ait “…” etiketli şişe tasarımının davacı/karşı davalı tarafa ait tescilli tasarımların koruma kapsamında olmadığı, Davalılar/karşı davacılara ait ambalajlardaki grafik tasarımın, davacı/karşı davalı tarafa ait tescilli tasarımların koruma kapsamında olmadığı, Karşı davada;Davacı/karşı davalı tarafa ait … ve … nolu tasarımların başvuru tarihleri itibari ile yenilik ve ayırt edicilik niteliklerine sahip olmadığı görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Bilirkişiler …, …, … 19/12/2019 havale tarihli EK bilirkişi raporlarında; kök rapordaki görüşlerini muhafaza ettiklerini bildirmişlerdir.
İtiraz üzerine ikinci kez bilirkişi heyeti oluşturulmuştur.
İkinci Bilirkişi heyeti …, …, … 10/06/2020 havale tarihli bilirkişi raporlarında; ASIL DAVADA: Davalılar/Karşı Davacılara ait’ … ve …’ etiketli şişe tasarımlarının Davacı/Karşı Davalı tarafa ait … nolu şişe tasarımı ile benzer oldukları, Davalılar/Karşı Davacılara ait ‘Mediterranee’ etiketli şişe tasarımının Davacı/Karşı Davalı tarafa ait tescilli tasarımların koruma kapsamında olmadığı, Davalı/Karşı Davacı tarafa ait (…) ambalaj ile Davacı/karşı davalı tarafa ait (…) ambalajı arasında, bilgilenmiş kullanıcı üzerinde ayrıntılar tek tek incelendiğinde bıraktığı genel izlenim açısından belirgin benzerlikler bulunmadığı. Ancak ambalaj üzerinde yer alan ayrıntılar bütünlük algısı kriteri çerçevesinde incelendiğinde tasarımların benzer olarak algılandıkları, davalı-karşı davacı tarafa ait (…) ambalaj ile davacı-karşı davalı tarafa ait (…) ambalajı arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde ayrıntılar tek tek incelediğinde bıraktığı genel belirgin benzerlikler bulunmadığı, ancak ambalaj üzerinde yer alan ayrıntılar bütünlük algısı kriteri çerçevesinde incelendiğinde tasarımların benzer olarak algılandıkları, Davalı-karşı davacı tarafa ait (…) ambalaj ile Davacı/Karşı Davalı tarafa ait (…) ambalajı bilgilenmiş kullanıcı üzerinde ayrıntılı tek tek incelendiğinde bıraktığı genel izlenim açısından belirgin benzerlikler bulunmadığı, ancak ambalaj üzerinde yer alan ayrıntılar bütünlük algısı kriteri çerçevesinde incelendiğinde tasarımların benzer olarak algılandıkları yönünde görüş bildirmişler keza KARŞI DAVADA; Davacı/Karşı Davalıya ait … nolu şişe tasarımı ile … tescile konu 1 nolu şişe tarımının yenilik ve ayırt edicilik niteliklerine sahip olmadığı, … tasarıma konu 2 ve 3 nolu ambalaj tasarımlarının yenilik kriterine sahip olmadığı; ancak üreticisinin kimliği ile özdeşleşmiş ayırt edici niteliğe sahip olduğunu bu durumda , … tasarıma konu 2 ve 3 nolu ambalaj tasarımlarının üreticisinin kimliği ile özdeşleşmiş, ortalama tüketici açısından ayırt edici niteliğe sahip olma vasfı nedeniyle, Davalı/Karşı Davacının ambalaj tasarımları ile yapılan karşılaştırmada; bütünlük algısı kriteri çerçevesinde benzerlik ihtiva ettiğinden haksız rekabet teşkil ettiği, görüş ve kanaatine varıldığını bildirilmişlerdir.
Rapora itiraz edilmesi üzerine 3.kez bilirkişi heyeti oluşturulmuştur.
Üçüncü bilirkişi heyeti …, …, …’nın 20/01/2021 havale tarihli bilirkişi raporlarında ; Asıl Davada; Davacı / Karşı davalı tarafa ait… ve … numaralı şişe tasarımı tescilleri ile … “…” ve “…” marka şişeler ile Davalı tarafa ait Davalı / Karşı davacı tarafa ait … “…” ve “…” marka ürünlerde kullanılan şişeler arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, Davacı / Karşı davalı tarafa ait … ve … numaralı şişe tasarımı tescilleri ile … “…” marka şişe ile Davalı tarafa ait Davalı / Karşı davacı tarafa ait … “…” marka üründe kullanılan şişe arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunduğu, bu sebep ile farklı olarak algılandıkları, Davacı /karşı davalı “…” markalı “…” ve “…”ürün etiket tasarımları ile Davalı / Karşı Davacı “…” markalı “…” ve “…” ürün etiket tasarımlarının bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunduğu, bu sebep ile farklı olarak algılandıkları, Davacı / Karşı davalı tarafa ait “…” ürün etiketini taşıyan şişe ile Davalı / Karşı Davacı tarafa ait “…” ürün etiketini taşıyan şişe arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları sonucuna varıldığı, Haksız rekabet yönünden Davacı-karşı davalının “…” ve “…” kolonya şişe ambalaj ve şişe etiketi tasarımlarına, davalı-karşı davacının “…” ve “…” ürün tasarımları ile satış fiillerinin karıştırılma ve haksız rekabet oluşturduğu,Davacı-karşı davalının “…” şişe ambalaj ve şişe etiketi tasarımlarına davalı/karşı davalının “…” ürünüyle karıştırılma ve haksız rekabet hali yaratılmadığını bildirmişlerdir.
Hükümsüzlük yönünden yaptıkları incelemede ise ; Davacı / Karşı davalı tarafa ait … ve 3numaralı tasarım tescillerinin başvuru tarihi olan 04.07.2012 tarihi itibarı ile koruma şartı olan yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olmadığı, Davacı / Karşı davalı tarafa ait … numaralı tasarım tescilinin başvuru tarihi olan 04.07.2012 tarihi itibarı ile koruma şartı olan yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olduğu, Davacı / Karşı davalı tarafa ait… numaralı tasarım tescilinin başvuru tarihi olan 22.10.2012 tarihi itibarı ile koruma şartı olan yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olmadığı,, Davacı / Karşı davalı tarafa ait … ile …ve 3 tescilli tasarımlarının hükümsüzlük şartlarının oluştuğu yönünde görüş bildirmişlerdir.
Uyuşmazlığın Tespiti ve Uygulanacak Hükümler
Asıl Dava, tasarım hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi istemlerine ilişkindir.
6769 sayılı SMK’nun 56. maddesi; “(1) Tasarım yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olması şartıyla bu Kanunla sağlanan haklar kapsamında korunur. (2) Birleşik ürünün parçasının tasarımı, aşağıdaki şartları taşıyorsa yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir:
a) Parça birleşik ürüne takıldığında, birleşik ürünün normal kullanımında görünür durumda olmalıdır.
b) Parçanın görünür durumda olan özellikleri, yenilik ve ayırt edici nitelik şartlarını karşılamalıdır.
(3) Bu maddede yer alan normal kullanım; bakım, servis veya onarım işleri hariç olmak üzere, son kullanıcı tarafından kullanımı ifade eder.
(4) Bir tasarımın aynısı;
a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce,
b) Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir.
Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilir.
(5) Bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim;
a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce,
b) Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir.
(6) Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır.” hükmü amirdir.
6769 sayılı SMK’nun 58. maddesi göre; “(1) Tasarım sahibi, kendi tasarımına kıyasla ayırt edici niteliğe sahip olmayan tasarımlara karşı bu Kanundan doğan haklarını kullanabilir. (2) Koruma kapsamının değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır. (3) Bu Kanun kapsamında sağlanan tasarım koruması, 5/12/1951 tarihli ve 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununda aranan şartları taşıması hâlinde söz konusu Kanunla öngörülen korumaya halel getirmez.
(4) Aşağıda belirtilen hâller koruma kapsamı dışındadır:
a) Kamu düzenine veya genel ahlaka aykırı tasarımlar.
b) Ürünün teknik fonksiyonunun zorunlu kıldığı görünüm özellikleri.
c) Tasarımın kullanıldığı veya uygulandığı ürünün, başka bir ürüne mekanik olarak monte edilmesi veya bağlanması için belirli biçim ve boyutlarda üretilmesi zorunlu ürünlerin görünüm özellikleri.
ç) Paris Sözleşmesinin 2 nci mükerrer 6 ncı maddesi kapsamında yer alan hükümranlık alametleri ile bu kapsam dışında kalan ancak kamuyu ilgilendiren, dinî, tarihî ve kültürel değerler bakımından halka mal olmuş ve ilgili mercilerin tescil izni vermediği işaretlerin, armaların, nişanların veya adlandırmaların uygunsuz kullanımını içeren tasarımlar.
(5) 56 ncı maddedeki şartları karşılamak kaydıyla farklı veya eş birimlerden oluşan modüler bir sistemde bu birimlerin birbirleriyle sonlu veya sonsuz olarak çeşitli biçimlerde bağlantı kurmasını sağlayan tasarımlar korumadan yararlanır” hükmü amirdir.
6769 sayılı SMK’nun 59.maddesi göre “Tasarımdan doğan haklar münhasıran tasarım sahibine aittir. Üçüncü kişiler, tasarım sahibinin izni olmadan koruma kapsamındaki tasarım veya tasarımın uygulandığı ürünü üretemez, piyasaya sunamaz, satamaz, ithal edemez, ticari amaçlı kullanamaz veya bu amaçlarla elde bulunduramaz ya da bu tasarım veya tasarımın uygulandığı ürünle ilgili sözleşme yapmak için öneride bulunamaz” hükmü amirdir.
Bir tasarımın koruma kapsamı belirlenirken buna, o tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimle bariz bir benzerlik gösteren bütün tasarımlar dikkate alınır. Koruma kapsamının belirlenmesinde, kıyaslanan tasarımların farklılıklarından çok ortak özelliklerine ağırlık verilir ve tasarımcının tasarlama açısından seçenek özgürlüğüne sahip olduğu dikkate alınır.
6769 sayılı SMK’nun 81.maddesine göre “a) Tasarım sahibinin izni olmaksızın bu Kanun hükümlerine göre koruma kapsamındaki bir tasarımın kullanıldığı veya uygulandığı ürünün aynısını veya genel izlenim itibarıyla ayırt edilemeyecek kadar benzerini üretmek, piyasaya sunmak, satmak, sözleşme yapmak için öneride bulunmak, ticari amaçla kullanmak veya bu amaçlarla bulundurmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak. b) Tasarım sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek. c) Tasarım hakkını gasp etmek. (2) Başvuru, 65 inci maddeye göre tescil edilerek yayımlandığı takdirde, tescil sahibi, tasarım hakkına yönelik olarak bu maddede sayılan tecavüzlerden dolayı hukuk davası açma hakkına sahiptir. Tecavüz eden, başvurudan ve kapsamından haberdar edilmişse başvurunun yayımlanmış olmasına bakılmaz. Tecavüz edenin kötüniyetli olduğuna mahkeme tarafından hükmolunursa yayımdan önce de tecavüzün varlığı kabul edilir. (3) Koruma kapsamındaki tasarımın tescilli olduğuna ilişkin kaydın ürün, ambalaj veya fatura üzerine konulmamış olması, bu maddede sayılan fiilleri tasarım hakkına tecavüz olmaktan çıkarmaz. (4) Tescilsiz tasarımlar için, tasarım 57 nci maddeye göre kamuya sunulduğu takdirde, hak sahibi, tasarım hakkına yönelik ihlallerden dolayı dava açmaya yetkilidir” hükmü amirdir. Ancak “özel amaçla sınırlı kalan ve ticari amaç taşımayan fiiller; deneme amaçlı fiiller; ticari uygulamadaki dürüstlük kuralları ile bağdaşır olmak, tasarımın normal kullanımını gereksiz şekilde tehlikeye sokmamak ve kaynak göstermek şartları ile eğitim veya referans amaçlı çoğaltmalar” ile belirli koşullarda onarım amaçlı fiiller tasarım hakkının kapsamı dışında kalır. (6769 sayılı SMK madde 59/3- a, b, c)
6769 sayılı SMK’nun 149.maddesi; “(1) Sınai mülkiyet hakkı tecavüze uğrayan hak sahibi, mahkemeden aşağıdaki taleplerde bulunabilir:
a) Fiilin tecavüz olup olmadığının tespiti.
b) Muhtemel tecavüzün önlenmesi.
c) Tecavüz fiillerinin durdurulması.
ç) Tecavüzün kaldırılması ile maddi ve manevi zararın tazmini.
d) Tecavüz oluşturan veya cezayı gerektiren ürünler ile bunların üretiminde münhasıran kullanılan cihaz, makine gibi araçlara, tecavüze konu ürünler dışındaki diğer ürünlerin üretimini engellemeyecek şekilde elkonulması.
e) (d) bendi uyarınca elkonulan ürün, cihaz ve makineler üzerinde kendisine mülkiyet hakkının tanınması.
f) Tecavüzün devamını önlemek üzere tedbirlerin alınması, özellikle masraflar tecavüz edene ait olmak üzere (d) bendine göre elkonulan ürünler ile cihaz ve makine gibi araçların şekillerinin değiştirilmesi, üzerlerindeki markaların silinmesi veya sınai mülkiyet haklarına tecavüzün önlenmesi için kaçınılmaz ise imhası.
g) Haklı bir sebebin veya menfaatinin bulunması hâlinde, masrafları karşı tarafa ait olmak üzere kesinleşmiş kararın günlük gazete veya benzeri vasıtalarla tamamen veya özet olarak ilan edilmesi veya ilgililere tebliğ edilmesi.
(2) Birinci fıkranın (e) bendinde belirtilen talebin kabulü durumunda, söz konusu ürün, cihaz ve makinelerin değeri, tazminat miktarından düşülür. Bu değerin kabul edilen tazminat miktarını aşması hâlinde, aşan kısım hak sahibince karşı tarafa ödenir.
(3) Birinci fıkranın (g) bendinde belirtilen talebin kabulü durumunda ilanın şeklî ve kapsamı kararda tespit edilir. İlan hakkı, kararın kesinleşmesinden sonra üç ay içinde talep edilmezse düşer.
(4) Coğrafi işaret ve geleneksel ürün adları bakımından manevi zararın tazmini talep edilemez.” hükmü amirdir.
katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır.
(2) Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır.
Bu yasal mevzuat kapsamında asıl davada davacı tasarım hakkına tecavüzün tespiti ve durdurulması isteminde de bulunmuş olup, yapılan yargılamada alınan bilirkişi raporlarında davacının dayanak tasarımlarının hükümsüzlük koşulları bulunduğu anlaşılmıştır. Bu durumda Davacı karşı davalının …ve 3nolu tasarımın ve …ve … nolu ŞİŞE tasarımlarının genel görüntü olarak Türk Patent ve marka kurumundaki tescillerinin (yani etiketlenmemiş hali ile tasarımların hükümsüzlük koşulları oluştuğundan keza tasarım hükümsüz sayıldığında geçmişe etkili de olacağından bu tescilli tasarımlara yönelik tecavüzün tespiti, önlenmesi taleplerinin REDDİNE karar verilmesi gerekmiştir. 6769 Sayılı SMK’nun 79/1 madde düzenlemesinde; tasarımın hükümsüzlüğüne ilişkin karar geçmişe etkili olup, tasarıma kanun ile sağlanan koruma hiç doğmamış sayılır düzenlemesi yer aldığından , hükümsüzlüğü talep edilen tasarımlardan … sayılı tasarımın başvuru tarihi 04.07.2012; … sayılı tasarımın başvuru tarihi 22.10.2012 olup, gerek bilirkişi raporlarına göre ,gerekse …’un da ikrar ettiği üzere, asıl davaya mesnet tasarım tescillerinin, etiketlenmemiş hali ile bizzat … tarafından yıllardır başvuru tarihinden önce piyasada satışa konu edilmesinden dolayı yenilik ve ayırt edicilik kriterlerine haiz olmadığı anlaşıldığından asıl davada davacının etiketlenmemiş tasarım tesciline tecavüz iddialarının yerinde olmadığı, hükümsüzlük koşullarının bulunduğu hususu alınan heyet raporları kapsamı ile anlaşıldığından asıl davada tasarım hakkına tecavüz yönündeki taleplerin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Asıl davada davacı davalı eyleminin aynı zamanda haksız rekabete neden olduğunu da ileri sürmüştür.
Bilindiği üzere TTKm.54 uyarınca ‘“haksız rekabete ilişkin bir kısım hükümlerinin amacı, bütün katılanların menfaatine, dürüst ve bozulmamış rekabetin sağlanmasıdır. Rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar haksız ve hukuka aykırıdır”. Kanun koyucunun ETKm.56’da yer alan “Haksız rekabet, aldatıcı hareket veya hüsnüniyet kaidelerine aykırı sair suretlerle iktisadi rekabetin her türlü suistimalidir” şeklindeki tarifinden çok daha geniş ve çok daha kapsamlı bir haksız rekabet hükmüne yer verdiği açıktır. Bir eylemin haksız rekabet olarak nitelendirilmesi için taraflar arasında dar anlamda rekabet ilişkisinin olmasına, yani tarafların aynı sektörde olmalarına ve birbirlerine rakip konumda olmalarına gerek yoktur (POROY R/ YASAMAN H, Ticari işletme Hukuku, 15. Bası, İstanbul 2015, s. 334; NOMER ERTAN, F, Haksız Rekabet Hukuku, İstanbul 2016, s. 115).
Yasal mevzuatta da işaret edildiği üzere TTK m. 54 hükmü, haksız rekabetin tanımlanmasında “dürüstlük kuralı”nı temel kriter olarak görmüştür. Buna göre bir eylemin haksız rekabet olup olmadığının belirlenmesindeki, o eylemin dürüstlük kuralı ile örtüşüp örtüşmediğine bakılmalıdır [AYHAN, R, Ticari İş – Ticari İşletme – Tacir – Ticaret Sicili – Ticaret Unvanı – Haksız Rekabet, Sempozyum – Yürürlüğünün Birinci Yılında 6102 Sayılı Yeni Türk Ticaret Kanunu (12-13 Nisan 2013), Erzincan Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, C: XVI (2012), S: 3-4, s. 47].
Haksız rekabetin genel tanımını veren bu hükmün yanı sıra, TTK m. 55 hükmü uygulamada sıkça karşılaşılan haksız rekabet hallerini sınırlayıcı olmayacak şekilde saymıştır. Bununla birlikte TTK m. 55’te sayılan haksız rekabet hallerinin sınırlayıcı olmadığı, sadece TTK m. 54/2’de belirtilen haksız rekabet eyleminin örnekseme yoluyla sayılmış örnekleri olduğu açıktır. Ayrıca TTKm.55 özel olarak bazı haksız rekabet eylemleri sayılmıştır. Bunlardan TTK m.55/4’de yer alan “Başkasının malları, işi ürünlerini, faaliyetleri veya işleri ile karıştırılmaya yol açan önlemler almak” şeklindeki eylem açısından davalı tarafın eyleminin değerlendirilmesi gerekmektedir. Bu hükmün uygulanabilmesi için, bir kimsenin bir başkasının iş ürünlerini, mallarını, faaliyet veya eylemlerini veyahut haklı olarak kullandığı işaretlerini haksız yere vere karıştırılmaya sebep olacak şekilde kullanması gerekli ve yeterlidir.
… 12. Asliye Ceza Mahkemesinin … esas nolu dosyasında alınan 12.1.2021 tarihli bilirkişi raporunun … tarafından hazırlandığı , tek kişinin ve uzmanlık alanı ne olduğu belli olmayan bilirkişi raporuna itibar edilemeyeceğinden mahkememizce 3 kez içinde sektör bilirkişileri, endüstriyel tasarımcı bilirkişilerin bulunduğu uzman heyetlerden rapor alınmıştır.
Davalılar-karşı davacının ürünlerin pazarlaması ve muhafazasında ve etiketlenmesinde kullandığı materyeller yönünden asıl davada davacının haksız rekabete dayalı taleplerin KISMEN KABULÜNE karar verilmesi gerekmiştir. Zira son bilirkişi raporunda Davacı –karşı davalının “…” “…”ambalaj tasarımına, etiketli şişe tasarımına davalı davacı yanca “…”ve “…”ibareli ürünler yolu ile teknik zorunluluk olmadığı halde tüketiciler nezdinde aldanma ve karışıklık yaratacak şekilde ürünleri piyasaya sürdüğü hususu tespit edilmiş olup, bu ürünler açısından hâksiz rekabet iddiasının yerinde olduğu anlaşılmıştır. Ancak Davacı karşı davalının “…” şişe, ambalaj ve etiketli tasarım kullanımlarının karıştırma ve haksız rekabet yaratmadığından bu ürüne yönelik haksız rekabet taleplerinin REDDİNE karar verilmesi gerekmiştir.
İkinci ve üçüncü bilirkişi raporlarında davalı eyleminin haksız rekabet olduğu hususu tespit edilmiş ve ürünlerin kıyaslaması görsel olarak da yapılması suretiyle mahkeme denetimine uygun şekilde düzenlenmiştir.
Haksız rekabet esasen hukuki nitelendirme gerektirdiğinden 2 ve son rapordaki haksız rekebete yönelik tespitler mahkememizce de kabul edilmiş olup, davalının davacının malları, işi ürünleri ile karıştırılmaya yol açacak şekilde ürünler üzerinde kullandığı görsellerin haksız yere karıştırılmaya sebep olacak şekilde kullanıldığı gözetildiğinde davacının haksız rekabete dayalı taleplerinin kısmen kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.
Bilirkişi Raporunda da kıyaslandığı üzere davacı Şirket’in … şişe ve ambalaj tasarımına Davalı/Karşı Davacılar’ın … ürünü ile haksız rekabet yaratıldığı ve davacı Şirket’in … şişe ve ambalaj tasarımına Davalı/Karşı Davacılar’ın … ürünü ile haksız rekabet yaratıldığı hususu tespit edilmiştir.
Rapor içerikleri ve mahkeme denetime uygun renkli görseller dahi mahkememizce incelendiğinde: davacı-karşı davalının “…”, “…” ibareli ambalaj tasarımına ve etiketli şişe tasarımına davalı-karşı davacı tarafından ortalama tüketicinin karıştırılma yaratacak kadar davacı Ice, davalı … ambalaj ve şişe etiket tasarımına benzer nitelikte mavi renkler, ürün adı logo ve yazıların benzer yerleşimde ve siyah olarak yazılması, ürün adı ve logolarının grafik öğelerinin renk ve yerleşimlerinin benzer olması, benzer nitelikte buz görseli kullanılması, herhangi bir teknik zorunluluktan kaynaklanmayan benzerlik yaratıldığı, davacı ve davalının ürünlerini aynı reyonda gören tüketicinin farklı marka ile karşı karşıya kaldığını öngörmesine rağmen firmalar arasında idari bir bağ kurarak , daha önce bildiği üründen etkilenerek aynı kalite de olduğu düşüncesiyle davalı ürününü tercih etme riski altında bulunacağından davalı eyleminin haksız olduğu anlaşılmıştır” Bu yöndeki teknik kıyaslama son Bilirkişi Raporunun 28 ve 29. Sayfalarında yer almaktadır. Dolayısıyla Davalı-karşı davacının ürünlerin pazarlaması ve muhafazasında ve etiketlenmesinde kullandığı materyeller yönünden haksız rekabete dayalı taleplerin bu ürünler yönünden kabulüne karar verilmiş ve Davacı –karşı davalının “…” “…”ambalaj tasarımına, etiketli şişe tasarımına davalı davacı yanca “…”ve “…”ibareli ürünler yolu ile teknik zorunluluk olmadığı halde tüketiciler nezdinde aldanma ve karışıklık yaratacak şekilde ürünleri piyasaya sürüş tarzı gözetilerek haksız rekabetin tespitine, durdurulmasına önlenmesine ve bu ürünler kapsamımda davanın etkinliğinin temini bakımından HMK 389 vd maddelerine göre ihtiyati tedbire de karar verilmesi gerekmiştir.
Davacı karşı davalının “…” şişe, ambalaj ve etiketli tasarım kullanımlarının karıştırma ve haksız rekabet yarattığı iddiasında bulunmuş olup, davacının “…” ile Davalılar/Karşı Davacılar’ın “…” isimli kolonya ürünleri de dâhil olmak üzere Davalılar/Karşı Davacılar’ın ürünleri, ürün gamı, slogan ve isimleri, etiketleri, ambalaj ve şişe tasarımı, web sitesi tasarımı, ürün içeriği (formüller) olarak da ayırt edilemeyecek derecede benzerlik taşıdığını iddia etmiştir. Ancak Haksız rekabet değerlendirmesinde hükme dayanak alınan son raporun 30.sayfasında ; Gerek tasarım hukuku yönünden yukarıda yapılan incelemeye göre davalı-karşı davacının Meditarranee ambalaj ve şişe etiket tasarımı ve yine şişe tasarımı yönünden benzer ambalaj ve şişe etiket renkleri, tasarım görselleri, raporda bahsedilen ornament ve işlemelerin negatif alan olarak beyaz renkte bırakıldığı, logonun ürün adının beyaz olarak yazıldığı, iç bükey klasik tarzda çerçeve kullanıldığı tamamen farklı bir görsel tasarım yaratıldığından, haksız rekabette ortalama tüketici gözüyle incelemede de karıştırma ihtimali meydana gelmeyeceği, bu nedenle haksız rekabet oluşturmadığı kanaatine varıldığı belirlendiğinden : davalının “…” şişe, ambalaj ve etiketli tasarım kullanımlarının karıştırma ve haksız rekabet yaratmadığından bu ürüne yönelik haksız rekabet taleplerinin REDDİNE karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜMSÜZLÜK İSTEMİNİN İNCELENMESİ
Toplanan deliller bilirkişi raporları ile birlikte değerlendirildiğinde 1 ve 2. Heyet raporlarının hükümsüzlük yönünden …, 2 ve 3 nolu ve … nolu tasarımların tamamının hükümsüzlük koşullarının bulunduğunu bildirmişler,, son raporda ise heyet 1 ve 2. Raporda olduğu gibi … ile 3 nolu ve … nolu tasarımların hükümsüzlük koşullarının bulunduğunu ancak … nolu tasarımın yeni ve ayırt edici nitelikte bulunduğunu bildirmiş ancak raporun son bölümünde ise maddi hata sonucu … ile 1 ve 3 nolu tasarımlarının hükümsüzlük şartlarının bulunduğunu bildirmiştir…. nolu tasarım yönünden de hükümsüzlük koşullarının oluştuğu 1 ve 2. Raporlar kapsamı ile sabit olduğundan son rapordaki ayrık görüş sonuca etkili görülmemiştir.
Karşı dava yönünden hükümsüzlüğe dayanak 1 ve 2. Raporda belirlenen tespitler Raporlarda özellikle web sayfaları ve kamuya sunulma tarihlerinin görselleri ile kıyaslanarak denetime uygun şekilde raporlandığından hükümsüzlük yönünden ulaşılan sonucun 1 ve 2.raporlar birbiriyle uyumlu olması gözetildiğinde tüm tasarımların hükümsüzlüğüne karar verilmesi gerekmiştir.
Toplanan deliller, tasarım tescil belgesi, ürün örnekleri, hükümsüzlük istemi yönünden hükme dayanak alınan 1 ve 2 bilirkişi heyet raporları, haksız rekabet yönünden ise HMK 266. Madde kapsamında dosyadaki deliller ile uyumlu, renkli görsellerin fotoğraflamasının yapıldığı, hukuki nitelendirmenin ürün yerleştirme işlemleri de karıştırma ihtimali yönünden değerlendirildiği son rapor hükme dayanak alınarak:ASIL DAVADA TESCİLLİ TASARIMLARA YÖNELİK TECAVÜZ TALEPLERİ YÖNÜNDEN;Davacı karşı davalının … ve 3nolu tasarımın hükümsüzlük koşulları oluştuğundan , tasarım hükümsüz sayıldığında geçmişe etkili de olacağından bu tescilli tasarımlara yönelik tecavüzün tespiti önlenmesi taleplerinin REDDİNE, Davacı karşı davalının … ve … nolu ŞİŞE tasarımlarının genel görüntü olarak Türk Patent ve marka kurumundaki tescillerinin (yani etiketlenmemiş hali ile tasarımların hükümsüzlük koşullar ıoluştuğundan , tasarım hükümsüz sayıldığında geçmişe etkili de olacağından bu tescilli tasarımlara yönelik tecavüzün tespiti, önlenmesi taleplerinin REDDİNE, ASIL DAVADA HAKSIZ REKABET YÖNÜNDEN; Davalı-karşı davacının ürünlerin pazarlaması ve muhafazasında ve etiketlenmesinde kullandığı materyeller yönünden haksız rekabete dayalı taleplerin KISMEN KABULÜ İLE HAKSIZ REKABETİN TESPİTİNE, ÖNLENMESİNE, SONUÇLARININ ORTADAN KALDIRILMASINA, bu kapsamda Davacı –karşı davalının “…” “…”ambalaj tasarımına, etiketli şişe tasarımına davalı davacı yanca “…”ve “…”ibareli ürünler yolu ile teknik zorunluluk olmadığı halde tüketiciler nezdinde aldanma ve karışıklık yaratacak şekilde ürünleri piyasaya sürüş tarzı gözetilerek haksız rekabete dayalı taleplerin kabülüne, Davacı karşı davalının “…” şişe, ambalaj ve etiketli tasarım kullanımlarının karıştırma ve haksız rekabet yaratmadığından bu ürüne yönelik haksız rekabet taleplerinin REDDİNE, hükmün ilanında davacının hukuki yararı bulunduğundan Karar kesinleştiğinde hüküm fıkrasının masrafı davalıdan alınarak Türkiye çapında yayın yapan tirajı yüksek üç gazeteden birinde bir kez ilanına, karşı davada ; Davalı adına …- …ve … nolu Endüstriyel tasarım tescillerinin hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine karar verilerek yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre;
1-ASIL DAVADA TESCİLLİ TASARIMLARA YÖNELİK TECAVÜZ TALEPLERİ YÖNÜNDEN;
A-Davacı karşı davalının … ve 3nolu tasarımın hükümsüzlük koşulları oluştuğundan , tasarım hükümsüz sayıldığında geçmişe etkili de olacağından bu tescilli tasarımlara yönelik tecavüzün tespiti önlenmesi taleplerinin REDDİNE,
B- Davacı karşı davalının … ve … nolu ŞİŞE tasarımlarının genel görüntü olarak Türk Patent ve marka kurumundaki tescillerinin (yani etiketlenmemiş hali ile tasarımların hükümsüzlük koşullarıoluştuğundan , tasarım hükümsüz sayıldığında geçmişe etkili de olacağından bu tescilli tasarımlara yönelik tecavüzün tespiti, önlenmesi taleplerinin REDDİNE,
2- ASIL DAVADA HAKSIZ REKABET YÖNÜNDEN;
A-Davalı-karşı davacının ürünlerin pazarlaması ve muhafazasında ve etiketlenmesinde kullandığı materyeller yönünden haksız rekabete dayalı taleplerin KISMEN KABULÜ İLE HAKSIZ REKABETİN TESPİTİNE, ÖNLENMESİNE, SONUÇLARININ ORTADAN KALDIRILMASINA, (Davacı –karşı davalının “…” “…”ambalaj tasarımına, etiketli şişe tasarımına davalı davacı yanca “…”ve “…”ibareli ürünler yolu ile teknik zorunluluk olmadığı halde tüketiciler nezdinde aldanma ve karışıklık yaratacak şekilde ürünleri piyasaya sürüş tarzı gözetilerekhaksız rekabetedayalı taleplerinkabülüne)
B- Davacı karşı davalının “…” şişe, ambalaj ve etiketli tasarım kullanımlarının karıştırma ve haksız rekabet yaratmadığından bu ürüne yönelik haksız rekabet taleplerinin REDDİNE,
C-Karar kesinleştiğinde hüküm fıkrasınınmasrafı davalıdan alınarak Türkiye çapında yayın yapan tirajı yüksek üç gazeteden birinde bir kez ilanına,
D-HMK 389 vd maddelerine göre bugünkü celseden itibaren 1 hafta içinde 50.000 TL nakti kefalet yada bu miktarda teminat mektubunun davacı –karşı davalı yanca ibraz edilmesi halinde, haksız rekabet yaratan ürünlerin (Davacı –karşı davalının “…” “…”ambalaj tasarımına, etiketli şişe tasarımına davalı davacı yanca “…”ve “…”ibareli ürünler yolu ile teknik zorunluluk olmadığı halde tüketiciler nezdinde aldanma ve karışıklık yaratacak şekilde ürünleri piyasaya sürüş tarzı gözetilerekhaksız rekabetedayalı tedbir taleplerinkabülüne)imalat, satış ambalajlama, tanıtım, reklam vb şekilde davacı ürünleriile haksız rekabetyaratanürünlere el konulmasına, yediemine teslimine,(sadece davalı taraf elinde bulunan)ürünlere ihtiyati tedbir yolu ile el konulmasına, 3.kişiler yedinde bulanan ürünlere ise karar kesinleştiği takdirde kesinleşme tarihi itibarıyla halen piyasada davaya konu ürün ve ambalajlardan varsa el konulmasına, ticari hayatta 3.kişilerin haklarının korunması adına fatura ve ticari evrakların el koyma işlemi dışında tutulmasına, davalıların sosyal medya hesaplarından ihlal teşkil eden tanıtımların ve görsellerin çıkarılmasına, tedbiren el konulan ürünler yönünden imha işleminin karar kesinleştikten sonra icra edilmesine, tedbirin infazında infaz makamınca 20.1.2021 tarihli bilirkişi raporunun dikkate alınmasına,
3-Asıl davada 59,30 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 14,90 TL harcın davalılar-karşı davacılardan tahsiline,
4-Haksız rekabetin kısmen kabulü nedeniyle, Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 5.900 TL vekalet ücretinin davalılar-karşı davacılardan alınarak davacı- karşı davalıya verilmesine,
5-tasarıma Tecavüzün tespitinin önlenmesi isteminin reddi yönünden; Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 5.900 TL vekalet ücretinin davacı -karşı davalıdan alınarak davalılar-karşı davacılara verilmesine,
6-Haksız rekabetin kısmen reddi nedeniyle, Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 5.900 TL vekalet ücretinin davacı -karşı davalıdan alınarak davalılar-karşı davacılara verilmesine,
7-Asıl davada Davacı-karşı davalı tarafın yargılama giderlerinden olan 44,40 TL peşin harç, 44,40 TL başvuru harcı, 6.000 TL bilirkişi ücreti , 444 TL tebligat ve müzekkere masrafı olmak üzere toplam 6.532,80 TL’nin taktiren 1/2 sinin davalılar-karşı davacılardan alınarak davacı-karşı davalıya verilmesine,
8-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talebi halinde iadesine,
III-KARŞI DAVA YÖNÜNDEN:
1-Davalı adına …ve … nolu Endüstriyel tasarım tescillerinin hükümsüzlüğüne, sicilden terkinine, karar kesinleştiğinde TPMK’ya bildirimde bulunulmasına,
2-Karşı davada 59,30 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 14,90 TL harcın davacı-karşı davalıdan tahsiline,
3-Karşı davanın kabulü nedeniyle, Avukatlık ücret tarifesi uyarınca5.900 TL vekalet ücretinin davacı-karşı davalıdan alınarak davalılar- karşı davacılara verilmesine,
4-Karşı davada davalı-karşı davacı tarafın yargılama giderlerinden olan44,40 TL peşin harç, 44,40 TL başvuru harcı, 3.000 TL bilirkişi ücreti , 80 TL tebligat ve müzekkere masrafı olmak üzere toplam 3.168,80 TL’nin davacı-karşı davalıdan alınarak davaılar-karşı davacılara verilmesine,
5-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talebi halinde iadesine,
Dair verilen karar davacı/karşı davalı ve davalı-karşı davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İSTİNAF YASA yolu açık olmak üzere karar verilip tefhim kılındı, hazır olanlara duruşma zaptından örnek verildi.07/04/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır