Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/127 E. 2021/25 K. 21.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/127
KARAR NO : 2021/25

DAVA : TECAVÜZÜN MEN’İ
DAVA TARİHİ : 31/10/2008
KARAR TARİHİ : 21/01/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Tecavüzün Men’i davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 10/10/2007 tarihinde davalının … ili … beldesi sınırları içinde bulunan arsası üzerinde konut ve sosyal tesisler, mimari konsept, avan proje, kesin ve uygulama projesinin yapılmasına dair sözleşme imzalandığını, sözleşmenin müvekkili … tarafından hazırlanıp teslim edildiğini, davalının sözleşmenin 10.maddesine dayanarak sözleşmeyi feshetmesine rağmen projenin rızaları olmaksızın diğer davalılar da proje sahibi gösterilerek kullanıldığını, projeye dayalı inşaatlarla ilgili tecavüzün önlenmesini, kaldırılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle: 19/10/2007 tarihli sözleşme ile öngörülen projenin uygun bulunmaması üzerine sözleşmenin feshedilerek yeni bir konsept çalışması yapılarak gerçek kişi müvekkilleri tarafından hazırlanarak uygulandığını, davacının projesinin kullanılmadığını, davacı tarafın projesinin özgün olmadığını, davanın reddini talep etmiştir
Mahkememizin 2008/198 E. 2012/295 K. ve 11/12/2012 tarihli kararı ile: “… Davacılara ait projeye tecavüzün önlenmesine, projenin bundan sonraki kullanımının önlenmesine ancak inşaatlar tamamlandığından tecavüzün kaldırılmasına yönelik talebin reddine,..” şeklinde karar verilmiştir.
Kararı davalılar vekili temyiz etmiştir.
Anılan karar, Yargıtay 11.H.D.’nin 2013/6904 E. – 22506 K. ve 10/12/2013 tarihli ilamı ile:”… Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve davacı şirketin uyuşmazlık konusu proje üzerinde mali hak sahibi bulunmasına göre davalılar vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. Dava, FSEK kapsamındaki ilim ve edebiyat eserlerinden olan mimari projeye tecavüzün önlenmesi istemine ilişkin olup, mahkemece, benimsenen bilirkişi raporları doğrultusunda tecavüzün önlenmesine karar verilmiştir. Davalı mimarlar … ve … hakkında aynı eylem nedeniyle … 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 18.03.2010 tarih … E.,… K. sayılı beraat kararı, katılan davacı şirketin temyizi üzerine Yargıtay 7. Ceza Dairesi’nce işbu dava dosyasında hükme esas alınan bilirkişi raporu ile ceza mahkemesince alınan bilirkişi raporu arasında eylemin intihal niteliğinde olup olmadığı bakımından çelişki bulunduğu ve bu çelişkinin giderilmesi gerektiğinden bahisle eksik inceleme gerekçesiyle bozulmuştur. Bu durumda, ceza mahkemesi kararının kesinleşmesi bekletici mesele yapılarak, ortaya çıkacak sonuca göre hüküm kurulması gerektiğinden kararın bozulması gerekmiştir…” gerekçesi ile bozulmuştur.
Davacılar vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
Yargıtay 11.H.D.’nin 2014/3924 E. – 6387 K. ve 01/04/2014 tarihli ilamı ile karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir.
Mahkememizin 2014/123 E. – 132 K. ve 08/07/2014 tarihli kararı ile önceki kararda direnilmiştir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2017/11-92 E. 2018/1362 K ve 27/09/2018 tarihli ilamı ile: “…Ceza mahkemesi kararının kesinleşmesinin bekletici sorun yapılması 6100 sayılı HMK’nın 165’inci maddesi gereği olmasının yanında ceza hâkiminin tespit ettiği maddi olaylarla ve özellikle “fiilin hukuka aykırılığı” konusunun vurgulandığı mahkûmiyet kararı hukuk hâkimini bağlayacağından, mahkemece bu davanın sonucunun beklenmesi ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği kabul edilmelidir.
Hâl böyle olunca Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır…” şeklinde karar verilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava: Davacılara ait projenin davalılar tarafından kullanıldığı iddiasıyla tecavüzün önlenmesi ve kaldırılması istemine ilişkindir.
… 3.Asliye Ceza Mahkemesinin … E. … K. sayılı dava dosyası incelenmiş: Davacının K.H, katılanın …TİC LTD ŞTİ., sanıkların …, …, … ve … suçun 5846 Sayılı Yasaya Muhalefet olduğu, 18/03/2010 tarihinde sanıkların CMK 223/2-b maddesi gereğince beraatlerine karar verildiği görülmüştür.
Anılan karar, Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 2011/4811 E. 2013/17253 K. ve 03/07/2013 tarihli ilamı ile: Sanıklar hakkında her ne kadar soruşturma aşamasında aldırılan ve sanıkların eyleminin aşırma ya da kopya olmayıp esinlenme niteliğinde olduğunu belirten bilirkişi raporlarına dayanılarak beraat kararı verilmiş ise de dosyanın incelenmesinde aynı hususta … 1. FSHHM tarafından verilen … Esas sayılı hukuk davasının görülerek karara bağlandığı, hukuk davasında hükme esas alınan bilirkişi raporlarında ise sanıklara atfedilen eylemin intihal niteliğinde olduğunun tespit edildiği cihetle anılan hukuk mahkemesi dava dosyası getirtilerek raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi bakımından gerektiğinde yeniden bilirkişi raporu aldırılarak sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının değerlendirilmesinin gerektiği gerekçesi ile bozulmuştur.
… 3.Asliye Ceza Mahkemesinin …E. sayılı davasında verilen karar bozulmakla yeni esasının … olduğu anlaşılmıştır.
… 3.Asliye Ceza Mahkemesinin … E. … K. ve 13/10/2020 tarihli kararı ile: Sanıklar hakkındaki kamu davasının, zamanaşımı nedeni ile düşürülmesine karar verildiği ve kararın kesinleştiği görülmüştür.
Bozma ilamından önce Mahkememizce HMK 266. madde kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
03/08/2009 tarihli bilirkişi kurulu raporunda özetle: “…” proje dosyasında yer alan 619 adet ve 5 çeşit konut tipinden oluşan “vaziyet planı” proje çalışmasının FSEK anlamında bir ilim ve edebiyat eseri olduğu, eserin sahibinin davacı … olduğu, davacı …’e ait bulunan “…” proje dosyasında yer alan 619 adet ve 5 çeşit konut tipinden oluşan “vaziyet planı” proje çalışmasının, davalılara ait “…” projesindeki 619 adet ve 4 çeşit konut tipinden oluşan “vaziyet planı” proje çalışması ile büyük benzerlikler taşıması ve davacıya ait vaziyet planının, davalılara ait “…” projesinde de çok küçük değişiklikler ile aynen yer almakta olduğu, onaylı “…” projesinde yer alan 107.50 m2 taban alanlı A tipi olarak tasarlanmış konut tipinin, “…” proje dosyasında yer alan… (C Tipi arkadan girişli villa planı) kodlu ikiz konut tipi ile hem plan (konutu oluşturan mekan kurgusu) hem de cephe tasarımında aynı olduğu, onaylı “…” projesinde yer alan 157.30 m2 taban alanlı B tipi olarak tasarlanmış ikiz konut tipinin, “…” proje dosyasında yer alan … (A Tipi arkadan girişli villa planı) kodlu ikiz konut tipi ile plan (konutu oluşturan mekan kurgusu) düzleminde aynı olduğu bu nedenle davacı …’in projesinden intihalin bulunduğu, bu intihal sonucu davacı …’in projesi üzerindeki “Çoğaltma” ve “Eserde Değişiklik Yapılmasını Men” haklarının davalılarca ihlal edilmiş olduğu, dosya içeriğinde yer alan bilgilerle sınırlı olan değerlendirmeye göre somut olayda davacı …’ın herhangi bir fikri hakkının ihlaninin söz konusu olamayacağı kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
15/01/2010 tarihli bilirkişi kurulu ek raporunda: Kök rapordaki kanaatin değişmediği bildirilmiştir.
04/09/2012 havale tarihli bilirkişi kurulu raporunda özetle: Vaziyet planları ve tip villa mimari proje karşılaştırmalarında davacının ürettikleri ile davalının proje benzerliği özellikle vaziyet planında %100, A tipi villada %85 ve B tipi villada ise %70 düzeyinde olduğu bu tespitin projelerin yukarıdaki metodoloji ile karşılaştırılması sonucunda varıldığı bu benzerliklerden ötürü söz konusu villalar için mimari proje bedelinin, kentsel tasarım çalışmasında, vaziyet planı için ise asgari düzeyde toplam 2008 itibari ile 19,135 TL lik bir değerlendirme sonucuna varıldığı bildirilmiştir.
Ceza yargılamasında verilen kararlar, bilirkişi raporları, mevzuat ve bütün dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde: Davalılar … ve … hakkında beraat kararı verilmiş ise de, Yargıtay 7. Ceza Dairesinin 2011/4811 E. 2013/17253 K. ve 03/07/2013 tarihli ilamı ile ” Sanıklar hakkında her ne kadar soruşturma aşamasında aldırılan ve sanıkların eyleminin aşırma ya da kopya olmayıp esinlenme niteliğinde olduğunu belirten bilirkişi raporlarına dayanılarak beraat kararı verilmiş ise de dosyanın incelenmesinde aynı hususta … 1. FSHHM tarafından verilen … Esas sayılı hukuk davasının görülerek karara bağlandığı, hukuk davasında hükme esas alınan bilirkişi raporlarında ise sanıklara atfedilen eylemin intihal niteliğinde olduğunun tespit edildiği cihetle anılan hukuk mahkemesi dava dosyası getirtilerek raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi bakımından gerektiğinde yeniden bilirkişi raporu aldırılarak sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının değerlendirilmesinin gerektiği” gerekçesi ile bozulduğu, bozma sonrası yapılan yargılamada ise sanıklar hakkındaki kamu davasının, zamanaşımı nedeni ile düşürülmesine karar verildiği ve kararın kesinleştiği, Yargıtay 7. Ceza Dairesinin bozma ilamındaki gerekçe ve Mahkememizce itibar edilen bilirkişi raporlarında; “…” proje dosyasında yer alan 619 adet ve 5 çeşit konut tipinden oluşan “vaziyet planı” proje çalışmasının FSEK anlamında bir ilim ve edebiyat eseri olduğu, eser sahibinin davacı … olduğu, davalıların projesinde intihal bulunduğu, bu intihal sonucu davacı …’in projesi üzerindeki “çoğaltma” ve “eserde değişiklik yapılmasını men” haklarının davalılarca ihlal edilmiş olduğu bu nedenle davacıların mimari projesine tecavüz edildiği kanaatine varıldığından, tecavüzün önlenmesine ve projenin bundan sonraki kullanımının önlenmesine, ancak inşaatlar tamamlandığından tecavüzün kaldırılmasına yönelik talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Davacılara ait Projeye tecavüzün önlenmesine, projenin bundan sonraki kullanımının önlenmesine, ancak inşaatlar tamamlandığından tecavüzün kaldırılmasına yönelik talebin reddine
2-59,30 TL ilam harcından peşin harcın mahsubu ile eksik 44,90 TL harcın davalılardan tahsiline,
3-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca 5.900-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacılara verilmesine,
4-Diğer talepler feri mahiyette olduğundan davalılar lehine vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına,
5-Davacıların yaptığı 14,40TL peşin harç, 14,00TL başvuru harcı,1.500 TL bilirkişi ücreti, 132,50 TL tebligat posta gideri olmak üzere toplam 1.660,00 TL ile bozma sonrası 66 TL tebligat ve müzekkere masrafı olmak üzere toplam 1.106,66 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacılara verilmesine,
6-Davalıların yapmış olduğu yargılama giderinin üzerlerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca yatırılan fazla gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talepleri halinde iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde YARGITAY YOLU AÇIK olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 21/01/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır