Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/126 E. 2020/291 K. 20.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ
HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/126 Esas
KARAR NO : 2020/291

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 15/04/2019
KARAR TARİHİ : 20/10/2020

Mahkememizde görülmekte bulunan asıl davada alacak, karşı davada Menajerlik Sözleşmesinden Kaynaklı Cezai Şart davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … adıyla bilinen müvekkili ile davalı menajer … arasında menajerlik sözleşmesi akdedildiğini, sözleşmeyle kendisine tanınan hak ve yetkileri davalının kötüye kulandığını ve tüm uyarılara rağmen sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmediğini, müvekkilinin menajerlik sözleşmesi gereği davalı tarafından organize edilen konserlerde sahne aldığını, müvekkilinin bilgi ve onayı olmadan müvekkili adına konser taahhüdünde bulunarak konserler yapılmadan yüklü miktarda peşin ücretler ve kaporalar aldığını ancak müvekkiline bu ücretlerin hiçbirini ödemediğini, müvekkilinin 24/11/2017 ile 08/12/2018 tarihleri arasında icra ettiği 47 adet konserin de ücretinin ödenmediğini iddia ederek fazlaya dair tüm talep, dava, tazminat ve diğer hakları saklı kalmak kaydıyla; davalıların tüm malvarlıklarına, müvekkilinin eserlerinden elde edilen ya da elde edilmesi mümkün olan tüm hak ve alacaklara tedbir konulmasını, ilgili Sözleşme’nin Sanatçı’nın temel hak ve hürriyetlerinin sınırlandırılmasına ve diğer tüm hükümlerine karşı tüm talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla; konserler için davalılara ödenmiş olan ya da ödenmesi kararlaştırılan bedeller ile yapılacak bedel araştırması ile tespitini, konser biletlerinin satış adet ve tutarlarının tespitini, tüm bu tespit edilen konser ve bilet alacaklarının, her bir konserin yapılış tarihinden bu yana ayrı ayrı işleyen ticari temerrüt faizi, masraf ve sair eklentileri ile birlikte Davalılardan müştereken ve müteelsilen tahsilini, müvekkili adına başkaca bir gelir elde ettiğinin tespiti halinde işbu gelirden doğan hak ve alacakların tahsilini, fazlaya dair tüm talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, Davanın belirsiz dava olarak ikame edilmesi nedeniyle şimdilik 1000TL (bintürklirası) alacağın, temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalılardan tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin karşı taraf yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; görevli ve yetkili mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, usul yönününden davanın reddi gerektiğini ve ayrıca davanın belirsiz alacak davası olarak açılması nedeniyle hukuki menfaat yokluğundan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Karşı dava dilekçesinde özetle; Fazlaya ilişkin talep, dava ve tazminat hakları saklı kalmak kaydıyla davacı-karşı davalı tarafça 12.12.2015 tarihli Menajerlik Sözleşmesinin haksız feshedilmesi sebebiyle şimdilik 5.000 Amerikan Doları cezai şart bedelinin sözleşmenin haksız feshedildiği 28.01.2019 tarihinden itibaren ticari avans faiziyle davacı-karşı davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Asıl davanın konusu; … adı ile bilinen davacının 24/11/2017 – 08/12/2018 tarihleri arasında icra ettiği 47 adet konser bedeli ve satılan konser biletlerine ilişkin olarak davalı yanca ödenmeyen şimdilik 1.000 TL’nin belirsiz alacak hükümlerine göre davalılardan tahsili istemine ilişkindir.
Karşı davanın konusu; davacı-karşı davalı tarafından 12.12.2015 tarihli Menajerlik Sözleşmesinin haksız feshedilmesi sebebiyle şimdilik 5.000 Amerikan Doları cezai şart bedelinin sözleşmenin haksız feshedildiği 28.01.2019 tarihinden itibaren ticari avans faiziyle davacı-karşı davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Taraflar arasındaki imzalanan Menajerlik sözleşmesi incelendiğinde, sözleşmenin bir fikir ve sanat eseri meydana getirmeye yönelik değil, davacı sanatçının adına anlaşmalar yapılması, reklam, her türlü proje ve gelir getiren her türlü faaliyetlerinin orgazine edilerek gelirlerin kontrol edilip, kayıtlarının tutulması, onun adına görüşmeler gerçekleştirilmesi, sanatsal faaliyetlerin manajer tarafından organize edilerek elde edilecek gelirden belirli oranda taraflara hak ve yükümlülükler yükleyen bir sözleşme yani davacının sanatsal faaliyetlerine aracılık etmek ve bunun karşılığında belli bir komisyon bedeli alınmasına ilişkindir. Dolayısıyla asıl davada davacı davalı yanca satılan 47 konser bedeline ilişkin alacak talebinde bulunmakta olup, karşı davada ise davacı menajerlik sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle cezai şart telep emekte olup; iş bu davada FSEK’ten doğan bir uyuşmazlık söz konusu olmadığından fikrî sınai haklar hukuk mahkemesinin görevli olduğundan söz edilemeyecektir.
Mahkemelerin görevi kanunla düzenlenmiş olup, görev kuralları kamu düzenine ilişkin olduğundan yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınır. 5846 sayılı Yasa’nın 76. maddesinde bu kanunun düzenlediği hukuki ilişkilerden kaynaklı uyuşmazlıklara ihtisas mahkemesi niteliğindeki fikri ve sınai haklar hukuk mahkemelerince bakılacağı belirtilmiştir.
İş bu davada FSEK’ten doğan bir uyuşmazlık söz konusu olmadığından fikrî sınai haklar hukuk mahkemesinin görevli olduğundan söz edilemeyecektir. Bu durumda, davaya bakmakla görevli mahkemenin genel mahkemeler olduğu gözetilerek davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, kararın re’sen bozulmasını gerektirmiştir..” şeklinde aynı mahiyetteki uyuşmazlıklara ilişkin fikri ve sınai hakları hukuk mahkemelerinde görülüp sonuçlandırılan dava dosyalarını Yüksek Yargıtay 11.Hukuk Dairesi görev yönünden bozmuş olup, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2016/3602 Esas- 2017/6977 Karar ve 6.12.2017 tarihli keza 11.Hukuk Dairesi’nin 2016/852 esas, 2017/3865 karar ve 19.6.2017 tarihli ilamları dikkate alındığında, görev hususu taraflarca ileri sürelmese dahi yargılamanın her aşamasında res’en gösetilmesi gerekli olduğundan keza Görev hususu HMK 114 1-c maddesi uyarınca dava şartlarından olduğundan mahkemece davanın her aşamasında re’sen göz önünde bulundurulması gereken hususlardandır.
Bu nedenle mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulması gerekmiştir.
HÜKÜM; Yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre;
Görev husususun res’en mahkemece dikkate alınacak olması hususu gözetilerek MAHKEMEMİZİN GÖREVSİZLİĞİNE, asıl dava ve karşı dava dilekçelerinin USULDEN REDDİNE, dosyanın yetkili ve görevli istanbul NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK Mahkemesine gönderilmesine, (7521 sayılı yasa ile değişik HMK 20. madde uyarınca taraflardan birinin süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak karar kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten: kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinde itibaren 2 hafta içinde mahkememize başvururak dava dosyasının görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesini talep edebileceği, aksi takdirde davanın açılmamış sayılmasına mahkememizce res’en karar verilebileceğine)
Harç ve yargılama giderlerinin görevli Mahkeme belirlendikten sonra, görevli Mahkemece değerlendirilmesine,
Dair karar taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 HAFTA içerisinde İSTİNAF YASA yolu açık olmak üzere karar verilip tefhim kılındı, hazır olanlara duruşma zaptından örnek verildi. 20/10/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır