Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2019/1 E. 2019/3 K. 04.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/1 Esas
KARAR NO : 2019/3

DAVA : İtirazın İptali (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/04/2018
KARAR TARİHİ : 04/01/2019

İstanbul 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/368 esas 2018/1099 karar sayılı dosyası görevsizlik kararı verilerek Mahkememize tevzi edilerek Mahkememizin 2019/1 esas sırasına kayıtlanmıştır.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 01 Ekim 2016 tarihinde başlayan sözleşme ile davacı şirket davalı şirkete kısaca marka kimliği oluşturulması, marka ve pazarlama araçlarının tasarımının yapılması, sosyal medya ve değişik mecralarda markanın tanıtımının yapılması vb konularında danışmanlık yapmayı üstlendiğini, sözleşmeye göre bu hizmetin aylık net 10.000 TL karşılığında verildiğini, 01 Ekim 2016 tarihinde davacının davalıya hizmet vermeye başlayarak her ay düzenli olarak faturaları düzenleyip davalıya tebliğ ettiğini, davalının bir kısım faturalarını ödediğini ve takibe konu olan tutarları ise ödemediğini, ödenmeyen faturalar için … 15. Noterliği’nin … tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi keşide edildiğini, davalının bu ihtarnameye … 40. Noterliği’nin… tarih ve … yevmiye sayılı ihtarı ile cevap vererek verilen hizmetin kusurlu olduğu gerekçesi ile borçlu olmadıklarını ileri sürdüğünü, 17.04.2018 tarihinde … 2. İcra Müdürlüğü’nün …E sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun takibe 20.04.2018 tarihinde haksız ve mesnetsiz şekilde itiraz ettiğini, davalı borçlunun haksız, mesnetsiz ve kötüniyetli itirazının iptaline, alacak belli ve likit olduğundan icra inkar tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde, davacı ile müvekkili şirket arasında 01 Kasım 2016 başlangıç tarihli … İşbirliği Esasları adı altında bir sözleşme imzalandığını, sözleşmenin 2. maddesi uyarınca amaç ve konu, müvekkili için tasarlanıp oluşturulacak yeni markayı kapsadığını, davacı tarafın, herhangi bir aksiyon almadığını, aksine faturaları düzenleyerek müvekkiline gönderdiğini, … 15. Noterliğinin… tarih ve … numaralı ihtarını müvekkiline tebliğ ettirdiğini, müvekkilinin de bunun üzerine, … 40. Noterliğinin … tarih ve … yevmiye numarasıyla davacının söz konusu hizmetleri ayıplı bir şekilde sunduğu, büyük zararlara uğradığı gerekçesiyle davacıyla aralarındaki sözleşmeyi geçmişe etkili olarak sona erdirdiğini, feshettiğini, davacı faturalarını da davacıya iade ettiğini, davanın reddine, kötü niyetli icra takibi dolayısıyla takip tutarının %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatının davacıdan alınarak müvekkile ödenmesini, ücreti vekalet ile dava harç ve masraflarının davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VEKARŞI GÖREVSİZLİK GEREKÇESİ
Davanın konusu; davacı şirket ile davalı şirket arasında 1.10.2016 tarihinde marka kimliği oluşturulması, marka ve pazarlama araçlarının tasarımının yapılması, sosyal medya ve değişik mecralarda markanın tanıtımının yapılmasına ilişkin danışmanlık yapma taahhüdü içeren ve karşığında ise ücret ödenmesi kararlaştırılan sözleşmeden kaynaklı itirazın iptali davasıdır.
Görevsizlik kararı veren mahkemece Davacı ile davalı şirket arasında 01 Kasım 2016 başlangıç tarihli … Esasları adı altında bir sözleşme imzalandığını ve Sözleşmenin 2. maddesi uyarınca amaç ve konu, davalı için tasarlanıp oluşturulacak yeni markayı kapsadığını, Sözleşmenin 6. maddesi uyarınca davacı taraf; isim araştırması yaparak marka ismi önerisinde bulunma, logo tasarımını yapma, marka kimliğini oluşturma, markaya uygun slogan geliştirme yanında maddede yer alan markanın çeşitli mecralarda tanıtımı konusunda da hizmetler sunmayı taahhüt ettiğini, Bu ilişki kapsamında davacı tarafın, davalıya tescil olunması amacıyla “…” markasını önerdiğini, hukuki ilişkin ise bu sözleşmeden kaynaklandığını, davalının marka tescil başvuru tarihinin … ve başvuru numarasının ise … olduğunu, Davalı tarafça marka tescil başvurusu yapıldıktan, ürünlerle ilgili sözleşmeler yapıldıktan ve raflarda, reyonlarda ürünler teşhir ediliyor iken … Firması, davalı aleyhine kendisinin tanınmış olduğunu iddia ettiği … markasına tecavüz edildiği iddiasıyla … 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin … E. sayılı dosyasından davalı aleyhine 08.05.2017 tarihinde dava açtığından huzurda açılan davada da 556 sayılı KHK’nın hükümlerinin uygulanması gerekli olduğundan uyuşmazlığın Fikri ve Sinai Haklar Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiğinden bahisle görevsizlik karara verilmiş isede; uyuşmazlık görevsizlik kararı gerekçesinin aksine bu markadan doğmamıştır. Zira taraflar arasındaki sözleşme bir danışmanlık sözleşmesi olup, markanın bizzat kendisinden kaynaklanan bir sözleşme olmadığı, marka ve tasarım oluşturulması konusunda danışmanlık hizmeti sunulması kapsamında bu hizmetin ayıplı olarak sunulup sunulmadığı hususu tamaman Sözleşmesel ilişki kapsamında edimlerin taraflarca yerine getirilip getirilmediği ile ilgili olup, oluşturulan bir markaya başka bir firmanın dava açması huzundaki dava konusu ile ilgili olmayıp ancak yapılan işin ayıplı olup olmadığı noktası ile ilgilidir, davalı ayıp iddiasını ileri sürmüş, davacı ise danışmanlık sözleşmesi kapsamında davalının edimlerini yerine getirmediğini ileri sürdüğünden somut olayda borçlar kanunu hükümleri uygulanacaktır. Her iki taraf tacir olduğundan ticaret mahkemeleri görevlidir.
Dolayısıyla yukarda açıklanan gerekçeye göre uyuşmazlığının özünün bir fikri hak ihlali yada talebi olmadığı, uyuşmazlığın danışmanlık sözleşmesinden kaynaklanlandığı sabittir. Mahkemelerin görevi kanunla düzenlenmiş olup, görev kuralları kamu düzenine ilişkin olduğundan yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınır. 5846 sayılı Yasa’nın 76. maddesinde bu kanunun düzenlediği hukuki ilişkilerden kaynaklı uyuşmazlıklara ihtisas mahkemesi niteliğindeki fikri ve sınai haklar hukuk mahkemelerince bakılacağı belirtilmiştir. İşbu davada FSEK’ten, marka hakkından doğan bir uyuşmazlık söz konusu olmadığından fikrî sınai haklar hukuk mahkemesinin görevli olduğundan söz edilemeyecektir. Bu durumda, davaya bakmakla görevli mahkemenin genel mahkemeler olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gereklidir.( aynı yönde Yargıtay 11.HD’nin 2016/852 esas, 2017/3865 karar ve 19.6.2017 tarihli son ilamları, keza 11.HD.’nin 2012/9232 Esas 2012/12240 Karar ve 11.07.2012 tarihli ilamları, Yargıtay 11.HD’nin 2016/3378 esas, 2017/2139 karar ve 13/04/2017 , BAM 16.HD’nin 2017/1173 Esas 2017/3520 ve Karar ve 22.11.2017 tarihli , İstanbul BAM 37.HD’in 2017/1569 esas, 2017/1640 karar ve 21.9.2017 tarihli ilamlarınde de işaret edildiği üzere” … Fikir ve Sanat Eserlerine/markadan kaynaklanan bir hak iddiası bulunmayan hallerde uyuşmazlıkların Genel Mahkemelerde çözümleneceği..” içtihat edilmekle, görevin kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle yargılamanın her aşamasında res’en gözetilecek oluşu dikkate alınarak mahkememizin görevsizliğine karar verilmiştir)
Açıklanan nedenlerle mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulması gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre
1-Görev husususun res’en mahkemece dikkate alınacak olması hususu gözetilerek MAHKEMEMİZİN GÖREVSİZLİĞİNE, Görevli mahkemenin İstanbul 4. Asliye ticaret mahkemesi olduğunun tespitine
2-Her iki mahkeme arasında görev uyuşmazlığı çıktığından, HMK 20-21 ve 22. madde uyarınca Dosyanın süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde görevli mahkemenin belirlenmesi açısından dosyanın İstanbul BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-Harç ve yargılama giderlerinin görevli Mahkeme belirlendikten sonra, görevli Mahkemece değerlendirilmesine,
Dair dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İSTİNAF YASA yolu açık olmak üzere karar verildi. 04/01/2019

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır