Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/54 E. 2020/289 K. 20.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/54 Esas
KARAR NO : 2020/289

DAVA :Endüstriyel Tasarıma tecavüz ve Haksız Rekabeti durdurulması, önlenmesi, maddi ve manevi tazminat
DAVA TARİHİ : 06/02/2018
KARAR TARİHİ : 20/10/2020

Mahkememizde görülmekte Endüstriyel Tasarıma tecavüz ve Haksız Rekabeti durdurulması, önlenmesi, maddi ve manevi tazminat, Endüstriyel Tasarımın Hükümsüzlüğü davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVADA:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde;Müvekkil şirketlerinin, Türk Patent nezdinde 32-00 Lokarno sınıfında tescilli …” adlı ürünün sahibi olduğunu, 16.07.2014 tarihinden itibaren bu tasarımın tescil ile koruma altında olduğunu, Davalı tarafın ise Müvekkillerinin sahip olduğu tasarımın ayırt edilemeyecek kadar benzerlerini kullandığını, tasarımı taklit ettiğini, bu şekilde tescilli tasarıma tecavüz edip üretip satışa sunduğunu, Davalının bu eylemlerinin 6769 Sayılı Kanun Md. 58 ve 59 uyarınca Müvekkillerinin tasarımdan doğan haklarına tecavüz teşkil ettiğini, aynı zamanda TTK kapsamında haksız rekabet oluşturduğunu, Davalı eylemlerinin, tüketicinin önceden kullanmış olduğu kalitede bir mala ulaşamaması nedeni ile Müvekkillerine zarar verdiğini ve tüketicilerin kandırılmasına sebebiyet verdiğini, bu eylemlerin aynı zamanda kamu güvenliği ihlaline de sebebiyet verdiğini, Davalıların, taklit yoluyla ürettikleri vc/vcya sattıkları gıda ambalajı deseni ve bunlann üretiminde kullanılan vasıtalara İhtiyati tedbir karan ile el konulmasını ve tecavüz teşkil eden fiillerin önlenmesini ve durdurulmasını talep etliklerini, Davalı eylemlerinin, müvekkillerinin tasarımlarının itibarını zedelediğini, bu zararın tazmin edilmesi gerektiğini, Davalının haksız çıkar sağladığım, hukuka aykırı eylemleri sebebi ile Müvekkillerinin uğradığı maddi ve manevi zararın giderilmesi gerektiğini, Bu nedenlerle, Tecavüz teşkil eden fiillerin önlenmesine ve durdurulmasına, ihtiyati tedbire karar verilmesini, Haksız rekabetin ve tasarım hakkına tecavüzün tespitini, menini, ref’ini fazlaya ilişkin talep ve dava haklan saklı kalmak kaydıyla; uğranılan maddi zarar için şimdilik 1000 TL maddi tazminatın, davalılardan alınarak Müvekkillerine verilmesini, Müvekkillerinin tasarımının itibarı zarara uğradığından 10,000,00 TL itibar tazminatının, davalılardan alınarak Müvekkillerine verilmesine, Manevi zararların giderilmesini 10.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan alınarak Müvekkillerine verilmesine, Müvekkillerinin mülkiyet hakkının yanında aynı zamanda kamu güveninin ihlaline sebebiyet veren bu eylemlerin Müvekkillerinin itibarına zarar verdiğinden dolayı, karar kesinleştiğinde masrafı karşı tarafa aît olmak üzere kararın veya kararın özetinin günlük gazetede ilan edilmesini, Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA; Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2018/54 esas sayılı dosyası ile maddi, manevi ve itibar tazminatı talepli dava açıldığını belirterek, asıl davanın reddine ve İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2018/54 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen İstanbul 2.FSHHM 2018/521 esas sayılı dosyasında,
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalının davaya konu … tescil nolu gıda ambalajı deseni başlıklı tasarımı kendi adına tescil ettirdiğini, davalıya ait tasarımın yeni olmadığını, davalı yanın kötüniyetle hareket ederek yenilik vasfı taşımayan, sektörde uzun yıllardır varlığı tartışmasız olan ve hemen hemen tüm sektör firmalarının üretip satışa arz ettiği bir ürünü Türkiye’deki endüstriyel tasarım verilebilirlik şartlarındaki eksikliklerden faydalanarak kendi adına tescil ettirdiğini, davalının tescil tarihinden önce söz konusu tasarımın piyasada farklı firmalarca kullanıldığını, bu sebeple tasarımın yenilik vasfına haiz olmadığını, dava konusu tasarıma ilişkin kamuya sunulup sunulmadığı, yenilik vasfına haiz olup olmadığının tespit edilmesi açısından … 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin … D.iş sayılı dosyası ile tespit yaptırıldığını, alınan raporda tasarımın yenilik vasfı taşımadığının tespit edildiğini belirterek, dava konusu … tescil nolu endüstriyel tasarımın hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davacı vekili cevap dilekçesinde; Davalı müvekkilinin dava konusu … tescil nolu tasarımının TPMK nezdinde 32-00 Lokarno sınıfında “…” adlı ürünün sahibi olduğunu ve 16/07/2014 tarihinden itibaren koruma sağladığını, davacının müvekkilinin sahibi olduğu gıda ambalajı deseni tasarımının ayırt edilemeyecek derecede benzerlerini kullanarak tasarımını kötü niyetli olarak taklit ettiğini ve tecavüz eylemini gerçekleştirdiğini, davacının bu eylemleri üzerine İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2018/54 esas sayılı dosyası ile maddi, manevi ve itibar tazminatı talepli dava açıldığını belirterek, davanın reddine ve her iki dosyanın birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava konusu asıl davada; davacının … nolu gıda ambalaj deseni sahibi olduğunu, davalı yanın davacıya ait endüstriyel tasarım belgesini izinsiz olarak kullanması nedeniyle tasarıma tecavüzün ve haksız rekabetin önlenmesi, durdurulması şimdilik SMK 151/2-b maddesine göre 1000 TL maddi, 10.000 TL itibar ve 10.000 TL manevi tazminata hükmedilmesi ve hükmün ilanına karar verilmesine ilişkin olup, birleşen dava konusunun ; … nolu gıda ambalaj deseni tasarımının hükümsüzlüğünü ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Türk patent ve marka kurumundan tasarım tescil belgesi celp edilmiştir.
Davanın açılmasını müteakip davacı ve davalının dava, cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, duruşmada hazır olanlar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, arabuluculuk kurumundan faydalanmak istenilmediğinden tahkikat duruşmasına devam olunmuş, beyanlarında geçen deliller toplanmış, bilirkişi incelemesi yaptırılmış,HMK 184.madde kapsamında hazır olanlardan tahkikat ile ilgili beyanları sorulmuş, HMK 186. madde kapsamında ise karar duruşmasında hazır olanlardan esas ile ile ilgili son diyecekleri sorulmuştur.
HMK 266. Madde kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişiler … ve ….’in 20/03/2018 tarihli bilirkişi raporlarında, TPE resmi web sitesinde yaptıkları incelemede, Davacı Taraf … Limited Şirketi ( ETB Sahibi Kodu: …/TPE Marka Sahibi kodu … ‘ne ait; 16,07.2014 tarih ve … nolu “…” Tasarımı Lokarno 32.00 sınıfında 16.07.2019 tarihine kadar, 16.10,2014 tarih ve … nolu “…” ibareli yazı 29, 30, 31, 32 ve 35 sınıflarında 16.10.2024 tarihine kadar 6769 sayılı SMK kapsamında koruma altında olduğunu, (Ürün üzerinde kullanımın mevcut olduğunu). 6769 sayılı SMK kapsamında koruma altında olduğunun tespit edildiğini, ,Davacı ve Davalının her iki Gıda Ambalaj Ürününün de Ambalajın yanına dikiş İle ilave edilen BARKOD ve Minyatür Grafik Kompozisyon mevcut olduğunu, Davalı ürünün de BİREBİR AYNI eklentiyi (içerik hariç) kullanıldığını, Ayrıca Gıda Ambalajı en/boy oran/ölçü ve askı/sap BİREBİR AYNI olduğunun tespit edildiğini Davalının Dava konusu Gıda Ambalaj Desenli ürünü, Ambalaj üzerinde her iki yüzünde Basılı olan, Grafiksel Kompozisyonda ; Marka, Çerçeve, Zemin, Tasarım Tescil No, Ürün/Bakliyat Adı, Slogan ve Satıcı, Ürün Nevi Görsel, Tarihler ve Ağırlık, Satıcı Firma ve İletişim Bilgisi içerik/şekil/kriter üzerinden Davacının Tescilli Tasarım + Ürünü ile karşılıklı inceleme yapıldığı, Davacı … nolu “Daire/ElipsGeometrik Şekil içinde Yaprak Şekil + … ibareti yazı “ TPE Marka Tescilini No. Gıda Ambalaj Ürünün üzerindeki kompozisyon içinde ise … ibareli yazıyı kullandığı hususunun ,raporun 3. ve 4. sayfalarında Davacının Tescilli Tasarımı ve Ürünü ile Davalının “…” ibareli Yazı + Şeklinin yer aldığı Ambalaj Ürünü ile Karşılaştırmalı incelemeleri neticesinde. Davacı Tarafa alt … sayı ile tescilli “…” Tasarımı ile BENZER olduğu, Raporun 5. ve 6. sayfalarında Davacının Tescilli Tasarımı ve Ürünü ile Davalının “…” ibareli Yazı + Şekilin yer aldığı Ambalaj Ürünü ile Karşılaştırmalı incelemeleri neticesinde, Davacı Tarafa ait 2014 05255 sayı İle tescilli “…” Tasarımı ile BENZER olduğu, Bilgilenmiş Tüketici/Kullanıcı, Tasarımı/Ürünü kullanarak bilgi sahibi olmuş tüketici olup. Bütünsel Yaklaşım ile, “…” Bakliyat ürünü seçiminde ve Satın alma kararında, … üzerindeki Tanıtım/Basılı Grafiksel Kompozisyon içinde yer alan içerik ve şekil bazında kısmi farklılıklara rağmen Eşdeğer konumda içerik/form ve Ortak Özelliklerin Etkileşim yaratacağı, Davacıya ait Tescilli Tasarıma yönelik Tecavüz ve Haksız Rekabet koşullarının oluştuğu kanaatine varıldığını bildirmişlerdir.
Rapora itiraz edilmesi üzerine alınan ikinci rapor kapsamında ;
Bilirkişiler … ve … 09/04/2019 tarihli raporlarında; Davacı tarafın tasarımının … numarası ile Türk Patent nezdinde tescilli olduğu, -Davalı tarafın kullanımlarının ise herhangi bir tescile dayanmadığı, Davalı tarafın dosyada sunulan kullanımlarının, davacının tescilli tasarımı ile ayniyet derecesine varan benzerlik içerdiği, karşılaştırmaya tabi tasarımların, bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı izlenimde farklılık bulunmaması nedeni ile bilgilenmiş kullanıcıların tasarımlan benzer olarak algıladıkları, Bu benzerliğin de bilgilenmiş kullanıcılar nezdinde iltibasa sebebiyet verdiği, Davalı tarafın tescile dayanmayan bu kullanımlarının , davacı tarafın tescilli tasarımı ile yüksek düzeyde benzerlik içermesi nedeni ile davalının bu kullanımları ile davacı tarafın tescilli tasarımına tecavüz ettiği, … 2. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası üzerinden değerlendirilebilecek hükümsüzlük koşullarının oluşup oluşmadığı yönünde herhangi bir değerlendirmenin heyetçe yapılamadığı, Davacı vekilinin talebi 151/2-b seçeneği “mülkiyet hakkına tecavüz edenin elde ettiği net kazanç üzerinden yapılan hesaplamada Davalı firmanın 2016 yılında satışlardan faaliyet karının 28.957.1 3 TL olduğu, 2017 yılında ise tırmanın 327.11536 TL faaliyet zararı olduğunu tespit ettiklerini bildirmişlerdir.
Birleşen dosyada Tasarımın hükümsüzlüğü talep edildiğinden heyete tasarım uzmanı eklenerek birleşen dosyada hükümsüzlük talebinin incelenmesi ve itirazların giderilmesi için bilirkişilerden ek rapor alınmıştır.
Bilirkişiler …, … ve … 13/12/2019 tarihli bilirkişi raporlarında Asıl Davada; Davacı (Birleşen Davada Davalı) tarafa ait … numaralı tasarım tescili ile Davah (Birleşen Davada Davacı) tarafa ait ürün arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıkları, Birleşen Davada; Davacı (Birleşen Davada Davah) tarafa ait … numaralı tasarım tescilinin başvuru tarihi olan 16.07,2014 tarihi itibarı ile koruma şartı olan yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olmadığı, Mali İnceleme Yönünden; Davalı vekilinin itirazlarının araştırılması ve yeni bir hesaplama yapılabilmesi ancak davalı firmanın yerinde yapılacak inceleme ile netleşeceği, Davacı firmanın 2016 yılına ilişkin inceleme itirazları bulunmasına rağmen inceleme mahkemenin celp ettiği beyanlar üzerinden yapıldığından takdirin mahkemeye ait olduğunu bildirdikleri anlaşılmıştır.
Türk patent ve marka kurumundan tasarım tescil belgesi celp edilmiş, 2014/05255 nolu tasarımın 16.7.2014 tarihinde başvurulduğu, bültende 1.9.2014 tarihinde yayınlandığı ve 16.7.2014 tarihinde tescil edildiği,1.1. nolu gıda ambalaj deseni isimli görsel bir tasarım olduğu anlaşılmıştır.
… 3.Asliye Hukuk Mahkememesinin … diş sayılı dosyası celp edilmiştir. davaya konu … nolu tasarımının yeni olmadığı hususunda URL kayıtları, web siteleri üzerinde inceleme yapıldığı anlaşılmıştır
Davacı yan tazminat seçim yöntemini 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 151/2-b maddesine göre “Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin elde ettiği net kazanç a göre talep ettiğini 12.11.2018 tarihli dilekçe ile mahkememize bildirmiştir.
Davalının bağlı bulunduğu Ağrı/doğubeyazıt vergi dairesine yazı yazılmış, davalının cırosu, bilançosu, kar/zarar oranlarını gösterir mali kayıtlara göre davalının -331.303 .22 TL zarar ettiği bildirilmiştir. Davacı yan davasını davalının elde ettiği net kara göre talep ettiğinden keza dayandığı tasarımın hükümsüzlük koşulları oluştuğundan ancak haksız rekabete dayalı olarak ve mali kayıtlara göre ancak BK hükümlerine göre tazminat miktarı mahkememizce incelenmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA HÜKÜMSÜZLÜK İSTEMİNİN İNCELENMESİ
Türk patent ve marka kurumundan tasarım tescil belgesi celp edilmiş, … nolu tasarımın 16.7.2014 tarihinde başvurulduğu, bültende 1.9.2014 tarihinde yayınlandığı ve 16.7.2014 tarihinde tescil edildiği,1.1. nolu gıda ambalaj deseni isimli görsel bir tasarım olduğu, 544 sayılı KHK hükümlerine göre 5 yıl süre ile korunmakta olduğu anlaşılmıştır.
6769 sayılı SMK hükümlerine göre yeni ve ayırd edici tasarımlar belge verilerek korunur. Bir tasarımın aynısı başvuru ve ya rüçhan tarihinden önce dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir. Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılıklar gösteriyorlarsa aynı kabul edilir. Bir tasarımın ayırd edici niteliğe sahip olması, bu tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenim ile karşılaştırılacak diğer tasarımın bıraktığı genel izlenim arasında belirgin bir farklılık olması anlamındadır. Ayırd edicilik değerlendirilmesinde ise kıyaslanan tasarımların farklılıklarından çok ortak özelliklerine ağırlık verilir ve tasarımcının tasarımı geliştirme açısından ne kadar seçenek özgürlüğüne sahip olduğu dikkate alınır.
Hükümsüzlük sebepleri;
A) Tasarımın yeni ve ayırt edici nitelikte olmaması,
B) Teknik fonksiyonun tasarım şekillendirmesi,
C) Tasarımın kamu düzenine ve genel ahlaka aykırı olması,
D) Tasarımın gerçek hak sahibinin başkası olması,
E) aynı veya benzer başka bir tasarımın sonradan kamuya açıklanmakla birlikte başvuru tarihinin hükümsüzlüğe konu tasarımdan daha önce olması olarak sayılmıştır.
Bir tasarımın yeni olduğunun kabulü için tasarımın aynısının başvuru veya rüçhan tarihinden önce dünyanın hiçbir yerinde kamuya sunulmamış olması gerekir . Küçük ayrıntılar ile farklılık gösteren tasarımlar aynı kabul edilir.
Davalının tescil için müracaat tarihinde yürürlükte bulunan 554 sayılı KHK’nın uygulama şeklini gösterir Yönetmeliğin 8/1-(a)-2. fıkrası, tasarımın görsel anlatımında, marka unsuru taşıyan özellikler var ise, bu özelliklerin sadece markanın tasarım başvurusu sahibi adına tescilli olduğunun kanıtlanması halinde kabul edilemeyeceğini amir bulunmaktaydı; Yönetmeliğin başvuru tarihinde yürürlükte bulunan 9/1-(a) bendi ise “Görsel anlatımın marka unsuru içermesi, tasarım hakkı sahibine marka hakkı sağlamaz” hükmünü içermektedir.
Esasen Yönetmeliğin anılan hükümleri olmasa dahi, bir başkasına ait tescilli marka hakkı veya bir diğer hakkı ihlal eden tasarım başvurusuna olanak verilmemesi hukukun genel ilkeleri gereğidir. Şüphesiz marka sahibinin böyle bir tasarıma izin vermesi tescil engelini ortadan kaldırır.
Dosya ibraz edilen deliller, celp edilen TPE kaydı, … 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin … d.iş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu ile mahkememizce denetim ve hüküm kurmaya elverişli rapor içeriği dikkate alındığında ; … numaralı tasarım tescilinin başvuru tarihi olan 16.07,2014 tarihi itibarı ile koruma şartı olan yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olmadığı , raporun 6.sayfasında hükümsüzlüğe dayanak olarak sunulan web sitesinde yer alan 12.6.2012 tarihli görselde ürün ambalajının kamuya sunulduğu, ambalajların birebir benzer olduğu dolayısıyla davacının başvuru … numaralı tasarım tescilinin başvuru tarihi olan 16.07,2014 tarihi itibarı ile koruma şartı olan yenilik ve ayırt edici nitelik özelliklerine sahip olmadığı , ambalaj tasarımı üzerinde tescil ettirenin gerçek hak sahibi olmadığı dolayısıyla tescilsiz korumadan da faydalanamayacağı, şartları varsa ancak haksız rekabete dayalı olarak talepde bulunabileceği anlaşıldığından birleşen davada tasarımın hükümsüzlük isteminin kabulü ile davalı tarafa ait tasarımın hükümsüzlüğüne karar verilmesi gerekmiştir.
TECAVÜZ VE HAKSIZ REKABET YÖNÜNDEN ASIL DAVANIN İNCELENMESİ:
Birleşen dava dosyası içine davalı yanca sunulan Ankara 3.FSHHM’nin 2015/182 esas-2016/639 karar ve 30.12.2016 tarihli ilamı incelenmiş, uyap sisteminde yapılan kontrolde
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. HD’nin 19/04/2018 Tarih ve 2017/1604 esas, 2018/462 karar sayılı ilamının, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2018/3384 esas, 2019/4779 karar ve 24.6.2019 tarihli ilamı ile onanmasına karar verildiği anlaşılmıştır. ( ilam içeriğine göre; Davacı
… vekili, davalı … aleyhine açılan Davada TPE YİDK’nun … sayılı kararının iptali ve tescili halinde davalıya ait … sayılı “…” ibareli markanın hükümsüzlüğü ve sicilden terkini istemlerine ilişkin olup,
“…” ibaresinin marka olarak tescili için diğer davalı TPE ‘ne yaptığı başvuruya müvekkilince itiraz edildiğini, yapılan itirazın davalı Kurum tarafından nihai olarak reddedildiğini, söz konusu markanın İran ve Dubai’de müvekkili adına tescilli olduğunu, müvekkilinin 20 yıldır bu markayı kullandığını, son 13 yıldır ise bu kullanımın tescile dayandığını, başvurunun tescilinin davalıya haksız çıkar sağladığını, başvuruda kullanılan fotoğrafın müvekkiline ait ürün üzerinde yer alan ambalajdan çekildiğini, İran’da tescilli markaya ait bilgilerin yer aldığını, bu durumun davalının kötü niyetini gösterdiğini, davalının müvekkili ile ticari ilişkisinin olduğunu, bu nedenle müvekkili markalarından haberdar bulunduğunu ileri sürerek, TPMK YİDK’nın … sayılı kararının iptaline, tescili halinde markanın hükümsüzlüğüne ve sicilden terkinine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı TPMK, davanın reddini istemiştir. Diğer davalı vekili, “…” markasının gerçek ve öncelikli hak sahibinin müvekkili olduğunu, markanın Hindistan’da üçüncü kişi adına tescilli bulunduğunu, marka korumasında ülkesellik ilkesinin geçerli olduğunu, markayı Türkiye’de ilk müvekkilinin tanıttığını, davacının kötüniyet iddialarının asılsız olup davanın reddinin gerektiğini savunmuştur. Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, davacının başvuru konusu ibare üzerinde 556 sayılı KHK’nın 8/3. maddesi anlamında öncelik hakkına sahip olduğu, ayrıca davalı gerçek kişinin dava konusu başvuruyu kötüniyetle yaptığı, bu nedenlerle başvuru kapsamındaki tüm mallar bakımından dava konusu YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne, TPMK YİDK’nın 2015-M-1143 sayılı kararının iptaline, davalı markasının hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verildiği, Ankara Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davalılar vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verildiğini, Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA kesin olarak karar verildiği anlaşılmıştır.)
Kesinleşen dosya ve ilam içeriklerine göre; Davacı … davalı gerçek kişinin “…” ibaresine konu markanın İran ve Dubai’de müvekkili adına tescilli olduğunu, müvekkilinin 20 yıldır bu markayı kullandığını, son 13 yıldır ise bu kullanımın tescile dayandığını, başvuruda kullanılan fotoğrafın müvekkiline ait ürün üzerinde yer alan ambalajdan çekildiğini, İran’da tescilli markaya ait bilgilerin yer aldığını, bu durumun davalının kötü niyetini gösterdiğini ileri sürmüş,, Mahkemece, davacının başvuru konusu ibare üzerinde 556 sayılı KHK’nın 8/3. maddesi anlamında öncelik hakkına sahip olduğu, ayrıca davalı gerçek kişinin dava konusu başvuruyu kötüniyetle yaptığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davalı markasının hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verdiği, , davacının yurt dışında adına tescilli “…” ibareli markasını, Türkiye’de dava konusu başvuru tarihinden önce 2010 yılından beri fiilen kullandığı, bu kullanımın davacıya 556 sayılı KHK’nın 8/3. maddesi anlamında hak bahşedecek seviyede bulunduğu, öte yandan davacı ile ticari ilişkisi olan ve yine davacıyla aynı sektörde faaliyette bulunan davalı gerçek kişinin, yurt dışında davacı adına tescilli markadan haberdar olmamasının mümkün olmadığı gibi bu şekilde orijinal ve özgün bir kelimenin davalı adına marka olarak tescil edilmek istenmesinin iyi niyetli bir davranış olarak değerlendirilmeyeceği gerekçeleriyle markanın hükümsüzlüğüne karar verildiği anlaşılmıştır.
Ancak huzurdaki yargılama konusu markaya ilişkin olmayıp tasarım hukukundan kaynaklanmaktaysa dava konusu tasarımın esasen bir markanın ticari hayattaki kullanımı, davalının ambalaj desenini markasal kullanmak amacıyla tescil ettirildiği de sunulu delillerden anlaşıldığından bu hususlarında kararda tartışılması gereklidir.
TOPLANAN DELİLLER, BİLİRKİŞİ RAPORLARI ve sunulu deliller kapsamına göre, “…” markası tasarımıyla birlikte Dava dışı … tarafından çok uzun yıllardır önce tescilsiz olarak kullanıldığı ve markanın gerçek hak sahibinin dava dışı şahıs olduğu, ardından 2003 yılından itibaren İran’da, 2006 yılından itibaren Birleşik Arap Emirliklerinde tescilli olarak kullanıldığı, bu hususun Ankara 3. Fikri ve Sinai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2015/182 E., 2016/639 K. Sayılı ve 30.12.2016 karar tarihli kararı gerekçesinden anlaşıldığı,dolayısıyla Markanın sahibinin Davadışı …’ olduğu, ZARRIN MEHR.. Şirketi ile Dava dışı Sayıd … arasındaki marka lisans sözleşmesinin dosyamıza sunulduğu, marka adının … olduğu, kullanım hakkının … şirketine 15 yıl süre ile bedelsiz olarak verdiği ve 13.6.2017 tarihinde taraflarca imzalandığı anlaşılmıştır. …firmasının üzerinde … ibaresi yazan gıda ambalaj desenini ise tasarım olarak tescil ettirmek için 2014 yılında başvuru da bulunmuş olup, … nolu … markası için ise 16.10.2014 tarihinde marka başvurusunda bulunduğu anlaşılmıştır. Ancak … firmasının tasarım tesciline rağmen ( tasarım tescil belgesi içinde … yazdığı halde ürünü piyasada … olarak kullandığı) piyasadaki kullanımının tasarım tescilinden farklı olarak kullandığı, davalının da ise davacının gerek ticaret unvanını ile çağrışım yapacak şekilde gerekse lisans ile kullanım hakkı kazandığı marka( …) ile çağrışım yapacak şekilde , kendi sattışa sunduğu ürünler üzerinde raporda da görselleri yer aldığı üzere … ve … ibarelerini kullandığı, öte yandan gıda ambalajının sunumunda en, boy,oran, askı,sap,baskı grafik kompozisyonun benzer olarak kullanıldığı dolayısıyla davalı eyleminin haksız rekabete neden olacağı anlaşılmıştır.
Davalı … firması tasarım hükümsüzlüğüne konu gıda ambalaj desenini tescilden önce kullanım suretiyle kendilerinin ayırt edici hale getirdiğini ispat edememiştir. esasen renk ve görsel olarak pirinç gıda ambalajı olan unsurların çok önceden anonim unsurlar olarak piyasada yer aldığı ve marka olarak tescil dışında ayrıca ürünü pazarladığı ambalajı da tasarım korumasıyla korumak amacıyla tescil ettirdiği ancak tasarımın yeni ve ayırt edici nitelikte bulunmadığından hükümsüz kılınması gerektiği, bilindiği üzere tasarım hükümsüz kılındığında esasen o hakkın hiç doğmamış gibi kabulü gerektiği hususu tartışmasız olup, davacı yanın tasarıma tecavüz kapsamında açtığı davanın reddi gerekmiştir.
Ancak davacı huzurdaki davada haksız rekabet nedeniyle eylemlerin durdurulmasını ve maddi ve manevi tazminat da talep etmektedir. Dolayısıyla tasarım hükümsüz kılınsa dahi davalı eyleminin haksız rekabet oluşturup oluşturmadığının tartışılması gerekli olup, haksız rekabet özü itibarıyla hukuki bir inceleme olup mahkememizce değerlendirilmiştir.
TTK. 56 maddesi haksız rekabet, aldatıcı hareket veya hüsnüniyet kaidelerine aykırı sair suretlerde iktisadi rekabetin her türlü suistimalidir. 57. Madde de tahditi olmayıp örnek kabilinden haksız rekabet halleri sayılmıştır. 5. Bentte başkasının emtiası iş mahsülleri , faaliyeti veya ticari işletmesi ile iltibaslar meydana getirmeye çalışmak veya buna müsait bulunan tedbirlere başvurmak hususu ile başkasının haklı olarak kullandığı ad, unvan, marka, işaret gibi tanıtma vasıtası ile iltibasa meydan verebilecek suretle ad, unvan, marka, işaret gibi tanıtma vasıtaları kullanmak veyahut iltibasa meydan veren malları, durumunu bilerek veya bilmeyerek satışa arz etmek veya şahsi ihtiyaçtan başka her ne sebeple olursa olsun elinde bulundurmak haksız rekabet olarak düzenlenmiştir. Alınan bilirkişi raporlarında taraflara ait ürünler karşılaştırmalı olarak incelenmiş olup, ( ürün yüzünde Basılı olan, Grafiksel Kompozisyon, Marka, Çerçeve, Zemin, Tasarım Tescil No, Ürün/Bakliyat Adı, Slogan ve Satıcı, Ürün Nevi Görsel, Tarihler ve Ağırlık, Satıcı Firma ve İletişim Bilgisi içerik/şekil/kriterleri) Davacının … nolu “… ibareti yazı “ TPE Marka Tescilini No. … üzerindeki kompozisyon içinde ise … ibareli yazıyı ürünlerinde kullandığı hususunun 20.3.2018 tarihli raporun 3. ve 4. Sayfalarında ürün görselleri ile birlikte yer aldığı, Davacının Tescilli Tasarımı ve Ürünü ile Davalının “…” ibareli Yazı + Şeklinin yer aldığı Ambalaj Ürünü ile Karşılaştırmalı incelemeleri neticesinde. Davacı Tarafa alt … sayı ile tescilli “…” Tasarımı ile BENZER olduğu, Raporun 5. ve 6. sayfalarında Davacının Tescilli Tasarımı ve Ürünü ile Davalının “…” ibareli Yazı + Şekillin yer aldığı Ambalaj Ürünü ile Karşılaştırmalı incelemeleri neticesinde, Davacı Tarafa ait … sayı İle tescilli “…” Tasarımı ile BENZER olduğu, Bilgilenmiş Tüketici/Kullanıcı, Tasarımı/Ürünü kullanarak bilgi sahibi olmuş tüketici olup. Bütünsel Yaklaşım ile, “…” Bakliyat ürünü seçiminde ve Satın alma kararında, Gıda Ambalaj üzerindeki Tanıtım/Basılı Grafiksel Kompozisyon içinde yer alan içerik ve şekil bazında kısmi farklılıklara rağmen Eşdeğer konumda içerik/form ve Ortak Özelliklerin Etkileşim yaratacağı, Davacıya ait Tasarıma yönelik Tecavüz ve Haksız Rekabet koşullarının oluştuğunu bildirmiş olduklarından bu hususun ise tüketici nezdinde karıştırılma ihtimaline sebebiyet vereceği bu durumun haksız rekabete neden olacağı anlaşılmıştır. Zira tasarımın hükümsüzlük koşulları oluşsa dahi davalının kullanımı iltibas riskini kuvvetlendirecek şekilde gerçekleştiğinden haksız rekabet yaratan eylemin tespiti ve durdurulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
… markasının gerçek hak sahibinin Davadışı …” olduğu, davalı … Şirketi ile Dava dışı …arasındaki marka lisans sözleşmesinin dosyamıza sunulduğu, marka adının … olduğu, kullanım hakkının davalı … şirketine 15 yıl süre ile bedelsiz olarak verdiği ve 13.6.2017 tarihinde taraflarca marka lisans sözleşmesi imzalandığı , …firmasının üzerinde … ibaresi yazan gıda ambalaj desenini ise tasarım olarak tescil ettirmek için 2014 yılında başvuru da bulunduğu, 2013/63175 nolu … markası için ise 16.10.2014 tarihinde marka başvurusunda bulunduğu , … firmasının tasarım tesciline rağmen ( tasarım tescil belgesi içinde … yazdığı halde ürünü piyasada … olarak kullandığı) piyasadaki kullanımının tasarım tescilinden farklı olarak kullandığı, davalının ise davacının gerek ticaret unvanını ile çağrışım yapacak şekilde gerekse lisans ile kullanım hakkı kazandığı marka( …) ile çağrışım yapacak şekilde , kendi satışa sunduğu ürünler üzerinde raporda da görselleri yer aldığı üzere … ve … ibarelerini kullandığı, öte yandan gıda ambalajının sunumunda en, boy,oran, askı,sap,baskı grafik kompozisyonun benzer olarak kullanıldığı dolayısıyla davalı eyleminin hâksiz rekabete neden olacağı anlaşılmıştır.
Davacı yan tazminat istemini 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun 151/2-b maddesine göre “Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin elde ettiği net kazanç a göre talep etmiştir. Yani tasarım hakkından kaynaklı olarak talep etmiş, marka kapsamında talep etmemiştir. Tasarım tescilinin ise hükümsüz kılındığı , hükümsüzlük kararın geçmişe etkili olması nedeniyle davacı yan tarafından açılan tasarıma tecavüz istemleri yerinde değilse de davalı eyleminin haksız rekabete neden olduğu, tazminat dayanağının yine davalının haksız eylemi olduğu dolayısıyla davalı eylemi mahkememizce haksız rekabet olarak değerlendirildiğinden davacının dava açarken bildirdiği 1000 TL maddi tazminat mahkememizce tarafların dosyaya yansıyan ekonomik durumlarına göre makul bir talep olduğundan, öte yandan mahkemece hükmedilecek tazminat ihlal edeni mükafatlandırır nitelikte olamayacağından davacının talep ettiği 1000 TL maddi tazminat somut olaya uygun olarak görülmüştür. Zira bilirkişiler Davalı firmanın 2016 yılında satışlardan faaliyet karının 28.957.1 3 TL olduğunu 2017 yılında ise tırmanın 327.11536 TL faaliyet zararı olduğunu tespit ettiklerini bildirmişlerdiir, davalı yan 2016 yılında kar elde etmişsede bu kar tamamen pirinç satışından elde edilmediği gibi, davacının lisansı aldığı tarih 13.6.2017 yılı olup, dava 6.2.2018 tarihinde açılmış olup, dolayısıyla davalının ancak 2017 yılı karı dikkate alınarak bir hesaplama yapılması gerekli olup, davalının 20017 yılında zarar ettiği anlaşılmış olmakla birlikte ürünleri davalı ile haksız rekabet yaratacak şekilde kullandığından 1000 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline, davalıların kullanım şekli ile manevi tazminatın bir zenginleşme aracı olamayacağı ancak günün ekonomik koşullarına göre 5000 TL manevi tazminatın borçlar kanunu ve hakkaniyet gereği davadan tahsili ile davacı tarafa hükmün ilanında davacının hukuki yararı bulunduğundan hükmün kesinleştikten sonra ilanına, birleşen davada Davalı adına tescilli … nolu ETB’nin hükümsüzlüğüne(1.1. gıda ambalaj deseni ibareli tasarım)karar kesinleştiğinde Türk patent ve marka kurumuna bildirilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM:Yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre,
I-ASILDAVANIN KISMEN KABULÜNE KISMEN REDDİNE,
1-Davalınınhaksiz rekabet teşkil eden eylemlerinin tespitine, durdurulmasına, önlenmesine,
2- Tasarıma tecavüzün tespiti,durdurulması ve önlenmesi yönündeki istemin reddine,
3-Davalı eyleminin haksız rekabet teşkil etmesi nedeniyle davalının elde ettiği kazanca göre talep edilen tazminat yönünden BK hükümlerine göre 1000- TL maddi tazminatın ve5.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline, manevi tazminat isteminde fazlaya dair istemin reddine,
4-İtibar tazminatı talebinin REDDİNE,
5-El konulan bir ürün olmadığı için imha isteminin reddine, davalının karar kesinleşti takdirde davaya konu ambalajlar yönündenhaksız rekabet yaratan kullanımlarının HMK 389 vd maddelerine görede tedbiren önlenmesine,
6-Karar kesinleştiğinde hüküm özetinin Türkiye’de tirajı yüksek bir gazetede bir kez ilanına masrafın davalıdan tahsiline,
7-Asıl davada 409,86 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 51.23 TL harcın davalıdan tahsiline,
8- Haksiz rekabetin tespiti talebinin kabulü yönünden, Avukatlık ücret tarifesi uyarınca4.910 TL vekalet ücretinin asıl davada davalıdan alınarak asıl davada davacıya verilmesine,
9-Kabul edilen maddi tazminat talebi yönünden,Avukatlık ücret tarifesi uyarınca1.000 TL vekalet ücretinin asıl davada davalıdan alınarak asıl davada davacıya verilmesine,
10-Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden,Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 4.910 TL vekalet ücretinin asıl davada davalıdan alınarak asıl davada davacıya verilmesine,
11-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden, Avukatlık ücret tarifesi uyarınca4.190 TL vekalet ücretinin asıl davada davacıdan alınarak asıl davada davalıya verilmesine,
12-Reddedilen itibar tazminatına yönelik talep bakımından, Avukatlık ücret tarifesi uyarınca4.190 TL vekalet ücretinin asıl davada davacıdan alınarak asıl davada davalıya verilmesine,
13- tasarıma tecavüzün tespiti talebinin reddi yönünden, Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 4.910 TL vekalet ücretinin asıl davada davacıdan alınarak asıl davada davalıya verilmesine,
14-Asıl davada davacı tarafın yargılama giderlerinden olan 358,63 TL peşin harç, 35,90 TL başvuru harcı, 2.900 TL bilirkişi ücreti, 290,15 TL tebligat ve müzekkere masrafı olmak üzere toplam 3.584,68 TL’nin taktiren 2/3 ünün asıl davada davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
15-Asıl davada davalı tarafın yargılama giderlerinden olan 750 TL bilirkişi ücretinin taktiren 1/3 inin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
15-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talebi halinde iadesine,
II-BİRLEŞENDAVANIN KABULÜNE,
1-Davalı adına tescilli … nolu ETB’nin hükümsüzlüğüne(1.1. gıda ambalaj deseni ibareli tasarım)karar kesinleştiğinde Türk patent ve marka kurumuna bildirilmesine,
2-Birleşen davada 54,40 TL ilam harcının 35,90 TL peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 18,50 TL harcın birleşen dava davalısından tahsiline,
3-Avukatlık ücret tarifesi uyarınca4.910 TL vekalet ücretinin birleşen dava davalısından alınarak birleşen dava davacısına verilmesine,
4-Birleşen davada davacı tarafın yapmış olduğu yargılama giderlerinden olan 35,90TL ilam harcı35,90 TL peşin harç, 83 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 154,80 TL’nin birleşen dava davalısından alınarak birleşen dava davalısına verilmesine,
5-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talebi halinde iadesine,
Dair verilen karar davacı-birleşen davada davalı, davalı bireşen davada davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren2 haftalık süre içinde İSTANBUL BÖLGE ADLİYESİ MAHKEMESİ NEZDİNDE İSTİNAF YASA yoluaçık olmak üzerekarar verilip tefhim kılındı, hazır olanlara duruşma zaptından örnek verildi.20/10/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır