Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/482 E. 2022/210 K. 13.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/482 Esas
KARAR NO : 2022/210

DAVA : Esere tecavüzün tespiti &FSEK kaynaklı maddi ve manevi tazminat
DAVA TARİHİ : 15/11/2018
KARAR TARİHİ : 13/12/2022

Mahkememizde görülmekte bulunan Esere tecavüzün tespiti &FSEK kaynaklı maddi ve manevi tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin eser niteliğindeki mektubunun filmin edebi kaynakları arasında yer almasına rağmen davalıların bu eseri müvekkilinden izinsiz olarak … sinema filminde kullanmak suretiyle , 5846 sayılı yasadan kaynaklanan maddi ve manevi haklarını ihlal etmiş bulunduğunu, davacının hak sahibi olduğu eserin davalılar tarafından izinsiz olarak kullanılması nedenine dayalı FSEK 68 madde kapsamında 3 katı tazminatın şimdilik 30.000 TL. maddi , 10.000 TL manevi tazminatın filmin yayım tarihinden itibaren faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile esere tecevüzün tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı … yönünden pasif husumet ehliyeti olmadığından davanın usulden reddine, davacının mektubunun FSEK uyarınca eser niteliğinde olmadığını,davacının aktif dava ehliyetinin de bulunmadığını, bir an için söz konusu mektubun eser olarak kabul edilmesi halinde ise filmde davacının FSEK md. 35/1-1 uyarınca “ küçük iktibas” olarak iktibas serbestisi içinde kalmış olduğunun kabul edilmesi gerektiğinden ,davacının manevi ve maddi bir zararının olmadığından tüm taleplerinin esastan reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava konusu uyuşmazlık; davacının eserinden izinsiz olarak alıntı yapılarak … filminde kullanıldığı, bu kapsamda eser üzerindeki maddi ve manevi hakların ihlal edildiği, fazlaya dair hakları saklı tutularak FSEK 68.madde kapsamında şimdilik 30000TL maddi tazminatın yayın tarihinden itibaren faizi ile birlikte keza 10000TL manevi tazminatın filmin yayın tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, esere yönelik tecavüzün tespitine, FSEK 78 gereği verilecek hükmün ilanına ilişkindir.
Davanın açılmasını müteakip davacının dava, davalıların cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, duruşmada hazır olanlar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, arabuluculuk kurumundan faydalanmak istenilmediğinden tahkikat duruşmasına devam olunmuş, her ne kadar pasif husumet ve aktif dava ehliyeti itirazlarında bulunulmuş ise de bu itirazlar yerinde görülmemiş, tarafların beyanlarında geçen deliller toplanmış,HMK 266 madde kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmış, HMK 184.madde kapsamında hazır olanlardan tahkikat ile ilgili beyanları sorulmuş, HMK 186. madde kapsamında ise karar duruşmasında hazır olanlardan esas ile ilgili son diyecekleri sorulmuştur.
HMK 266. Madde kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
İlk bilirkişi heyeti …, …, … 25/10/2022 tarihli raporlarında özetle ; Davaya konu mektubun FSEK kapsamında eser niteliğinde bulunduğu, raporlarında ayrıntılı olarak açıklandığı üzere ; FSEK md.68 kapsamında izinsiz kullanım sebebiyle mali haklara tecavüz söz konusu olduğu ve alıntının filmde kullanılan nitelik göz önüne alındığında ; filmin anlattığı hikayeye etkisinin büyük olduğu, bu sahneyi senaryodan çıkarttıklarında dramatik yapının zarar gördüğü , olay örgüsünün kırıldığı ve hikayenin eksik kaldığı , bu bilgiler ve süre açısından rayicin bir kat olarak 4769,39 TL. olabileceği , Mektubun, filmin edebi kaynakları arasında yer alması, film içinde “mektup bana fazla önemsediği bir topluluk karşısında utandığı için konuşmaktan korkan, bu zayıflığını kabul etmek zorunda kalmamak için de bu eksikliğine felsefi bir kılıf uydurmaya çalışan toy bir gencin çırpınışları gibi göründü daha çok” gibi ifadelerin yer aldığı ve filmin hedef kitlesinin belli bir entelektüel seviyedeki izleyiciye yönelik olduğu göz önüne alındığında davacı açısından elem doğuracağı göz önüne alındığında takdiri Mahkemeye ait olmak Üzere manevi tazminat hakkı doğabileceğini bildirmişlerdir.
İkinci bilirkişi heyeti …, …, … 28/01/2022 tarihli raporlarında özetle ; Davacının davaya konu mektubunun “eser” niteliğine haiz olduğu, Davacının FSEK’den kaynaklanan mali haklarının ihlal edildiği, Davacının mektubuna ait filmde geçen sürenin 3:55, yani 4 dakika olduğu, buna göre dakikası 151,68.TL üzerinden 4 dakikalık kullamım bedeli olarak (4*151,68) 606,72.TL (altı yüz altı lira altmış sekiz kuruş) rayiç bedel olarak hesaplandığı, rayicin katları takdirinin mahkemeye ait olduğu, Davacı açısından bir manevi zarara sebebiyet verilmediği, Sonuç ve kanaatine varıldığını bildirilmişlerdir.
Üçüncü bilirkişi heyeti …, …, … 04/12/2020 tarihli bilirkişi raporlarında özetle ; Davacının dava dışı …’a hitaben yazdığı mektubun FSEK m.2 uyarınca ilim ve edebiyat eseri mahiyetinde olduğu, Bu mektubun … isimli sinema eserinin senaryosunda 4 dakikalık bölümde (3 dakika 55 saniye) kullanılması eserin işlenmesi mahiyetinde olduğu ve davacıdan izinsiz olarak işlenmesi sebebiyle davacının mali haklarından işleme hakkının ihlal edildiği, bu kullanım sebebiyle tüm film süresi ile dava konusu eserin kullanıldığı bölüm oranlandığında davacının talep edebileceği rayiç bedelin 2.222-TL olacağı, Bu rakamın üç katına hükmedip hükmedilmeyeceği hususunun Mahkemenin takdirinde olduğu, Bu mektubun senaryoda zikredilmesi esnasında davacı isminin zikredilmemesi sebebiyle eser sahibinin manevi haklarından “adın belirtilmesi yetkisi”nin ihlal edilmiş olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Bilirkişiler …, …, .. 05/11/2021 tarihli EK bilirkişi raporlarında; davacıya ait mektubun … işimli filmin 3 dakika 55 saniyelik kısımında kullanıldığı, süre yönünden yapılan tespitte kök raporda değişikliğe gidilecek bir husus tespit edilmediği, bu kullanım sebebiyle tüm film süresi ile dava konusu eserin kullanıldığı bölüm oranlandığında davacının talep edebileceği rayiç bedelin 2.175-TL olacağı, bu hesaplama uyarınca kök rapordaki rakamda değişiklik olduğu, diğer hususlarda kök rapordaki tespitlerinin geçerli olduğunu bildirmişlerdir.
Dava konusu filmde davacıya ait bu mektubun filmin kaç dakikasında ne süre ile kullanıldığı hususu Bilirkişilerin 14/12/2020 tarihli raporlarının 6. Sayfasında belirtilmiştir. Bu yönden heyetin daha önce sunulan 27.01.2020 tarihli raporda yapılan tespitlere iştirak edildiği, raporda belirttiği üzere ortada bir çelişki bulunmadığı, 25.10.2019 tarihli 1. Heyet raporunda belirtilen süreye iştirak edilmemiş 27.01.2020 tarihli 2. Heyet raporunda tespit edilen süreye iştirak edildiği, dolayısıyla dosyada 3 adet heyet raporu bulunmakla; iki heyet raporu 3.55 saniye olarak belirtilen süreyi saptamış 1 heyet raporu da 16 dakika olarak belirtilen süreyi saptamıştır. Bu kullanım süresini bilirkişiler raporda şu şekilde incelemiştir.
Rapor kapsamına göre ; Dava konusu mektupla ilgili konuşmalar filmde Süleyman ve Sinan isimli iki karakterin diyalogları içerisinde geçmektedir. Süleyman’la Sinan filmin 57. Dakikasının 35. Saniyesinde bir kitapçıda buluşmaktadır. Bu iki kişi filmin … saniyesinde de ayrılmaktadır. Şimdi bu iki kişinin tüm sohbet aralığını esas alırsak 1. Raporda belirtilen şekilde 16 dakikalık bir sonuca ulaşılacağı, Ancak bu tespit yanlıştır. Zira bu iki kişi yani Süleyman’la Sinan sohbetleri esnasında sadece dava konusu mektubu konuşmamaktadırlar. Bir başka deyişle, konuşmalarının tek konusu bu mektup olmadığı, Yazarlık, edebiyat üzerine konuşmalar yaptığı ,. Edebiyatırı taşrası merkezi yoktur, varsa da kalemin kağıda değdiği yerdir. Hani sempozyuma katılmayan taşralı bir yazarırı mektubu vardı. Diye başlayan kısım 57.35’de başlamaktadır. Ve iki tarafın da konuşmaları bu mektubun Süleyman tarafından eleştirilmesi şeklinde devam etmektedir. Taki, 01.11.31’de “şu anda Nobel verseler gidip almam, onun için genç dostum bana müsaade” repliğiyle Sinan’dan ayrılarak gitmesiyle bitmektedir.
Keza; Bu iki kişinin bu süre zarfındaki konuşmaları tamamen mektupla ilgili diyaloğlardır. Bu diyaloğ doğal olarak senaristin (veya oyuncuların doğaçlama olarak) birkaç cümle araya eklemesi ile devam etmektedir. Ancak konu bütünlüğü yani mektupla ilgili konuşma bitmemektedir. Mesela Süleyman bu diyalogda …’a “…’e benziyorsun” demektedir. Ancak bu replik mektupla ilgili diyalogu koparmamaktadır. Dolayısıyla bu repliği çıkarıp alıp süreyi hesaplamak mümkün olmaz. Nasıl ki, heyetin raporunda belirtttikleri üzere iki oyuncunun buluştukları andan ayrılmaları anına kadar gçeen süreyi yani birinci rapordaki 16 dakika olarak belirtilen kısmı mektupla ilgili kısımı olarak kabul etmek mümkün değilse tarafların ana konudan (mektup konusundan ) ayrılmadan aralarda farklı replikler konuşması da bu sürenin düşülmesini gerektirmez. Çünkü ana tema mektubun eleştirisidir ve bu eleştiri devam edegelmektedir.
Bilirkişiler tarafından son raporda 3.55 saniye kullanım, Kültür Bakanlığı bütçesi, bütçeden senaryoya ayrılan pay dikkate alınarak hesaplama yapılmıştır..
Filmin süresi 180 dakika
1 dakika= 60 saniye
180 x 60 = 10.800 saniye
Mektubun kullaruldığı kısım 3 dakika 55 saniye = 235 saniye
10.800 saniyelik bir filmin 235 saniyelik kısmı tüm filmin %2.17’lik kısmına
tekabül etmektedir.
Filmin bütçesine ilişkin olarak dosyada sunulu bir bir veri bulunmadığından bilirkişilerin kök raporda da belirtildiği üzere Kültür Bakanlığı bütçesi olan 2.000.000-TL esas
alınmıştır. Bu bütçenin yüzde 5’inin senaryoya ayrılması teamül gereği olduğu belirtilmiştir.
2.000.000 / %5 – 100.000-TL
100.000-TL x 235/10.800 = 2.175-TL’ye tekabül etmektedir.
FSEK m.68 uyarınca davacının bu rakamın üç katını talep etme hakkı bulunduğu.
Toplanan deliller, taraf iddia ve savunmaları, sunulu kitap , HMK 266 madde kapsamında denetim ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporları bir bütün olarak incelendiğinde, Dosyaya sunulan davaya konu mektubun ,sunulu kitap içeriği de dikkate alındığında FSEK 11’deki karine çerçevesinde eser sahibinin davacı olduğu , davaya konu mektubun izinsiz olarak … filminde yayınlanmasının, davacı tarafından davalıya kullanıma ilişkin yazılı bir izne rastlanmadığından vaki kullanımın eser sahibi davacının mali haklarından FSEK 24’te düzenlenen temsil hakkı ile FSEK 25’te düzenlenen umuma iletim hakkının, 21. Madde düzenlenen işleme hakkının ve kullanım sırasında eser sahibinin adının belirtilmemesi sebebiyle manevi haklarından FSEK 15’te düzenlenen eser sahibi olarak belirtilmek hakkının ihlali sayılacağından, davacının maddi ve manevi tazminat talep etme şartlarının oluştuğu anlaşılmıştır.
Bilindiği üzere Eser sahibinin kullanabileceği mali haklar, FSEK 21 ve devamında düzenlenmiştir. Buna göre, mali haklar, FSEK’nun, 21. maddesindeki işleme hakkı, 22. maddesinde düzenlemesini bulan eserin aslı veya kopyalarının herhangi bir şekil veya yöntemle tamamen veya kısmen, doğrudan veya dolaylı, geçici veya sürekli çoğaltma hakkı; 23. maddede belirlenen eserin aslını veya çoğaltılmış nüshalarını kiralama, ödünç verme, satışa çıkarma veya diğer yollarla yayma hakkı; 24. maddede doğrudan veya dolaylı olarak bir eserden ses veya resim nakline yarayan aletlerle umumi mahallerde okumak, çalmak, oynatmak, göstermek gibi temsil suretiyle faydalanma hakkı; 25. maddedeki işaret, ses veya görüntü nakline yarayan araçlarla umuma iletim hakkı olarak belirlenmiş bulunmaktadır.
FSEK’nun 48.maddesi uyarınca mali haklar süre, yer ve içerik itibariyle sınırlı veya sınırsız; karşılıklı veya karşılıksız olarak başkalarına devredilebilir. Mali hakların sadece kullanma yetkisi de bir başkasına bırakılabilir.Davalı yan mali hakları izinle kullandığına dair belge sunamamıştır.
Manevi haklar ise Yasa’nın 14-17.maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre, eser sahibi, eserinin umuma arz ve yayımlanma zamanı ve tarzını belirleme (FSEK md.14); adın belirtilmesi (FSEK md 15); eserde değişiklik yapılmasını men (FSEK md. 16) ve bir kısım eserler yönünden geçerli bulunan zilyed ve malike karşı ileri sürülebilecek eserin aslına ulaşma haklarına sahiptir. Manevi haklar mali hakların aksine, bir başkasına devredilemez ve vazgeçilemez haklardır. Ancak bu hakların kullanılması yetkisi bir başkasına bırakılabilir.
Bilindiği üzere 5846 sayılı yasanın 1/b maddesi kapsamında eser olarak nitelendirilen mektubun FSEK 2. Madde 1. Bendi gereğince hususiyet de taşıdığı gözetilerek eserlerinin film içinde kullanımında nasıl fiyatlandırılacağı konusunda herhangi bir somut ölçü ve maktu bir bedel biçme yöntemi bulunmamaktadır. Bu durumda her eserin popülarite, kullanım alanı, konusunda uzman bilirkişi heyetince incelenip rayiç belirlenmiştir.
Fsek 66/son maddesinde “tecavüzün şümulü, kusurun olup olmadığı ve ağırlığının takdir edileceği” öngörülmüş, Borçlar kanununun 51/1 maddesinde “Hakimin tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını gözönüne alarak belirleyeceği” , Türk Medeni Kanun’un 4. maddesinde de “Kanun’un takdir yetkisi tanıdığı veya durumun gereklerini yada haklı sebepleri gözönünde tutmayı emrettiği konularda hakimin hukuka ve hakkaniyete göre karar vereceği” belirtilmiş, Dolayısıyla taraflar arasında davalının kullanımlarına dayanak oluşturacak bir sözleşme yapılmış olsaydı, somut olaydaki kullanımlar karşılığı hangi miktarda bir bedel ödenecekti ise bunun belirlenmesi ve somut olayda, ihlalin niteliği, süresi ve kastın ağırlığına göre, FSEK m 66/4 hükmü koşulları da dikkate alınarak varsayımsal bedelin ne alabileceği yönünde mahkememizce BİLİRKİŞİ incelemesi yapılmıştır.
Zira mali haklara tecavüz halinde FSEK’in 68/1. maddesi gereğince, eseri, icrayı, fonogramı veya yapımları hak sahiplerinden bu Kanuna uygun yazılı izni almadan, işleyen, çoğaltan, çoğaltılmış nüshaları yayan, temsil eden veya hertürlü işaret, ses veya görüntü nakline yarayan araçlarla umuma iletenlerden, izni alınmamış hak sahipleri sözleşme yapılmış olması halinde isteyebileceği bedelin veya bu Kanun hükümleri uyarınca tespit edilecek rayiç bedelin en çok üç kat fazlasını isteyebilir. FSEK’in 68. maddesinde sözleşme yapılmış olması halinde istenebilecek bedelin en çok üç kat fazlasının istenebileceği düzenlenmektedir. Somut uyuşmazlıkta mali haklar bakımından yetkili bulunan davacı ile davalı taraf arasında imzalanmış bir sözleşme dosya kapsamında bulunmadığı gibi emsal telif bedelinin sorulduğu meslek birliklerinden de olumlu bir yanıt verilmemiştir. Bu doğrultuda FSEK’in 68. maddesi anlamında bir hesaplama yapılabilmesi için taraflar arasında geçerli bir sözleşme olsa idi davacı tarafından istenebilecek telif ücretinin, emsal piyasa rayiçlerine göre değerlendirilmesi gerekmektedir.
Bu çerçevede bilirkişilerce rayiç değerlendirilmesi yapılmış olup, son bilirkişi raporundan belirlenen 2.175 TL rayiç açısından denetime uygun bulunmuş ve rapor kapsamı hükme dayanak yapılmıştır.
Somut olaydaki kullanım davacının ismin belirtilmesi nedeniyle adın belirtilmesi yetkisinin ihlali kabul edildiğinden ihlal edilen manevi hakkın türü, ihlalin gerçekleşme şekli ve hükmedilecek tazminatın tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre takdir edilecek oluşu, hakkaniyet ölçüsü gözetilerek 5.000 TL manevi tazminat ödenmesine karar verilmesi gerekmiştir.
FSEK 68. maddeye göre hesaplanan ve denetim ve hüküm kurmaya elverişli Bilirkişiler …, …, … tarafından düzenlenen 05/11/2021 tarihli ek bilirkişi raporundaki rayiç dikkate alınarak, eylemin niteliği, gerçekleşme şekli, mektubun film içinde kullandığı bölüm,mektubun filmin anlattığı hikayeye etkisinin büyük olması, bu sahneyi senaryodan çıkarttıklarında dramatik yapının zarar görecek olması,olay örgüsünün kırılmasına yol açacağı, dolayısıyla belirlenen 2.175 TL nin nin 3 katının tazminat olarak takdir edilmesi gerekmiş ve 2.175X3= 6525 TL maddi tazminatın filmin yayın tarihi olan 1.6.2018 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesi gerektiğinden yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Esere tecavüzün tespitine,
2-FSEK 68. maddeye göre hesaplanan 2.175 . TL nin 3 katı olan 6525 -TL maddi tazminatın ve takdiren 5000 TL manevi tazminatın filmin yayın tarihi olan 1.6.2018 tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline,fazlaya ilişkin istemin reddine,
3- 787,27 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 274,94 TL’nin davalılardan tahsiline,
4-kabul edilen Maddi tazminat talebi yönünden, Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 6.525 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-kabul edilen Manevi tazminat talebi yönünden, Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 5.000 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Esere tecavüzün tespiti talebi yönünden, Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 15.000 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 5.000 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
8-Reddedilen maddi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 6.525 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
9-Davacı tarafın yargılama giderlerinden olan 35,90 TL başvuru harcı 512,33 TL peşin harç 5.154,60 bilirkişi ve tebligat gideri olmak üzere toplam 5.702,83 TL yargılama giderinin taktiren 2/3 sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
10-Davalıların yargılama giderlerinden olan toplam 4.443 TL’nin takdiren 1/3 inin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
11-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talebi halinde iadesine,
Dair verilen karar davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İSTİNAF YASA yolu açık olmak üzere karar verilip tefhim kılındı, hazır olanlara duruşma zaptından örnek verildi. 13/12/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır