Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2018/346 E. 2019/232 K. 17.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ
HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/346 Esas
KARAR NO : 2019/232

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 14/10/2017
KARAR TARİHİ : 17/05/2019

İstanbul 20. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’nin 2017/467 Esas, 2018/253 karar sayılı görevsizlik kararı üzerine dava dosyası mahkememize gönderilmiş, yapılan yargılamada;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … ile davalılar … ve … arasında 2016 yılı Mart ayında engelli kişilere yönelik … adlı bir kamu … filmi konusunda bedeli belirlenmeksizin sözlü bir sözleşme yapıldığını, ancak bugüne kadar davalı … tarafından avans olarak sadece yaklaşık 7.000 TL ödeme yapıldığını, müvekkiline davalılar tarafından başka bir ödeme yapılmadığını, kamu … filminin senaryo, hazırlık, çekim ve revizyonları konusunda müvekkili ile davalılar arasında e posta ile yazışmalar yapıldığını, müvekkilinin yüklenici yönetmen ve teknik ekip ve malzeme tedarikçisi olarak kamu … filminin yaparak bir eser meydana geldiğini, bu nedenlerle müvekkilinin eser sözleşmesi uyarınca yükümlülüğünü yerine getirmesine rağmen davalılar tarafından ödenmeyen eser bedelinin öncelikle tespit edilmesini ve tespit sonrası belirlenen bedelden davalı … tarafından müvekkiline avans olarak ödenen 7.000 TL nin düşülerek kalan tutarın davalılar tarafından müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA, Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın açıldığı mahkemenin görevli olmadığını, müvekkili ile davacı arasında borçlar kanunu hükümleri uyarınca sözlü ve yazılı bir sözleşme ilişkisi olması sebebiyle davanın husumetten reddi gerektiğini, tüm bu nedenlerle öncelikle davanın usülden reddine, mahkemece aksi kanaatte olunması halinde müvekkili vakıf ile hiçbir şekilde bir borç ilişkisi bulunmayan davacının davasına yönelik husumet itirazlarının kabulü ile davalı şirket açısından pasif husumet yokluğu sebebiyle davanın reddine, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE;
Dava konusu uyuşmazlık davacının çalıştığı film projesine ait ücretinin ödenmediğinden bahisle ödenmeyen bedele ilişkindir.
5846 sayılı FSEK’in 76. maddesi gereğince, adı geçen kanunun düzenlediği hukuki ilişkilerden doğan davalarda, görevli mahkeme ihtisas mahkemeleridir. Ayrıca, 6769 sayılı Sına Mülkiyet hakkından doğan haklara ilişkin uyuşmazlıkları çözme görevi de ihtisas mahkemelerine bırakılmıştır. Mahkemelerin görevi kanunla düzenlenmiş olup, görev kuralları, kamu düzenine ilişkindir ve temyiz dahil, yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınır. İhtisas mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki, görev ilişkisidir. Bu durumda, dava dilekçesindeki açıklamalar, dava dosyası içerisindeki tarafların iddia ve savunmaları itibariyle, uyuşmazlığın çözümünde 5846 sayılı FSEK’in uygulamasını gerektirir bir durum olmadığından fikri sınai haklar hukuk mahkemesinin görevli bulunmadığı, sözlü sözleşmeye dayalı alacağın tahsili istemli davada asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğu anlaşıldığından mahkememizin görevsizliğine karar verilmesi gerekmiştir. ( Aynı yönde Yargıtay 11.HD’nin 24/01/2018 tarih ve 2016/6644 esas, 2018/588 karar sayılı ilamları )
Görev husususun res’en mahkemece dikkate alınacak olması hususu gözetilerek MAHKEMEMİZİN GÖREVSİZLİĞİNE, Asliye hukuk Mahkemesinin görevli olduğunun tespitine,Her iki mahkeme arasında görev uyuşmazlığı çıktığından, HMK 20-21 ve 22. madde uyarınca Dosyanın süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde görevli mahkemenin belirlenmesi açısından dosyanın BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE karar verilerek yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre aşağıdaki şekilde hüküm oluşturmak gerekmiştir.
HÜKÜM;Yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre,
1-Görev husususun res’en mahkemece dikkate alınacak olması hususu gözetilerek MAHKEMEMİZİN GÖREVSİZLİĞİNE, Asliye hukuk Mahkemesinin görevli olduğunun tespitine,
2- Her iki mahkeme arasında görev uyuşmazlığı çıktığından, HMK 20-21 ve 22. madde uyarınca Dosyanın süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde görevli mahkemenin belirlenmesi açısından dosyanın BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ NEZDİNDE İSTİNAF YASA yolu açık olmak üzere karar verildi. 16/05/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır