Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/94 E. 2021/31 K. 26.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/94 Esas
KARAR NO : 2021/31

DAVA : Maddi ve manevi tazminat&sözleşmeye dayalı cezai şart
DAVA TARİHİ : 04/05/2017
KARAR TARİHİ : 26/01/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan FSEK’den kaynaklı Maddi ve manevi tazminat&sözleşmeye dayalı cezai şart davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalılar arasında yapılan sözleşme çerçevesinde müvekkilinin davalılara desen çizimi yapıp teslim ettiğini sözleşme çerçevesinde aylık bazda rapor verme yükümlülüğü, telif ödeme yükümlülüğü ile reklam tanıtım yükümlülüğünün davalılarca yerine getirilmemesi üzerine davalılara İhtar gönderildiğini ihtara cevaben rapor gönderdiklerini ancak bu raporun sözleşmede belirtilen şartlara uymayan şirket içi bir takım belgeler olduğunu ayrıca 2 yıllık sürede toplam 1468,87 TL telif bedelinin hak edildiğinin kendilerine bildirildiğini ilk İhtara rağmen gönderilmesi gereken raporun nisan 2016 ve mayıs 2016 tarihinde de gönderilmemesi ve diğer sözleşmesel yükümlülüklerin ihlali nedeniyle davalıya gönderilen ikinci ihtar ile sözleşmenin feshedildiğini, sözleşmenin feshi nedeniyle sözleşmenin 4.6 maddesi çerçevesinde davacıların desenlerin telif hakkı sahibi olamayacağını ayrıca sözleşmenin 7.1 ve 7,2. maddesi kapsamında 200.000 TL cezai şart ile FSEk 68 çerçevesinde maddi tazminat ve 100.000 Tl manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 1.12.2020 tarihli ıslah dilekçesiyle maddi tazminat istemini 315.000 TL ye yükseltmiştir.
SAVUNMA: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle;FSEK açısından eser sahibinin kimliğine yönelik bir tartışma olmadığından sebeple davanın Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülmesi gerektiği, … Tic. A.Ş. ye husumet düşmediğini, sözleşmenin 4.3. ve 4.4. maddeleri gereği ürünlerin ticaretinde takdir hakkının davalı yanda olduğu ve sözleşmenin herhangi bir hükmünün satış taahhüdü taşımadığı, reklam ve tanıtım faaliyetlerine yönelik bir yükümlülük söz konusu olmamasına rağmen; sosyal medya, yazılı basın, televizyon ve fuarlarda tanıtımların yapıldığı ve dilekçe eklerinde bu tanıtımlara yönelik belgelerin bulunduğu, 1,468,87.-TL tutarındaki telif bedelinin ödendiği ayrıca mali hakların devrinin bir tasarruf işlemi olması sebebiyle tasarruf işleminden sonra hakkın devrolduğu, mali hakların devrinden sonra devre esas teşkil eden hukuki işlem, FSEK çerçevesinde ortadan kaldırılmadığı sürece mali hakların devrinin gerçekleşmiş olduğu, sözleşmenin 7.1. hükmünün son fıkrası çerçevesinde; sözleşmenin feshedilmiş olması halinde davalıya bildirilmiş stoklardaki ürünler üzerinden ticarete devam etme hakkı tanındığı, bu sebeple telif hakkı ihlali ve bu ihlale bağlı maddi tazminat talebinde haksız olunduğu, manevi tazminat istemi için diğer tarafın kusurlu olması gerektiği ve sözleşme yükümlülüklerine aykırı davranılmaması sebebiyle kusur bulunmadığı, manevi tazminat İsteminin haksız olduğu, belirtilerek, davanın reddi talep edilmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava konusu uyuşmazlık: Sözleşmeye aykırılık nedeniyle 200.000 TL tutarındaki cezai şartın ihtarın tebliğ edildiği 24/03/2016 tarihinden itibaren (temerrüd tarihi) ticari temerrüd faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ait desenlerin FSEK 68.madde kapsamında raiç bedelinin hesaplanarak ilerde arttırılmak kaydıyla şimdilik 20.000 TL maddi tazminatın(Davacı vekili 1.12.2020 tarihli ıslah dilekçesiyle maddi tazminat istemini 315.000 TL ye yükseltmiştir.) ve 100.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüd faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili istemine ilişkin bir davadır.
Davanın açılmasını müteakip davacı … davalının dava, cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, duruşmada hazır olanlar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, arabuluculuk kurumundan faydalanmak istenilmediğinden tahkikat duruşmasına devam olunmuş, beyanlarında geçen deliller toplanmış, HMK 184.madde kapsamında hazır olanlardan tahkikat ile ilgili beyanları sorulmuş, bilirkişi incelemesi yaptırılmış, HMK 186. madde kapsamında ise karar duruşmasında hazır olanlardan esas ile ile ilgili son diyecekleri sorulmuştur.
HMK 266. madde kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişiler …, …, …, … 18/05/2018 tarihli bilirkişi raporlarında; Davaya konu edilen desen, çizim ve resimlerin estetik değeri haiz, desen elemanları ile çizgisel dese unsurlarının güzel bir şekilde yansıtıldığı resim sanatının güzel örneklerinden biri olduğu, bu özellikleriyle FSEK m.4/1 anlamında güzel sanat eseri oldukları, Davaya konu edilen çizimlerle ilgili olarak taraflar arasındaki sözleşme, çizimler üzerinde yer alan isim ve diğer belgelerden davaya konu çizimlerin eser sahibinin davacı olduğu, Davacının taraflar arasındaki sözleşmeyi feshinin haklı bir fesih olduğu, Davacının feshinin haklı olduğu hususunun mahkemece de kabulü halinde davacı tarafın sözleşmenin 7. maddesi çerçevesinde 200.000 TL cezai şart bedelini ve ayrıca 14 adet desen İçin 5.000 TLden 70.000 TL telif bedelinin FSEK 68 çerçevesinde 3 katını talep edebileceği, sözleşmeye aykırı davranışın manevi tazminatı gerektirir bir kişilik hakkının İhlalinin söz konusu olup olmadığının takdirinin Mahkemece değerlendirilmesi gerekeceği sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
İkinci bilirkişi heyeti Prof.. Dr. … , Dr. Öğr. Üyesi …, Öğr. Gör. … 17/06/2019 tarihli bilirkişi raporlarında: Sayıları ve konsepti belirlenmiş ürünlerin; basımı, çoğaltımı vb. işlemlerle ilgili davacı tarafın herhangi bir itirazı ve eleştirisinin bulunmadığı, Davalı İmgemin üzerine düşen tanıtım yükümlülüğünü gereği gibi yerine getirdiği, ancak alıcıların alım kararını etkileyen farklı faktörlerin bulunduğu, bu çerçevede davacı … çok iyi bir ressam olsa dahi onun desen tasarımlarını taşıyan ürünlerin istenildiği ölçüde satılamayabileceği, bu farkın tanıtım İle kapatılamayacağı, Sözleşmeye konu desenlerin FSEK m. 4 kapsamında güzel sanat eseri olduğu, Davacı ile davalı arasındaki sözleşmenin FSEK kapsamında ayrıca düzenlenmiş olan Mali Hakların Devri Sözleşmesi olduğu, sözleşme ile mali hakların tamamen İmge’ye devredildiği, Davalının tanıtım yükümlülüğünün sözleşmede açıkça yer almadığı, buna karşılık sözleşmenin gereği gibi ifa edilebilmesi için tanıtım faaliyetlerinin önem arz ettiği, davalının sözleşmenin İfası için gerekli tanıtım faaliyetlerini gerçekleştirildiği, Sözleşmenin 4.5. maddesinde yer alan satış raporlarını gönderme yükümlülüğünün asli bir yükümlülük olduğu ve bu yükümlülüğün davalı tarafından mükerrer defalar ihlalinin haklı nedenle fesih sebebi olduğu, bu çerçevede sözleşmenin haklı sebeple feshedildiği, Feshin sözleşmeyi ileriye etkili olarak sona erdirmesi sebebiyle sözleşmedeki cezai şart hükmünün uygulama alanı bulabileceği ve cezai şart düzenlemesindeki koşullar oluştuğu için davalı îmge’nin sözleşmede belirtilen 200.000.-TL. tutarındaki cezai şartı ödemekle yükümlü olduğu, Davalının sözleşmenin feshinden sonra stoklar üzerinden ticarete devam etme hakkını haiz olduğu, yeni bir kullanımın bulunmaması ve yalnızca stok üzerinden satış yapılması hasebiyle mali haklara tecavüzün söz konusu olmadığı, Taraflar arasındaki mali haklar devir sözleşmenin geçerli olduğu, davacının sözleşmenin 4.6. hükmüne dayanarak sözleşme çerçevesinde mali hakların hiç devredilmediğini iddia etmesinin hakkın kötüye kullanımını teşkil edeceği, Somut olayda tecavüz bulunmadığı için FSEK m. 68 kapsamında tazminat istenemeyeceği, FSEK m. 70/12 uyarınca TBK m. 49 kapsamında manevi tazminata hükmedilmesinin Mahkeme’nin takdirinde olduğu, sonuç ve kanaatlerine varıldığı bildirilmiştir.
Üçüncü bilirkişi heyeti Prof DR. …, …, …, …, 20/03/2020 tarihli bilirkişi raporunda; davacı … ’ün dava konusu eserlerde tek başına eser sahibi olduğu, davalıların dava konusu ürün grubunun satışı için yeterli reklamın ve tanıtım faaliyetlerinde bulundukları, davacının, taraflar arasındaki 08.05.2014 tarihli “işbirliği sözleşmesini” haklı nedenle feshetmiş olduğu, davacının FSEK m.68’e dayalı tazminat talep şartlarının bulunmadığı, ancak Mahkemenin aksi kanaatte olması halinde davacının 14 adet desen için 7500 TL rayiç bedel nedeniyle toplam 105.000 TL’nin 3 katını talep edebileceğini, FSEK m.70 BK m.49 hükümlerince manevi tazminat talep edebileceği kabulünün Mahkemenin takdirinde olduğunu bildirilmişlerdir.
DAVALININ USUL İTİRAZLARININ İNCELENMESİ
Davalı vekili her ne kadar mahkememizin görevsiz olduğunu ileri sürmüşse de; gerek davacının eser sahipliğine dayalı olarak gerekse FSEK 68 ve 70.maddelere dayalı olarak dava açmış olması, bu hususların tartışılmasının ihtisas mahkemesinin görev alanı içinde olduğu anlaşıldığından görev itirazının yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Davacının Islah taleplerinin zamanaşımına uğradığını, huzurdaki davada … ve …’ın mecburi dava arkadaşı olması nedeniyle, …’ün işbu davayı tek başına açma ehliyeti bulunmadığını ileri sürmüşse de; bu itirazların yerinde olmadığı davacının tek başına eserler üzerinde hak sahibi olduğu ve dava açmaya ehil olduğu anlaşılmıştır.
Zira bilirkişi raporunda …’a ait … tescil no’lu endüstriyel tasarım görseli ile davaya konu desen tasarımının, …’a ait … tescil no’lu endüstriyel tasarım görseli ile davaya konu desen tasarımının, Bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar olduğu ve farklı olarak algılandıkları belirlenmiş olup öte yandan … tarafından davalı İmge İhracat’a keşide edilen dosyada mübrez ihtarname içeriğinde de;( … 28. Noterliğinin … tarihli … yevmiye numaralı ihtarnamesinde sözleşme kapsamındaki tüm desenlerin münhasıran eser sahibinin davacı … olduğu ) hususu açıkça beyan ve ikrar edildiğinden davacının eser üzerinde tek başına eser sahibi olmadığı yönündeki itirazının yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Yine davalı yanca ileri sürülen husumet ve zamanaşımı itirazlarının da yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
SÖZLEŞME HÜKÜMLERİNİN& TAZMİNAT TALEPLERİNİN BİLİRKİŞİ RAPORLARI VE TARAF İDDİLARIYLA İNCELENMESİ
A-CEZAİ ŞART TALEBİNİN İNCELENMESİ
Bilirkişi Raporlarında da işaret edildiği gibi Taraflar Arasındaki Sözleşmenin 4.5. Maddesi kapsamında; Davalı İmge İhracat’ın Satışlara İlişkin Yazılı Rapor Gönderme Yükümlülüğünün Bulunduğu; İşbu Yükümlülüğün, Sözleşmenin Esasına Yönelik Bir Düzenleme Olduğu, Bu Sebeple Söz Konusu Yükümlülüğün Davalılar Tarafından Yerine Getirilmemesi Neticesinde Sözleşmenin Davacı Tarafından Haklı Nedenle Feshedildiği; Sözleşmeyi İhlal Eden Davalılardan Sözleşme’nin 7.1. Maddesi Uyarınca 200.000- TL Cezai Şart Talep Edilebileceği anlaşılmaktadır.
Taraflar arasında akdedilen İşbirliği Sözleşmesi gereğince davalılar, sözleşme konusu ürünlerin satışına ilişkin her ayın 5. iş gününe kadar bir önceki ayın satışlarına ilişkin yazılı bir rapor göndermek yükümlülüğü altındadır. . Ancak, davacı … tarafından yapılan ihtarlara rağmen söz konusu satış raporları, gönderilmediği , satış gerçekleşmiş ise davacıya bilgi verilmediği, bilgi verildiğine ilişkin davalılarca delil sunulmadığı anlaşılmıştır.
Davalılara sözleşmeden kaynaklı yükümlülüklerin yerine getirilmesi ihtar edilmesine rağmen her ayın 5. iş günü gönderilmesi gereken rapor, Nisan 2016 ve Mayıs 2016 aylarında da gönderilmediği, davalıların rapor gönderme yükümlülüğünün sözleşmenin esasını oluşturduğu ve bu yükümlülüğün ihlalinin, haklı nedenle fesih sonucunu doğurduğu bilirkişi raporuyla da hususu sübuta ermiştir.
Taraflar arasındaki işbirliği sözleşmesi m.4, 5’e göre İmge, her ayın 5’ine kadar bir önceki satışlara İlişkin …’a ve …’e yazılı rapor gönderecektir. İş bu rapor, m.5.l’de belirtilen bedellerin belirlenmesine esas alınacaktır. …ve/veya … üzerine İmge sözleşme konusu ürünlere ilişkin satış belgelerini, finansal dokümanlarını 7 iş günü içerisinde hazır etmek zorundadır.
Sözleşme m.7.1 uyarınca, taraflar sözleşmedeki yükümlülükleri ve/veya taahhütlerine aykırı davranır iseler; diğer taraf bu durumu ihlal edene yazılı olarak bildirecek ve aykırılığın giderilmesi için 30 gün süre tanıyacaktır. Bu sürede aykırılığın giderilmemesi halinde ihlali bildiren taraf ihlali yapan taraftan 200.000 TL cezai şart talep edebilir. İhlali bildiren taraf işbu sözleşmeyi herhangi bir yükümlülük altına girmeden yazılı bir bildirimle sona erdirebilir. Sözleşmenin haklı nedenle derhal feshi sonucu tarafların uğradığı veya uğrayacağı maddi ve manevi her türlü zarar ve ziyan karşı tarafça ilk talepte derhal ödenir.
Sözleşme m.4.5 uyarınca, İmge’nin her ayın 5’ine kadar bir önceki satışlarına ilişkin yazılı rapor gönderme yükümlülüğü m.5.1’de belirtilen bedellerin belirlenmesinde esas alınacağından sözleşmenin esasına yönelik bir düzenlemedir.
Davacı davalının bu yükümünü yerine getirmemesi üzerine … 3. Noterinin … tarihli ihtarnamesi ile davalılara ilgili raporları göndermediklerini diğer hususlardaki yükümlerini yerine getirmediklerini, ihtarnamenin tebliğinden 30 gün içinde akde aykırı fiil ve işlemlerine son vermelerini aksi halde sözleşmelerin (sözleşme m.7 ve protokol) haklı sebeple derhal feshedileceğini ve cezai şartın sözleşme bedeli ile birlikte talep edileceğini bildirmiştir.
İmge, 22.03.2016 tarihli cevabi ihtarnamesinde söz konusu raporların işbu ihtarname ekinde gönderildiğini belirtmiştir.
Davacı, 27.05.2016 tarihli ihtarnamesi ile davalılara yükümlerini yerine getirmedikleri bu nedenle sözleşmenin haklı sebeple feshedildiği ihtarını keşide etmiştir.
Bu halde, mezkur sözleşmenin esaslı unsurunun davalılarca yerine getirilmediği ve davacı tarafından sözleşmenin haklı nedenle feshedildiği kanaatine ulaşılmıştır.
Sözleşme m.7.rde sözleşmeyi ihlal eden taraftan diğer tarafın 200.000 TL cezai şart isteyebileceği düzenlenmiş olduğundan davacının sözleşmeyi ihlal eden davalılardan cezai şart talep edebileceği açıktır.
Sözleşme m.7.1 / son paragrafta “sözleşmenin feshedilmiş olması halinde İmge’nin bildirmiş olduğu stoklardaki ürünlerin sözleşme hükümlerince ticaret yapma hakkı mevcut olduğu anlaşılmaktadır.
TTK.nun 20/II nci maddesine göre tacirlerin tüm işlemlerinde basiretli bir tacir gibi davranması esastır. Toplanan deliller kopsamında davacının sözleşme hükümlerine riayet ettiği, davalıların sözleşmeye aykırı davrandığı, üzerine düşen sözleşmesel sorumluluğu yerine getirmediği, sözleşmenin amir hükmüne aykırı olarak bildirim yükümlülüğünü yerine getirmediği anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere ticari alışverişler emniyet ve itimat üzerine kurulmuştur; tacirlerden muamelelerinde beklenen basiret ve alâka alelade vatandaşlarınkinden fazladır. Karşılıklı güven, karşılıklı olarak dürüstlük esaslarına uymayı, kendisinin olduğu kadar karşı tarafın menfaatlerini de gözönünde tutmayı icabettirir. Medenî Kanunu’muzun 2 inci maddesinin koyduğu “Herkes haklarını kullanmakta ve borçlarını ifada hüsn-ü niyet kaidelerine riayetle mükelleftir.” prensibi yalnız dar mânada medenî hukuk sahasına değil, bütün hukuki hayatımıza hâkim olan bir kaidedir. Ve özellikle ticaret hukukunda uygulama alanı bulur. (Belbez, Hikmet: age., Sahife:221).
Taraflar sözleşme ile cezanın miktarını tayin etmekte serbest iseler de, BK. 161/son maddesi hükmüne göre, taraflar ileri sürmese bile hakim önüne gelen davada fahiş gördüğü cezaları resen tenkis edebilecektir.
Burada kararlaştırılan cezai şart hükmüne esas bedelin aşırı olup olmadığını belirlemede başvurulması gereken ölçütler her somut olayın özelliğine göre belirlenmelidir. Bu yönde belirli bir kıstas olmamakla birlikte; ceza koşulunun sözleşenler arasındaki ilişkiye uygun düşmeyecek ölçüde yüksek tutulması ve açıkça hakkaniyete aykırı bulunması durumunda aşırılığın varlığı kabul edilmelidir. Böyle bir sonucun benimsenebilmesi için, alacaklının asıl edimi yerine getirmesindeki çıkarı ile ceza koşulu olarak saptanan miktar arasındaki oranın ve borçlunun borca aykırı davranmasındaki kusur derecesinin ve de borçlunun ekonomik durumunun göz önünde tutulması gerekir. Başka bir deyişle ceza koşulunun fahiş olup olmadığı, tarafların iktisadi durumu, özel olarak borçlunun ödeme kabiliyeti ile beraber, borçlunun kusur derecesi ve borca aykırı davranış ağırlığı ölçü alınarak tayin edilmeli ve hüküm altına alınan ceza miktarı, hak, adalet ve nesafet en önemlisi iyiniyet kurallarına( MK 2.) uygun olarak tespit edilmelidir. Somut olayda toplanan deliller kapsamnına göre; davalının sözleşmeye uymadığı hususu açıktır.
Davacı tanınmış bir ressam olup, davalıların tacir olması, tarafların özgür iradeleri ile belirledikleri cezai şart bedelinin günün ekonomik koşullarına göre uygun bulunduğu dolayısıyla cezai şartan indirim yapılmasına gerek görülmediği anlaşılmış olup, 200.000 TL cezai şartın davalılardan tahsiline karar verilmesi gerekmiştir.
B-MADDİ TAZMİNAT İSTEMİNİN İNCELENMESİ
Dosya kapsamında alınan tüm bilirkişi Raporunda; Sözleşmenin 7.1. Maddesi Uyarınca Davalı Tarafın Sözleşme Sona Erdikten Sonra Stoklardaki Ürünlerin Ticaretini Yapma Hakkının Bulunduğu Ve Bu Nedenle Somut Olayda Mali Haklara Tecavüzün Bulunmadığı dolayısıyla FSEK 68. Maddesine dayalı olarak tazminat talep edilemeyeceği belirlenmiştir.
Her ne kadar davacı tarafından sözleşmenin 7.1. Maddesinde Davalı Tarafın Stok Hakkı, Sözleşmenin Feshinden İtibaren 15 Gün İçerisinde Elindeki Stokları Yazılı Olarak Bildirmesi Şartına Bağlı Tutulduğu ileri sürülmüşse de; sözleşmenin hiçbir hükmünde davalıların stoklardaki ürünlerin ticaretini yapamayacağına dair bir düzenleme bulunmadığı hususu da gözetildiğinde davacı iddiasının yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Zira bilirkişi raporlarıyla birlikte sözleşme hükümleri bir bütün olarak incelendiğinde sözleşmenin 7.1. maddesi gereği sözleşmenin sona erdiği tarihten sonra stoklardaki ürünlerin ticaretini yapmak hakkının mevcut olması sözleşme gereği olup, taraflar arasındaki mali hakların devrine ilişkin sözleşmenin imza tarihinde geçerli olması, davacının stoklar bittikten sonra da davalının satışa ürün sunduğunu da ispat edemediği, sözleşme hükümleri bir bütün halinde yorumlandığında davalıların mali haklara tecavüz fiilinin bulunmadığı , davacının FSEK 68. Maddeye dayalı olarak maddi tazminat talep etme şartlarının bulunmadığı anlaşılmıştır.
MANEVİ TAZMİNAT İSTEMİNİN İNCELENMESİ:
Manevi tazminat yönünden davalıların eyleminin niteliği, ,davacının manevi varlığında meydana gelen kayıp durumu, manevi tazminatın amaç ve içeriğine, hak, nesafet ve adalet ilkesine keza manevi tazminatın maddi bir zenginleşme talebinden çok manevi tatmine yönelik bir talep olması, dolayısıyla somut olaya göre ( Sözleşmenin 4.5. maddesinde yer alan satış raporlarını gönderme yükümlülüğünün asli bir yükümlülük olduğu ve bu yükümlülüğün davalı tarafından mükerrer defalar ihlal edildiği, davacının ülkemizin tannımış ressamlarından olması, konumu ve yaşı gereği yaşadığı üzüntü gözetilirek takdiren 10.000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine karar verilmesi gerekmiştir.
Dosyadaki deliller ile uyumlu, taraf iddia ve savunmalarına ışık tutacat şekilde hazırlanmış ikinci ve son rapor kapsamları hükme dayanak olarak olarak alınmış, (Prof DR. Ayşenur Berzek, Mehmet R. Başar, İbrahim Ongun Bilsel, Mehmet Ak, 20/03/2020 tarihli bilirkişi raporu ve Prof.. Dr. Ali Paslı , Dr. Öğr. Üyesi Ruhcan Akil, Öğr. Gör. Faruk Çağla tarafından hazırlanan 17/06/2019 tarihli bilirkişi raporları), … 3. Noterliği … gün, … yevmiye numaralı ihtarname, … 19. Noterliği, … gün, … yevmiye numaralı ihtarname, … 3. Noterliği, … gün,… yevmiye numaralı ihtarname, 08.05.2014 tarihili İş Birliği Sözleşmesi ,davalılardan … ile de davaya dayanak sözleşme hükümlerinin mütemmim cüzü mahiyetindeki 08.05.2014 tarihli protokol ,… Tarafından Davalılara Teslim Edilen Desenler, dosyaya ibraz edilen görseller, taraf iddia ve savunmalarıyla birlikte incelendiğinde; Fsek 68 dayalı maddi tazminat isteminin reddine, Sözleşmeye aykırılık nedeniyle 200.000 TL cezai şartın 24.3.2016 tarihinden itibaren ticari temerrüd faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve mütessilen tahsili ile davacıya verilmesine, 10.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren ticari temerrüd faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve mütessilen tahsili ile davacıya verilmesine,fazlaya dair istemin reddine dair hüküm kurularak yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM:Yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre;
1-DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİNE,
2-Fsek 68 dayalı maddi tazminat isteminin reddine,
3-Sözleşmeye aykırılık nedeniyle 200.000 TL cezai şartın 24.3.2016 tarihinden itibaren ticari temerrüd faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve mütessilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-10.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren ticari temerrüd faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve mütessilen tahsili ile davacıya verilmesine,fazlaya dair istemin reddine,
5-14.345,10 TL ilam harcının peşin ve ıslah harçtan mahsubu ile eksik kalan 3.843,30 TL harcın davalılardan müştereken ve mütessilen tahsiline,
6-Cezai şart talebini kabulü yönünden, Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 22.450 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve mütessilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden, Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 5.900 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve mütessilenalınarak davacıya verilmesine,
8-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 5.900 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
9-Reddedilen maddi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 30.500. TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
10-Davacı tarafın yargılama giderlerinden olan 31,40 TL başvuru harcı, 5.646,80 TL peşin harç, 5.037 TL ıslah harcı, 7.000 TL bilirkişi ücreti 594,4 TL tebligat masrafı olmak üzere toplam 18.310,10 TL’nin taktiren 1/2 inin davalılardan müştereken ve mütessilen alınarak davacıya verilmesine,
11-Davalı hangi davalı …Ş. ‘nin yapmış olduğu 3000 TL bilirkişi masrafının taktiren 1/2 inin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
12-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talebi halinde iadesine,
Dair verilen karar davacı … davalılar vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren2 haftalık süre içinde İSTİNAF YASA yoluaçık olmak üzerekarar verilip tefhim kılındı, hazır olanlara duruşma zaptından örnek verildi. 26/01/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır