Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/794 E. 2018/545 K. 20.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ
HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/794 Esas
KARAR NO : 2018/545

DAVA : Endüstriyel Tasarıma tecavüzün tespiti, Men’i, tazminat talepli
DAVA TARİHİ : 16/06/2014
KARAR TARİHİ : 20/12/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan Endüstriyel Tasarıma tecavüzün tespiti, Men’i, tazminat talepli davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA;Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin koltuk kaplaması (döşeme kumaşı) desenini … sayı ile adına tescil ettirdiğini, davalının aynı tasarımı taklit edip tasarım hakkına tecavüz ettiğinin delil tespiti dosyasına sunulan rapor ile sübut bulduğunu ileri sürerek davalının tecavüzünün men’ini, şimdilik 5.000 TL maddi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA; Davalı vekili beyan dilekçesinde; tespite konu ürünün müvekkili tarafından imal edilmediğini, dava dışı …Tic. A.Ş. tarafından müvekkiline satıldığını, işyerine gelen her ürünün tescilli olup olmadığının bilinemeyeceğini, ürünü müvekkile satan firmanın da tescilinin bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE
Dava konusu uyuşmazlık; endüstriyel tasarıma tecavüzün önlenmesi ve maddi tazminatın tahsili istemine ilişkindir.
Bozma öncesinde Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, tasarım haklarına tecavüzün oluşumu için birebir benzerlik kriteri aranmadığı, 551 sayılı KHK.’nın 48. maddesi uyarınca tasarım hakkına sahip olmaksızın tasarımın aynısını veya belirgin bir şekilde benzerini yapmak, üretmek, piyasaya sürmek, satmak gibi eylemlerin tasarım hakkına tecavüz oluşturacağı, bilirkişi raporunda bu tanımlamaya uyan benzerlik kabul edildiği halde benzerliğin birebir olmadığı gerekçesiyle tecavüzün bulunmadığının kabul edilmesinin belirtilen hükümlere aykırılık taşıdığı, davacı tasarımıyla, davalı tasarımlarının 48. madde anlamında benzer olup aralarında belirgin bir farklılık bulunmadığından davacının … nolu tasarımının 1.1 ve 2.1 sayılı tasarımına tecavüzün gerçekleştiği, ürünlerin, davalının savunmasının aksine satıcı şirketin tasarımına değil davacının tescilli tasarımına benzediği gerekçesiyle 2012/05102/1.1 ve 2.1 sayılı tasarıma tecavüzün tespiti ve önlenmesine, 340 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline, fazla talebin reddine karar verilmiştir. davalı vekili temyiz etmiştir. Yargıtay 11.HD’ nin 2016/2889 esas, 2017/4900 karar nolu ilamı ile; “… 554 sayılı KHK’nın 11. maddesine göre, “Bir tasarımın koruma kapsamı belirlenirken buna, 7. maddeye uygun olarak o tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimle bariz bir benzerlik gösteren bütün tasarımlar dikkate alınır. Koruma kapsamının belirlenmesinde, kıyaslanan tasarımların farklılıklarından çok ortak özelliklerine ağırlık verilir ve tasarımcının tasarlama açısından seçenek özgürlüğüne sahip olduğu dikkate alınır.” Anılan madde hükmü uyarınca, koruma kapsamının belirlenmesinde kıyaslanan tasarımların bilgilenmiş kullanıcı üzerinde oluşturduğu genel izlenimle belirgin bir benzerlik gösterip göstermediğinin tespiti gerekmektedir. Mahkemece görüşüne başvurulan bilirkişi heyeti kök raporunda, davalının mağazasından alınan ürün ile davacının tescilli deseninin doğal deri görünümüne benzetilirken uygulanan hücresel yapılar ve yer yer uygulanan sıkıştırmalar nedeniyle birbirine oldukça benzedikleri, ancak birebir aynı olmadıkları, bu nedenle tasarım hakkına tecavüzün bulunmadığı belirtilmiş, ek raporda ise desenlerin birbirinin benzeri oldukları, ancak bu benzerliğin sun’i bir malzemenin doğal deri görünümüne benzetilmesi ve doğal deri görünümüne benzetilirken de uygulanan hücresel yapılar ile bölgesel olarak uygulanan sıkıştırmalar nedeniyle üretim tekniği olarak ortaya çıktığı ifade edilmiştir. Mahkemece, bilirkişi raporlarındaki bu açıklama 554 sayılı KHK’nın 48. maddesi anlamında endüstriyel tasarıma tecavüz niteliğinde kabul edilmiştir. Ancak, 554 sayılı KHK hükümlerine göre tecavüzün varlığının belirlenmesi için yapılacak değerlendirmede esasen kıyaslanan tasarımlar hakkında bilgilenmiş kullanıcı gözüyle bariz benzerlik olup olmadığı ve kıyaslanan tasarımların farklılıklarından çok ortak özelliklerine ağırlık verilir ve tasarımcının tasarlama açısından seçerek özgürlüğü dikkate alınır. Bu nedenle, mahkemece, yeni bir bilirkişi heyetinden yukarıda açıklanan değerlendirmeleri içeren, denetime elverişli rapor alınarak hasıl olunacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, 554 sayılı KHK’nın Korumanın Kapsamının Belirlenmesi başlıklı 11. maddesine uygun olmayan ve denetime elverişli bulunmayan bilirkişi raporundaki ifadeler esas alınarak eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ..” 02/10/2017 tarihinde karar verilerek dava dosyası mahkememize gönderilmiş, bozma ilamı usul ve yasaya uygun görüldüğünden taraflara bozma ilamı tebliğ edilmiş ve bozma ilamına uyalarak yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizin 22.3.2018 tarihli ara kararı ile konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır.
Bilirkişiler 24.7.2018 tarihli raporlarında; kıyaslanan tasarımlar hakkında bilgilenmiş kullanıcı gözüyle bariz benzerlik olup olmadığı ve tasarımcının tasarlama açısından seçenek özgürlüğünün dikkate alınarak rapor tanzimi için verilen; görevlendirilme doğrultusunda incelenen dosya kapsamında;dosyaya mübrez belgelerin incelenmesi neticesinde; bilgilenmiş kullanıcı gözüyle bariz benzerlik bulunmadığı, dolayısıyla tazminat talebinin yerinde olmadığı, tasarımlar arasında gerçek deriye benzetmek üzere tasarlanan bir tasarımda seçenek özgürlüğünün sınırlı olması nedeniyle genel görünümünden ziyade ayrıntılardaki farklılıkların da önem taşıdığı ve bu gözle incelendiğinde tasarımlarda tecavüz teşkil eden bir eylemin varlığının olmadığı sonuç ve kanaatine varıldığını,tasarımlarda tecavüz eden bir eylemin bulunmadığını, bilgilenmiş kullanıcı gözüyle bariz benzerlik bulunmadığını, tazminat isteminin yerinde olmadığını beyan etmişlerdir.
Alınan son rapor, bozma öncesinde alınmış raporda da esasen tasarım hakkına tecavüzün bulunmadığı belirlenmiş olduğundan alınan son rapor hükme dayanak yapılarak subut bulmayan davanın esastan reddine karar verilerek yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre aşağıdaki şekilde hüküm oluşturmak gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre,
1-DAVANIN REDDİNE,
2-35,90 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile artan 49,50 TL harcın davacıya iadesine,
3-Maddi tazminat isteminin reddi nedeni ile Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 3.145 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Reddedilen Endüstriyel tasarıma tecavüzün Men’i talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 3.145 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı tarafın yargılama giderlerinden olan 48 TL tebligat ve müzekkere masrafı’nın davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı yanın yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talebi halinde iadesine,
Dair karar davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde YARGITAY NEZDİNDE TEMYİZ YASA YOLU açı olmak üzere karar verilip tefhim kılındı, hazır olanlara duruşma zaptından örnek verildi.20/12/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır