Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/653 E. 2020/316 K. 27.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ
HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/653
KARAR NO : 2020/316

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ (FİKİR VE SANAT ESERİ SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANAN)
DAVA TARİHİ : 25/09/2017
KARAR TARİHİ : 26/10/2020

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Fikir Ve Sanat Eseri Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili Meslek Birliği ile davalı …Tic. A.Ş. (… ) arasında imzalanan 07.05.2009 tarihli “Müzik Eserleri Yayın İzin Sözleşmesi”ne göre, davalı şirketin, sözleşmenin “mali şartlar” başlıklı 5.1 maddesinde “5846 sayılı FSEK ve 3984 sayılı yasa gereği sadece bu sözleşme süresince geçerli kalmak kayıt ve şartıyla 01.01.2008 tarihinden 31.12.2008 tarihine kadar olan dönemi kapsayacak şekilde Meslek Birlikleri’nin yayın kuruluşuna vermiş olduğu yayın izni karşılığında, paşa fm logolu yayın kuruluşu, 12 aylık sözleşme bedeli olan 5.873,97+KDV mali hak bedelini EK-l’de belirtilen şekilde ve tarihlerde meslek birliklerine ödeyeceğini, 2008 ve devamında yapılacak ödemeler hakkındaki tüm ayrıntılar ile yayın kuruluşu hakkındaki bilgiler EK-l’de gösterildiği” hükmünün yer aldığını, 5.3 maddesinde ise; “Yayın kuruluşu ödemesi gereken mali hak bedellerini, sözleşmede belirtilen vadelerde ödemediği takdirde TL üzerinden yıllık olarak yasal ve ticari faizin ortalaması oranında ödeyeceğini” taahhüt ettiğini, ayrıca “Sözleşmenin süresi” başlıklı 10. maddesine göre “İş bu sözleşme 01.01.2008-31.12.2008 dönemi için imzalanmıştır. Taraflardan her biri, iş bu sözleşme ile belirlenen hükümlere aykırılık ile oluşacak haklı bir nedenin varlığı halinde sözleşmenin devamı boyunca her yıl sonu hitamında en az bir (1) ay öncesine kadar iş bu sözleşmenin feshedildiğinin karşı tarafa noter vasıtası ile bildirerek sözleşmeyi fesih edebilir. Sözleşme yukarıda belirtilen koşullarla feshedilmediği müddetçe kendiliğinden 1’er yılık donemler halinde uzar. Taraflar sözleşmenin bu şekilde yenilendiği her yıl (dönem) sözleşme bedelinin bir önceki yıla ait sözleşme bedelinin ÜFE ve TÜFE oranlarının ortalaması kadar arttırılması sureti ile yeniden belirleneceğini kabul, beyan ve taahhüt etmişlerdir” hükmü gereğince, davalı şirketin müvekkiline yazılı bildirim yapmadığını, bu sebeple sözleşmenin aynı şartlarda yıldan yıla yenilerek devam ettiğini, davalı şirketin sözleşme ile taahhüt ettiği ödeme yükümlüğünü yerine getirmediğinden dolayı, davacının, dava konusu olan faturaları davalı şirkete gönderdiğini, borçlunun …’a herhangi bir ödeme yapmadığını bunun üzerine … 4.icra Müdürlüğü … sayılı dosyası ile açılan takibe konu olan 17.729,71 TL borca, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiğini, söz konusu itirazın haksız ve mesnetsiz olduğunu, itirazın iptalini ve takibin devamını, takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı şirkete yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket yetkilisi cevap dilekçesinde özetle: 4 Meslek birliğinin (…,…,…,…) 07/05/2009 yılında bir sözleşme imzaladığını, sözleşmeye göre yayıncı kuruluşların tek tek meslek birliklerine ödeme yapmak yerine tek bir havuza ödeme yaptıklarını, bu sözleşmede yayıncı kuruluş (…) olarak taraf bulunduklarını, … olarak ne … ne de diğer meslek birlikleriyle hiçbir bir sözleşme yapmadıklarını, sözleşmenin diğer tarafındaki 4 meslek birliğinin kendi aralarında anlaşmazlığa düştükleri ve yayıncı kuruluşlardan ayrı ayrı hak talep etmeye başladıklarını, bu süreçte meslek birliklerinin sözleşme olmaksızın hak etmedikleri halde, kendilerine fatura kestiklerini, yayıncı kuruluş olarak faturalara itiraz ettiklerini ve faturaların iptalini istediklerini, adı geçen faturaların kayıtlarında olmadığını, radyolarının 2010 yılından beri dini yayınlar yaptığını bu yüzden meslek birliklerinin eserlerinin yayınlanmadığını davanın reddini talep etmiştir.
… 4. İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyası istenmiş, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
11/06/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle: Davada uyuşmazlık konusunun, davalı hakkında … 4.İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile başlatılan ilamsız takibin, davalının itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkin olduğu, davacının ticari defterlerinin açılış tasdiklerini zamanında yaptırdığı, 2009, 2013 ve 2017 yıllarına ait defterlerin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, 2010,2011,2012 kapanış tasdiklerinin yapılmamasından dolayı sahibi lehine delil niteliği taşımadığı, muhasebe tekniği açısından ilgili hesapların birbirini doğruladığı, davacı meslek birliği …’ın ticari defter kayıtlarında 11.412,43 TL alacaklı gözüktüğü, davacı …’ın … 4.İcra Müdürlüğünün… sayılı dosyasında takip tarihi itibari ile 11.412,43 TL asıl alacak ile 6.317,28TL gecikme faizi ile birlikte 17.729,71 TL alacak hesap edildiği, takipte 1.435,30 TL fazla talepte bulunulduğu, talep edilen icra inkar tazminatının Mahkemenin takdirinde olduğu bildirilmiştir.
Talimat yoluyla alınan 20/07/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle: … Ticari Defterlerinin açılış kayıtların zamanında yapıldığı, 2012-2013-2017 yılı ticari defterlerin kapanış tasdiklerinin bulunduğu ve sahibi lehine delil taşıdığı, 2009-2010-2011 yılı defterlerinde kapanış tasdiki bulunmadığı ve sahibi lehine delil taşımadığı, ticari defter kayıtlarının karşılıklı olarak uyumlu olduğu, taraflar arasında sözleşme feshine yönelik bir fesih bildirimi bulunmadığı,davalı taraf ticari defter kayıtlarında 2009-2011-2012-2013 yıllarında kesilen toplam 5.693,02 TL tutarlı faturanın kayıtlı olduğu , kayıtların 100 kasa hesabı ile kapatıldığı, borç kaydı olmadığı, (Sözleşme maddeleri ek. 1 kapsamında ödemelerin havale ile yapılacağı ifadesi bulunduğu ) ancak kasa veya havale ile faturaların ödenmesine ait bir belgenin dosya kapsamında bulunmaması nedeni ile ödendiği yönünde bir değerlendirmede bulunulamayacağı, 2010 ve 2017 yıllarına ait 4 adet 5.719,41 TL toplamı bulunan faturanın ticari defterlerde yer almadığı, faturalara itiraz yönünde bir evrakın dosya kapsamında bulunmadığı, sözleşme bedelinin yıllar içinde sözleşme hükümlerine uygun olarak ÜFE -TÜFE oranlarının ortalaması kadar arttırıldığı, sözleşmenin ek 1. ve 5.3 maddesine göre hesaplanan anapara ve faiz tutarının toplamının 16.294,41 TL, …’m kestiği Fatura tarihleri dikkate alınarak yapılan anapara ve faiz hesabının ise toplam 15.767,13 TL olduğu, davalının … ile sözleşmelerinin bulunmadığı iddiası değerlendirmesinde, …’ın hizmet alınan 4 Meslek Birliğinden birisi olduğu ve sözleşmeye konu bedellere karşı kestiği faturaların 1/4 tutarlarında olduğu, sözleşme 1. madde de taraflar olarak ifade edildiği, 2.1 madde de Meslek Birlikleri ayrı ayrı her biri Meslek Birliği olarak ifade edildiği, Sözleşmenin Feshi Madde 11- “ Meslek Birlikleri nin yada Yayın Kuruluşunun faaliyetinin sona ermesi ya da sözleşmenin 1. maddesinde yazılı taraflardan birinin değişmesi halinde sözleşme kendiliğinden son bulur .” olarak yer alan madde koşullarının oluşup oluşmadığının ve rapordaki diğer tespitlerin takdirinin mahkemeye ait olduğu bildirilmiştir.
04/10/2018 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle: Davacının ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerini zamanında yaptırdığı, 2009, 2013 ve 2017 yıllarına ait defterlerin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, 2010, 2011, 2012 kapanış tasdiklerinin yapılmamasından dolayı sahibi lehine delil niteliği taşımadığı, muhasebe tekniği açısından ilgili hesapların birbirini doğruladığı görüşünün değiştirilmesine gerek olmadığı, davacı …’ın … 4.İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında takip tarihi itibari ile 11.412,43 TL asıl alacak ile 6.317,28TL gecikme faizi ile birlikte 17.729,71 TL alacak hesap edildiği, takipte 555,53 TL fazla talepte bulunulduğu bildirilmiştir.
11/01/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle: Davaya konu icra takip tarihi itibariyle, taraflar arasındaki sözleşmeye göre, davacı Meslek Birliğinin davalı şirketten 11.412,43 TL asıl alacak ile 5.922,90 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 17.335,33 TL alacaklı olduğu bildirilmiştir.
Mahkememizce, 11/01/2019 tarihli bilirkişi raporuna itibar edilmiştir.
DELİLLER DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava: Taraflar arasında imzalanan sözleşme hükümleri gereğince davalının ödemekle yükümlü olduğu fatura bedellerini ödememesinden dolayı, … 4 İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine, davalının itiraz etmesi üzerine takibin durdurulması nedeni ile itirazın iptali, takibin devamı ve %20 ‘den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir.
Davacı Meslek Birliği ile davalı şirket arasında sözleşmeye dayalı ticari bir ilişki olduğu, taraflar arasında 07/05/2009 tarihli Yayın İzin Sözleşmesi imzalandığı anlaşılmıştır. Bu sözleşmenin “Mali Şartlar” başlıklı 5/1.maddesinde, 5846 sayılı FSEK ve 3984 sayılı yasa gereği sadece bu sözleşme ile sınırlı olmak ve sadece bu sözleşme süresince geçerli kalmak kayıt ve şartıyla, 01.01.2008 tarihinden 31.12.2008 tarihine kadar olan dönemi kapsayacak şekilde Meslek Birlikleri’ nin Yayın Kuruluşu’ na vermiş olduğu yayın izni karşılığında; … Yayın Kuruluşu, 12 aylık sözleşme bedeli olan
5.873,97 TL + mali hak bedelini EK-1 de belirtilen şekilde ve tarihlerde Meslek Birliklerine ödeyecektir. 2008 ve devamında yapılacak ödemeler hakkındaki tüm ayrıntılar ile Yayın Kuruluşu hakkındaki bilgiler Ek-1′ de gösterilmiştir.
Meslek Birlikleri ile … arasında imzalanan protokolün 3.5 maddesinde belirtilen ek ödemeler ile indirimleri EK-1′ de ayrıntıları ile belirtilmiştir. Yayın Kuruluşu, protokolde belirtilen ek bedelleri, işbu sözleşme gereğince ödeyeceğinizin bedeline ek olarak Meslek Birliklerine ödeyecektir.
5.2 maddede, ödemeler için kesilen faturalara KDV eklenir. Damga vergisi de dahil olmak üzere işbu sözleşme’ den doğan damga vergisinin tamamını ödeyecektir. Ödenen tüm damga vergisi miktarını işbu sözleşme bedeline ekleyerek Yayın Kuruluş’ a fatura ederek bu meblağ Yayın Kuruluşu’ undan tahsil edeceklerdir. Taraflar bu hususta gayri kabili rücu olarak mutabık kalmışlardır.
5.3 maddede, Yayın Kuruluşları, ödemesi gereken mali hak bedellerini, sözleşmede belirlenen vadelerde ödemediği takdirde Tl üzerinden yılık olarak yasal ve ticari faizin ortalaması oranında faiz ödeyecektir.
Bu sözleşmenin “Sözleşmenin Süresi” başlıklı 10.maddesinde, iş bu sözleşme 01.01.2008 – 31.12.2008 dönemi için imzalanmıştır. Taraflardan her biri, işbu sözleşme ile belirlenen hükümlere aykırılık ile oluşacak haklı bir nedenin varlığı halinde ‘sözleşme’ nin devamı boyunca her yılsonunda hitamından en az 1 (bir) ay öncesine kadar işbu ‘sözleşme’ nin feshedildiğini karşı tarafa noter vasıtası ile bildirerek sözleşmeyi fesih edebilir. ‘Sözleşme’ yukarıda belirtilen koşul ile fesih edilmediği müddetçe kendiliğinden l’er (birer) yıllık dönemler halinde uzar. Taraflar; “Sözleşme” nin bu şekilde yenilendiği her yıl (dönem) SÖZLEŞME bedelinin bir önceki yıla ait sözleşme bedelinin, bir önceki ÜFE ve TÜFE oranlarının ortalaması kadar arttırılması sureti ile yeniden belirleneceğini kabul, beyan ve taahhüt etmişlerdir. Bu şekilde bulunacak yeni yıla ait ödemeler protokolde belirtilen sürelerde nakden yapılacaktır.” şeklindedir.
Faiz, temel hukuki kavramlardan olup faize ilişkin genel ve özel kurallar pek çok yasada farklı, kapsamlı ve dağınık bir şekilde yer almaktadır. Değişik kanunlarda düzenlenen faiz hükümleri esas itibariyle faiz istenebilmesinin şartlarını ve oranını düzenleyen hükümler şeklindedir. Faiz kavramının hukuki olarak değerlendirilebilmesi, adi faiz ve ticari faiz kavramlarının belirlenebilmesi konusunun ancak faizi düzenleyen genel nitelikteki hükümlerle birlikte ele alınması halinde mümkün olabilecektir. Davaya konu olan faizi düzenleyen genel nitelikteki hükümler ise Türk Borçlar Kanununda yer almaktadır.
Belirli bir para alacağının, alacaklısına sağladığı medeni semere olarak tanımlanan faiz, Türk Borçlar Kanunu 88. maddesinde “Borçların İfası” bölümünde düzenlenmiştir. Anapara faizi ile ilgili olarak, uygulanacak yıllık faiz oranının sözleşmede kararlaştırılmamışsa faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirlenebileceği, sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık faiz oranının birinci fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranının %50 fazlasını aşamayacağı kabul edilmiştir.
5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 41. maddesinde: “Girişi ücretli veya ücretsiz umuma açık mahaller; Eser, icra, fonogram, yapım ve yayınların kullanım ve/veya iletimine ilişkin FSEK 52 nci maddeye uygun sözleşme yaparak hak sahiplerinden veya üyesi oldukları meslek birliklerinden izin alır ve sözleşmelerde yazılı malî hak ödemelerini bu madde hükümlerine göre yaparlar.
Eser, icra, fonogram, yapım ve yayınları kullanan ve/veya ileten umuma açık mahaller; Mahallin bulunduğu bölgenin özelliği, mahallin nitelik ve niceliği, fikrî mülkiyete konu eser, icra, fonogram, yapım ve yayınların mahalde sunulan ürün veya hizmetin ayrılmaz bir parçası ve ürün veya hizmete katkısı olup olmadığı ve benzeri hususlar dikkate alınmak suretiyle sınıflandırılır veya sınıflandırma dışı bırakılır.
Faaliyet gösterdikleri sektörlerde, eser sahipleri ve/veya bağlantılı hak sahipleri meslek birlikleri, yapılan sınıflandırmaya bağlı olarak eser, icra, fonogram, yapım ve yayınların kullanımından ve/veya iletiminden kaynaklanan ödemelere ilişkin tarifeleri tespit ederler. Meslek birlikleri ile umuma açık mahaller arasındaki sözleşmeler, bu tarife bedelleri veya taraflarca yapılabilecek müzakereler sonucu belirlenecek bedeller üzerinden yapılır.”
5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 43. Maddesinde: “Radyo-televizyon kuruluşları, uydu ve kablolu yayın kuruluşları ile mevcut veya ileride bulunacak teknik imkânlardan yararlanarak yayın ve/veya iletim yapacak kuruluşlar, yayınlarında yararlanacakları opera, bale, tiyatro ve benzeri sahneye konmuş eserlerle ilgili olarak hak sahiplerinden önceden izin almak zorundadırlar.
Bu kuruluşlar sahneye konmuş eserler dışında kalan eser, icra, fonogram ve yapımlar için ilgili alan meslek birlikleri ile FSEK 52 nci maddeye uygun sözleşme yaparak izin almak, söz konusu yayın ve/veya iletimlere ilişkin ödemeleri bu birliklere yapmak ve kullandıkları eser, icra, fonogram ve yapımlara ilişkin listeleri bu birliklere bildirmek zorundadırlar.3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanun çerçevesinde faaliyet gösteren radyo-televizyon kuruluşları Radyo ve Televizyon Üst Kurulu tarafından, anılan kanun dışında kalan ve yayın ve/veya iletim yapan diğer kuruluşlar ise Bakanlık tarafından sınıflandırılır. ” şeklinde icra takibine konu olan sözleşme ile ilgili hükümler mevcuttur.
İcra inkâr tazminatı kavramı, İcra ve İflâs Kanunu’nda açıkça kullanılan bir kavram değildir. Ancak Kanunda üç yerde “İnkâr tazminatı” kavramı kullanılmıştır. İcra ve İflâs Kanunu’nun 169/a maddesinin beşinci fıkrasında iki defa, 170. maddenin üçüncü fıkrasında bir defa inkâr tazminatı kavramı kullanılmıştır.
İcra inkâr tazminatı, yapılan icra takibini daha etkili kılmak için, yani borçlunun haksız yere borcunu inkâr etmesine engel olmak için, getirilmiş olan bir yaptırım veya cezadır.
Mevzuat ve dosyadaki bütün deliller birlikte değerlendirildiğinde: Davacı Meslek Birliğinin, davalı Yayın Kuruluşuna 14/02/2017 tarihinde düzenlediği 2014, 2015, 2016 yıllarına ilişkin mali hak bedeli faturaların davalı şirkette …’e 16/02/2017 tarihinde teslim edildiğine ilişkin kargo ön izleme belgesinin mevcut olduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin 10/1 maddesine göre taraflardan birinin sözleşmeyi sona erdiklerine ilişkin bildirim bulunmadığı, bu durumda taraflar arasındaki sözleşmenin ÜFE+TÜFE oranlarının ortalaması kadar yıldan yıla yenilenerek devam ettiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce itibar edilen 11/01/2019 tarihli bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere: Davaya konu icra takip tarihi itibariyle, taraflar arasındaki sözleşmeye göre, davacı Meslek Birliğinin davalı şirketten 11.412,43 TL asıl alacak ile 5.922,90 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 17.335,33 TL alacaklı olduğu kanaatine varıldığından davanın kısmen kabulüne ve alacak likit olduğundan davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere
DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
1-… 4.İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptaline,
2-11.412,43-TL asıl alacak, 5.922,90-TL faiz olmak üzere toplam 17.335,33-TL üzerinden takibin devamına,
3-11.412,43-TL asıl alacak üzerinden hesaplanacak %20 oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-1.184,17 TL ilam harcından peşin harcın mahsubu ile eksik 970,04 TL harcın davalıdan tahsiline,
5-Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 4.910 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafın yaptığı 31,40 TL başvuru harcı 214,13 TL peşin harç 339 TL tebligat ve müzekkere masrafı, 2.350 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.934,53 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talepleri halinde iadesine,
Dair davacı vekiline yüzüne karşı davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İSTİNAF YASA YOLU AÇIK olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 26/10/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır