Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/536 E. 2020/329 K. 04.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ
HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/536 Esas
KARAR NO : 2020/329

DAVA : Tasarım hakkına tecavüzün tespiti, maddi manevi tazminat
DAVA TARİHİ : 17/05/2017
KARAR TARİHİ : 04/11/2020

Mahkememizde görülmekte bulunan tasarım hakkına tecavüzün tespiti, maddi manevi tazminat davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı adına tescilli tasarıma konu elbiselerin davalı yanca izinsiz kullanımı nedeniyle … 4.FSHH Mahkemesinin … D.iş sayılı tespit dosyasıyla tespit yapıldığı ve bu kapsamda davalı yanın davacı yana ait tasarımlara tecavüzün önlenmesi, durdurulması, kaldırılması, 151/2-a kapsamında 20.000 TL maddi tazminatın ve 20.000 TL manevi tazminatın (her bir tasarım için 5.000 TL’den toplam 15.000 TL itibar tazminatının) davalıdan tahsiline, tedbir isteminin kabulüne ve hükmün ilanınI , yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesini talep ve dava etmiştir
SAVUNMA; Davalı tarafın açılan davaya karşı süre uzatım talebinde bulunduğu ancak süresi içinde cevap vermediği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava konusu; davacı adına tescilli tasarıma konu elbiselerin davalı yanca izinsiz kullanımı nedeniyle … 4.FSHH Mahkemesinin … D.iş sayılı tespit dosyasıyla tespit yapıldığı ve bu kapsamda davalı yanın davacı yana ait tasarımlara( tescilli ve tescilsiz) tecavüzün önlenmesi, durdurulması, kaldırılması, 151/2-a kapsamında 20.000 TL maddi tazminatın ve 20.000 TL manevi tazminatın (her bir tasarım için 5.000 TL’den toplam 15.000 TL itibar tazminatının) davalıdan tahsiline, tedbir ve hükmün ilanını taleplerine ilişkindir.
Davacı 7.5.2020 tarihli talep artırım dilekçesi ile maddi tazminat istemini 58.595 TL olarak talep etmiştir.
Türk patent ve marka kurumundan …nolu tasarım tescil belgesine ait görseller tescil belgesiyle celp edilmiştir.
4.FSHM’nin … diş sayılı dosyası celp edilmiştir.
Davanın açılmasını müteakip davacının dava dilekçesi tebliğ olunmuş, davalı süresi içinde davaya cevap vermemiş, ön inceleme oturumunda dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, duruşmada hazır olanlar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş,davacıya hangi tasarıma dayalı olarak dava açtığı hususunda acıkmada bulunması için mehil verilmiş, arabuluculuk kurumundan faydalanmak istenilmediğinden tahkikat duruşmasına devam olunmuş, beyanlarında geçen deliller toplanmış, bilirkişi incelemesi yapılmış, vergi kayıtları celp edilmiş, HMK 184.madde kapsamında hazır olanlardan tahkikat ile ilgili beyanları sorulmuş, HMK 186. madde kapsanında ise karar duruşmasında hazır olanlardan esas ile ile ilgili son diyecekleri sorulmuştur.
HMK 266. madde kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişiler … ve … 12/04/2019 tarihli bilirkişi raporlarında; Davaya konu … tescil numaralı … LÎMİTED ŞİRKETİ adına, 23.12.2016 tescil tarihli TPE kayıtlı … model kodlu tasarımın, davacıya ait … model ürün arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklılıklar bulunmadığı, bu sebep ile benzer olarak algılandıktan; Davaya konu … teşcil numaralı … adına, 23.12.2016 tescil tarihli TPE kayıtlı tasarımın … kod numara ile aynı tarafa ait katalog görselleri bulunan tasarım ile Dosyada bulunan bilgi ve belgeler kapsamında, Ek 5 de görseli sunulan davalı modelinin (bir standdan alınan görsellerdir, üzerinde tarih bilgisi de yoktur) birbirinden farklı modeller olduğu, davaya konu aynı tarafa ait … kod numara ile katalog görselleri bulunan tasarım ile Dosyada bulunan bilgi ve belgeler kapsamında, Ek 5’de görseli sunulan davalı modelinin (bir standdan alınan görsellerdir, üzerinde tarih bilgisi de yoktur) ayrıntılardaki farklılıklara karşın biçim bütünlüğü ve kollarda uygulanan aplikasyon açısından benzer olarak algılanabileceği, ancak bu sunulan görselin delil sayılabilecek bir belge olmadığı görüş ve kanaatine varıldığını, Davacının Ticari Defter ve Kayıtlarından elde edilen veriler ışığında davalının haksız rekabeti olmasaydı; … nolu tasarımdan ortalama 1.970 adet satması halinde % 3 iade düştüğünde elde edebileceği Net Satış Adedi (1.970 – 72) 1,898 adet olarak tespit edilmiş olup; 1.898 adet … nolu tasarımdan elde edebileceği brüt kar rakamı ise 1.898 x 38,59,-TL = 73,243 TL olarak tespit edildiği, 73,243,-TL Brüt Satış Karından °/o 20 vergi ve yasal yükümlülükler düştüğünde … nolu tasarımdan Sınai Mülkiyet Hakkına tecavüz edenin rekabeti olmasaydı elde edebileceği muhtemel “gelir” rakamı 73,243+-TL%20 = 58.595,-TL olarak tespit edildiği bildirilmiştir.
Bilirkişiler …, …, … 07/01/2020 havale tarihli bilirkişi raporlarında; Dava konusu olan ve işyerinde tespit edilen … kodlu elbisenin, davacıya ait … kodlu; …sıra nolu elbise tasannu ile yakın benzer olduğu, davacıya ait …nolu tasarımın tescilli olduğu ve dosyada bulunan bilgi ve belgeler kapsamında yenilik ve ayırt edicilik ediciliklerinin devam ettiği, Dava konusu olan ve davacı tarafından EK-5 olarak dosyaya eklenmiş davalı elbise görseli ile, davacıya ait …sıra notu (. kodlu ) tescilli tasarım bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklar bulunduğu, açıklanan nedenlerden dolayı farklı modeller oldukları, Dava konusu olan ve davacı tarafından EK 5 olarak dosyaya eklenmiş davalı elbise görseli ile davacıya ait … kodlu tescilsiz tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklar bulunduğu, açıklanan nedenlerden dolayı farklı modeller oldukları, Davacı şirketin … kodlu elbise tasarımına ilişkin. Sınai Mülkiyet Kanunu Md. 151/2- a da yazdı Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin rekabeti olmasaydı, hak sahibinin elde edebileceği muhtemel gelirin 43.558,00 TL olabileceği hesap edildiğini, Davacının talebi olan Manevi tazminat ve itibar Tazminatı talebinin takdirinin Mahkemeye ait olduğunu bildirmişlerdir.
Dava, tasarım hakkına tecavüzün tespiti, önlenmesi maddi manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
6769 sayılı SMK’nun 56. maddesi; “(1) Tasarım yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olması şartıyla bu Kanunla sağlanan haklar kapsamında korunur. (2) Birleşik ürünün parçasının tasarımı, aşağıdaki şartları taşıyorsa yeni ve ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir:
a) Parça birleşik ürüne takıldığında, birleşik ürünün normal kullanımında görünür durumda olmalıdır.
b) Parçanın görünür durumda olan özellikleri, yenilik ve ayırt edici nitelik şartlarını karşılamalıdır.
(3) Bu maddede yer alan normal kullanım; bakım, servis veya onarım işleri hariç olmak üzere, son kullanıcı tarafından kullanımı ifade eder.
(4) Bir tasarımın aynısı;
a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce,
b) Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, dünyanın herhangi bir yerinde kamuya sunulmamış ise o tasarım yeni kabul edilir.
Tasarımlar sadece küçük ayrıntılarda farklılık gösteriyorsa aynı kabul edilir.
(5) Bir tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim;
a) Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce,
b) Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, kamuya sunulmuş herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir.
(6) Ayırt edici niteliğin değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır.” hükmü amirdir.
6769 sayılı SMK’nun 58. maddesi göre; “(1) Tasarım sahibi, kendi tasarımına kıyasla ayırt edici niteliğe sahip olmayan tasarımlara karşı bu Kanundan doğan haklarını kullanabilir. (2) Koruma kapsamının değerlendirilmesinde, tasarımcının tasarımı geliştirmede sahip olduğu seçenek özgürlüğünün derecesi dikkate alınır. (3) Bu Kanun kapsamında sağlanan tasarım koruması, 5/12/1951 tarihli ve 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununda aranan şartları taşıması hâlinde söz konusu Kanunla öngörülen korumaya halel getirmez.
(4) Aşağıda belirtilen hâller koruma kapsamı dışındadır:
a) Kamu düzenine veya genel ahlaka aykırı tasarımlar.
b) Ürünün teknik fonksiyonunun zorunlu kıldığı görünüm özellikleri.
c) Tasarımın kullanıldığı veya uygulandığı ürünün, başka bir ürüne mekanik olarak monte edilmesi veya bağlanması için belirli biçim ve boyutlarda üretilmesi zorunlu ürünlerin görünüm özellikleri.
ç) Paris Sözleşmesinin 2 nci mükerrer 6 ncı maddesi kapsamında yer alan hükümranlık alametleri ile bu kapsam dışında kalan ancak kamuyu ilgilendiren, dinî, tarihî ve kültürel değerler bakımından halka mal olmuş ve ilgili mercilerin tescil izni vermediği işaretlerin, armaların, nişanların veya adlandırmaların uygunsuz kullanımını içeren tasarımlar.
(5) 56 ncı maddedeki şartları karşılamak kaydıyla farklı veya eş birimlerden oluşan modüler bir sistemde bu birimlerin birbirleriyle sonlu veya sonsuz olarak çeşitli biçimlerde bağlantı kurmasını sağlayan tasarımlar korumadan yararlanır” hükmü amirdir.
6769 sayılı SMK’nun 59.maddesi göre “Tasarımdan doğan haklar münhasıran tasarım sahibine aittir. Üçüncü kişiler, tasarım sahibinin izni olmadan koruma kapsamındaki tasarım veya tasarımın uygulandığı ürünü üretemez, piyasaya sunamaz, satamaz, ithal edemez, ticari amaçlı kullanamaz veya bu amaçlarla elde bulunduramaz ya da bu tasarım veya tasarımın uygulandığı ürünle ilgili sözleşme yapmak için öneride bulunamaz” hükmü amirdir.
Bir tasarımın koruma kapsamı belirlenirken buna, o tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimle bariz bir benzerlik gösteren bütün tasarımlar dikkate alınır. Koruma kapsamının belirlenmesinde, kıyaslanan tasarımların farklılıklarından çok ortak özelliklerine ağırlık verilir ve tasarımcının tasarlama açısından seçenek özgürlüğüne sahip olduğu dikkate alınır.
6769 sayılı SMK’nun 81.maddesine göre “a) Tasarım sahibinin izni olmaksızın bu Kanun hükümlerine göre koruma kapsamındaki bir tasarımın kullanıldığı veya uygulandığı ürünün aynısını veya genel izlenim itibarıyla ayırt edilemeyecek kadar benzerini üretmek, piyasaya sunmak, satmak, sözleşme yapmak için öneride bulunmak, ticari amaçla kullanmak veya bu amaçlarla bulundurmak, başka bir şekilde ticaret alanına çıkarmak, ithal işlemine tabi tutmak. b) Tasarım sahibi tarafından lisans yoluyla verilmiş hakları izinsiz genişletmek veya bu hakları üçüncü kişilere devretmek. c) Tasarım hakkını gasp etmek. (2) Başvuru, 65 inci maddeye göre tescil edilerek yayımlandığı takdirde, tescil sahibi, tasarım hakkına yönelik olarak bu maddede sayılan tecavüzlerden dolayı hukuk davası açma hakkına sahiptir. Tecavüz eden, başvurudan ve kapsamından haberdar edilmişse başvurunun yayımlanmış olmasına bakılmaz. Tecavüz edenin kötüniyetli olduğuna mahkeme tarafından hükmolunursa yayımdan önce de tecavüzün varlığı kabul edilir. (3) Koruma kapsamındaki tasarımın tescilli olduğuna ilişkin kaydın ürün, ambalaj veya fatura üzerine konulmamış olması, bu maddede sayılan fiilleri tasarım hakkına tecavüz olmaktan çıkarmaz. (4) Tescilsiz tasarımlar için, tasarım 57 nci maddeye göre kamuya sunulduğu takdirde, hak sahibi, tasarım hakkına yönelik ihlallerden dolayı dava açmaya yetkilidir” hükmü amirdir. Ancak “özel amaçla sınırlı kalan ve ticari amaç taşımayan fiiller; deneme amaçlı fiiller; ticari uygulamadaki dürüstlük kuralları ile bağdaşır olmak, tasarımın normal kullanımını gereksiz şekilde tehlikeye sokmamak ve kaynak göstermek şartları ile eğitim veya referans amaçlı çoğaltmalar” ile belirli koşullarda onarım amaçlı fiiller tasarım hakkının kapsamı dışında kalır. (6769 sayılı SMK madde 59/3- a, b, c)
6769 sayılı SMK’nun 149.maddesi; “(1) Sınai mülkiyet hakkı tecavüze uğrayan hak sahibi, mahkemeden aşağıdaki taleplerde bulunabilir:
a) Fiilin tecavüz olup olmadığının tespiti.
b) Muhtemel tecavüzün önlenmesi.
c) Tecavüz fiillerinin durdurulması.
ç) Tecavüzün kaldırılması ile maddi ve manevi zararın tazmini.
d) Tecavüz oluşturan veya cezayı gerektiren ürünler ile bunların üretiminde münhasıran kullanılan cihaz, makine gibi araçlara, tecavüze konu ürünler dışındaki diğer ürünlerin üretimini engellemeyecek şekilde elkonulması.
e) (d) bendi uyarınca elkonulan ürün, cihaz ve makineler üzerinde kendisine mülkiyet hakkının tanınması.
f) Tecavüzün devamını önlemek üzere tedbirlerin alınması, özellikle masraflar tecavüz edene ait olmak üzere (d) bendine göre elkonulan ürünler ile cihaz ve makine gibi araçların şekillerinin değiştirilmesi, üzerlerindeki markaların silinmesi veya sınai mülkiyet haklarına tecavüzün önlenmesi için kaçınılmaz ise imhası.
g) Haklı bir sebebin veya menfaatinin bulunması hâlinde, masrafları karşı tarafa ait olmak üzere kesinleşmiş kararın günlük gazete veya benzeri vasıtalarla tamamen veya özet olarak ilan edilmesi veya ilgililere tebliğ edilmesi.
(2) Birinci fıkranın (e) bendinde belirtilen talebin kabulü durumunda, söz konusu ürün, cihaz ve makinelerin değeri, tazminat miktarından düşülür. Bu değerin kabul edilen tazminat miktarını aşması hâlinde, aşan kısım hak sahibince karşı tarafa ödenir.
(3) Birinci fıkranın (g) bendinde belirtilen talebin kabulü durumunda ilanın şeklî ve kapsamı kararda tespit edilir. İlan hakkı, kararın kesinleşmesinden sonra üç ay içinde talep edilmezse düşer.
(4) Coğrafi işaret ve geleneksel ürün adları bakımından manevi zararın tazmini talep edilemez.” hükmü amirdir.
6769 sayılı SMK’nun 151.maddesine göre; “(1) Hak sahibinin uğradığı zarar, fiili kaybı ve yoksun kalınan kazancı kapsar. (2) Yoksun kalınan kazanç, zarar gören hak sahibinin seçimine bağlı olarak, aşağıdaki değerlendirme usullerinden biri ile hesaplanır:
a) Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin rekabeti olmasaydı, hak sahibinin elde edebileceği muhtemel gelir.
b) Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin elde ettiği net kazanç.
c) Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin bu hakkı bir lisans sözleşmesi ile hukuka uygun şekilde kullanmış olması hâlinde ödemesi gereken lisans bedeli.
(3) Yoksun kalınan kazancın hesaplanmasında, özellikle sınai mülkiyet hakkının ekonomik önemi veya tecavüz sırasında sınai mülkiyet hakkına ilişkin lisansların sayısı, süresi ve çeşidi, ihlalin nitelik ve boyutu gibi etkenler göz önünde tutulur.
(4) Yoksun kalınan kazancın hesaplanmasında, ikinci fıkranın (a) veya (b) bentlerinde belirtilen değerlendirme usullerinden birinin seçilmiş olması hâlinde, mahkeme ürüne ilişkin talebin oluşmasında sınai mülkiyet hakkının belirleyici etken olduğu kanaatine varırsa, kazancın hesaplanmasında hakkaniyete uygun bir payın daha eklenmesine karar verir. (5) Mahkeme, patent haklarına tecavüz hâlinde, patent sahibinin bu Kanunda öngörülen patenti kullanma yükümlülüğünü yerine getirmemiş olduğu kanaatine varırsa yoksun kalınan kazanç, ikinci fıkranın (c) bendine göre hesaplanır.
(6) Coğrafi işarete veya geleneksel ürün adına tecavüz hâlinde bu madde hükmü uygulanmaz.” hükmü amirdir.
Delillerin Tartışılması ve Kabul
Türk patent ve marka kurumundan … nolu tasarım tescil belgesine ait görseller tescil belgesiyle celp edilmiştir. Tasarımın 23.12.2016 tarihinde başvurusunun yapıldığı, bültende 24.1.2017 tarihinde yayınlandığı, tescilinin 23.12.2016 tarihi olduğu anlaşılmıştır.
Davalı işyerinde 24.4.2017 tarihinde tespite gidilmiş olduğu, … nolu tasarım ile işyerinde … nolu model arasında belirgin farklar bulunmadığı, benzer olarak algılandığı belirlenmiştir. Davalı işyerinde bulunan ürün davacının tescilli tasarımını ihlal eden ürün olup, davacı ayrıca davalının kataloğunda yer alan ürünleri de sattığını, tescilsiz tasarıma dayalı olarak da talep de bulunduklarını bildirmiştir. Toplanan delilere göre davalının davacıya ait tescilli tasarım hakkına tecavüzün tespitine, durdurulmasına, önlenmesine karar verilmesi gerekmiştir.
Alınan her iki raporda da tescilli tasarım (…) yönünden ihlalin oluştuğu yönünde ve davalı işyerinde ele geçtiği yönünde bir çekişme yoktur. Davacının … sıra nolu (… kodlu ) tescilli tasarım bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklar bulunduğu, raporda açıklanan nedenlerden dolayı farklı modeller oldukları, Dava konusu olan ve davacı tarafından EK 5 olarak dosyaya eklenmiş davalı elbise görseli ile davacıya ait … kodlu tescilsiz tasarımın ise bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimde belirgin farklar bulunduğu, açıklanan nedenlerden dolayı farklı modeller oldukları hususu tespit edilmiştir.
Bu durumda davacının maddi tazminat hesaplanmasında esas olacak tasarım tescilli olan ve bilirkişilerce benzer olduğu belirlenen … nolu tasarımdır. Son düzenlenen rapor alanında uzman tasarım ve tekstil uzmanlarınca keza mali bilirkişinin bizzat ticari defterleri ve tasarıma ilişkin satış , iade miktarı, tekleme satış kalan stok, vergi oranı gibi belgeler ve faturalar incelerek düzenlendiğinden mahkememizce HMK 266. Madde kapsamında hükme dayanak olarak alınmıştır.
Davalı vekili rapora itiraz etmiş, Davacının 2017 yılı ticari defterleri incelenip davaya konu … kod nolu elbisenin davacı tarafından toplam 705 adet üretildiğinin tespiti yapıldığını, Bilirkişi hesabını 705 adet esasına dayandırdığını, Üretilen705 adetin tamamının satıldığı kabul edilmiş gibi hesaplama yapılmasının doğru olmadığını savunmuştur, ancak bu savunmanın itirazın yerinde olmadığı değişik iş dosyasındaki tespitten de anlaşılmıştır. Zira 24.4.2017 tarihli tespit tutanağında davaya konu ürünün 5 farklı renkte, 5 ayrı bedende Show roomda satışta olduğu belirlenmiştir. Dolayısıyla davalı işyerindeki ürünlerden davalının tespit öncesinde satış yaptığı davacının tasarımının ihlali nedeniyle zararının doğduğu tartışmasızdır.
Öte yandan davalını bu ürünü daha yüksek fiat ile satışa sunduğu , davacı tasarımını birebir kopyaladığı, tasarımın renklerini tasarımcı/stilist çalıştırmadan bu kişilere bedel ödemeden aynen kopyaladığı dolayısıyla davacının zararının hesaplanmasında bu kriterlerde mahkememizce dikkate alınmış olup bu açıdan son düzenlenen bilirkişi raporunun denetime uygun bulunması nedeniyle itirazların yerinde olmadığı tasarım tescil edildiği tarihe, davalının kullanımına, ele geçen ürün kapsamına ve tarafların aynı alanda çalışması nedeniyle hesaplanan maddi tazminatın BK hükümlerine de uygun bulunduğu anlaşılmıştır.
Tazminat açısından yapılan değerlendirme: Davacının talebinin 6769 sayılı kanunun 151/2-a maddesi uyarınca ” Sınai mülkiyet hakkına tecavüz edenin rekabeti olmasaydı, hak sahibinin elde edebileceği muhtemel gelir bu kapsamda yapılan incelemede; davacının tescilli Tasarım hakkını ihlal nedeniyle(… nolu ) 6769 sayılı SMK’nun 151/2-a maddesine, somut olayın özelliklerine, tarafların mali kapatesine, tasarımın tescil,ilan ve kullanım tarihine göre ve BK hükümlerine göre 43.558. TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren merkez bankasının uyguladığı avans faiz ile davalıdan tahsiline, talep artırım dilekçesiyle talep edilen fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Davalının eylemi haksız olduğundan , tasarıma tecavüzü sonucu, davacı tasarım sahibinin piyasada edindiği imaj ve güvenden oluşan manevi ticari varlığında meydana gelen kayıp ve zararlar ile uzun süren çabalarla yaratılan imajının zedelenmesi nedeniyle manevi tazminat isteminin yerinde olduğu, davalının basiretli tacir gibi davranmayarak, gerekli izni almaksızın davacı tasarımını kullanması davacı adına tescilli tasarımı ticari faaliyetlerinde kullanmaya devam etmesi kusurlu bir davranış olup, izinsiz olarak davacıya ait tasarımın kullanılması suretiyle oluşan haksız eylemin manevi tazminatı da gerektirdiği sonucuna ulaşılmış bu nedenle tarafların mali verilerinden dosyaya yansıyan ekonomik durumları,. Manevi tazminatın sebepsiz zenginleşme aracı olamayacağı ancak ihlal edeni de mükafatldırır özendirir nitelikte bulunmaması özellikleri de gözetilerek 10.000 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren merkez bankasının uyguladığı avans faiz ile davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine, davacı konusu tasarımın tüteticinin çok tercih ettiği bir tasarım olduğu yönünde mahkemeye delil sunulmadığından mahkemece takdire dayalı olarak Makul payın eklenmesi yönündeki istemin reddine, hükmün ilanında davacının hukuki yararı bulunduğundan Karar kesinleştiğinde hüküm özetinin Türkiye’de tirajı yüksek bir gazetede bir kez ilanına masrafın davalıdan tahsiline karar verilerek aşğıdaki şekilde hüküm ouluşturulmuştur.
HÜKÜM:yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre;
1-Davalının davacıya ait tescilli tasarım hakkına tecavüzün tespitine, durdurulmasına, önlenmesine,
2-Tasarım hakkını ihlal nedeniyle 6769 sayılı SMK’nun 151/2-a maddesine,somut olayın özellikleri ve BK hükümlerine43.558. TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren merkez bankasının uyguladığı avans faiz ile davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3- Manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 10.000TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren merkez bankasının uyguladığı avans faiz ile davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-Makul payın eklenmesi yönündeki istemin reddine
5- Karar kesinleştiğinde hüküm özetinin Türkiye’de tirajı yüksek bir gazetede bir kez ilanına masrafın davalıdan tahsiline,
6-El konulan makina vb materyal bulunmadığından mülkiyet hakkı tanınması yönündeki istemin reddine,
7-3.658,54 TL ilam harcının peşin ve ıslah harçtan tahsili ile eksik kalan 2.230,94 TL harcın davalıdan tahsiline,
8-Tasarım hakkına tecavüzünt tespiti talebi yönünden, Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 4.910 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Kabul edilen Maddi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 6.462 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden, Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 4.910 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
11-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 4.910 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
12-Reddedilen maddi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 5900 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
13-Davacı tarafın yargılama giderlerinden olan 939,27 TL peşin harç, 31,40 TL başvuru harcı, tamamlama harcı 488,33 TL ıslah harcı, 239,40 TL tebligat ve müzekkere masrafı, 1.600 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.298,40 TLyargılama giderinin taktiren 2/3 sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
14-Davalı tarafın yargılama giderlerinden olan 3000 TL bilirkişi ücretinin taktiren 1/3 inin davacıdan alınarak davalıya verilmesine.
15-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talebi halinde iadesine,
Dair verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda,gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren2 haftalık süre içinde İSTİNAF YASA yoluaçık olmak üzerekarar verilip tefhim kılındı, hazır olanlara duruşma zaptından örnek verildi. 04/11/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır