Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/52 E. 2021/345 K. 21.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/52 Esas
KARAR NO : 2021/345

DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/03/2017
KARAR TARİHİ : 21/09/2021

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının bağlantılı haklarını satın alarak oluşturduğu “…” albümünün kazanç potansiyelini o tarihlerdeki iş yoğunluğu ve icralarına öncelik vermek istemesi sebebiyle davalıyla müştereken kullanmaya karar verdiği; bu nedenle o dönemde davalının önüne getirdiği, daha sonra yakın tarihlere kadar görmediği ve fakat şifahi anlaşma koşullarına uygun düzenlediğini düşündüğü bir sayfalık sözleşmeyi imzaladığı; sözleşmenin uygulanmasında müzik albümüne ilişkin koşulların uygulanıp uygulanmadığını sözleşmenin diğer tarafının imkan vermemesi sebebiyle öğrenemediklerini; ancak davalının davacının edimlerinden azami yararlanmasına rağmen sözleşmenin uygulanması için hiçbir gayret göstermediğinin aşikar olduğu zarar miktarı daha azken zaran tespit ettirmek istedikleri, ancak, tespit çalışmalarının akamete uğradığı; sözleşmenin uygulanması ile İlgili davalıdan ve davalının o dönemde yönetim kurulu üyesi olduğu …’tan bilgi alamadıklan; bu yüzden huzurdaki davayı açmak zorunda kaldıkları; albüm kapsamındaki …, …, …, …, … (…), …, … (Remix), …, … isimli eserlerin GSM, internet, dijital sair usuller dahil işaret, ses veya resim nakline yarayan aletlerle Radyo ve TV aracılığıyla yapılan tüm kullanımların meslek birliği tarafından bilindiği; bu kullanımlara göre hak dağıtımı yapıldığı; taraflar arasındaki sözleşmenin 7,5.2007 tarihinde imzalandığı; sözleşmenin “Tarafların Hak ve Yükümlülükler başlığını taşıyan 1.1, maddesinin: “… “a ait ‘…’ adlı albümde yer alan sanatçının icralarının ilk tespit hakkını, ilk tespitte konu icraların başta uzunçalar (LP) audio kaset (MC), compact disk (CD), video kaset, CD-ROM, DVD, VCD olmak üzere iş bu sözleşmenin imzalandığı tarihte mevcut olan veya sözleşmenin imzasından sonra geliştirilecek her türlü ses ve/veya görüntü nakline yarayan araçlarla umuma iletim hakkını 5846 sayılı FSEK ‘nda tarif edilen en geniş anlamları ile yer, süre ve sayı bakımından herhangi bir sınırlama olmaksızın …’a devredeceğini kabul, beyan ve taahhüt eder” şeklinde olduğu; bu maddenin, albümün ilk fonogram kaydının … tarafından yapılmış olduğunu ve devredilen hakların içerisinde tüm eser hakları, diğer İcracıların haklan ile tüm stüdyo ve kayıt masraflarının yer aldığını ifade ettiği; İlk fonogram kaydı için davalıca masraf yapılmadığı; devredilen hakların ilk kaydı yapılmış fonogramın çoğaltılması ve ticaret mevkiine sokulması maksadıyla albüm için eser kayıt ve tescil belgesi alınmasını sağlayacak hususlar olduğu; sözleşmenin 1.1.2 maddesinin albüm tanıtımı için davalının yapacağı asgari tanıtım, reklam, klip maliyetlerini gösterdiği; bu hükmün davalının albümün promosyon faaliyetleriyle satıştan yeterli seviyeye çıkarmak yükümlülüğünü düzenlediği; sözleşmenin 1 1.3. maddesinin içeriğinin devredilen haklar gibi görünmesine rağmen, aslında tanıtım ve promosyon yükümlülüğünün devamı niteliğinde olduğu; FSEK gereğince promosyon yükümünün yerine getirilmesi için sözleşmenin 1 1.3. maddesindeki hakların devri gerektiği; sözleşmenin dürüstçe uygulanması halinde haklan devreden davacının emek, zaman ve parasal masraflarının karşılığını alabileceği; sözleşmenin i 1.4. maddesinin albümden bağımsız olarak aynı eserlerin derleme veya single olarak piyasaya sürülmesi için işleme hakkının devrini düzenlediğini; sektörde böyle bir hakkın ancak ticaret mevkiinde üstün başarılara ulaşmış veya ulaşılması öngörülen durumlarda devredildiği; başka bir ifadeyle bu hükmün davalı tarafından üstün başarı vaat edildiğini gösterdiği; Sözleşmenin mali haklara ilişkin II. maddesinde belirtilen ödemeler için de davalının albümü mutlaka CD, MC, GSM ve sair dijital mecralarda satışa koyma yükümünün olduğu; bu maddede davalının davacıya ödeyeceği bedellerin düşük tutulduğu; eser kayıt ve tescil belgelerinin dayanaklarının bu belgelerin kapsamındaki eserlerin haklarını devreden sözleşmeler olduğu; davalının hazır albümü zahmetsiz miktarda satarak gerisiyle hiç ilgilenmeyip, yalnızca sözleşmeye değil, dürüstlük ve iyiniyet kavramlarına da aykırı davrandığı; davacının albümün ilk fonogram kaydını gerçekleştiren yapımcı olmasına rağmen maruz kaldığı tavrın iyiniyetle bağdaşmadığı belirtilerek, davacı tarafından oluşturulan “…” isimli albüm için yapılan sözleşmenin davalının kusuru nedeniyle tatbik edilmemesi sebebiyle doğan zararın tespiti ve fazlaya dair talep haklan saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000 TL maddi tazminatın sözleşmenin İmza tarihi 07.05.2007’den itibaren işleyecek yasal faizi ile davacıdan alınarak davalıya verilmesi, dava konusu fonograf kaydını gerçekleştirenin davacı şirket olduğunun tespiti ile eser işletme belgesinin düzeltilmesini talep edilmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının tüzel kişi tacir olup, basiretli iş adamı gibi hareket etmekle yükümlü bulunduğu; bu nedenle sözleşmeyi şifahi anlaşma koşullarını ihtiva ettiğine İnandığı İçin İmzaladığım iddia edemeyeceği, sözleşmeyi İmzaladığı anda sözleşmenin içeriğinden haberdar olması gerektiği; davacının sözleşme hükümlerinin ihlal edildiği kanaatinde olması durumunda, yine tacir olan davalıya çekeceği ihtarnameyle davalıyı temerrüde düşürmesi gerektiği; fakat bugüne kadar davacının sözleşme ile ilgili bilgi almak veya davalıyı temerrüde düşürmek için hiçbir çaba sarf etmediği; taraflar arasında 07.05.2017 tarihinde sözleşme İmzalandığı ve bu sözleşmeyle İyiniyetlerim isimli albümde yer alan eserler üzerindeki hakların yer, süre ve sayı bakımından sınırsız olarak davalıya devredildiği; davalının sözleşmeden kaynaklanan edimlerini yerine getirdiği; davacının aksi yönde somut bir iddiasının olmadığı; davalının, albüm satışının 40.000 rakamım geçmesinden sonra satılacak her albüm nüshası için davacıya KDV dâhil 1 ABD dolan ödemeyi taahhüt ettiği; sözleşmede sayılan diğer gelir kalemlerinden elde edilecek gelirin %50’sinin davacıya ödenmesinin de 40.000 adet albüm satılması şartına bağlı olduğu; sözleşme konusu albüm için 10.000 adet ses kaseti (MC) ve 20.200 adet CD bandrolü alınarak çoğaltılan nüshaların satışa çıkarıldığı; davalının sözleşmedeki tüm yükümlülüklerini yerine getirmesine rağmen dava konusu albüme daha fazla talep olmadığı ve satışında 40,000 rakamına ulaşılamadığı; davacının basiretli tacir gibi davranmadığı, albüm satışları ile İlgili davalıdan ve meslek birliklerinden bilgi istemediği; davacının sözleşmenin İmza tarihi olan 7.5.2007’ den başlayarak yasal faiz istemesinin hukuki dayanaktan yoksun olduğu; davalıyı temerrüde düşürmediği; eser işletme belgesinde davalının adının yazılı olmasının hukuka uygun olduğu; zira davacının albüm ile ilgili tüm mali haklan FSEK hükümlerine göre yazılı olarak yer, sayı ve süre bakımından sınırlama olmadan davalıya devrettiği; davalının da yapımcı sıfatıyla albümü piyasaya sürdüğü; davacının hangi nedenle maddi zarara uğradığının dava dilekçesinde somut olarak açıklamadığı; albümün piyasada beklenen talebi görmemesinin davalının kabahati olmadığı; albüm satışlarının artmasının davalının da gelir elde etmesi anlamına geleceği; davalının bunu engelleyici bir tasarrufta bulunmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu belirtilerek davanın reddi talep edilmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava konusu uyuşmazlık ; davacı ile davalı arasında 07/05/2007 tarihinde sözleşme imzalandığı “…” isimli albümü ilgili olarak imzadan itibaren 10 yıl geçmesine rağmen davalının sözleşme gereklerine uymadığından fonoğram kaydını gerçekleştirenin davacı şirket olduğunun tespiti ile eser işletme belgesinin düzeltilmesi belirsiz alacak hükümlerine göre şimdilik 1.000 TL maddi tazminatın imza tarihi olan 07/05/2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsilini istemine ilişkindir.
Davanın açılmasını müteakip davacı ve davalının dava, cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, duruşmada hazır olanlar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, arabuluculuk kurumundan faydalanmak istenilmediğinden tahkikat duruşmasına devam olunmuş, beyanlarında geçen deliller toplanmış, HMK 184.madde kapsamında hazır olanlardan tahkikat ile ilgili beyanları sorulmuş, HMK 186. madde kapsamında ise karar duruşmasında hazır olanlardan esas ile ilgili son diyecekleri sorulmuştur.
HMK 266. madde kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişiler …, …, … tarafından Mahkememize sunulan 09/10/2018 tarihli bilirkişi raporunda ; Davacı … tarafından, sözleşmenin 1,1, 1.3 ve 1,4 maddelerinde tarif edilen hakların Davacı firmaya devredileceği taahhüdünün gerçekleştirildiği, Davalı tarafça sözleşmenin 1.5 maddesinde üstlenilen basım, dağıtım masraflarının karşılandığı, Davalı tarafça sözleşmede taahhüt edilen tanıtım-promosyon yükümlülüklerinin (2 video klibin çekilmesi, maliyetlerinin üstlenilmesi, yayınlanması, …’de 5.000 saniye reklam yayınlanması) yerine getirildiği, İlgili belgelere bakıldığında Davalı yapıma firmanın en fazla 32.000 adet CD ve Ses Kaseti üretebileceği, bu rakamın 40.000 adetlik satış rakamının altında olduğu için Davalı taraf adına gelir paylaşımı açısından sözleşme yükümlülüklerine uymadığı yönünde bir sonuç çıkarmanın mümkün olmadığı, Davalı yapımcı firmanın Kayıt Tescil Belgesi İle sahip olduğu hakların Davacı firmaya iadesini gerektirecek somut bir sözleşme ihlalinden söz edilemeyeceği görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Bilirkişiler …, …, … tarafından Mahkememize sunulan13/03/2020 tarihli bilirkişi raporunda ; Taraflar arasındaki Sözleşmenin 2.1. maddesinde davalının ödeme yapma yükümünün “…” adlı albümün kaset/CD satışlarıma 40.000’e ulaşması şartına bağlandığı; Sözleşmenin 1.2. maddesinde ise davalı şirketin tanıtım yapma yükümünün “bir yıl içinde iki klip çekip müzik kanallarında gösterimini yaptırmak” ve “… de 5.000 saniye reklam yaptırmak” şeklinde açıklanarak somutlaştırılıp sınırlandırıldığı; açıklanan bu tanıtım faaliyetlerinde bulunma yükümünün kapsamının müzik sektöründeki uygulamalarla uyumlu olduğu, söz konusu tanıtım faaliyetlerinin davalıca yerine getirilmediği yönünde bir davacı iddiasının da bulunmadığı; davalıya, Sözleşmenin 1.2. maddesinde açıklananlardan başkaca tanıtım faaliyetinde bulunma yükümü yükleyen bir Sözleşme maddesi veya sektör uygulaması bulunmadığı gibi, TBK m. 492/1 (eBK m. 376/1 son cümle) hükmünden yola çıkarak da böyle bir ek tanıtım yükümünün varlığının savunulamayacağı; davalının gerçekleştirdiği veya gerçekleştirmediği tanıtım faaliyetleri ile davaya konu albümün kaset/CD satışlarının 40.000 adedin altında kalması (dolayısıyla da Sözleşmenin 2.1. maddesi uyarınca gelir paylaşma yükümlülüğünün doğmaması) arasında herhangi bir sebep- sonuç ilişkisi tespit edilemediği; müzik sektöründe bir albümün satış rakamlarının düşük kalmasının pek çok etkenden kaynaklanabileceği; özellikle davaya konu dönemde internet uygulamaları ve dijital teknolojilerdeki gelişmelerin kaset/CD gibi mekanik çoğaltılmış nüsha satışlarının düşmesine neden olduğu; aniden ortaya çıkmayan ve bir süreç içinde gerçekleşen, genel olarak tüm müzik piyasasını etkileyen bu olgudan davalı tarafın sorumlu tutulmasının olanaklı bulunmadığı; davaya konu albümün kaset ve CD leri için alınan bandrol rakamlarının yeni çıkacak albümler için alınan olağan bandrol adetleri olduğu; davalının, davaya konu “…” adlı albüme ait satışların yapımcısı olduğu diğer albümlere nazaran çok daha yüksek olması konusunda özel bir beklenti içinde olduğunu gösteren bir bulguya dosyada rastlanamadığı; taraflar arasındaki Sözleşmenin 1.4. maddesinin böyle bir beklentinin varlığını göstermediği; albümdeki icraların “…” “…”, “…” gibi derlemelerde kullanılma hakkını davalıya devreden bu hükmün müzik albümleri için yapılan pek çok sözleşmede ve özellikle de tanınmış icracıların albümlerine ilişkin sözleşmelerde sıklıkla yer alan bir hüküm olduğu; bu hükmün taraflar arasında akdedilmiş Sözleşmede yer almasının bir bütün olarak albümün satış rakamları konusunda herhangi bîr özel beklentinin varlığını ispatlamayacağı; hazır dinleyici kitlesine sahip tanınmış bir icracı sanatçının yeni albümünün ilk yılında görece olarak çok satmasının ve daha sonra piyasanın doymasıyla birlikte satış rakamlarının düşmesinin popüler müzik sektöründe doğal bir süreç olduğu; davalı şirketin, davacının kazancını engellemek için çoğaltma/yayma ve reklam faaliyetlerine aniden son verip satışları kasıtlı olarak düşürmeye çalıştığını gösteren bir delile rastlanamadığı; davaya konu somut olayda “sözleşme temelinin sarsılması” gibi bir durum bulunmadığı; bu nedenle, davalının “sözleşmenin İlerlememesi” nedeniyle sözleşme hükümlerini yeniden gözden geçirmeyi önermek zorunluluğu altında olmadığı; TMK m. 2’deki dürüstlük (objektif iyinıyet) kuralı uyarıca sözleşmede değişikliği gerektirecek tek sebebin “sözleşme temelinin sarsılması” olabileceği; bunun haricinde ve özellikle somut olayda olduğu gibi sözleşmenin her iki tarafının da tacir olduğu durumlarda “ahde vefa” ilkesinin uygulanmasının gerekeceği; FSEK m. 58’de düzenlenen cayma hakkının da maddi ve şekli koşullan itibariyle davaya konu olayda mevcut bulunmadığı; dosyada mevcut bandrol teslim tutanaklarında ile …’ın telif bedeli tahakkuk fişlerinde belirtilen 25.000 ve 32.000 adetlik bandrol rakamlarının kesin ve net bir satış rakamı belırtmemekle birlikte, davaya konu “…” adlı albümün kaset/CD toplam satış miktarının 40.000 adede ulaşmadığı yönünde bir karine oluşturduğu; albümün kaset/CD satış rakamlarının kesin ve net ispatı hususunda, ayrıca, davalı şirketin ticari defterlerinin ve faturalarının da incelenmesine karar verip vermemenin Mahkemenin takdirinde olduğunu savunmuşlardır.
Bilirkişi heyetine mali bilirkişi … eklenmesi suretiyle ek rapor alınmış olup, heyetin 03/02/2021 tarihli ek bilirkişi raporlarında ; Davalı şirket ticari defterlerinde; … -…’ adlı eserden 9.000 adet Kaset ve 20.200 Adet CD olmak üzere Toplam 29.200 Adet imalat yaptırılmış olduğunun tespit edildiğini, Söz konusu kaset ve CD imalatlarının toplamı 40.000 adedi aşmadığı için, davacının taraflar arasındaki sözleşmenin 2.1. maddesi uyarınca herhangi bir bedele hak kazanamamış olduğu görüş ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Toplanan deliller, düzenlenen bilirkişi raporları, Kültür Bakanlığı’nın 20.10.2017 tarihli bandol teslim tutanaklarına ilişkin yazı ekindeki belgeler, sözleşme hükümleri, meslek birliği yazıları bir bütün olarak incelendiğinde; dâva konusu sözleşme ile davalının üstlendiği tüm edimleri yerine getirmesi hususunda kendisine atfedilecek bir kusuru ispat edilemediği gibi sektörel yönden yapılan bilirkişi incelemesinde de davalı yapımcı firmanın sözleşme ile yükümlendiği tüm edimlerini yerine getirdiği, yapım ve prodüksiyon maliyetlerini karşıladığı, klip çekimlerini de tamamlayarak ilgili televizyon kuruluşunda belirlenen süre zarfında yayınlattığı, dolayısı ile yapımcı olarak üstlenmesi gerekli mali külfetleri de üstlendiği, davacının da basiretli tacir olma vasfı gözetildiğinde , projedeki maddi beklentileri ancak sözleşme konusu albümün piyasada beklenen rağbet ve ilgiyi görmesi kapsamında karşılık bulabileceği anlaşılmıştır. HMK 266 madde kapsamında denetim ve hüküm kurmaya elverişli rapor içerikleri de incelendiğinde, Taraflar arasındaki Sözleşmenin 2.1. maddesinde davalının ödeme yapma yükümünün “…” adlı albümün kaset/CD satışlarıma 40.000’e ulaşması şartına bağlandığı; Sözleşmenin 1.2. maddesinde ise davalı şirketin tanıtım yapma yükümünün “bir yıl içinde iki klip çekip müzik kanallarında gösterimini yaptırmak” ve “… de 5.000 saniye reklam yaptırmak” şeklinde açıklanarak somutlaştırılıp sınırlandırıldığı;, söz konusu tanıtım faaliyetlerinin davalıca yerine getirilmediği yönünde bir davacı iddiasının da bulunmadığı; davalıya, Sözleşmenin 1.2. maddesinde açıklananlardan başkaca tanıtım faaliyetinde bulunma yükümü yükleyen bir Sözleşme maddesi veya sektör uygulaması bulunmadığı gibi, TBK m. 492/1 hükmünden yola çıkarak da böyle bir ek tanıtım yükümünün varlığının savunulamayacağı; davalının gerçekleştirdiği veya gerçekleştirmediği tanıtım faaliyetleri ile davaya konu albümün kaset/CD satışlarının 40.000 adedin altında kalması (dolayısıyla da Sözleşmenin 2.1. maddesi uyarınca gelir paylaşma yükümlülüğünün doğmaması) arasında herhangi bir sebep- sonuç ilişkisi tespit edilemediği; müzik sektöründe bir albümün satış rakamlarının düşük kalmasının pek çok etkenden kaynaklanabileceği davalının ihmal suretiyle satış rakamlarının düşmesinde bir rolü olduğunun da davacı yanca ispat edilmediği kaldi ki davaya konu dönemde internet uygulamaları ve dijital teknolojilerdeki gelişmelerin kaset/CD gibi mekanik çoğaltılmış nüsha satışlarının düşmesine neden olduğunun da bilinen bir gerçek olduğu bu kapsamda ; aniden ortaya çıkmayan ve bir süreç içinde gerçekleşen, genel olarak tüm müzik piyasasını etkileyen bu olgudan davalı tarafın sorumlu tutulmasının olanaklı bulunmadığı; davaya konu albümün kaset ve CD Teri için alınan bandrol rakamlarının yeni çıkacak albümler için alınan olağan bandrol adetleri olduğu; davalının, davaya konu “…” adlı albüme ait satışların yapımcısı olduğu diğer albümlere nazaran çok daha yüksek olması konusunda özel bir beklenti içinde olduğunu gösteren bir ispat vasıtasına rastlanamadığı; taraflar arasındaki Sözleşmenin 1.4. maddesinin böyle bir beklentinin varlığını göstermediği; albümdeki icraların “…” “…”, “…” gibi derlemelerde kullanılma hakkını davalıya devreden bu hükmün müzik albümleri için yapılan pek çok sözleşmede ve özellikle de tanınmış icracıların albümlerine ilişkin sözleşmelerde sıklıkla yer alan bir hüküm olduğu; bu hükmün taraflar arasında akdedilmiş Sözleşmede yer almasının bir bütün olarak albümün satış rakamları konusunda herhangi bîr özel beklentinin varlığını ispatlamayacağı; hazır dinleyici kitlesine sahip tanınmış bir icracı sanatçının yeni albümünün ilk yılında görece olarak çok satmasının ve daha sonra piyasanın doymasıyla birlikte satış rakamlarının düşmesinin popüler müzik sektöründe doğal bir süreç olduğu; davalı şirketin, davacının kazancını engellemek için çoğaltma/yayma ve reklam faaliyetlerine aniden son verip satışları kasıtlı olarak düşürmeye çalıştığını gösteren bir delile rastlanamadığı; davaya konu somut olayda “sözleşme temelinin sarsılması” gibi bir durum bulunmadığı; bu nedenle, davalının “sözleşmenin İlerlememesi” nedeniyle sözleşme hükümlerini yeniden gözden geçirmeyi önermek zorunluluğu altında olmadığı; TMK m. 2’deki dürüstlük (objektif iyinıyet) kuralı uyarıca sözleşmede değişikliği gerektirecek tek sebebin “sözleşme temelinin sarsılması” olabileceği; somut olayda olduğu gibi sözleşmenin her iki tarafının da tacir olduğu durumlarda “ahde vefa” ilkesinin uygulanmasının gerekeceği; FSEK m. 58’de düzenlenen cayma hakkının da maddi ve şekli koşullan itibariyle davaya konu olayda mevcut bulunmadığı; dosyada mevcut bandrol teslim tutanaklarında ile …’ın telif bedeli tahakkuk fişlerinde belirtilen 25.000 ve 32.000 adetlik bandrol rakamlarının kesin ve net bir satış rakamı belırtmediği, davalının ticari kayıtları incelendiğinde de ; … -…’ adlı eserden 9.000 adet Kaset ve 20.200 Adet CD olmak üzere Toplam 29.200 Adet imalat yaptırılmış olduğunun tespit edildiği, Söz konusu kaset ve CD imalatlarının toplamı 40.000 adedi aşmadığı için, davacının taraflar arasındaki sözleşmenin 2.1. maddesi uyarınca herhangi bir bedele hak kazanamadığı anlaşıldığından sübut bulmayan davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre,
1-Davanın reddine,
2-59,30TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 27,90 TL harcın davacıdan tahsiline,
3-Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 5.900 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talebi halinde iadesine,
Dair karar davacı vekilinin yokluğunda davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İSTİNAF YASA YOLU AÇIK olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 21/09/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır