Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/382 E. 2018/318 K. 11.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/382 Esas
KARAR NO : 2018/318

DAVA : Alacak (Fikir Ve Sanat Eseri İle İlgili Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/07/2016
KARAR TARİHİ : 11/09/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan Alacak (Fikir Ve Sanat Eseri İle İlgili Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA;Davacı vekili dava dilekçesinde, Davacı şirketin sahibi olduğu “…”, “… ” ve “…” isimli filmleri izinsiz gösterime sunan davalının, … 2.fikri Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin …esas sayılı dosyasındaki bilirkişi raporunda tesbit edilen 39.000 TL nin 3 katı bedeli olan 117.000 TL olup bu bedelden şimdilik 1.000 TL nin filmlerin gösterim tarihinden itibaren İşleyecek bankaların ticari faize uyguladığı en yüksek faiz oranından hesap edilecek faizi ile birlikte davalıdan tahsili talebi ile açılmış,davacı 6.12.2017 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 116.000 TL artırmış ve toplamda 117.000 TL nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir
SAVUNMA;Davalı beyan dilekçesinde, davacının hak sahibi olduğunu ispat edemediğini,fimlerin yayınlandığı husununda ispat edilemediğini davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE;
Dava konusu uyuşmazlık, Davacı şirketin sahibi olduğu “…”, “… ” ve “…” isimli filmlerin izinsiz gösterimi nedeniyle FSEK 68.maddeye göre 39.000 TL nin 3 katı bedeli olan 117.000 TL’nin davalıdan tahsiline ilişkindir.
2.FSHHM’nin 2016/37 esas-2016/40 karar sayılı dosyası uyap sisteminden celp edilmiştir.(bozma öncesinde 2.FSSHM’nin 2012/191 esas-2014/339 karar sayılı dosyası)
Yargıtay 11. HD’nin 2015/3942 esas, 2015/11027 karar sayılı bozma ilamında aynen”… Dava dilekçesinde davalı olarak davaya konu filmin gösterimini yapan televizyon kanalının sahibi olduğu iddiasıyla … İletişim A.Ş. davalı olarak gösterilmiş, daha sonra bu kanalın sahibinin … A.Ş. olduğu belirtilerek taraf değişikliğinin HMK 124/3 maddesine göremaddi bir hatadan kaynaklandığı ve dürüstlük kuralına aykırı olmadığından karşı tarafın rızası aranmaksızın yapılabileceği gerekçesiyle hüküm kurulmuştur. Dava dilekçesinde davalı olarak gösterilen şirket ile aleyhine hüküm kurulan şirketin ünvanları, adresleri ve başka bir nedenle maddi hata yapılabilecek nitelikte bir benzerlik bulunmadığı gibi, basit bir araştırmayla filmlerin gösterildiği kanal sahibi şirketin belirlenmesi mümkünken ilgisi olmayan bir şirket aleyhine dava açılmasında maddi hata yapılması mümkün değildir ve dürüstlük kuralına da uygun olduğu düşünülemez. Bu nedenle davanın pasif husumet nedeniyle reddine karar vermek gerekirken, taraf değişikliğinin yasaya uygun olduğunun kabülü suretiyle daha sonra davalı olarak gösterilen … A.Ş. bakımından kabüle karar verilmesi doğru görülmemiş, davalı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz istemlerinin kabülü ile hükmün bozulması gerekmiştir…” şeklinde bozulduğu incelenen dosya kapsamından anlaşılmıştır.
2.FSHHM’nin 2016/37 esas-2016/40 karar sayılı dosyasında mahkeme bozmaya uyarak dosya kapsamında davasını doğru tarafa yöneltmediğinden davanın reddine karar verildiği ve kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.
İlgili dosya kapsamında uyap verileri incelendiğinde; RTÜK’e yazı yazılmış, ihlale konu filmlerin yayın bantları celp edilmiş ve Kültür Bakanlığı Sinema ve Telif hakları genel müdürlüğünden filmlerin eser işletme belgelerinin onaylı suretleri celp edilmiş ve bilirkişi incelemesi yaptırılmış olduğu anlaşılmışıtır.
Dava konusu “…” ” …” ve “…” fimlerinin FSEK m.5 anlamında hususiyet arz eden birbiri İle ilişkili hareketli görüntüler dizisi şeklinde sinema eseri olduğu hususunda herhangi bir uyuşmazlıkları da bulunmamaktadır.
… isimli filmle ile ilgili olarak 2.FSHHM’nin dosyasında alınan rapor kapsamında da belirlendiği üzere; 9.5.1991 tarihli Kültür Bakanlığı Sinema Eseri İşletme Belgesi dikkate alındığında filmin yapımcısının davacı olduğu ve dosyada mübrez filmlerin CD’lerinin incelenmesi neticesinde jenerik görüntülerinde filmin yapımcısının davacı oiduğu, filmin yapım tarihinin 1989 olduğu, … isimli filmle ile ilgili olarak; 7.7.1987 tarihli Kültür Bakanlığı Sinema Eseri İşletme Belgesi dikkate alındığında filmin yapımcısının davacı olduğu , filmlerin jenerik görüntülerinde filmin yapımcısının davacı olduğu , filmin yapım tarihinin 1987 olduğu, “…” isimli filmle ile İlgili olarak;5.1.1989 tarihli Kültür Bakanlığı Sinema Eseri İşletme Belgesi dikkate alındığında filmin yapımcısının davacı olduğu , jenerik görüntülerinde filmin yapımcısının davacı olduğu filmin yapım tarihinin 1989 olduğu davacının eserler üzerinde hak sahibi olduğu hususu anlaşılmıştır.
Dava konusu 3 adet film 1937-1989 yılları arasında çekilmiş olmakla eser sahipliğinin tespitinde bu dönemlerde yürürlükte olan Fikir ve Sanat Eserleri Kanununun ilgili hükümleri dikkate alınacaktır. Bu tarihte yürürlükte olan FSEK m.8/4 hükmüne göre, sinema eserinin sahibi onu imal ettirendir. Böylece bu hükümle sinema eserinin eser sahibinin yapımcı olduğu kabul edilmiştir. Somut uyuşmazlıkta dava konusu sinema filmleri 1995 yılından önce yapılmış olduklarından FSEK m.8’in ilk hali dikkate alınacak ve filmleri imal ettiren eser sahibi sayılacaktır.
2.FSSHM’nin bozmaya konu 2012/191 Esas dosyasında alınan bilirkişi raporunda; Davaya konu filmlerden;” …” isimli filmin 21.4.2012, 08.02.2012, 28.5.2012, 01.6.2012, 22.7.2012, 17.1.2012, 16 1.2012, 08.02.2012 tarihinde yayınlandığı, yine davalı … şirketinin RTÜK’e gönderdiği yazıda filmin ayrıca yukarıdaki gösterim tarihleri dışında 20.04.2012 tarihinde de yayınlandığını bildirdiği, ayrıca davacı tarafından sunulan program akışına ilişkin belgede (guide) filmin yukarıdaki gösterim tarihleri dışında 20.4.2012 ve 01.08.2012 tarihinde de gösterileceğinin belirtildiği bu çerçevede filmin davalıya ait kanalda toplamda 8 defa gösterildiği tespit olunmuştur.
HMK 266 madde kapsamında mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Mahkememizce de atanan bilirkişiler …, … ve …’ın denetime uygun 17.10.2017 tarihli raporları kapsamına göre; davaya konu filmlerden; ” … ” isimli filmin 13.8.2013 tarihinde yayınlandığı, davacı tarafından sunulan program akışına ilişkin belgede(guide) filmin 22 temmuz tarihinde de gösterileceğinin belirtildiği, davacı tarafından sunulan CD içeriklerinde bu filmin 4 farklı gösterimine ilişkin CD’si sunulmuş ancak CD içeriğinde filmin hangi tarihte yayınlandığı belli olmayıp bu CD’lerdeki yayınların RTÜK tarafından bildirilen yayın ile program akış belgesindeki yayın alma ihtimali de dikkate alınarak bu filmin toplamda 4 defa yayınlandığının ihtimal dahilinde olabileceğinin bildirildiği,
… ” isimli filmin yayın CD’sinin bulunmadığı, davacı tarafından sunulan program akışına ilişkin belgede(guide) filmin 20 Ağustos tarihinde gösterileceğinin belirtildiği, davacı tarafından sunulan CD içeriğinde bu filmin 1 defa gösterimine ilişkin CD’si sunulduğu ancak CD içeriğinde filmin hangi tarihte yayınlandığı belli olmayıp bu CD’lerdeki yayınların program akış belgesindeki yayın olma ihtimali de dikkate alınarak bu filmin toplamda 1 defa yayınlandığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Davacı izinsiz yayın nedeniyle FSEK m.68 çerçevesinde 3 kat tutarında tazminat talep etmiştir. FSEK m.68/1 hükmüne göre; Eseri, icrayı, fonogramı veya yapımın hak sahiplerinden bu Kanuna uygun yazılı izni almadan, işleyen, çoğaltan, çoğaltılmış nüshaları yayan, temsil eden veya bir türlü işaret, ses veya görüntü nakline yarayan araçlarla umuma iletenlerden, izni alınmamış hak sahipleri sözleşme yapılmış olması halinde isteyebileceği bedelin veya bu Kanun hükümleri uyarınca tespit edilecek rayiç bedelin en çok üç kat fazlasını isteyebilip. FSEK m.68’deki kapsamında bu taleplerin ileri sürülebilmesi için, mütecavizin kusurunun olması ya da zararın gerçekleşmiş bulunması şart değildir.
Somut olayın özelliğine göre varsayımsal sözleşme bedeli tayin edilirken eser sahibinin bilimsel/sanatsal yeteneği, üretim kapasitesi gibi sübjektif nitelikleri, eserin beğeni ölçüsü, sayfa sayısı, estetik görünümü, nitelik ve niceliği, ihlal edilen mali hakkın türü; coğrafî kapsamı, ihlal süresi, ihlalin yapıldığı vasıta, bunun geniş halk kitlesine ulaşımı gibi objektif kriterler dikkate alınarak eser sahibi izinsiz yayın yapanla sözleşme yapması halinde, bu sözleşme uyarınca isteyebileceği bedel, bunun faizi 6 madde uyarınca açılacak davada dikkate alınacaktır…”. Ayrıca rayiç bedelin tespitine ilişkin taraflar arasında daha önceden yapılmış bir sözleşme, teklif var ise, başka bir deyişle rayiç bedel somuta indirgenmiş ise, rayiç bedelin tespiti taraflar arasındaki sözleşme, teklif vs. ile tespit edilecektir.
Buna göre “…” isimli filminin 4 kez yayınlanması için davalı ile bir sözleşme yapılmış olsa idi davacının alabileceği toplam bedelin sektörel uygulama çerçevesinde geniş halk kitlelerine ulaşması, filmin gösterim yılı ve niteliği, filmin halk tarafından beğenilme ölçüsü, filmin davalıya olan katkısı gibi hususlar birlikte değerlendirildiğinde gösterim başına 3.500-TL’den 14,000-TL olabileceği, “…” isimli filmin 8 kez yayınlanması için davalı ile bir sözleşme yapılmış olsa idi davacının alabileceği toplam bedelin sektörel uygulama çerçevesinde geniş halk kitlelerine ulaşması, filmin gösterim yılı ve niteliği, filmin halk tarafından beğenilme ölçüsü, filmin davalıya olan katkısı gibi hususlar birlikte değerlendirildiğinde gösterim başına 2.500-TLden 20.000-TL olabileceği, “…” isimli filmin 1 kez yayınlanması için davalı ile bir sözleşme yapılmış olsa idi davacının alabileceği toplam bedelin sektörel uygulama çerçevesinde geniş halk kitlelerine ulaşması, filmin gösterim yılı ve niteliği, filmin halk tarafından beğenilme ölçüsü, filmin davalıya olan katkısı gibi hususlar birlikte değerlendirildiğinde gösterim başına 5.000-TL olabileceği bilirkişi heyetince tespit edilmiştir.
Bilirkişilerce Davacının FSEK m,68 çerçevesinde 3 katı tutarında bedel talep etmiş olmakla 14.000-TL + 20.000-TL + 5.000-TL = 39,000-TL’nin 3 katını talebe hakkı olduğunu bildirmişlerdir.
Fsek 66/son maddesinde tazminatın takdirinde “tecavüzün şümulü, kusurun olup olmadığı ve ağırlığının takdir edileceği” öngörülmüş, Borçlar kanununun 51/1 maddesinde “Hakimin tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını gözönüne alarak belirleyeceği” , Türk Medeni Kanun’un 4. maddesinde de “Kanun’un takdir yetkisi tanıdığı veya durumun gereklerini yada haklı sebepleri gözönünde tutmayı emrettiği konularda hakimin hukuka ve hakkaniyete göre karar vereceği” belirtilmiştir.
Dolayısıyla taraflar arasında davalının izinsiz gösterdiği filmler için kullanımına dayanak oluşturacak bir sözleşme yapılmış olsaydı, somut olaydaki filmdeki kullanım karşılığı hangi miktarda bir bedel ödenecekti ise bunun belirlenmesi ve somut olayda, ihlalin niteliği, süresi ve kastın ağırlığına göre, FSEK m 66/4 hükmü koşulları da dikkate alınarak sektördeki rayiç bedelin ne alabileceği yönünde mahkememizce bilirkişi incelemesi yapılmıştır. Bu çerçevede alınan rapor ile Eser İcra yapım ve Yayınların Kullanılması ve Kamuya İletilmesine İlişkin Usül ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’te yer verilen düzenlemelerde mahkeme hakimince res’en incelenmiş, fimlerin izinsiz yayınının TV kanalıında yani geniş halk kitlelerine ulaşacak vasıta ile sunulması, filmin gösterim yılı ve niteliği, filmin halk tarafından beğenilme ölçüsü, eski yapım filmlere izleyicinin ayrı bir önem vermesi keza filmlerin davalıya olan katkısı gibi hususlar birlikte değerlendirildiğinde davacıdan izin alındığına dair davalı yanca her hangi bir belge de sunulmamış olması, bu hali ile bilirkişilerce düzenlenen rapor ve ulaştıkları sonuç rayiç bedel mahkememizce denetime uygun bulunmuş FSEK 68. maddesi kapsamında 3 katı maddi tazminata hükmedilmesi gerektiği kanaatine varılmış olup, Davacı da FSEK m,68 çerçevesinde 3 katı tutarında bedel talep etmiş olmakla 14.000-TL + 20.000-TL + 5.000-TL = 39,000-TL’nin 3 katının davalıdan tahsiline karar verilerek yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre aşağıdaki şekilde hüküm oluşturmak gerekmiştir.
HÜKÜM:yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre
1-DAVANIN KABÜLÜNE,
2-FSEK 68. maddeye göre hesaplanan 39.000 TL’NİN 3 KATI OLAN 117.000 TL’nın ( … filmi için rayiç bedelin 14.000 TL, … Filmi için 20.000 TL ,… filmi için 5000 TL ) davalıdan tahsiline,
3- Davacı en son izinsiz gösterim tarihinden itibaren faiz talep etmiş olduğundan bilirkişi raporu kapsamına göre; … isimli filmin 13.8.2013 tarihinde en son yayınlandığı ihlal tarihi dikkate alırarak 42.000 TL lik bedele 13.8.2013 tarihinden itibaren, … filmi için 1.8.2012 tarihinde en son yayınlandığı ihlal tarihi dikkate alırarak 60.000 TL lik bedele 1.8.2012 tarihinden itibaren, … filmi için 22.9.2011 tarihinde en son yayınlandığı ihlal tarihi dikkate alırarak 15.000 TL lik bedele 22.9.2011 tarihinden itibaren bankaların ticari faizlere uyguladığı en yüksek faiz uygulanması suretiyle davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-7.992,27 TL ilam harcının peşin ve ıslah harçtan mahsubu ile eksik kalan 5.982,08 TL harcın davalıdan tahsiline,
5-Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 12.110 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafın yargılama giderlerinden olan 29,20 TL başvuru harcı 29,20 TL peşin harç 176 TL tebligat ve müzekkere masrafı, 1.800 TL bilirkişi ücreti, 1.980,99 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 4.015,39 TL yargılama giderinin taktiren davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talebi halinde iadesine,
Dair verilen karar davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İSTİNAF YASA yolu açık olmak üzere karar verilip tefhim kılındı, hazır olanlara duruşma zaptından örnek verildi. 11/09/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır