Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/328 E. 2018/140 K. 05.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ
HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/328 Esas
KARAR NO : 2018/140

DAVA : Alacak-Sözleşmeden Kaynaklanan
DAVA TARİHİ : 26/02/2016
KARAR TARİHİ : 05/04/2018

Davacı vekilince istanbul 3.FSHHM’ne açılan sözleşmeden kaynaklanan alacak (itirazın iptali ) davasında bu mahkemece yargılama devam ederken HSK’nun 02/08/2017 tarihli ve 1071 sayılı kararı uyarınca İstanbul 3 ve 4. FSH Hukuk Mahkemelerinin 08/08/2017 tarihi itibarıyla faaliyetlerinin durdurulmasına, 3. FSH Hukuk Mahkemesinde görülmekte olan dava, iş ve arşiv dosyalarının 1. FSH Hukuk Mahkemesine devrine karar verilmiş ve dava dosyası uyap tevzii bürosunca mahkememizin 2017/328 esas numarasına kayıtlanmış, mahkememizce yapılan yargılamada mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmıştır.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkili ile akdetmiş olduğu franchise sözleşmesinde belirlenen koşul ve şartlar dahilinde … adresinde restoran açma ve işletme hakkı aldığını, müvekkilinin anlaşma çerçevesinde kendi üzerine düşen edimlerini eksiksiz ve zamanında ifa ettiğini, ancak davalının akdedilen sözleşme uyarınca müvekkilinden tedarik ettiği gıda ürünlerine (dondurulmuş köfte ve turşu) ilişkin ödemekle mükellef olduğu açık hesap borcunu, kendisine yapılan bildirime rağmen, yıl sonunda kapatacağından bahisle ertelediğini, ancak yıl sonunda da herhangi bir açık hesap mutabakatı yapmaya yanaşmadığını ve açık hesaptan kaynaklanan borcu için tanzim edilen fatura aslını da teslim almaktan imtina ettiğini, bunun üzerine müvekkili tarafından davalı aleyhinde … 3. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalının itirazı üzerine takibin durduğunu iddia ederek, itirazın iptalini, takibin devamını, 75.000 ABD dolarının takip tarihinden itibaren kamu bankalarının uyguladığı en yüksek mevduat faizi ile 103.192,38 TL.’nin, ihtarname tebliğ tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, davalının asıl alacağın %20’sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatı ödemesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile davacı arasında akdedilen franchise sözleşmesi kapsamında müvekkilinin davacıdan teslim aldığı ürünlere ilişkin tüm ödemelerini gününde yaptığını, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, buna rağmen davacının müvekkilini borçlu göstermek adına … 40. Noterliğinin … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile 103.192,38 TL ve 1.944,00 TL bedelli iki adet faturayı müvekkiline gönderdiğini, faturanın borç doğuran bir belge olmadığını ve sadece edimin ifa edildiğini gösterir bir belge olduğunu, davacının takip dayanağı fatura konusu malları müvekkiline teslim ettiğine ilişkin bir kısım sevk irsaliye fotokopisini dosyaya sunduğunu, ancak bu irsaliyelerin fotokopiden ibaret olduğunu, bu fotokopilerin içeriklerini kabul etmediklerini, aksine davacı yan müvekkiline mal vermeyi durdurduğundan, müvekkilinin davacı taraftan cezai şart talep etme hakkının bulunduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE,
Dava konusu, taraflar arasında akdedilen franchaise sözleşmesi uyarınca davalının davacıdan tedarik ettiği gıda ürünlerine ilişkin ödemekle mükellef olduğu açık hesap borcunu, kendisine yapılan bildirime rağmen, ödemediği , davacı yanca yapılan takibe davalının itiraz etmesi üzerine itirazın iptaline takibin devamı, %20′ den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatı ödemesi talebine ilişkin olarak açılmıştır.
5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 76. maddesi hükmü gereğince; bu Kanun’un düzenlediği hukuksal ilişkilerden kaynaklanan uyuşmazlıklarda Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi görevlidir. Öncelikle de, tarafların , davada “Fikri mülkiyet yada sinai mülkiyet hakkına veya hak sahipliğine” dayanması gereklidir. Dava konusu olayda ise, taraflar arasındaki ilişkinin tamamen davalının davacıdan tedarik ettiği gıda ürünlerine ilişkin ödemekle mükellef olduğu açık hesap borcundan doğduğu anlaşılmaktadır. Mahkemelerin görevi kanunla düzenlenmiş olup, görev kuralları, kamu düzenine ilişkindir ve temyiz dahil, yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınır. İhtisas mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki, görev ilişkisidir. Bu durumda, dava dilekçesindeki açıklamalar, dava dosyası içerisindeki tarafların iddia ve savunmaları itibariyle, davalının davacıdan tedarik ettiği gıda ürünlerine ilişkin ödemekle mükellef olduğu açık hesap borcuna ilişkin olarak açılan davada uyuşmazlığın çözümünde 5846 sayılı FSEK’in, 6769 sayılı sınai mülkiyet kanununun uygulama alanı bulunmadığından, uyuşmazlığın çözümünde fikri sınai haklar hukuk mahkemesinin görevli bulunmadığı nazara alınarak görevsizlik kararı verilmesi gerekmiştir. ( aynı yönde Yargıtay 11.HD’nin 2016/852 esas, 2017/3865 karar ve 19.6.2017 tarihli son ilamları, keza 11.HD.’nin 2012/9232 Esas 2012/12240 Karar ve 11.07.2012 tarihli ilamları, Yargıtay 11.HD’nin 2016/3378 esas, 2017/2139 karar ve 13/04/2017 , BAM 16.HD’nin 2017/1173 Esas2017/3520 ve Karar ve 22.11.2017 tarihli , İstanbul BAM 37.HD’in 2017/1569 esas, 2017/1640 karar ve 21.9.2017 tarihli ilamlarında aynı hususa işaret edilmektedir. )
Açıklanan nedenlerle mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulması gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre
Görev hususunun res’en mahkemece dikkate alınacak olması hususu gözetilerek MAHKEMEMİZİN GÖREVSİZLİĞİNE, Dava dilekçesinin USULDEN REDDİNE,
HMK 20.madde uyarınca Dosyanın süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleşme tarihinden kanun yoluna başvurulmuş ise bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren iki haftalık süre içinde mahkememize müracaat edilmesi halinde dosyanın yetkili ve görevli İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
Yargılama gideri ve vekalet ücretinin görevli mahkemede dikkate alınmasına,
Dair karar taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 HAFTA içerisinde İSTİNAF YASA yolu açık olmak üzere karar verilip tefhim kılındı. 05/04/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır