Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/307 E. 2020/412 K. 24.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/307
KARAR NO : 2020/412

DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ : 24/12/2015
KARAR TARİHİ : 24/12/2020

HSK’nun 02/08/2017 tarih ve 1071 sayılı kararı gereğince İstanbul 3. ve 4. FSHH Mahkemelerinin 08/08/2017 tarihi itibarıyla faaliyetlerinin durdurulmasına, 3. FSHH Mahkemesinde görülmekte olan dava, iş ve arşiv dosyalarının Mahkememize devrine karar verildiğinden, kapatılan İstanbul 3. FSHHM’nin 2015/265 E. sayılı davası Mahkememize tevzi edilerek 2017/307 E. sırasına kaydı yapılmakla, Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın İptali (Fikir Ve Sanat Eseri Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili …’ı fonogram yapımcılarının bir araya gelerek oluşturduğunu, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununun 42. maddesi gereğince kurulduğunu, müvekkili ile davalı-borçlu arasında imzalanan 28.11.2006 tarihli Radyo ile Yayın İzni sözleşmesinin tarafların karşılıklı edimlerini hüküm altına aldığını, Müvekkili ile davalı-borçlu şirket arasında imzalanan meslek birlikleri lisans sözleşmesinin 8. maddesinde lisans alanın sözleşme süresi içerisinde ödeyeceği mali hak bedelinin belirtildiğini, taraflar arasında yapılan sözleşmenin 8. maddesinin 4. bendinde sözleşmenin otomatik olarak yenileceğini, yenileceği yıllar için yapılacak olan ödemeler ile ilgili tüm ayrıntıların açıkça belirtilmiş olduğunu, 6.bendinde de gecikme tazminatı ödeneceğinin hüküm altına alındığını, görülecek davada 28.11.2016 tarihli sözleşme gereği müvekkilinin davalı şirketten mali hak bedeli olduğu hususunun sabitleneceğini, müvekkili ile davalı arasında yapılan 28.11.2006 tarihli sözleşmenin 10. maddesinde sözleşmenin süresi ve feshinin açık bir şekilde düzenlendiğini, sözleşmeye göre “Taraflardan biri, sözleşmenin sona erme tarihinden en geç bir ay öncesinde, sözleşmeyi haklı nedenlerle sona erdirmek istediğini ifade eden ve fesih nedenini ayrıntılı olarak anlatan bildirimi noter kanalı ile yazılı olarak karşı tarafa bildirmediği takdirde sözleşme aynı şartlarda yıldan yıla yenilenerek devam eder” hükmünün yer aldığı, davalı şirketin müvekkiline noter kanalı ile bildirim yapmadığını, bu sebeple sözleşmenin ilgili maddesinden de anlaşılacağı üzere sözleşmenin aynı şartlarda yıldan yıla yenilenerek devam ettiğini, davalının açıkça kötü niyetli olduğunu, yapılan sözleşmeye istinaden müvekkili meslek birliğine hangi oranda borcu olduğunu bildiği halde ödemes yapmadığını, bakiye borcunu da ödemediğini, alacaklarının tahsiline yönelik davalı şirkete karşı … 14. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile ilamsız takip yapıldığını, davalı şirketin borca, faize ve ferilerine itiraz ettiğini, söz konusu itirazın haksız ve mesnetsiz olup, davayı sürüncemede bırakmaktan başka bir amaç taşımadığını, bu nedenle itirazın iptalini ve takibin devamını, takip konusu alacağın %20′ sinden az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkilinin … ilinde faaliyet gösteren bir firma olduğunu, yetkisiz yerde açılan davaya itiraz ettiklerini, müvekkili firmanın 07/05/2012 tarihinden itibaren radyosunu ve tüm yayın haklarını Türkiye genelinde yayın yapan ve … bünyesindeki … A.Ş ye kiraladığını, ayrıca yayın yapmadığını, bu hususu davacı Meslek Birliği yetkililerinin bilmesine karşın haksız yere müvekkilinden talepte bulunulduğunu, bu nedenle husumet itirazında bulunduklarını, ayrıca müvekkili şirkete tebliğ edilen ödeme emrinden, alacağın hangi sözleşmeye ve hangi cari hesap dönemine ilişkin olduğunun belirsiz olduğunu, davacı Meslek Birliğine … tarihine kadar olan tüm borçların icra tehdidi ile ödendiğini ve tarafların 25/01/2013 tarihinde ekli makbuz ve ibraname ile birbirlerini gayri kabili rucu ibra ettiklerini, müvekkili şirketin davacı Meslek Birliği ile devam eden yeni bir sözleşmesinin de bulunmadığını, davacı Meslek Birliği tarafından … 14. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile başlatılan haksız takibe taraflarınca süresinde itiraz edildiğini, davacı Meslek Birliğinin haksız yere itirazın iptali davası açtığını, müvekkilinin 07/05/2012 tarihinden itibaren radyosunu, Türkiye genelinde yayın yapan ve … bünyesindeki … A.Ş’ ne kiraladığını, … olarak ayrı yayın yapıldığını, davacı Meslek Birliğinin ilgili firmadan tüm yurt geneli için ücret aldığını, müvekkili şirket tarafından yayın yapılmadığı halde mükerrer ücret talep edildiğini, mükerrer tahsilatın haksız olduğunu ve davanın reddini beyan etmiştir.
… 14 İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyası istenmiştir.
HMK 266. madde kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
29/03/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle: Taraflar arasındaki sözleşmeye göre, icra takip tarihi itibariyle davacı meslek birliğinin davalı şirketten 7.158,55-TL asıl alacak ile 2.642,71 -TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 9801,26-TL tutarında alacağı bulunduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
… 3. AHM aracılığı ile alınan 24/05/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle: Davalı tarafından tutulan defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin Vergi Usul Kanunu’nun Tasdike Tabi Defterler başlıklı 220 nci. Tasdik Zamanı başlıklı 221 inci maddelerine, Türk Ticaret Kanunu nun Defter Tutma Yükümlülüğü başlıklı 64. maddesine uygun şekilde yapıldığı, davalı firmanın 2012 yılı açılış kayıtlarında davacı kuruma ait borç rakamı olmadığı, 2012 yılında tarafına düzenlenen faturalar ile 2012 ve 2013 yıllarında yapmış olduğu ödemelerin kendi kayıtlarında yer almadığı, taraf vekilleri arasında düzenlenen 25.01.2013 tarihli ibraname ile geçmiş dönem borçları için açılan icra dosyaları borçlarını ve 2012 yılında adına düzenlenen faturalara ait borcun bir kısmını ödeyerek kayıtlarına geçirmediği, bu borçları kabul etmiş sayılacağı, davacı kurumun davalı şirkete 07.12.2012 tarihli ihtarname göndererek borcun ödenmesini aksi halde sözleşmedeki fesih hükümlerini kullanma hakkına sahip olduğunu bildirdiği, sözleşmenin 8.07 maddesi gereği davacı kurumun yazılı uyarısına karşın ödemenin 30 (Otuz) günü geçen bir süre için gecikmesi durumunda sözleşmeyi fesih ve akdin icrasını durdurmaya hakkı olduğunu, davacı firma tarafından talep edilen 2012 yılı alacakları için fatura düzenlendiği halde 2013 yılına ait sözleşme bedeli için hiçbir fatura düzenlenmediği, muhatabına borcu için bir bildirim yapıldığına dair dosyada bir bilgi bulunmadığı, davalı şirkete gönderilen 07.12.2012 tarihli ihtarname ile yapılan ödeme arasında 30 günden fazla bir süre sonra olması nedeni ile davacının sözleşmeden doğan hakkını kullanarak sözleşmeyi fesih ettiği, bu yüzden fatura düzenlemediği, bu nedenle davacı kurumun davalı şirketten talep edebileceği tutarın; 2012 yılı faturaları toplamı olan 4.048,05 TL’den 25.01.2013 tarihinde yapılan 577,00 TL ‘nin düşmesi sonu kalan 3.471,05 TL olduğunun tespit edildiği bildirilmiştir.
18/03/2019 tarihli bilirkişi kurulu raporunda özetle: Davalı yanın dava dosyasına sunmuş olduğu 07.12.2012 tarihli davacı ihtarnamesinde, fesih haklarının saklı tutulduğu ifade edilmiş olmakla, 23.01.2013 tarihli ibraname ve sonrasında davacı yan tarafından yapılmış herhangi bir fesih ihtarı bulunmadığı dikkate alındığında, sözleşmenin takip tarihi itibarıyla yürürlükte olduğunun anlaşıldığı, davalı yanın buna göre 2012 yılı hak kullanım bedellerinden bakiye 3.471,05 TL ile sözleşme şartları çerçevesinde 2013 yılı hak kullanım bedeli olarak hesaplanan 3.713,87 TL (2013 yılında fatura düzenlenmemiş olduğundan KDV hariç tutar dikkate alınmıştır) olmak üzere davacı yana toplamda 7.184,92 TL borçlu olduğu, dava dosyasında yer alan 07.05.2012 tarihli devir sözleşmesi ile davalı yanın tüm yayın haklarını dava dışı … A.Ş. ne devir ettiği görülmekle, söz konusu devir işlemini davacı yana bildirip bildirmediği hususunun önem arz ettiği, devir sözleşmesinin davacı yan bilgisi ve kabulü dahilinde yapılmış olması halinde bu tutardan dava dışı … A.Ş.nin sorumlu olacağı, aksi halde davalı yanın takipte bu tutar kadar borçlu olacağının kabulü gerektiği, dava dosyasında davalı yanın söz konusu yayın hakları devrini davacı kuruluşa bildirdiğine dair herhangi bir belge yer almamakla, buna rağmen davalı yanın, davacı yanın dava dışı …A.Ş. den hak kullanım bedelleri tahsil ettiğini, bu anlamda kendisinden mükerrer tahsilat yapıldığını iddia ettiği, takdirin Mahkemeye ait olmak üzere var ise davacı yanın dava dışı … ile aralarındaki ticari ilişkiye ait muavin hesap ekstresini 2012 yılından itibaren sunması halinde, davalı iddialarının değerlendirilebileceği, davacı yanın takipte işlemiş faiz talep ettiği görülmekle, sözleşmenin 8.1 ve 8.6 madde hükümleri dikkate alınarak, davacı yanın takipte toplamda 2.234,70 TL işlemiş faiz talep edebileceği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
18/12/2019 havale tarihli bilirkişi kurulu ek raporunda özetle: Kök rapordaki tespit ve değerlendirmelerin aynen muhafaza edildiği bildirilmiştir.
BÜTÜN DELİLLER BİRLİKTE DEĞERLENDİRİLDİĞİNDE:
Dava: Taraflar arasında imzalanan sözleşme hükümleri gereğince, davalının ödemekle yükümlü olduğu fatura bedellerini ödememesinden dolayı, … 14. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine, davalının itiraz etmesi üzerine takibin durdurulması nedeni ile itirazın iptaline, takibin devamına ve %20 ‘den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine ilişkindir.
Davacı Meslek Birliği ile davalı şirket arasında sözleşmeye dayalı ticari bir ilişki olduğu, taraflar arasında 28/11/2006 tarihli Radyo İle Yayın İzni Sözleşmesi imzalandığı anlaşılmıştır. Sözleşmenin hukuken geçerli bir şekilde akdedildiği hususunda taraflar arasında ihtilaf bulunmamaktadır.
Türk Ticaret Kanunu ile Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca usulüne uygun tutulan ticari defter ve belgelerin sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, bilirkişi incelemesine göre davacı Meslek Birliği’nin ticari defter, kayıt ve dayanağı belgelerin birbirini teyit etmesi nedeni ile TTK 85. maddesi gereğince delil niteliğine haiz olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce itibar edilen 18/03/2019 tarihli bilirkişi kurulu raporunda da belirtildiği üzere: Davalı şirketin sunduğu 07.12.2012 tarihli davacı ihtarnamesinde, fesih haklarının saklı tutulduğunun ifade edildiği, 23.01.2013 tarihli ibraname ve sonrasında davacı Meslek Birliği tarafından yapılmış herhangi bir fesih ihtarının bulunmadığı, sözleşmenin takip tarihi itibarıyla yürürlükte olduğunun anlaşıldığı, davalı şirketin buna göre 2012 yılı hak kullanım bedellerinden bakiye 3.471,05 TL ile sözleşme şartları çerçevesinde 2013 yılı hak kullanım bedeli olarak hesaplanan 3.713,87 TL olmak üzere davacı Meslek Birliğine toplamda 7.184,92 TL borçlu olduğu, 07.05.2012 tarihli devir sözleşmesi ile davalı şirketin tüm yayın haklarını dava dışı … A.Ş.’ne devir ettiği, ancak devir işleminin davacı Meslek Birliğine bildirildiğine ve davacının, … A.Ş.’den hak kullanım bedellerini tahsil edip bu anlamda mükerrer tahsilat yapıldığına dair davalı tarafça delil ibraz edilmediği, sözleşmenin 8.1 ve 8.6 madde hükümleri dikkate alınarak, davacı Meslek Birliğinin 2.234,70 TL işlemiş faiz talep edebileceği, böylece davanın kısmen kabulü ile 7.184,92 TL asıl alacak ve 2.234,70 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 9.419,62 TL üzerinden takibin devamına, talep yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda açıklandığı üzere
DAVANIN KISMEN KABULÜNE,
1-… 14.İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptaline, 7.184,92-TL asıl alacak ve 2.234,70-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 9.419,62-TL üzerinden takibin devamına,
2-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Talep yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine,
4-643,45 TL ilam harcından peşin harcın mahsubu ile eksik 475,47 TL harcın davalıdan tahsiline,
5-Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 5.910,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 416,60 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafın yapmış olduğu 27,70 TL başvuru harcı, 167,98 peşin harç, 872,00 TL tebligat masrafı, 2.200 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.267,68 TL yargılama giderinden taktiren 2.700,00 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı tarafın yapmış olduğu 60,00 TL tebligat masrafı, 1.000 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.060,00 TL yargılama giderinden taktiren 353,33-TL nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talepleri halinde iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İSTİNAF YASA YOLU AÇIK olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 24/12/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır