Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/25 E. 2019/100 K. 05.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ
HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/25 Esas
KARAR NO : 2019/100

DAVA : Marka hakkına tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, önlenilmesi, durdurulması, tazminat talepli
DAVA TARİHİ : 10/02/2017
KARAR TARİHİ : 05/03/2019

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka hakkına tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, önlenilmesi, durdurulması, tazminat talepli davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA; Davacı Dava Dilekçesinde özetle; Müvekkilin “…” isminin marka haline getirdiğini, özellikle dış giyim ve aksesuarlarında kalitesinin yüksek olduğunu; markanın Avrupa ülkelerinde önemli bilinirliği olduğunu,Müvekkili …; Türk Patent Enstitüsü nezdinde, … Kodu 03,14,18,20, 21,24,25, 28 olan emtiayı kapsayan “…” isim markasını, 13.12.2012 tarihinden 13.12.2022 tarihine kadar …-Ticaret markasıyla 04/05/2004 tarihinde tescil ettirdiğini, … tescil no.lu “…” ve … başvuru ııo.lu kuru kafa şekil marka başvurularının da bulunduğunu, davalı hakkında … 3. Fikri ve Sınai Haklar hukuk Mahkemesinde … d.iş sayılı dosyasında delil tespiti yapıldığını, ürünlerin taklidinin davalı işyerinde ele geçtiğini, davacı markasının kullanılmasının tüketici nezdinde müvekkilinin markası ile iltibas yaratacağını ve karışıklığa sebebiyet vereceğini; Davalının, müvekkiline ait tescilli markaya tecavüzünün ve bu eyleminin haksız rekabet oluşturduğunun tespiti ile tecavüzün ve markanın ihlalinin men’ine,,el konulan taklit ürünleri davalının bir lisans anlaşması ile hukuka uygun satışa sunmuş olması halinde ödeyeceği lisans bedelinden fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 10,000,00 TL maddi tazminatın , 30.000.00 TL manevi tazminatın davalılardar tahsili ile hüküm özetinin gazetede ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE
Dava konusu uyuşmazlık, davacının tescilli markasına davalı yanca gerçekleştirilen , markaya tecavüzünün ve bu eyleminin haksız rekabet oluşturduğunun tespiti ile men’ine, davalının bir lisans anlaşması ile hukuka uygun satışa sunmuş olması halinde ödeyeceği lisans bedelinden fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 10,000,00 TL maddi tazminatın , 30.000.00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsili ile hüküm özetinin gazetede ilanına karar verilmesi istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
HMK 266. madde gereğince mali bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Teknik yönden değişik iş dosyası kapsamında bilirkişi Şahin Akkaya tarafından yapılan inceleme ve rapor kapsamı da hükme esas alınmıştır.
Türk Patent ve marka kurumundan marka tescil belgeleri ile değişik iş dosyası celp edilmiştir.
Mali bilirkişi raporlarında özetle; Davacı vekilinin 23.05.2018 tarihli dilekçesi ekinde sunduğu emsal lisans sözleşmesinin 1. Maddesi ile lisans alan yılda 3.000.000,- EURO minimum ciro taahhüt etmiş olup, 2. Maddesi ile franchise alanın tahakkuk eden net satış cirosunun KDV hariç %5’ine tekabül eden bir satışla ilişkili lisans hakkını lisans verene ödeyeceğinin açıkladığını,davacı yanca delil tespitinin 11.11.2016 tarihinde yapıldığını, davanın 10.02.2017 tarihinde açıldığını, 11.11.2016 tarihinden dava tarihi olan 10.02.2017 tarihine kadar lisans bedelinin hesaplanmasının gerektiğini, Davalılara ait “…ve adi ortağı …” unvanlı işyerinin Haziran/2016 tarihinde faaliyete başladığı, 2016 yılı işletme defterinin 22.06.2016 tarihinde … 16. Noterliği’nin … yevmiye numarası ile, 2017 yılı işletme defterinin 29.12.2016 tarihinde … 16. Noterliği’nin … yevmiye numarası île tasdik edildiğini,Davalıların düzenlediği faturaların “elbise”, “bluz”, “etek” gibi genel adlarla düzenlendiği, herhangi bir marka belirtilmediğini, davaya konu ürün satışlarının ayırt edilemediğini, 11.11.2016- 10.02.2017 tarihleri arasındaki tüm satışlarının 14.252,74 TL. Olduğunu, emsal lisans sözleşmesinde belirtilen % 5 lisans bedeline göre 14.252,74 TLX%5 = 712,64 TL olacağını, İTO’dan gelen yazı kapsamında cironun % 15’inin de emsal Lisans bedeli olabileceği hususu dikkate alındığında ise, % 15 lisans bedeline göre 14.252,74 TL X % 15 = 2.137,91 TL.nin Lisans bedeli olarak hesaplanacağını bildirdiği anlaşılmıştır.
Ancak salt taraf cirolarına göre emsal lisans bedeli hesaplanamayacağı hususu sabittir. Zira değişik iş dosyası kapsamında bilirkişi Şahin Akkaya tarafından yapılan inceleme ve rapor kapsamına göre davalı işyerinde toplamda 1765 adet ürün ele geçmiş, bu miktar ise ürün çeşitliliğine göre oldukça fazla bir miktar olup, ayrıca elbise, tunik,hırka, eşofman takımı,triko takımları gibi ürün çedinin bol olduğu ve ürünler üzedinde davacının bizatihi marka ve logusunun bulunduğu görsel resimlerden anlaşılmıştır.
Yine davalı İşyerleri Laleli gibi yabancı turistlerin yoğun ilgi gösterdiği merkezlerden olup, mali bilirkişinin belirlediği lisans bedeli çok düşük bedel olup, ele geçen ürün sayısına göre ihlal edeni adate mükafatlandırır niteliktedir. Davacının maddi tazminat talebi yanında eylemin durdurulması ve önlenmesi taleplerini içerdiğinden, ihlal edeni tekrar harekete geçirecek ölçülerden de uzak olması gereklidir. Bu durumda maddi tazminat BK hükümlerine göre mahkememizce takdir edilmiştir.
Davacının tercih ettiği tazminat şeklî olan lisans uyarınca, davacının davalıdan talep edebileceği maddi tazminat tutanın gerçeğe uygun hesap etme imkanı olmadığı, Ancak, dava konusu markanın bilinen ve ülkemizde de tescilli marka kapsamında olması ve korumadan faydalanma süresi göz önünde bulundurularak, emsal Lisans bedeli ile ilgili %15 oranı uygulandığında davacının bilinen bir marka olması nedeniyle belirli bir kapasitede satış ve ciro yapacağı gerçeğinden hareket ile keza davacının markasının benzeri olan ürün satışlarının piyasada ortalama değeri, bu neviden satışları içerisindeki payı, davacı markasının tescilli marka olması nedeniyle belirli bir marka değerinin bulunmasının tüketici için tercih sebebi olduğu, dolayısıyla Marka hakkına tecavüz edenin, markayı bir lisans anlaşması île hukuka uygun şekilde kullanmış olması halinde ödemesi gereken lisans bedeline göre davacının davalıdan talep edebileceği maddi tazminat tutarı davacı yanca 10.000 TL olarak talep edilmekle, bu talep makul bir talep olarak değerlendirilmiştir.
Somut dava dosyasında incelenen deliller ve somut olayın özelliği nazara alındığında davalıların tacir olarak işletme işlettiği , davacının markasını bilmediğinin ileri sürülemeyeceği, ele geçen ürün sayısı ve çeşitlilik dikkate alındığında , davacı markasının bilenen marka olması halen ülkemizde markanın geçerli olması gerçeğinden hareketle BK hükümlerine göre 10.000- TL maddi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesi gerekmiştir.
Borçlar Kanunu’ nun 51. maddesine göre somut olayın özelliklerine, kusurun ağırlığına ve hakkaniyete göre davacının talep ettiği maddi tazminat taleplerinin yerinde olduğu, sebepsiz zenginleşmeye yol açmadığı gibi, talep edilen tazminat miktarlarının günün ekonomik koşullarına ve ele geçen ürün niteliğine göre makul ve tescilli bir marka için talep edilebilecek kadri maruf talepler olduğu anlaşılmıştır.
Davacı manevi tazminatta da talep etmiştir. KHK m. 62/1-b’de, marka hakkı tecavüze uğrayan marka sahibinin manevi tazminat talep edebileceği belirtilmiştir. Mütecavizin kusurlu olması şartıyla, markası ile işletmesinin ticari hayattaki imajının ve kendisine duyulan güvenin sarsılması nedeniyle, marka sahibinin ticari ve kişisel varlığında meydana gelen olumsuz sonuçların ortadan kaldırılması amacıyla manevi tazminat ödenmesine karar verilebilir. Ancak KHK’da hangi hallerde manevi tazminata hükmedilebileceği belirtilmemiştir. Somut olayda davalı tarafından taklit ürünler ticari saha içinde yani işyeri içinde ele geçirilmiştir. Somut olayda davalı, basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğünü ihlal ederek, davacıya ait markayı taşıyan ürünleri taklit olduğunu bilerek satışa sunduğu ve davacının marka hakkına tecavüz eylemini gerçekleştirdiği anlaşılmaktadır. Davalı, davacıya ait markanın tanınmışlığından yararlanarak, taklit ürünler satması , davacının haksız rekabet içinde bulunduğunu göstermektedir. Davalının, davacının marka hakkına tecavüz eylemi ve haksız rekabeti kusur niteliğinde olduğundan davacının manevi tazminata hak kazanacağından hareket ile somut olayın özelliği hak ve nesafet ilkesi gereği 5.000 -TL manevi tazminatın ödenmesine , hükmün ilanında davacının hukuki menfaati bulunduğundan ilan istemininde kabulüne karar verilerek yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur..
HÜKÜM; Yukarıda açıklanan gerekçe kapsamına göre;
1- Davalıların eyleminin davacıya ait tescilli marka hakkına tecavüz ve haksiz rekebet gerçekleştirdiğinin tespitine, durdurulmasına, önlenmesine,
-Marka hakkını ihlal nedeniyle 10.000 TL maddi tazminatın, davalılardan tahsiline,
-5.000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine,
-Karar kesinleştiğinde hüküm özetinin Türkiye’de tirajı yüksek bir gazetede bir kez ilanına masrafın davalılardan tahsiline,
-Mahkememizin 16.2.2017 tarihli ihtiyati tedbir kararının devamına, istanbul 3.FSHM’nin 2016/98 diş sayılı dosyası kapsamında davacı markasını taşıyan taklit ürünlerin karar kesinleştiğinde masrafı davalıdan alınarak imhasına,
-… 3.FSHM’nin … diş sayılı dosyası kapsamında yapılan ve ayrıhtısı gerekçeli kararda açıklanacak marsafların da davalılar üzerinde bırakılmasına,
2-1.024,55 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 341,55 TL harcın davalıdan tahsiline,
3-Kabul edilen maddi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 1.200,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereke ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 600,00 TL vekalet ücretinin davalıdan davalılardan müştereke ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Kabul edilen marka hakkına tecavüz ve haksız rekabetin tespiti talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 3.931,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 600,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılardan müştereken ve müteselsilen verilmesine,
7-Davacı tarafın yargılama giderlerinden olan asıl davada 31,40 TL başvuru harcı 683,10 peşin harç 211 TL tebligat ve müzekkere masrafı, 900 TL bilirkişi ücreti, d.iş dosyasında yapılan yargılama gideri olan 29,20 TL başvuru harcı, 48,10 Peşin harç, 500 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.402,80-TL yargılama giderinin taktiren 2/3 ünün davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
Dair verilen karar davacı vekili ile davalılar vekili ve davalı asilin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İSTİNAF YASA yolu açık olmak üzere karar verilip tefhim kılındı, hazır olanlara duruşma zaptından örnek verildi.05/03/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır