Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/179 E. 2020/347 K. 12.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ
HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/179
KARAR NO : 2020/347

DAVA : FSEK – Mali ve Manevi Haklara Tecavüzün Tespiti, Önlenilmesi, Maddi-Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 23/12/2011
KARAR TARİHİ : 12/11/2020

HSK’nun 02/08/2017 tarih ve 1071 sayılı kararı gereğince İstanbul 3. ve 4. FSHH Mahkemelerinin 08/08/2017 tarihi itibarıyla faaliyetlerinin durdurulmasına, 3. FSHH Mahkemesinde görülmekte olan dava, iş ve arşiv dosyalarının Mahkememize devrine karar verildiğinden, (Kapatılan) İstanbul 3. FSHHM’nin 2011/251 E. sayılı davası Mahkememize tevzi edilip 2017/179 E. sırasına kaydı yapılmakla yapılan açık yargılama sonunda
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVADA
Davacı – karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalıların müvekkili firmanın kurucu ve eski ortaklarının halihazırda yöneticisi ve ortağı olduğu firmalar olduğunu, şirket ortaklarından …’ın, muhtemelen diğer ortaklar ile birlikte müvekkili şirketin ticari sır kapsamındaki çok gizli yazılımını hukuka aykırı bir biçimde ele geçirerek şirket dışına izinsiz çıkardıklarını, … Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma ile birlikte yapılan arama ve el koyma işlemlerinde, bu beyanların tamamın doğru olduğunu gösterir belge ve kayıtlara ulaşıldığını, müvekkili firmaya ait ticari sır/fikir eserinin, şu an itibariyle Ulusal Yazılım Sertifikasyon veritabanına yüklendiğini ve bu yolla hukuki ve cezai olarak koruma altına alındığını, müvekkilinin kopyalanan yazılımın aynı zamanda kullanılmaya da başlandığını ve bu durumun müvekkili haklarına tecavüz teşkil ettiğini iddia ederek, tecavüzün tespitini, önlenmesini, men’ini, 10.000,00 TL. maddi ve 10.000,00 TL. manevi tazminatın, dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, 5846 sayılı kanunun 68/1. maddesi gereğince yazılımın bu konunun hükümleri uyarınca tespit edilecek rayiç bedelin üç katının ayrıca davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, davalıların elinde bulunan yanlış ve yanıltıcı nitelikteki yazı, reklam ve ibarelerin ortadan kaldırılmasını hükmün ilanını talep ve dava etmiştir.
Davalılar – karşı davacılar vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle: Davaya konu …’nin davacı kuruluştan önce ticaretleştirilerek ve satışının yapıldığı bir eser olduğunu, tüm haklarının müvekkillerinden … şirketine ait olduğunu, müvekkilinin sahibi olduğu yazılımın … yazılımı ile hiçbir ilişkisinin olmadığını, her iki yazılımın bağımsız fikir ürünleri olduğunu iddia ederek, asıl davanın reddini, yazılımların ayrı ayrı hususiyetlerinin tespitini, davacı – karşı davalının eser üzerindeki müvekkili haklarına tecavüzünün ve haksız rekabetin tespitini, 30.000,00 TL maddi, 25.000,00 TL manevi tazminat ile 30.000,00 TL tazminatın tahsilini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN 2012/13 E. SAYILI DAVADA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Dava dışı … Şti tarafından izinsiz olarak kopyalanıp, … ismi ile piyasaya sürülen ve orijinal adı … olan yazılım programının sahibi olduğunu, davalının … isimli bu kopya programı kullandığını, bu durumun müvekkilinin FSEK’ten kaynaklanan haklarına tecavüz teşkil ettiğini, müvekkilinin maddi ve manevi zarara uğraması nedeniyle maddi ve mavevi tazminat talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacının iddialarının yersiz olduğunu, davacının dava dışı … Ltd. Şti aleyhine aynı dava konusunda açtığı İstanbul 3. FSHHM sinin 2011/251 E. sayılı davada tedbir talebinin reddedildiğini, bu davanın halen derdest olduğunu beyan etmiştir.
Feri Müdahil vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkilinin … sistemi isimli yazılım programının sahibi olduğunu ve bu programını Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları ve Sinema Genel Müdürlüğüne tescil ettirdiğini, davacının iddialarının yersiz olduğunu, aynı konuda davacının İstanbul 3. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinde derdest dava bulunduğunu, derdestlik itirazlarının bulunduğunu beyan etmiştir.
BİRLEŞEN İSTANBUL 2. FSHHM’NİN 2012/10 E. SAYILI DAVADA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkili şirketin … Piyasa Yönetim Sistemi isimli bir yazılımın sahibi olduğunu, bu programın dava dışı …Şti.’ne ait “…” isimli yazılım ile aynı olduğunu, davalı tarafından “…” isimli programın kullanıldığı ve satışının yapıldığı, “…” isimli program ile müvekkiline ait “…” yazılımın aynı olduğunun, davalı tarafın mali ve manevi haklara tecavüz ettiğinin tespitini, tecavüzün ref’ini, 5.000,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi tazminatın ve yazılımın rayiç bedelinin üç katı fazlasının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkili şirketin elektrik enerjisi üretim ve satışı ile uğraştığını, dava konusu “…” isimli yazılımın ise konusu itibarı ile çalışma alanları dışında olduğunu bu nedenle kullanımın mümkün olmadığını, ürünün kullanılmadığı gibi aynı zamanda kopyasının da bulunmadığı ve tedavüle de çıkartılmasının mümkün olmadığını, esas ihtilafın davacı firma ile dava dışı Tekniks Limited Şirketi arasında olduğunu, müvekkiliyle ilgisi olmadığını, davanın reddini beyan etmiştir.
BİRLEŞEN İSTANBUL 2. FSHHM’NİN 2012/11 E. SAYILI DAVADA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkil şirketin … Piyasa Yönetim Sistemi isimili bir yazılımın sahibi olduğunu, bu programın dava dışı “… Şti.” ye ait “…” isimli yazılım ile aynı olduğunu, davalı tarafından “…” isimli programı kullandığını ve satışının yaptığını, bu nedenle “…” isimli program ile müvekkiline ait “…” yazılımın aynı olduğunun ve davalı tarafın mali ve manevi haklara tecavüz ettiğinin tespitini, tecavüzün ref’ini ve 5.000,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline ve yazılımın rayiç bedelinin üç katı fazlasının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkili şirketin elektrik enerjisi üretim ve satışı ile uğraştığını, dava konusu “…” isimli yazılımın ise konusu itibarı ile çalışma alanları dışında olduğunu bu nedenle kullanımın mümkün olmadığını, ürünün kullanılmadığı gibi aynı zamanda kopyasının da bulunmadığı ve tedavüle de çıkartılmasının mümkün olmadığını, esas ihtilafın davacı firma ile dava dışı … Şirketi arasında olduğunu, müvekkiliyle ilgisi olmadığını, bu nedenlerle davanın reddini beyan etmiştir.
TPMK kayıtları istenmiş, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
16/05/2014 tarihli bilirkişiler …, … ve … tarafından düzenlenen bilirkişi kurulu raporunda özetle: Her iki yan bilgisayar programının da eser niteliğini haiz olduğu, bu meyanda esasen taraflar arasında da bir uyuşmazlık bulunmadığı, bilgisayar programı türündeki eserlerde, eserde bulunması gereken “hususiyet” unsurunun daha sınırlı bir şekilde tezahür ettiği, “…” ibaresinin, Piyasa Mali Uzlaştırma Merkezinin kısaltması olduğu, bu bakımdan davalı yan yazılımında “…” ibaresinin yer almasının tek başına davacı yanın eser hakkına tecavüz edildiği sonucunu doğurmayacağı, taraf yazılımları arasında bazı benzerlikler bulunmasına rağmen muhtelif farklılıkların da yer aldığı, bilgisayar programlarında hususiyet unsurunun sınırlı bir anlama sahip olması nedeniyle taraf yazılımları arasındaki farklılıkların davalı yan eserini bağımsız bir eser niteliğine büründürmek bağlamında yeterli olduğu, diğer bir ifadeyle davalı yan eserinin davacı yan eserine tecavüz teşkil etmediği, dolasıyla eser hakkına tecavüze dayalı taleplerin de reddedilmesi gerektiği, dosya münderecatından anlaşıldığı üzere davacı – karşı davalının, davalı – karşı davacının bir kısım huzurdaki davada karşı davacı olmayan davalılar bir kısmı ise dava dışı kişiler olmak üzere müşterilerine ihtarda bulunarak taciz ettiği, nitekim bu ihtarların gönderildiği zamanda halihazırda bir eser hakkına tecavüz durumunun da sabit olmadığı ve bu meyanda davacı – karşı davalının eyleminin haksız rekabet teşkil ettiği, ancak davalı – karşı davacının haksız rekabet nedeniyle zarara uğradığını ispat edemediği dolayısıyla maddi tazminata hesaplama veya takdir yoluyla hükmedilebilmesine olanak bulunmadığı, konunun dosya kapsamında değerlendirilmesi zorunluluğu bulunduğu bu nedenle dosya kapsamından davalı – karşı davacı şirketler açısından haksız rekabete dayalı maddi tazminat hesabı yapılamadığı bildirilmiştir.
15/12/2014 tarihli bilirkişiler …, … ve … tarafından düzenlenen bilirkişi kurulu ek raporunda özetle: Bilgisiyar programlarında, nitelikleri gereğince kendinden önceki birikimden yararlanma ihtiyacının daha fazla olduğu bu sebeple hususiyet kavramının bilgisiyar programlarında daha dar yorumlanması gerektiği, hususiyet ile ilgili yapılan açıklamalar ışığında davalı yanın eserinin bağımsız bir eser olması için yeterli hususiyeti taşıdığı, davalı – karşı davacının bilgisayar programının sahibinin hususiyetini haiz olduğu kanaatine varılmış olması sebebi ile davacı vekilinin bilgisayar programının daha önce kayıt edilmiş olmasının bir önem taşımadığı, tarafların itiraz dilekçeleri incelendiğinde kök bilirkişi raporundaki görüşlerinden dönülmesini gerektirir bir hususun bulunmadığı, maddi tazminat talebinde bulunan davalılar – karşı davacıların zararı ispatlayamamış olduklarından, bu gibi durumlarda BK 42. maddesine göre uygun bir tazminata hükmedilebileceği, bu bağlamda Trend’in ticari defterlerinden ortaya çıkan 2011 yılı net kar olan 54.573 TL bakıldığında 5000 TL civarında bir rakamın makul olduğu bildirilmiştir.
20/04/2016 havale tarihli bilirkişiler …, …ve … tarafından düzenlenen bilirkişi kurulu raporunda özetle: Dava konusu uyuşmazlıktaki … ve … isimli yazılım programının FSEK 2/1 maddesi kapsamında hususiyet taşıyan eser niteliğinde olduğu, asıl davada davacı – karşı davalının … isimli yazılımı ile davalı – karşı davacının … isimli yazılımlarının sınıf tablolarının, sınıflar içerisindeki kodların, yazılım ve geliştirme yönlerinin farklı olması nedeniyle her iki yazılımın farklı olduğu ve davacı – karşı davalının eser mahiyetindeki yazılım programına davalı – karşı davacının yazılım programı ile ihlalde bulunulmadığı, karşı davada davacı – karşı davalının davalı – karşı davacıya karşı haksız rekabet fiilinde bulunmadığı, birleşen davanın davalılarının asıl davanın davalısından satın alıp kullandıkları … yazılımı nedeniyle davacının FSEK’ ten kaynaklanan haklarına ihlalde bulunmadıkları bildirilmiştir.
14/12/2016 tarihli bilirkişiler …, …, … tarafından düzenlenen bilirkişi kurulu raporunda özetle: Asıl dava ve karşı dava yönünden, … ve … isimli yazılım programlarının FSEK kapsamında hususiyet taşıyan eser statüsünde oldukları, her iki yazılımın farklı ve yoğun mesai gerektiren, 1 aylık sürede üretilmesi mümkün olmayan yazılımlar oldukları, hususiyet taşıyan her iki yazılım programı bakımından taraflarca eser hakkı ihlalinde bulunulmadığı, bu sebeple her iki dava bakımından eser hakkına tecavüze dayalı maddi ve manevi tazminat talepleri ile sair taleplerin yasal koşullarının oluşmadığı, anılan sebeplerle diğer davalıların da … yazılımını satın alıp kullanmış olmaları sebebiyle herhangi bir hak ihlalinde bulunmuş sayılamayacakları, karşı dava yönünden, davacının yasal yollara başvurmasının ve makul koşullara göre sahip olduğunu düşündüğü haklara dayalı olarak 3.kişilere yaptığı bildirimlerin yanıltıcı açıklama ve kötüleme niteliğini taşımadığı, yasal yollara başvurmanın dürüstlük kuralına aykırı davranışlar olarak görülemeyeceği, bu sebeple hukuka aykırılık unsurunun bulunmadığı ve ayrıca zarar koşulu da oluşmadığından davalı – karşı davacının haksız rekabete dayalı tazminat taleplerinin yasal koşullarının oluşmadığı bildirilmiştir.
25/05/2017 tarihli bilirkişiler …, …, … tarafından düzenlenen bilirkişi kurulu ek raporunda özetle: Değerlendirmeler soncunda kök raporda değişiklik gerektirecek bir sebep bulunmadığı bildirilmiştir.
06/11/2018 tarihli bilirkişiler …, …, … tarafından düzenlenen bilirkişi kurulu raporunda özetle: Dava konusu … ve … yazılımlarının FSEK 2/1 maddesi kapsamında eser niteliğinde olduğu, … yazılımının davacı – karşı davalı şirket tarafından 17/02/2011 tarihinde … kurumuna tescil edildiği, … yazılımının ise davalı – karşı davacı şirket tarafından 24/04/2011 tarihinde … sistemine tescilinin yapıldığı, program incelemelerinde; Her iki programın da kısa sürede oluşturulabilecek yazılımları olmadığı ve ayrı hususiyet taşıdığı, teknik incelemede her iki programın kod yapılarının farklı olduğunun tespit edildiği, bu kapsamda iki programın birbirinden farklı yazılımlar oldukları, teknik yönden yapılan tespit ve değerlendirmeler dikkate alındığında, her iki taraf ve birleşen davalar ile karşı dava yönünden tazminat ve kar kaybı hesabı yapılmasını gerektirecek bir bulguya rastlanmadığı bildirilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Asıl Dava: Davacıya ait … adlı yazılıma davalıların … isimli piyasaya sundukları yazılım suretiyle mali ve manevi haklara tecavüzde bulunulduğunun tespiti, önlenilmesi, FSEK 70. maddesi gereğince 10.000 TL maddi ve 10.000 TL manevi tazminat ayrıca 68/1 maddesi gereğince tespit edilecek rayiç bedelinin üç katının tahsili, tecavüz sebebiyle oluşan maddi durumun giderilmesine ilişkindir.
Karşı Dava: … yazılımının ve … Piyasa Yönetim Sistemi Yazılımının eser niteliğinde olduğunun tespiti, esere yönelik tecavüzünün ref’i, FSEK 68. maddesi gereğince 30.000 TL maddi tazminat, 15.000 TL manevi tazminat ve ayrıca fiilin haksız rekabet olduğunun tespiti ile buna dayalı olarak da 20.0000 TL maddi ve 20.000 TL manevi tazminat, haksız ve gerçeğe aykırı şikayet ve el koymaya dayalı olarak 10.000 TL maddi ve 10.000 TL manevi tazminata ilişkindir.
Birleşen İstanbul 1. FSHHM’nin 2012/13 E. sayılı dava: … isimli kopya olduğu iddia olunan yazılımın davalı tarafça kullanılması sebebiyle … yazılımına tecavüzünün, mali ve manevi haklara tecavüzün ref’i, maddi ve manevi tazminat ile FSEK 68. maddesi gereğince tespit edilecek rayiç bedelin tahsiline ilişkindir.
Birleşen İstanbul 2. FSHHM’nin 2012/10 E. sayılı dava: … isimli kopya olduğu iddia olunan yazılımın davalı tarafça kullanılması sebebiyle … yazılımına tecavüzünün, mali ve manevi haklara tecavüzün ref’i, maddi ve manevi tazminat ile FSEK 68. maddesi gereğince tespit edilecek rayiç bedelin tahsiline ilişkindir.
Birleşen İstanbul 2. FSHHM’nin 2012/11 E. sayılı dava: … isimli kopya olduğu iddia olunan yazılımın davalı tarafça kullanılması sebebiyle … yazılımına tecavüzünün, mali ve manevi haklara tecavüzün ref’i, maddi ve manevi tazminat ile FSEK 68. maddesi gereğince tespit edilecek rayiç bedelin tahsiline ilişkindir.
Yargılama esnasında birden çok bilirkişi raporu alınmış, Mahkememizce 20/04/2016, 14/12/2016 ve 06/11/2018 tarihli raporlara itibar edilmiştir.
Mahkememizce itibar edilen bilirkişi raporlarında da belirtildiği üzere: … ve … isimli yazılım programlarının FSEK 2/1. maddesi kapsamında hususiyet taşıyan eser niteliğinde olduğu, asıl davada davacı – karşı davalının … isimli yazılımı ile davalı – karşı davacının … isimli yazılımlarının sınıf tablolarının, sınıflar içerisindeki kodların, yazılım ve geliştirme yönlerinin farklı olması nedeniyle her iki yazılımın farklı olduğu ve davacı – karşı davalının eser mahiyetindeki yazılım programına davalı – karşı davacının yazılım programı ile ihlalde bulunulmadığı, karşı davada davacı – karşı davalının davalı – karşı davacıya karşı haksız rekabet fiilinde bulunmadığı, her iki yazılım programı bakımından taraflarca eser hakkı ihlalinde bulunulmadığından asıl ve karşı dava bakımından eser hakkına tecavüze dayalı maddi ve manevi tazminat talepleri ile sair taleplerin yasal koşullarının oluşmadığı, birleşen dava davalılarının da asıl davanın davalılarından … yazılımını satın alıp kullanmış olmaları sebebiyle davacının FSEK’ten kaynaklanan haklarını ihlal etmedikleri, karşı dava yönünden; Davacının yasal yollara başvurmasının ve makul koşullara göre sahip olduğunu düşündüğü haklara dayalı olarak 3.kişilere yaptığı bildirimlerin yanıltıcı açıklama ve kötüleme niteliğini taşımadığı, yasal yollara başvurmanın dürüstlük kuralına aykırı davranışlar olarak görülemeyeceği bu sebeple hukuka aykırılık unsurunun bulunmadığı ve ayrıca zarar koşulu da oluşmadığından davalı – karşı davacının haksız rekabete dayalı tazminat taleplerinin yasal koşullarının oluşmadığı kanaatine varıldığından asıl dava, karşı dava ve birleşen davaların reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
ASIL DAVANIN REDDİNE,
1-54,40 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile artan 242,60 TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
2-Tecavüzün Tespiti, Men’i, Ref’i talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 4.910,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
3-Maddi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 4.910,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Manevi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 4.910,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davalılar tarafından yapılan yargılama gideri olan 2.700,00-TL bilirkişi ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
7-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talepleri halinde iadesine,
KARŞI DAVANIN REDDİNE,
1-54,40 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile artan 1.504,85-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talepleri halinde davacılara iadesine,
2-Tecavüzün ve Haksız Rekabetin Tespiti, Men’i, Ref’i talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 4.910,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
3-Maddi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 4.910,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
4-Manevi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 4.910,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacıların yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerilerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talepleri halinde iadesine,
BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN 2012/13 E. SAYILI DAVASININ REDDİNE,
1-54,40 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile artan 94,10-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
2-Tecavüzün Tespiti, Men’i, Ref’i talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 4.910,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Maddi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 4.910,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Manevi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 4.910,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talepleri halinde iadesine,
BİRLEŞEN İSTANBUL 2.FSHHM’NİN 2012/11 E. SAYILI DAVASININ REDDİNE,
1-54,40 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile artan 94,10-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
2-Tecavüzün Tespiti, Men’i, Ref’i talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 4.910,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Maddi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 4.910,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Manevi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 4.910,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talepleri halinde iadesine,
BİRLEŞEN İSTANBUL 2. FSHHM’NİN 2012/10 E. SAYILI DAVASININ REDDİNE,
1-54,40 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile artan 94,10-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
2-Tecavüzün Tespiti, Men’i, Ref’i talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 4.910,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Maddi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 4.910,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Manevi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 4.910,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talepleri halinde iadesine,
Dair davacı – karşı davalı vekili Av…., davalı … A.Ş vekili …, davalı … A.Ş vekili …, davalılar karşı davacılar … ŞTi vekili Av…. yüzlerine karşı, Birleşen dava davalısı … A.Ş vekili Av….’in yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İSTİNAF YASA YOLU AÇIK olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 12/11/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır