Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/178 E. 2018/36 K. 31.01.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
.FİKRÎ VE SINAÎ
HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/178 Esas
KARAR NO : 2018/36

DAVA :Patente Tecavüz ve Haksız Rekabetin Tespiti, Durdurulması, Önlenilmesi, Tazminat
DAVA TARİHİ : 04/09/2012
KARAR TARİHİ : 31/01/2018

Patentin hükümsüzlüğü davası 3 nolu Fikri ve sınai Haklar Hukuk mahkemesinin 2011/245 esas numarasına tevzii edilmiş (3.FSHHM’nin 2012/214 esas,2015/204 karar sayılı ilamı ile patent hakkına tecavüz , Haksız Rekabetin Tespiti, Durdurulması, Önlenilmesi, Tazminat istemli açılan dava ise 3.FSHM’nin 2012/214 esas nolu dosyasına kayıtlanmış ve 2012/214 esas sayılı dosya 2011/245 esas numaralı dosya ile birleşmiştir) bu mahkemece yargılama 2011/245 esas nolu dosya üzerinden devam ederken HSK’nun 02/08/2017 tarihli ve 1071 sayılı kararı uyarınca İstanbul 3 ve 4. FSH Hukuk Mahkemelerinin 08/08/2017 tarihi itibarıyla faaliyetlerinin durdurulmasına, 3. FSH Hukuk Mahkemesinde görülmekte olan dava, iş ve arşiv dosyalarının 1. FSH Hukuk Mahkemesine devrine karar verilmiş ve dava dosyası uyap tevzii bürosunca mahkememizin 2017/178 esas numarasına kayıtlanarak yargılamaya mahkememizde devam edilmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
ASIL DAVADA İDDİA; Davacı … -… vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkilinin 1997 yılından bu yana seramik sektöründe yan sanayi olarak hizmet verdiğini, müvekkilinin sektörde yenilikler yapan ve takip edilen bir firma olduğunu,Davalı yanın müvekkilinin ticari ilişkisi olduğu firmalara ihtarname göndererek dava konusu patent belgesi ile benzer Ürünler kullandıkları konusunda uyanda bulunduğunu,Müvekkilinin ürününün davalı yanın patent belgesine benzememek ile birlikte söz konusu patentteki eksiklikleri gideren farklı bir ürün olduğunu,Ayrıca davalıya ait patent belgesinin yenilik kriterine sahip olmadığı söz konusu teknolojinin … yılma ait … patentimle koruma altına alındığı için davalının patent belgesinin yenilik vasfı taşımadığım, bu nedenle … nolu patent belgesinin hükümsüz kılınarak sicilden terkini talep ve dava etmiştir.
ASIL DAVADA SAVUNMA; Davalı … Vekili beyan dilekçesinde özetle;müvekkiline ait dava konusu patentin yenilik unsuruna haiz olduğunu, davanın reddini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA;
BİRLEŞEN DAVADA İDDİA; Davacı … vekili dilekçesi dava dilekçesi ile, müvekkilinin TPE nezdinde … sayı ile tescilli “…” başlıklı buluşun sahibi olduğunu, işbu davaya konu müvekkiline ait buluşun, müvekkilinin on yıllardır gerçekleştirdiği Ar-Ge çalışmalarının birikimi sonucu ortaya çıktığını, müvekkili buluşunun yeni bir buluş olduğunu ve ayaksız asma klozet monte etmek üzere üretilmiş bir sabitleme düzeneği olduğunu, davalının vitrifiye ürünlerinin montajı ve sabitlenmesi için gerekli montaj ve sabitleme parçalarının üretim ve pazarlamasında faaliyet gösteren bir firma olduğunu, davalının müvekkili ile aynı sektörde faaliyet gösterdiğini ve müvekkilinin dünyaca bilinen ve tercih edilen ürünlerini yakından bildiğini ve davalı tarafından üretilip pazarlanmakta olan asma klozet gizli montaj aparatının, ürünlerinin tanıtımı, imali, ithal ve ihracı, pazarlanması, dağıtımı ve her türlü ticaretinin durdurulması ve önlenmesini, ürünlere ve tanıtım vasıtalarına el konularak imhasını fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak HMK’nın 107. maddesi uyarınca belirsiz alacak olarak şimdilik 3.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihi itibariyle değişen oranlarda avans faizi ile davalıdan tahsilini, yoksun kalınan kazanç miktarının hesaplandıktan sonra bu miktarın 551 Sayılı KHK’nın 141. maddesi gereğince mahkemece makul bir pay eklenerek arttırılmasını, 5.000,00 TL maddi ve 5.000,00 TL itibar tazminatının, dava tarihi itibariyle değişen oranlarda avans faizi ile davalıdan tahsilini ve hükmün ilanını talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 25.8.2017 tarihli dilekçesi ile 551 sayılı KHK kapsamında talep ettikleri maddi tazminatı 205.731.60-TL olarak dava tarihi itibarıyla avans faiziziyle birlikte davalıdan tahsilini, 141. madde kapsamında 50.000 TL artırım yapılmasını, 5.000 TL itibar tazminatını atiye bıraktıklarını bildirmişler ve tamamlama harcının 25.8.2017 tarinhinde yatırılmış olduğu anlaşılmıştır.
BİRLEŞEN DAVADA SAVUNMA; Davalı … – vekili cevap dilekçesi ile, davacının dava konusu ürün ile ilgili olarak müvekkiline ihtarname çektiğini ve akabinde yapılan araştırma neticesinde, davacının ihtarnameye konu edilen patentinin yeni olmadığı ve tekniğin bilinen durumunu aşmadığı hususunun tespit edildiğini, bu nedenle mahkememizin … esas sayılı dosyası ile davacıya ait patentin hükümsüzlüğü davası açıldığını, 28/03/1977 tarihli ve 781,716 sayılı patent belgesinde dava konusu montaj sisteminin aynen görüldüğünü, her iki sistemin birbirinin aynı olduğunu, müvekkilinin dava konusu ürünü önce 2000 yılında üreterek sattığını ve bu durumu davacının çok iyi bildiğini, o zamandan bu yana davacının söz konusu satışa hiç ses çıkarmadığını ve herhangi bir hukuki girişimde bulunmadığını, davacının sessiz kalmak suretiyle haklarını kaybettiğini ve halihazırda taklit olduğu iddia edilen ürünlerin 2009 yılından bu yana müvekkili adına tescilli olduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE;
Dava konusu asıl davada … nolu patent belgesinin hükümsüzlüğü, birleşen davada hükümsüz kılınması istenen patente tecavüzün tespiti, haksız rekabetin tespiti önlenmesi ve tazminat istemil olarak açılmıştır.
HMK 266. madde kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Düzenlenen raporların ( …, … ve … den oluşan heyet ile …, …,… ) denetim ve hüküm kurmaya elverişli, dosyaya sunulan deliller ile uyumlu olduğu anlaşıldığından mahkememezce hükme esas alınmıştır. Alınan bilirkişi raporlarında özetle hükümsüz kılınması istenen patentin yeni olduğu ve hükümsüzlük şartlarının oluşmadığı anlaşılmıştır.
Tazminat hesabı yönünden alınan son bilirkişi raporunda da …, … , …, …,… ‘ın 16.6.2017 tarihli raporlarında; ticari defter ve belgeler ile Gümrük Beyannameleri üzerinde yapılan incelemede; 59 adet ihracat beyannameleri muhteviyat eşyaların toplam 1.522.609 adet asma klozet ve akşamların 938.569 adedinin toplam FOB fatura kıymeti 374.664 USD ve 584.040 adedinin ise toplam FOB fatura kıymeti 248.564 EURO olduğunun tespit edildiği, Mali yönden yapılan incelemede tazminata hükmedilecekse yoksun kalınan net kazancın 205.731,60 TL olarak hesaplandığı, itibar ve manevi tazminatın mahkemenin takdirinde olduğu, Mahkemeye sunulan önceki tekniğe ait 5 adet patent belgesinin davaya konu … nolu patenti hükümsüz kılamayacağı yönünde görüş beyan ettikleri anlaşılmıştır. Düzenlenen rapor bilimsel olarak dosya muhteviyatına uygun hazırlandığından hükme dayanak alınmıştır.
Mali yönden yapılan incelemede yani patent hakkına tecavüz edenin patent konusu buluşu kullanmakla elde ettiği kazanca göre davalının net kazancınının doyayısıyla davacının yoksun kaldığı kazancın 205.731.60-TL olarak belirlendiği anlaşıldığından 551 sayılı KHK 140-2-b maddesine göre maddi tazminata hükmedilmiştir.
Davacı ayrıca KHK 141. madde kapsamında 50.000 -TL ‘ninde davalıdan tazminini talep etmiştir. Mahkeme ürünün satışında patentin ekonomik bakımdan önemli bir katkısı bulunduğu sonucuna vardığında, yoksun kalınan kazancın hesaplanmasında makul bir payın daha eklenmesine karar verebilir. Ancak makul bir payın eklenmesi bizatihi yasada;
Mahkemenin takdirine bırakılmış bir husus değildir. Patentin Ekonomik olarak katkısının şüpheye meydan vermeyecek derecede açık olduğu durumlarda Makul bir payın eklenmesi durumu söz konusu olacaktır. Bu hususta belirleyici olan ana kriter, ilgili mal ve hizmete yönelen talebin oluşumunda patentin bizatihi belirleyeci etken olduğunun anlaşılması gerekliliğidir. Bu yönden davacı talebi yerinde görülmediğinden bu yöndeki istemin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Davacı manevi tazminat da talep etmiştir. Manevi tazminat yönünden patent hakkına yapılan tecavüzün niteliği, ,davacının manevi ticari varlığında meydana gelen kayıp durumu, manevi tazminatın amaç ve içeriğine, hak, nesafet ve adalet ilkesine takdiren takdiren 5000- TL manevi tazminatın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine karar verilmesi gerekmiştir.
Toplanan deliller, HMK 266. madde kapsamında yaptırılan bilirkişi incelemeleri, denetim ve hüküm kurmaya elverişli rapor içerikleri , patent belgesi, gümrük belgeleri, mali veriler dikkate alındığında, hükümsüzlük istemli asıl davanın reddine,karşı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine,bu kapsamda;Davalı (… – …) eyleminin davacının (… ) … sayılı patenten doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, durdurulmasına, önlenmesine, davalı tarafından üretilen, satılan,ticaret mevkiine konulan asma klozet montaj ve sabitleme düzeneği ürünlerinin (patent koruması kapsamında kalan) satış, dağıtım, tanıtım, imal, ithal, ihraç, pazarlama gibi ticari faaliyetlerin HMK 389.madde kapsamında önlenmesine(1) ürünlere el konulmasına, yedieminde karar kesinleşene kadar muhafazasına, ithal ve ihracının durdurulmasına, bu kapsamda kapsamında gümrük müdürlüklerine yazı yazılmasına, Ürünlerin imhasına ilişkin talebin karar kesinleştiği takdirde uygulanmasına, davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 551 sayılı KHK’nun 140/2-b kapsamında hesaplanan 205.731.60-TL nın dava tarihi olan 4.9.2012 tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline,Belirlenen tazminatın KHK 141. madde kapsamında artırılması yönündeki istemin reddine,itibar tazmiatı yönündeki istemlerin atiye bırakılması nedeniyle bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, 5000 -TL Manevi tazminatın dava tarihi olan 4.9.2012 tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline,karar kesinleştiğinde hükmün masrafı davalıdan alınarak Türkiye çapında yayın yapan tirajı yüksek iki gazeteden birinde bir kez ilanına karar verilerek yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre aşğgıdaki şekilde hüküm oluşturulması gerekmiştir.
Bilindiği üzere ihtiyati tedbir öğretide; “…kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca, davacı veya davalının (dava konusu ile ilgili olarak) hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı öngörülmüş geçici nitelikte, geniş veya sınırlı olabilen hukuki korumadır.” şeklinde tarif edilmiştir (Medeni Usul Hukuku 12.Baskı Sh.714-Prof. Dr. Hakan Pekcanıtez, Prof. Dr. Oğuz Atalay, Prof. Dr. Muhammet Özekes). Anılan tariften de anlaşılacağı üzere ihtiyati tedbirin diğer fonksiyonları yanında davanın devamı sırasında ve verilecek hükmün kesinleşmesine kadar olan süreç içerisinde yeni bir takım ihtilafların çıkmasını da önleyici niteliği itibariyle geçici bir hukuki korumadır.Nitekim 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) onuncu kısmının birinci bölümünde düzenlenen ihtiyati tedbir müessesesi 389. madde başlığında “geçici hukuki korumalar” olarak vasıflandırılmış ve aynı maddenin birinci fıkrasında; “mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir” şeklinde şartları belirtildikten sonra takip eden maddelerde bu konudaki talep, verilecek karar ve içereceği hususlar, teminat, kararın uygulanması gibi sair hususlarda yapılması gerekli usul ve prosedür açıklanmıştır. Geçici hukuki korumalardan olan ihtiyati tedbire karar verilebilmesi için ihtiyati tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve ihtiyati tedbirin bir sebebinin mevcut olması gerekir. Yargılama sırasında alınan bilirkişi raporlarının içerikleri dikkate alınıdğında 6100 sayılı HMK.’nın 389-390 maddeleri gereğince İHTİYATİ TEDBİR TALEBİNİN KABULÜNE karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM:
ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
I -HÜKÜMSÜZLÜK İSTEMLİ ASIL DAVANIN REDDİNE,
1-35,90 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile 17,50 TL eksik harcın davacıdan tahsiline,
2-Avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince; 3.145 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talebi halinde taraflara iadesine,
KARŞI DAVA YÖNÜNDEN (BİRLEŞEN DAVA)
II-KARŞI DAVANIN (BİRLEŞEN DAVA) KISMEN KABÜLÜNE, KISMEN REDDİNE,
1-Davalı eyleminin davacının … sayılı patenten doğan haklarına tecavüz ve haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine, durdurulmasına, önlenmesine,
2-Davalı tarafından üretilen, satılan,ticaret mevkiine konulan asma klozet montaj ve sabitleme düzeneği ürünlerinin (patent koruması kapsamında kalan) satış, dağıtım, tanıtım, imal, ithal, ihraç, pazarlama gibi ticari faaliyetlerin HMK 389.madde kapsamında önlenmesine, ürünlere el konulmasına, yedieminde karar kesinleşene kadar muhafazasına, ithal ve ihracının durduralmısa kapsamında gümrük müdürlüklerine yazı yazılmasına,
3-Ürünlerin imhasına ilişkin talebin karar kesinleştiği takdirde uygulanmasına,
4-Davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 551 sayılı KHK’nun 140/2-b kapsamında hesaplanan 205.731.60-TL nın dava tarihi olan 4.9.2012 tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline,
5-Belirlenen tazminatın KHK 141. madde kapsamında artırılması yönündeki istemin reddine,
6-İtibar tazminatı yönündeki istemlerin atiye bırakılması nedeniyle bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7- 5000 -TL Manevi tazminatın dava tarihi olan 4.9.2012 tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline,
8-Karar kesinleştiğinde hükmün masrafı davalıdan alınarak Türkiye çapında yayın yapan tirajı yüksek iki gazeteden birinde bir kez ilanına,
8-14,395,07 TL ilam harcının peşin harç ve tamamlama harcından mahsubu ile 9.834,77 TL eksik harcın davalıdan tahsiline,
9-Patente tecavüz ve haksız rekabetin tespiti, önlenmesi talebi yönünden Avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince; 3.145 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Manevi tazminat talebi yönünden; avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince 3.145 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
11-Maddi tazminat talebi yönünden; avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince 19.208 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
12-KHK.141.madde kapsamında 50.000 TL tazminat talebinin reddi nedeniyle Avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince 5.850 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
13-Davacı tarafın yapmış olduğu 18,40 TL başvuru harcı, 18,40 TL peşin harç, 4.950 TL bilirkişi ücreti, 209,00 TL tebligat müzekkere masrafı olmak üzere toplam 5.195,80 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
14-Davalı tarafın yapmış olduğu 21,15 TL başvuru harcı, 193,05 TL peşin harç, 5.300,00 TL bilirkişi ücreti, 187,00 TL tebligat masrafı olmak üzere toplam 5.701,15 TL’nin davalı üzerinde bırakılmasına,
15-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair TARAF vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde İSTİNAF YASA YOLU AÇIK olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 31/01/2018

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır