Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/134 E. 2019/27 K. 22.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ
HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/134 Esas
KARAR NO : 2019/27

DAVA : Markaya tecavüzün tespiti, men’i, durdurulması, önlenilmesi, Maddi ve manevi tazminat talepli
DAVA TARİHİ : 12/07/2017
KARAR TARİHİ : 22/01/2019

Mahkememizde görülmekte bulunan Markaya tecavüzün tespiti, men’i, durdurulması, önlenilmesi, Maddi ve manevi tazminat talepli davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA;Davacı vekili dava dilekçesinde; Davalı şirketin … adresinde yer alan …. Alış veriş Merkezinin yemek katında müvekkiline ait marka olan “…” ibaresinin birebir aynı görsel ve içerik ile kullanıldığını, “…” ibareli … tescil numaralı marka bakımından davacının hak sahibi olduğunu, davalının adı geçen markaya vaki tecavüzünün tespiti, meni, durdurulması ve önlenmesi, Davalının haksız rekabet teşkil eden eylemlerinin tespiti, men’i, durdurulması ve önlenmesi, tecavüz nedeniyle şimdilik 45.000,00-TL maddi, 5.000,00-TL manevi zararın davalı şirketten tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA; Davalı vekili beyan dilekçesinde; davacının dilekçesinde maddi gerçeği saklama çabası ile markanın hangi amaçla kullanıldığını gizlemeye, çarpıtmaya çalıştığını, Davacı şirket … LTD. ŞTİ., müvekkili … Ltd.Şti.’nin sahibi ve yetkilisi … ile dava dışı diğer ortak … tarafından kurulmuş ve bir tanesi … AVM’de diğeri ise …’ta olmak üzere 2 adet cafeyi … markası ile işleten bir firmayken bu firmaya ait …’ta yer alan cafe aynı zamanda şirket ortağı …’ün arkadaşı …’a devredilmek istendiğini, ancak … AVM Yönetiminin devir için ek bedeller talep etmesi üzerine taraflar çözüm olarak … AVM’deki … mağazasını işletmek için ayrı bir şirket kurmaya, bu mağazayı yeni kurulacak şirkete olduğu gibi devretmeyi ve böylece … AVM’deki cafeyi işleten şirketi devrederek … AVM’yi …’a devretmeye karar verdiklerini, Bu amaçla … ile … tarafından 29.09.2015 tarihinde … ile … tarafından … Ltd.Şti. Kurulduğunu, … AVM’deki … şubesi “… ŞUBESİ “.. AVM … … ŞUBE DEVİR BEDELİ” ibaresi ile 15.10.2015 tarih 23172 nolu fatura ile …ŞTİ. tarafından …TİC. LTD. ŞTİ. tarafından … Ltd.Şti.’ne (Eski Unvan …Tic. Ltd.Şti.) 480.000 TL ile devredildiğini,bu tarihten itibaren de tarafların anlaşması ve esas amaçları doğrultusunda … … LTD. ŞTİ. tarafından, … AVM … ise … Ltd.Şti. tarafından … markası ile işletilmeye devam etmekte olduğunu,izah edilen bu hususun davacı … sonradan satın alan davacı şirketin şu andaki ortağı ve yetkilisi …’ın bilgisi ve onayı dahilinde gerçekleştiğini, yine … ve …’ün ortak oldukları şirketlerdeki ortaklıklarını anlaşarak protokol ile sona erdirmeleri üzerine … AVM … şubesini işleten … Ltd.Şti.’ndeki … hisseleri diğer ortak …’e devredilmiş olduğunu, Tespit isteyen şirket yetkilisi … arkadaşı ve samimi dostu olan …’ün yönlendirmesi ile böyle bir tespit talep ettiğini, ancak … ında çok iyi bildiği gibi … AVM’deki şubenin … markası ile … Ltd.Şti. tarafından işletilmesi kabul edilmiş ve fatura da bu şekilde … ŞUBE DEVİR BEDELİ adı ile düzenlenmiş olduğunu, davacı şirketin dava dilekçesinde markayı kendisinin emek vererek tanıttığı ve müvekkilinin şirketin de haksız olarak bu markayı taklit ettiği iddiasının tamamen art niyetli bir iddia olduğunu, gıyaplarında yapılan … 4.Fikri Ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporuna da itiraz ettiklerini, müvekkilinin … markasını hukuka ve taraflar arasındaki iradi tasarrufa uygun olarak kullanmakta olduğunu. davanın reddine karar verilmesi gerektiğini beyan etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE
Dava konusu uyuşmazlık, “…” ibareli … tescil numaralı markaya tecavüz iddiaları kapsamında; , davalının adı geçen markaya vaki tecavüzünün tespiti, meni, durdurulması ve önlenmesi, Davalının haksız rekabet teşkil eden eylemlerinin tespiti, men’i, durdurulması ve önlenmesi, tecavüz nedeniyle şimdilik 45.000,00-TL maddi, 5.000,00-TL manevi zararın davalı şirketten tazminine karar verilmesi taleplerine ilişkindir.
Türk Patent ve marka kurumundan marka tescil belgesi ile taraflara ait ticari sicil kayıtları celp edilmiştir.
HMK 266. madde gereğince bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Düzenlenen raporun denetim ve hüküm kurmaya elverişli bulunması nedeniyle rapor mahkememizce kabul edilmiş ve hükme dayanak yapılmıştır.
Rapora yönelik itirazlar hukuki nitelikte bulunduğundan yeniden bir bilirkişi incelemesi yaptırılmamıştır.
Bilirkişiler … ve …’ın 7.8.2018 tarihli raporları kapsamına göre; Davacı ve davalı ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiki süresinde yapıldığı ve sahibi lehine delil taşıdığını, Davalı ve Davacının ticari defter kayıtlarında hesap bakiyesinin olmadığını,Davacı ve davalının defter kayıtlarına intikal eden 174.866,60 TL( davacının şerefiye (isim ve marka hakkı olarak) geliri 679 kodlu hesaba alarak, davalının da 261 kodlu Hesap olarak kayıtlarında yer aldığını, Davalı yan tarafından davacı yana “Marka kullanım bedeli” olarak 174.866,60 TL bedel ödendiğini, Her ne kadar taraflar arasında yazılı şekilde akdedilmiş bir marka lisans sözleşmesi yok ise de Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 14.07.2011 tarihli, 2009/9953 E. Ve 2011/8930 K. Sayılı kararı dikkate alındığında, hakkın kötüye kullanılmasını hukuk düzeninin korumayacağını, , davalının kullanımının marka kullanım bedeli de ödendiğinden lisansa dayalı olduğunu, bu nedenle davalı yanın kullanımlarının hukuka uygun oldunu somut olayda haksız rekabet teşkil eden yada marka ihlaline yol açan bir durumun bulunmadığını bildirmişlerdir.
Davalının savunmasının aksini ispat eden deliller davacı yanca ispat edilmediği gibi,bilirkişi raporu ve mali incelemeler dikkate alındığında davacının davasının reddi gerektiği anlaşılmıştır.
Davalının gıyabında ,deliller toplanmadan yapılan … 4.Fikri Ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyasında alınan raporun sonucu etkili olmadığı anlaşılmıştır.
Toplanan deliller kapsamına göre davacının … … AVM Şubesinin varlığını bildiği, “isim/marka kullanım hakkı” adı altında davacı yanın ticari defterlerinde yer alan kayıt ile markaların kullanılmasına izin verdikleri, dolayısıyla davacının bu ayrıntıyı dava dilekçesinde bildirmediği, herkesin haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüst davranması yönündeki kuralın evrensel bir kural olduğu, dosyaya sunulan 07.08.2018 tarihli bilirkişi raporunda taraf ticari defterlerinin incelendiği, usulüne uygun tutulduğundan delil vasfının bulunduğu, keza davalı yanca davacı yana marka kullanım bedeli olarak 174.866,60 TL bedel ödendiği, her ne kadar taraflar arasında yazılı bir marka lisans sözleşmesi yok ise de şekil şartına aykırılık ile hakkın kötüye kullanılması yasağının çatışması halinde hakkın kötüye kullanılması yasağına öncelik verilmesi gerektiği, tespit tarihinden önce davacı yana yapılmış olan ödeme göz önünde bulundurulduğunda, davalının marka kullanımının hukuka uygun olduğu, davacı yanın markasına tecavüz ve haksız rekabet teşkil etmediği, dolayısıyla maddi ve manevi tazminat taleplerinin de yerinde olmadığı subut bulmakla,denetim ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu kapsamı da dikkate alınarak subut bulmayan davanın essatan reddine karar verilerek yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre aşağıdaki şekilde hüküm oluşturmak gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre,
1-DAVANIN REDDİNE,
2-44,40 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 809,48 TL harcın davacıya iadesine
3-Reddedilen Maddi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 5.300 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 3.931 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Reddedilen markaya yönelik tecavüzün tespiti, durdurulması talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 3.931 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı yan tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talebi halinde iadesine,
Dair karar taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İSTİNAF YASA YOLU AÇIK olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı.22/01/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır