Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2017/105 E. 2019/197 K. 30.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ
HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/416 Esas
KARAR NO : 2019/160

DAVA : FSEK ( maddi ve manevi tazminat )
DAVA TARİHİ : 12/04/2016
KARAR TARİHİ : 09/04/2019

Taraflar arasında tazminat istemiyle açılan dava dosyası İstanbul 25.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/168 esas-2016/354 karar ve 22.7.2016 tarihli görevsizlik kararı ile tevziien İstanbul 3 nolu 3 nolu Fikri ve sınai Haklar Hukuk mahkemesinin 2016/199 esas numarasına kayıtlanmış ve bu mahkemece yargılama devam ederken HSK’nun 02/08/2017 tarihli ve 1071 sayılı kararı uyarınca İstanbul 3 ve 4. FSH Hukuk Mahkemelerinin 08/08/2017 tarihi itibarıyla faaliyetlerinin durdurulmasına, 3. FSH Hukuk Mahkemesinde görülmekte olan dava, iş ve arşiv dosyalarının 1. FSH Hukuk Mahkemesine devrine karar verilmiş ve dava dosyası uyap tevzii bürosunca mahkememizin 2017/416 esas numarasına kayıtlanarak yargılamaya mahkememizde devam edilmiştir.
İDDİA;Davacı vekili dava dilekçesinde;müvekkilinin davalı işyerinde 01/08/2007 – 12/10/2015 tarihleri arasında fizyoterapist olarak çalıştığını, bu çalışması sırasında sebebi belirtilmeksizin müvekkilinin fizik tedavi egzersizleri ile ilgili olarak fotoğrafları çekildiğini, o dönemde deneme amaçlı olarak çekildiği belirtilen fotoğrafların daha sonra davacının bilgisi ve izni olmaksızın davalı tarafça çıkarılan beş ayrı katalogda kullanıldığını, bu eylemlerin TMK 24,25 ve Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu 86. Maddesinin ihlali niteliğinde olduğunu, müvekkilinin iş akdinin davalı hastane tarafından hukuka aykırı olarak ve görevi olmayan bir işi yapmadığı iddiası ile feshedilmiş olduğunu, müvekkil tarafından … 29. İş Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile işe iade davası açıldığını, davanın derdest olduğunu iddia ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, müvekkiline ait toplam 64 kare fotoğrafın kullanılmış olduğu 5 katalog sebebi ile davalının kullanımına derhal sonra vermesini, HMK 107 ve devam eden maddeleri uyarınca yargılama sırasında yapılacak olan bilirkişi incelemesinde belirlenecek olan bedellere artırılmak üzere şimdilik 1.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminatın, müvekkilinin iş akdine son verilen tarihi olan 12/10/2015 tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 8.4.2019 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat istemini 10.000 TL ye yükseltmiştir.
SAVUNMA; Davalı vekili beyan dilekçesinde; dava konusu olan fizik tedavi ve rehabilitasyon ünitvesinin tanıtım broşürleri ve fotoğraflarının, davacının müvekkili kurumda çalıştığı süre içerisinde kendi arzusu ve rızası ile gönüllü olarak çekilip hazırlandığını, bu fotoğrafların deneme diye çekilmesi durumunun söz konusu olmadığını, davacının çalıştığı 8 yıllık süre zarfında söz konusu tanıtım broşürlerinin kendi bilgisi dahilinde kullanıldığını ve hastalara bizzat kendisi tarafından verildiğini, davacı yanın dilekçesinde öne sürdüğü iddiaların doğru olmadığını ve gerçeklerle örtüşmediğini ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak, davanın reddini istediğianlaşılmıştır.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE
Dava konusu uyuşmazlık; davacı asilin davalının sahip olduğu … hastanesinde Fizik Tedavi bölümünde Fizyo terapist olarak çalıştığı sırada hareket göstermesi sırasında oluşturulan fotoğrafın izinsiz olarak ve bedel ödenmeksizin davalı tarafından broşürlerde ve tanıtım materyallerinde kullanılması sebebi ile FSEK 86.maddesi gereğince belirsiz alacak niteliğinde şimdilik 1.000 TL maddi (Davacı vekili 8.4.2019 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat istemini 10.000 TL ye yükseltmiştir) ve 50.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsili talebine ilişkindir.
02.03.2017 tarihli celsede dinlenen tanıklar beyanlarında aynen;
Davacı tanığı …,beyanında ; ben … hastanesinin Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon bölümünde çalışmaktayım, fizyoterapistim, davacıyı tanırım, 03/03/2014 tarihinden bu yana aynı birimde çalışmaktayım, işe başladığım anda davaya konu olan ve davacının fotoğrafı bulunan broşürler aynı birimde kullanılmaktaydı, gerektiğinde doktorların talimatı üzerine hastalara veriyorduk, davacı da fizyoterapisttir, ben çalışmaya başladığım da o da aynı bölümde çalışıyordu, ben fotoğrafın nasıl konulduğunu bir bedel ödenip ödenmediğini, izni olup olmadığını bilemem, davacı işten atıldıktan sonra bu broşürlerin kullanımı devam etti, işe iade davası açıldığı söylenildi, o tarihten sonra toplatıldı, yanılmıyorsam bu şekilde oldu ,davacı 2015 yılının Ekim ayında işten ayrıldı, o tarihten sonra broşürleri kullanıldığını sanıyorum, ben kullanmışımdır, çünkü çalıştığımız birimde duruyordu, dedi.” şeklinde beyanda bulunduğu,
Davacı tanığı, … beyanında; “ … hastanesinin Fizik Tedavi bölümünde 2012 yılının sonuna kadar yaklaşık 3,5 yıl süre ile fizyoterapist olarak çalıştım, davacıda aynı bölümde çalışmakta idi, benim henüz çalıştığım dönemde bir fotoğrafçı geldi, davacının fotoğrafları çekildi, sonra broşürler geldi, tarihini hatırlamıyorum, benim çalıştığım dönemde bu broşürler gerektiğinde hastalara veriliyordu, ben bu fotoğrafın nasıl ve davacı ile nasıl diyalog ile çekildiğini bilmiyorum ancak başka bir hastaneye geçtiğimde bana sordular izin verdim, benim fotoğraflarımda çekilerek broşür haline geldi, bazen bu fotoğraflar internet te çalışma ekranına konulmaktadır, genelde bir miktar bedel ödenir ancak ben istememiştim, ancak davacının ne surette olduğunu bilmiyorum, aramızda konuşulmadı, ben hastaneden ayrıldığımda broşür hastanede bulunuyordu” şeklinde beyanda bulunduğu,
Davacı tanığı, … , beyanında; ”2011 yılının sonuna kadar … hastanesinin fizik tedavi bölümünde 6 yıl çalıştım, davacı da fizyoterapist olup, birlikte çalıştık, ben servis bölümünde çalıştığım için bu fotoğrafların çekimi ile ilgili doğrudan bilgi sahibi değilim, ancak o dönem bölümün sorumlusu olan fizyoterapist … abladan duyduklarımı anlatabilirim, yanlarında iken konuşmalar sırasında katalogun değişeceği bir manken ya da birileri tarafından hareketlerin yapımını gösteren fotoğrafların çekileceği söylenildi, profesyonel fotoğrafçı gelecekti, konuşmalar sırasında çekimi yapılacak kişinin fiziğinin düzgün ve manken görümünde olduğu söylenildi, zira genellikle hastalar konuya çok uzak hayatında hiç hareket etmemiş kişiler olduğundan broşürlerin onları harekete geçirmek için etkileyecek görünümde olması gerekir, ben yukarıda belirttiğim gibi bu konuşmalara tanık oldum, sonradan broşürlerde davacının fotoğraflarının bulunduğunu gördüm, ben serviste olduğum için yatan hastalara gerekmiyordu, gerekenlere de standlar da veriliyordu, daha sonraki gelişmeleri bilmiyorum, benim ayrıldığım zaman davacı çalışmaya devam ediyordu” şeklinde beyanda bulunduğu,
Davalı tanığı, … beyanında;” … hastanesinde 23 yıldır Fizyoterapist olarak çalışmaktayım, hastaların egzersizleri kolay yapabilmesi için broşür hazırlamamız gerekti, bu konu görüşülürken fizyo terapist olarak çalışan davacı gönüllü olarak yapabileceğini ve fotoğraflarını verebileceğini belirtince bizler uygun olduğunu gördük, zira davacı fizyoterapist hareketlerini yapan ve gösteren kişi idi, fotoğraflama işi tarafımdan yapıldı, fotoğrafları bizzat ben çektim, dışarıdan profesyonel fotoğrafçı getirtilmedi, broşür basma işi dışarıdan yapıldı, hatta hastaneni fotoğrafçısı da vardı, onu da çağırmadık, biz aramızda güle oynaya yaptık, özellikle siyah kıyafet giydirildi, zira kendisinden ziyade hareketlerin ön plana çıkması gerekmekte idi, bu fotoğraf çekme ve broşür basma işi 2010 yılında yapıldı, işten ayrılana kadar beş yılı süre ile bu broşürler kullanıldı, bu süre zarfında herhangi bir problem olmadı, hastane tarafından davacıya fotoğraf kullanım bedeli olarak herhangi bir ücret ödenmedi, iş akdi fesh edildiği tarihten itibaren de broşürlerin fizik tedavi bölümünde kullanımı olmadı, durumu öğrenince broşürlerin imhası için idari direktörlüğe kutular içerisinde gönderdik, zira iş akdinin fesih edildiğini bölüm sorumlumuz dr. … bana bildirdi, bende o dönemde itibaren kullanımı durdurdum, zira bölümde sorumlu fizyo terapist konumundayım, davacının çalıştığı dönemde bir takım problemler sebebi ile şikayetler oldu, tutanaklar düzenlendi, fotoğrafların broşürler de kullanımı nedeni ile herhangi bir başvurusu olmadı, Davacının resminin bulunduğu broşür … hastanesi ile diğer … hastanelerinde kullanılıyordu, ben davacının broşürün kullanımını sonlandırdığımızı … hastanesine bildirmiştik, diğer şubelerde durumu bilmiyorum” şeklinde beyanda bulunduğu,
Davalı tanığı, … beyanında; “2014 yılından bu yana … hastanesinin Fizik tedavi bölümünde dr. olarak çalışmaktayım, ayrıca bölüm yöneticisiyim, davacı fizyo terapist olarak bölümümüzde çalışmakta idi, mesleki ihmali sebebi ile 2015 yılında iş akdi fesih edildi, davacının fotoğraflarının bulunduğu egzersizleri gösterir broşürler benim hastane de çalışmaya başladığım dönemde kullanılıyordu, talimatlarımız doğrultusunda fizyo terapistler bu broşürlerden gerektiğinde hastalara veriyorlardı, ben kongrede idim, davacının iş akdini nfesh edildiği tarafıma idareden bildirildi, bunun üzerine bölümde fizyoterapstlerden sorumlu konumda olan … hanıma durumu bildirdim, ve söz konusu broşürlerin kullanımı sonlandırıldı, tarih olarak kongreden dolayı hatırlıyorum 2015 yılı ekim ayı idi, dedi, devamında genelde ben fizyoterapistlerime hastaları egzersizleri bizzat göstermesini söylüyorum, broşürleri kullanmıyorum, daha doğrusu hiç broşür kullanmıyorum, hatta çalışma sırasında hastanını cep telefonu ile videoya çekiyoruz, tanıtım amaçlı broşürler devam etse de egzersizlerde broşür kullanımı yoktur, ayrıca davacının çalıştığı dönemde fizyo terapistler ile yaptığımız toplantılarda … hanımın bana broşürler de resim kullanımı ile ilgili hiç bir şekilde talebi, başvurusu ve şikayeti olmadı” şeklinde beyanda bulunduğu,
Davalı tanığı … beyanında; “ … hastanesinde 2011 yılından bu yana fizik tedavi bölümünde uzman doktoru olarak görev yapmaktayım, davacıyı tanırım, aynı dönemlerde görev yaptım, broşürlerdeki resimlerin çekildiği dönemlerde ben hastanede yoktum ancak ben geldiğimde bu broşürler kullanılıyordu, çalışanlardan o dönem duyduğuma göre fotoğraf çekimi sırasında davacı gönüllü olmuş ve çekilmiş, davacının iş aktinin sona erdiği döneme kadar bu broşürler kullanıldı, idareden bize davacının iş akdinin sona erdiği yolunda bilgi geldiği tarihten itibaren broşürleri kullanmayı bıraktık, hatta toplatılarak idari direktörlüğü gönderildi, 2011 ve 2015 yılları arasında davacı bizzat kendisi de bu broşürleri kullanıyordu, kullanım ile ilgili idareye ve tarafımıza bu broşürlerin kullanılması hususunda itiraz ve talebi olmadı, fizik tedavi bölümlerinde hastaları bilgilendirme amacı ile genellikle bu tür broşürler kullanılır, hareketleri yapan yani fotoğrafları broşürlere görsellenen kişiler bu işi bilen kişiler olur, bugüne kadar herhangi bir ücreti karşılığı bu işi yapan görmedim, genelde çalışanlar gönüllü olur ve içlerinden birisi de çeker, ben hastanenin diğer şubelerinde çalışmıyorum, daha öncede çalışmadım, ancak … şubede kullanıldığını duydum, ancak iş akdi sona erdiğinden idarenin oraya da bilgi verdiğini ve orada kullanımın sonlandığını yine aynı şekilde duydum” şeklinde .beyanda bulunduğu,
Davalı tanığı, … beyanında; “ 1993 yılından bu yana … hastanesinde sorumlu fizyoterapist olarak çalışmaktayım, 2013 yılında … bölümüne geçtim, ondan önce … hastanesindeydim, 2010 yılında idi biz fizyoterapistler olarak kendi aramızda hareketleri gösterdiğimiz hastaları daha rahat hareket edebilmeleri için broşür çıkarmayı düşündük, hareketleri de yine aramızdan birinin yapmasını uygun olduğunu ve daha güzel yapacağını düşündük, aramızda yaptığımız görüşme sırasında davacının tipinin müsait olması, zayıf olması ve hareketleri iyi yapacağını düşünerek onun fotoğraflarının broşüre basılmasını kararlaştırdık, kendisi de gönüllü olmuştur, bu broşürler basıldı, o dönem hastanenin diğer şubelerinde de kullanıldı, 2015 yılında davacının iş aktinin fesih edildiği belirlenerek sorumlu hocamız … hoca tarafından bize bu broşürlerin artık kullanılması gerektiğini söyledi bizde topladık ve kullanmayı bıraktık, ondan sonra da broşür kullanmayı yapmadık ancak yeni broşür hazırlama aşamasındayız, ben 2010 yılında o bölümde ayrıldığım 2013 yılına kadar davacının bizzat kendisinin de hastalara bu broşürleri verdiğini görüyordum, ayrıca ben 2015 yılında … de çalıştığımda toplatma kararının bize de bildirildiğini biliyorum ve bizim hastanede de toplatılmıştır, 2010 yılında broşür bastırma için görüşme sonunda biz idareye haber vermiştik, böyle bir broşür var basılır mı diye hastanen kalite bölümü ilgilendi sanırım oradan onaylanarak bastırılma işlemi yapıldı, fotoğrafların ise profesyonel biri çekmedi, kendi aramızda … adında bir fizyoterapist arkadaşımız çekmişti, yukarıda belirttiğim gibi benim çalıştığım bölümün sorumlusu … hanım bize davacının iş akdinin bittiğini söyleyerek broşürleri kullanmayacağımızı belirtmişti ve hemen toplatmıştık, tarihini net hatırlamıyorum, 2015 yılı içerisinde idi” şeklinde beyanda bulunduğu,
Tanık … beyanında;” Davacının çalıştığı dönemde bende fizyoterapist olarak çalıışıyordum hastalara tatbiki olarak gösterilmesi amacıyla fiziği daha düzgün olduğu için davacının hareketlerenen bulunduğu bir kataloğ hazırlanacağı söylendi davacıda kabul etti, fotoğraflar çekilirken yanında değildim, fizyoterapist meral hanımın fotoğrafları çektiğini duydum, teklif edilirken yanında bende vardım kendisi gönüllü olarak kabul etti , Ben … davalı ise … da çalışıyordu işten ayrıldıktan sonra bu kataloğların artık kullanılmaması gerektiği bizlere söylenildi aradan zaman geçtiği için hangi tarihte kullanılmaması gerektiği şuan hatırlamıyorum, dava açıldıktan sonra benim bildiğim ve halen herhangi bir şekilde davacının yer aldığı kataloğlar herhangi bir şekilde kullanılmadı, … ile 2013 ‘e kadar birlikte yaklaşık 6 sene birlikte çalıştık kataloğların dağıtımında hiç bir itirazı olmadı kendiside hastalara kataloğ dağıttı” şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmıştır.
Bilirkişi incelemesi yaptırılmış, kataloğun ve kullanılan görsellerin eser niteliğinin bulunmadığı, davacının talep edebileceği miktarın ise 10.000 TL olabileceğini bildirdikleri anlaşılmıştır.
Dinlenen tanık beyanları ile da sabit olduğu üzere davacı hastaları bilgilendirmek için hastaların uygulaması gereken haraketlerin bulunduğu broşürde yer alan fotoğrafların çekimi için 2010 yılında bilerek poz verdiği, çekimler için rızasının bulunduğu ve davacının çalıştığı dönem boyunca da bu broşürlerin hastalara verildiği, bröşür içeriğindeki haraketler incelendiğinde davacının poz vermek suretiyle bu broşürlerin oluşturulduğu ,fotografların eser niteliğinde olmadığı ,sıradan göreseller olduğu sunulu broşür kapsamından açıkça anlaşılmaktadır.
Yargıtay 11.HD’ nin 2014/19107 esas, 2015/4121 karar ve 25.3.2015 tarihli ilamlarında da” .. Dava konusu fotoğrafta davacının bilinçli bir şekilde poz vermiş olması karşısında onun bilgisi ve rızası dışında çekildiğinin söylenemeyeceği, basın mensuplarına bilinçli olarak fotoğraf çektiren davacının bu fotoğrafın basın mensuplarınca kullanılmasına muvafakatinin bulunduğunun kabulünün gerektiği gözetilmeksizin davanın reddi yerine yazılı gerekçeyle kabulü isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir…” şeklinde ilam içeriği de dikkate alındığında somut olayda da davacının bilinçli olarak yani resimlerinin yer aldığı broşürlerin hastalara dağıtılacağını bilerek poz verdiği hatta kendisinin bu broşürleri hastalara verdiği dinlenen tanık anlatımları ile de anlaşılmıştır. Dolayısıyla davacının çalıştığı dönem icinde izninin bulunduğu ve kullanıma izin verdiği hususunda da bir ihtilaf yoktur.
Toplanan delillere göre; Somut olayda davacının çalıştığı dönem içinde broşürlerin dağıtımı ve hastalara verilmesi yönünde vazgeçmesine rastlanılmadığı, işten ayrılma sonrasında ise izinsiz olarak kullanıldığı yönünde bir tespit yada delil bulunmadığı, ancak davalıya gönderilmiş ihtar bulunduğu, buna karşın davalının da karşı ihtar ile davacının iş akdinin 12.10.2015 tarihinde sona erdiğini, resimlerin broşürlere konulması hususunda davacının izin ve rızasının bulunduğunu, kendisinin çalışığı 8 yıl boyunca da tanıtım broşürlerinin kullanıldığını ancak davacı işten ayrılınca broşürlerin kullanılmadığını, imha edilerek yenilerinin hazırlandığını bildirdikleri, davalı ihtar içeriğinin aksinin davacı yanca ispat edilmediği, delil tespiti yada noter tespitinin bulunmadığı, dolayısıyla davacının fotoğraflarının yer aldığı bilgilendirme broşürünün izinsiz olarak nitelendirilebilecek bir şekilde kullanılmadığı, tamamen davacının da izni ve öngördüğü biçimde çalıştığı dönem
içinde kullanıldığı, ortada hukuka aykırılık bulunmadığı, davacının baştan verdiği zımnı izninin geri alınmış olduğunun varsayılabileceği delillerin sunulmadığı, davacının işten ayrıldığı tarihten sonra hukuka aykırı biçimde kullanıldığına dair kanıta rastlanmadığı, öte yandan 5846 sayılı yasanın 86. maddesinde korunanın, tasvir olunanın kişilik hakkı olduğu, çekilen fotoğrafların eser niteliğinde bulunmadığı, davacının FSEK hükümlerine göre bir hak elde etmesinin mümkün olmadığı, davacının ancak izinsiz kullanımı ispat ettiği ölçüde bu iş karşılığında bir bedel kararlaştırılmış ise buna ilişkin şahsi hak talep edebileceği, dava konusu somut olayda işin ücret karşılığı yapılmayıp gönüllülük esasına göre yapıldığının dinlenen birçok tanık beyanı ile subuta erdiği, nitekim dinlenen tanık beyanlarında çekimi yapan … bizzat olayın nasıl geliştiğine şahitlik yapmış ve hastaların egzersizleri kolay yapabilmesi için broşür hazırlamaları gerektiğini, bu konu görüşülürken fizyo terapist olarak çalışan davacının gönüllü olarak yapabileceğini ve fotoğraflarını verebileceğini belirtince fotoğraflama işini kendisinin yaptığını ve fotoğrafları bizzat kendisinin çektiğini, dışarıdan profesyonel fotoğrafçı getirtilmediğini, broşür basma işinin ise dışarıdan yapıldığını,çekim işini kendi aralarında güle oynaya yaptığını, fotoğraf çekme ve broşür basma işinin 2010 yılında yapıldığını ve işten ayrılana kadar beş yılı süre ile bu broşürlerin kullanıldığını, bu süre zarfında herhangi bir problem olmadığını, hastane tarafından davacıya fotoğraf kullanım bedeli olarak herhangi bir ücret ödenmediğini, iş akdi fesh edildiği tarihten itibaren de broşürlerin fizik tedavi bölümünde kullanımının olmadığını, durumu öğrenince broşürlerin imhası için idari direktörlüğe kutular içerisinde gönderdiklerini beyan etmiştir.
Somut olayda davacının resminin bulunduğu broşür ticari amaçla kullanılmamış, hastaların egzersizleri nasıl uygulayacakları konusunda bilinçlendirilmesi amacıyla hastalara ücretsiz olarak dağıtılmıştır. Dinlenen tanık anlatımlarına göre de resimlerin davacının rızası dışında çekildiğinin ve kullanıldığının kabulüne olanak bulunmadığı anlaşılmaktadır. Yine davacı yanca işyerinden ayrıldıktan sonra resimlerin kullanımının sonlandırılması için bir tespit yaptırılmadığı ve işten ayrıldıktan sonra broşürlerin kullanımın varlığının ispat edilemediği anlaşılmaktadır.
Öte yandan davalı yanca sunulan deliller incelendiğinde davacının işyerindeki tutum ve davranışları nedeniyle disiplin cezası aldığı,işyerinden ayrıldıktan sonrada broşürün izinsiz kullanıldığı iddiasıyla dava açtığı anlaşılmıştır. Dolayısıyla resmin kullanılış biçimi , davacının bizzat kendisinin izin ve onayı ile resimlerinin çekilerek , broşürlerin hazırlanarak hastalara 5 yıl boyunca ücretsiz olarak verildiği, davacının işyerinde çalıştığı bu süre zarfında bu duruma karşı çıkmadığı ve ücret isteminde bulunmadığı, gönüllülük esasına göre hareket ettiği, ancak disiplinsiz davranışları nedeniyle işten çıkarıldığında broşürlerinde izinsiz kullanıldığı iddiasıyla dava açtığı, ancak işten ayrıldıktan sondaki dönem için kullanımı ispat eden delil tespiti, noter tespiti gibi subut ispat vasıtası sunamadığı, kaldi ki takdiri delil olan tanık anlatımlarında dahi, davacının işyerinden ayrıldıktan sonra broşürlerin kullanılmadığını, imha edildiğini yeminli beyanları ile tasdik etmeleri, bu beyanların aksinin davacı yanca ispat edilemediği, aksine davalı yanca davacının ayrıldığı dönemden sonra hazırlanan farklı insanların bulunduğu broşürün de dosyaya ibraz edilmiş olması hususları bir bütün olarak incelendiğinde ; davacının davasının esastan reddine karar verilerek yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre aşağıdaki şekilde hüküm oluşturmak gerekmiştir.
HÜKÜM;Yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre,
1-DAVANIN REDDİNE,
2-44,40 TL ilam harcının peşin harç ve tamamla harcından mahsubu ile artan 980,56 TL harcın davacıya iadesine
3-Reddedilen Maddi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi 13/1.maddesi uyarınca 1.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi 10/3.maddesi uyarınca 3.931,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davalı yan tarafından yapılan 100,00TL tebligat ve posta giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
Dair karar taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde İSTİNAF YASA YOLU AÇIK olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 09/04/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır