Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2016/94 E. 2018/295 K. 17.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ
HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/94 Esas
KARAR NO : 2018/295

DAVA : FSEK (tazminat)
DAVA TARİHİ : 28/04/2016
KARAR TARİHİ : 17/07/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan FSEK (tazminat) talepli davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının aynı zamanda ödül almış olan eser niteliğindeki fotoğraf eserinin, yapımcılığını davalı …’nın yaptığı diğer davalı yayın kuruluşuna ait … logolu televizyon kanalında yayınlanan “…’da” isimli programda 08/03/2016 tarihinde izinsiz olarak kullanıldığı idiasıyla FSEK.68. Madde kapsamında şimdilik 15.000 TL maddi tazminatın ve FSEK 70.madde kapsamında 10.000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsili istemiyle açıldığı anlaşılmıştır.
SAVUNMA; Davalı turkuaz vekili cevap dilekçesinde özetle; Huzurdaki davaya konu program bir dış yapım olup, programın tüm hazırlık, yapım ve sunumu dahil olmak üzere, tüm aşamaları diğer davalı “…” unvanlı yapım şirketi tarafından gerçekleştirilmiş ve program yayına hazır hale getirilmiş olduğunu, davalının hukuki sorumluluğu bulunmadığını, diğer davalı … arasında akdedilen 05.06.2015 tarihli program yapım sözleşmesinin (“Sözleşme”) ilgili maddeleri uyarınca da davalı yapımcının programın yasalara ve mevzuata uygunluğunu garanti ettiği ve bu hususta sorumluluğun kendisine ait olduğunun açık olduğunu, Müvekkilinin “…” logolu televizyon kanalında, 08.03.2016 tarihli “…’da” programında kullanıldığı iddia edilen fotoğrafın eser mahiyetinde olup olmadığı ve eser olarak kabul edilip edilemeyeceği hususunun öncelikli olarak tartışılması gerektiğini, tazminat miktarının fahiş olduğunu, usul ve esas bakımından davanın reddine karar verilmesini talep ettikleri anlaşılmıştır.
Diğer davalı … vekili beyan dilekçesinde; Müvekkilin yapımcılığını üstlendiği ve … kanalında yayınlanan ‘’…’da’’ programının 08.03.2016 tarihli yayınında, Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nün anılması ve ülkede kadınları ilgilendiren sorunlara, kadına yönelik şiddetin önlenmesi gerektiğine, cinsiyet ayrımcılığı yapılmaması gerektiğine dikkat çekebilmek amacıyla, internette bulunan bir dizi birbirine neredeyse tıpatıp benzer görsellerden bir slayt oluşturulmuş ve günün anlam ve önemine binaen program başında stüdyonun arka planındaki ekranda yayınlanmış olduğunu,Bu görsellere internet aracılığıyla Google isimli arama motorunun görseller kısmından ulaşıldığınıı,üzerinde … hakkına dair herhangi bir ibare olmadığından serbestçe kullanılabileceğine kanaat getirildiğini, benzer birçok fotoğraf aynı şekilde bulunduğu için iyi niyetle kullanıldığını, alenileşmiş olan bu fotoğrafın kullanımından dolayı talep edilen maddi ve manevi zarar tazminat miktarlarının fahiş olduğunu,davanın reddi gerektiğini beyan etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE;
Dava konusu; Davacının fotoğraf eserinin, yapımcılığını davalı Ekia’nın yaptığı diğer davalı yayın kuruluşuna ait … logolu televizyon kanalında yayınlanan “…’da” isimli programda 08/03/2016 tarihinde izinsiz olarak kullanıldığı idiasıyla FSEK.68. Madde kapsamında şimdilik 15.000 TL maddi tazminatın ve FSEK 70.madde kapsamında 10.000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsili istemiyle açıldığı anlaşılmıştır.
HMK 266. madde gereğince bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Düzenlenen son raporun denetim ve hüküm kurmaya elverişli bulunması nedeniyle son rapor mahkememizce kabul edilmiş ve hükme dayanak yapılmıştır.
Bilirkişiler …, … ve … 3.2.2017 tarihli raporlarında özetle ; Söz konusu fotoğrafın sanat eseri olduğunu, televizyon ekranında kullanım değerinin dava tarihi İtibariyle; 1.033,00 TL olduğunu bildirdikleri anlaşılmıştır.
Rapora itiraz edilmesi üzerine bilirkişi … tarafından düzenlenen 8.5.2017 tarihli raporda ise özetle;genel teamül ve fotoğraf sanatı dünyasının kriterleri ve sergilerde (ulusal/uluslararası) veya bienallerde sanat fuarlarında fotoğraf!k eserlere konulan satın alma (eser satış fiyatı) koleksiyonlara girme fiyatları ortalaması düşünüldüğünde, bir Televizyon kanalında yayınlama hakkı olarak sanatçı …’ın eserinin defalarca kullanıldığı da güz önüne alındığında 5.000 TL ile 7.500 TL arasında rayiç bedele haiz olaacağını bildirdiği anlaşılmıştır.
Raporlar arasında miktar yönünden çelişki bulunduğundan yeni bir heyet oluşturulmuş ve …, … ve …’in 10.8.2017 tarihli raporlarında; günümüz rayici ile değerlendirildiğinde güzel sanat eseri niteliğindeki eserin yarım dakika aralıklarla gösterimde bulunduğu gözetildiğinde 2.302,82 TL rayiç ile değerlendirmesinin uygun bulunduğunu, FSEK 68. m göre üç katı ile hesaplandığında 2.302,82TL x 3 = 6.908,46 TL olacağını bildirdikleri anlaşılmıştır.
Bu kez her üç rapor arasında miktar yönünden çelişki bulunduğundan 4.bir heyetten rapor alınmış ve bilirkişiler …, … ve …’nın 22.5.2018 tarihli raporları kapsamına göre; eserin FSEK 4.madde kapsamında güzel sanat eseri olduğu, dava konusu fotoğrafın özelliği, kullanılan mecra ve kullanım adedi, ödüllü olması ,eser sahibinin tanınmışlığı kriteri ile bu iritelere uyan rayice göre üçüncü heyetin tespiti gibi 2.302.82 TL nin rayiç olarak istenebileceğini, davacının fsek 68 göre bu bedelin 3 katını isteyebileceğini, FSEK 15 .madde kapsamında manevi tazminat talep etme şartlarının da oluştuğunu takdirinin mahkemeye ait olduğunu bildirdikleri anlaşılmıştır.
Hükme esas alınan 3 rapor ve son bilirkişi raporu doğrultusunda, taraf iddia ve savunmaları, taraflarca hazırlama ilkesine göre sunulan deliller bir bütün olarak incelendiğinde;
Fsek 66/son maddesinde tazminatın takdirinde “tecavüzün şümulü, kusurun olup olmadığı ve ağırlığının takdir edileceği” öngörülmüş, Borçlar kanununun 51/1 maddesinde “Hakimin tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını gözönüne alarak belirleyeceği” , Türk Medeni Kanun’un 4. maddesinde de “Kanun’un takdir yetkisi tanıdığı veya durumun gereklerini yada haklı sebepleri gözönünde tutmayı emrettiği konularda hakimin hukuka ve hakkaniyete göre karar vereceği” belirtilmiştir.
Dolayısıyla taraflar arasında kullanıma dayanak oluşturacak bir sözleşme yapılmış olsaydı, hangi miktarda bir bedel ödenecekti ise bunun belirlenmesi ve somut olayda, ihlalin niteliği, süresi ve kastın ağırlığına göre, FSEK m 66/4 hükmü koşulları da dikkate alınarak sektördeki rayiç bedelin ne alabileceği yönünde mahkememizce sekbörün içinde bulanan bilirkişilerden raporlar alınmıştır.Bu çerçevede alınan son rapor ile Eser İcra yapım ve Yayınların Kullanılması ve Kamuya İletilmesine İlişkin Usül ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’te yer verilen düzenlemelerde mahkeme hakimince res’en incelenmiş, bu kapsamda davalıların davacıya ait eserler yönünden izin alındığına dair her hangi bir belge sunamadıkları, bilirkişilerce eserin FSEK 4.madde kapsamında güzel sanat eseri olduğu, dava konusu fotoğrafın özelliği, kullanılan mecra ve kullanım adedi( …’da adlı programda tüm yayın süresi boyunca davacının eserinin 35 saniye görülmesi, yayın akışı sırasında 2-3 saniyelik zaman dilimlerinde parça parça olarak toplamda 35 saniye olarak eserin umuma iletilmesi) , eserin ödüllü olması ,eser sahibinin tanınmışlığı kriterlerine göre 2.302.82 TL nin rayiç olarak istenebileceğini bildirmiş olmaları, 3 . heyet ve son heyetin aynı bedeli bildirmiş olmaları ve davacının fsek 68 göre bu bedelin 3 katını isteyebileceğini,tespit edilen emsal bedel ve düzenlenen rapor ve ulaştıkları sonuç rayiç bedel mahkememizce denetime uygun bulunmuş FSEK 68. maddesi kapsamında 2.302.82 TL nın 3 katı 6.908.46 TL maddi tazminata hükmedilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Davacı manevi tazminat da talep etmiştir. Bu çerçevede davacının fotoğrafının kullanımında davacının eser sahibi olarak ismine yer verilmediğinden davacının FSEK 15 çerçevesinde manevi hakkının ihlal edildiği sabittir. Manevi tazminat miktarının zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşıma fonksiyonu, manevi tazminat davasının gerçek anlamda bir tazminat davası olmaması, maddi hukuka ilişkin zararın tanzim edilmesini amaç edinmediği, takdir edilecek miktarın istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli miktar kadar olması gerektiği, huzurdaki somut olayın özelliği,fotoğrafın ödüllü olması hususu da dikkate alındığında yayında davacının adının belirtilmemesi dolayısıyla “davacıdan izin almaksızın eserin yayınlanması nedeniyle davacının yaşadığı üzüntü dikkate alınındığında; davacının talep ettiği manevi tazminat hak ve nasafet kuralları gereğince 10.000 – TL olarak takdir edilmiş, yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre aşağıdaki şekilde hüküm oluşturmak gerekmiştir.
HÜKÜM:yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre
1-I-fsek 68 göre 2.302.82 TL nin 3 katı 6.908.46 TL nın, ihtarın tebliğ tarihi olan 14.4.2016 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine,
II- 10.000 -TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline,
2-1.155,16 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 728,22 TL harcın davalılardan tahsiline,
3-Maddi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi 13/1.maddesi uyarınca 3.145 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Manevi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi 10/1.maddesi uyarınca 3.145 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
5-Reddedilen maddi tazminat talebi yönünden Avukatlık ücret tarifesi 13/1.maddesi uyarınca 3.145 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Davacı tarafın yargılama giderlerinden olan 29,20 TL başvuru harcı 426,94 peşin harç 138 TL tebligat ve müzekkere masrafı, 6.200 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 6.794,14 TL yargılama giderinin taktiren 2/3 ünün davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
Dair verilen karar davacı vekili ile davalılar vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İSTİNAF YASA yolu açık olmak üzere karar verilip tefhim kılındı, hazır olanlara duruşma zaptından örnek verildi. 17/07/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır