Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2016/68 E. 2018/136 K. 03.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ
HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/68 Esas
KARAR NO : 2018/136

DAVA : Tazminat (Fikir Ve Sanat Eserleri Sahipliğinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/03/2016
KARAR TARİHİ : 03/04/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Fikir Ve Sanat Eserleri Sahipliğinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “…” (…) adlı müzik eserinin beste ve .sözlerinin kendisi tarafından vücuda getirilerek, üyesi bulunduğu MESAM (Türkiye Musiki Eseri Sahipleri Meslek Bİrliği)ne 2007 yılında kaydettirildiğini, 2008 yılında da; “….” adlı albümde kendi ad ve soyadı altında umuma arz edildiğini hal böyle iken bestesi üzerine davalı: …’nın kendisinden izin almadan yeni bir başka yapıt oluşturduğunu, …’nın ‘… adını verdiği ve seslendirdiği bu yapıtın, davalılardan yapımcı; … Müzik Ltd. Şti. tarafından piyasaya sürülen albüme de konulduğunu, sözü edilen yapıtın ayrıca … adlı bir başka sanatçı tarafından da yorumlandığını, anılan davalının icrasının ise; yapımcı; … (düzeltilmiş hali ile …syon Ltd. Şti.) tarafından piyasaya çıkartıldığını, bu çalışma İle ilgili bir de video küp hazırlandığını, dahası bu yapıtın davalı … yapımcısı; … Yapım Tic. Ltd. Ştimin hazırladığı, diğer davalı yayın kuruluşuna ait … logolu televizyon kanalında yayınlanan “…” adlı dizinin tema müziği olarak da kullanıldığını, sayılan bu kullanımlar için kendisinden herhangi bir izin alınmadığını, belirtilen ihlâllerin yalnızca bunlarla sınırlı kalmadığını internet ortamında ve digital platformlarda da kullanımlarda bulunulduğunu, eylemlerin 5846 sayılı FSEK.na aykırılık teşkil ettiğini, 5846 sayılı yasanın 68.maddesi uyarınca şimdilik 1.000 TLmaddi tazminatın,30.000.-TL manevi tazminatın davalılardan, müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA;
Davalılardan … vekili beyan dilekçesinde; vücuda getirdiği ‘…’ adlı yapıtın bestesi ve güftesi ile özgün bir eser olduğunu, halk müziğinde bazı tınıların anonim hale gelmiş bulunduğunu, ‘… adlı eserin kısa bir bölümünde de bu tınıların kullanıldığını nitekim, eserin bu kadar rağbet görüp, sevilen bir şarkı haline gelmesinde diğer halk müziği eserleri İle benzer tınılar içermesinin de payı olduğunu, Türk Halk Müziğinde halka mal olmuş ve yıllardır kullanılan ezgilerin, eserlerin içinde, bir kısmında yer almasının ve halk müziği eserlerinde ezgilerin birbirine benziyor görünmesinin olası..” olduğunu, bütün bunlara ek olarak hazırlanan videoya yapılan yorumlardan da anlaşılacağı üzere ‘…’ adlı eserin beğenilmesinde, besteden çok sözlerin etkili olduğunu, kaldı ki, davacının eserinde benzerlik içeren bölümdeki ezginin özgün karakterde olmadığını nitekim, bu ezginin “…” (…) adlı eserin vücuda getirilmesinden önceki tarihli eserlerde de yer aldığını, Mesam Teknik Bilim Kurulu tarafından bu konuda yapılan incelemede “.. .eserin bir bölümündeki tınıların anonimlermiş bir ezgi özelliği taşıdığı, benziyor görünen melodinin ‘… \ …? \ … \ “…” gibi birçok eserde yer aldığı..” nıntespit edildiğini, bununla ilgili Örnek verilebilecek bir sürü başka şarkı daha bulunduğunu, belirtilen nedenlerle “…” (…) adlı şarkının davacının hususiyet taşıyan özgün bir eseri olduğunu söylemenin mümkün olmadığını zira, anonimleşmiş eserlerde eser sahihinin belli olmayıp, bunların topluma mal olduklarını, sonuç olarak; davacının “…” (…) adlı müzik eserinin bestesinin kendisine ait ‘… adlı eserin bestesi ile birebir aynı olduğu, kendisi tarafından davacının haklarının ihlâl edildiği yönündeki iddiaların gerçek dışı olduğunu, davacının özgün karakterde olmayan bir melodinin kendisine ait olduğunu iddia ederek dava açmasında hukuki yararı bulunmadığını iddia etmiş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı “…”un vekili beyan dilekçesinde; ‘… adlı eserin yapım işlerinin, yapımcı; … Müzik Yapım Organizasyon Ltd.Şti. tarafından gerçekleştirildiğini, eserin piyasaya sürüldüğünü, bu şirketin eski unvanının da: ….Ltd. Şti. olduğunu beyan etmiş, unvan tadiline ilişkin Ticaret Sicil Gazetesi örneği de ibraz edip, … Müzik Yapım Org. Turizm Elektronik Ltd. Şti. tarafından hazırlatılan bir vekaletname sunmak suretiyle; müvekkilinin, .. ve icracı sanatçı: …’dan ıslak imzalı muvafakatnameler alarak eserin yapımını üstlendiğini, bir örneğini sunduğu bu belgelerin, imzaladığı sözleşmelerin; duyduğu güven yanı sıra dava konusu yapılan olayda herhangi bir kusuru olmadığı, dolayısıyla da bir sorumluluğu bulunmadığını ispata yeteceğini, bununla birlikte davacının eserindeki ezgilerin özgün olup olmadığının, davacıya ait mi yoksa anonim ezgiler mi olduğunun değerlendirilmesi gerekeceğini zira, halk müziğinde sahiplenmenin mümkün olamayacağı uzun yıllardır kullanılagelen ezgiler bulunduğunu, dava konusu eserin de davacının özgün eseri olmadığını çünkü, özgün eserden söz edilebilmesi için bunları yaratanların kendi Özgün duygu ve düşüncelerini eserleri aracılığıyla dışa vurmakta, toplumla paylaşmakta olduklarını, bunların uluslar arası bağlamda korunduklarını, bütün bunlara ek olarak ve aleyhte kabul anlamına gelmemesi kaydıyla bir an için davacının iddiaları kabul edilse bile müvekkili bu durumu bilmediği, bilme imkanı da bulunmadığı, böyle bir eserin varlığından haberdar olmadığı için sorumlu tutulamayacağını davanın reddine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalılardan … Ltd, Şti vekili özetle; …’de yayınlanan “…” adlı televizyon dizisinin yapımcısı olduğunu, dizide kullanılan “…” adlı eseri. … ile imzaladığı, 18.12.2015 tarihli lisans sözleşmesine dayanarak, bedeli ödenmek suretiyle devraldığı hak ve izinler neticesinde kullandığını, sözleşmenin 8. maddesi uyarınca üçüncü kişilerden gelebilecek hak sahipliği taleplerinden …’nın sorumlu olmasının kararlaştırıldığını, bu yüzden ne kendilerinin, ne de eseri yayınlayan … A.Ş.nin izinsiz eser kullanmadıklarını,davanın reddine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
… Yayıncılık A.Ş, (yeni unvanı: … Medya Hizmetleri A.Ş. ) vekili cevap dilekçesi ile özetle; davanın aktif dava ehliyeti yokluğu sebebiyle esasa girilmeden reddi gerekeceğini, davacının FSEK.nun 68/1 maddesi uyarınca rayiç bedelin 3 kat fazlasını talep edemeyeceği çünkü, davaya temel oluşturan bestenin anonim olarak adlandırılacak türde bir beste olduğunu, dava konusu yapılan müzik ürününün üçüncü kişi tarafından vücuda getirilip, bu kişinin yapımcı firma ile akdettiği sözleşmede bunun özgün ve her türlü haklardan ari olduğunu garanti ettiği dolayısıyla, bir an için davacının haklı olduğu kabul edilse dahi kendilerinden herhangi bir tazminat talep edilemeyeceği kaldı ki, yapımcı firma ile akdettikleri sözleşme uyarınca yayınlanan dizinin içeriğini denetleme yükümlülüklerinin olmadığı, yapımcının (md.4,6 ile) üçüncü kişilerden gelebilecek her türlü talebi karşılamayı taahhüt ettiği, tüm bunlara ek olarak davacının 30,01.2016 tarihinde yayınma başlanan dizi ile ilgili 2 ay beklemesinin, yüksek tazminat elde edebilmek için dizi ünlendikten sonra dava açmasının dürüstlük ve iyi niyet kurallarına aykın olduğunu davanın reddine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalılardan … vekili beyan dilekçesinde; “…” isimli eseri …’nın 19,09.2015’te verdiği muvalakatnameye binaen aranje ve icra ettiğini, bunun yanı sıra T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığının … tarihli ‘Fonogramlara İlişkin Kayıt Tescil Belgesi (Görüntüsüz)’ kapsamında bağlantılı hak sahibi olduğunu, “…” isimli bu şarkının, diğer halk müziği eserleriyle benzer tınılar içerdiği İçin sevilen ve rağbet gören bir şarkı olduğunu, sonuç olarak; “…” adlı yapıtla, …” isimli eserin bestesinin işitsel ve anlam bütünlüğü bakımından hiçbir alakaları olmadığını davanın reddine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Davalılardan … ve Tİc. Ltd. Şti vekili beyan dilekçesinde; davacının aynı konuda cezai şikayette bulunduğunu, … Cumhuriyet Başsavcılığı Fikri ve Sınai Haklar Bürosu tarafından … Soruşturma, … Karar No’lu evrakla bu başvuru hakkında ‘kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini,benzer konuda … 1 No’lu FSHHM.nln E:2009/20, K: 2013/29 sayılı kararlı dosyası ile oluşturulan kararın, Yargıtay 11.HD’nin E. 2013/ 10079, K.2014/576 sayılı karan ile onandığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE;
Dava konusu; Davacının “…” (…) adlı müzik eserinin hem bestecisi hemde söz yazarı olduğununu, davacının eserini 2007 yılında Mesam Meblik birliğine kayıt ettiridğini,davacıya ait müzik eserinin 2008 yılında piyasaya sürülen … Müzik tarafından yayınlandığını, davalı …’un … adlı eseri seslendirdiğini, davalı “… tarafından piyasaya çıkarılan albümde yer alan eser için video klip çekildiğini, … adlı eserin … Tv de yayınlanan ve prodüksiyonu davalı … Filmin yaptığı “… ” adlı dizinin tema müziği olarak kullanıldığını, bu kullanımlar için izin alınmadığını, FSEK 68 kapsamında şimdilik 1000 TL maddi, FSEK 70 kapsamında 30.000 TL manevi tazminatın tahsili istemine ilişkin olarak açıldığı anlaşılmıştır.
HMK 266. madde kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Bilirkişiler Prof. Dr. …, Prof.Dr…., … tarafından düzenlenen bilirkişi raporunun denetim ve hüküm kurmaya elverişli ve bilimsel verilere göre hazırlandığından ve taraflarca sunulan tüm delillerlerin eksiksiz olarak tartışılmış olduğu ve ezgilerin karşılaştırılması da yapılmış olduğu anlaşıldığından mahkememizce hükme dayanak olarak alınmıştır.
Bilirkişi heyetince “…” (…) adlı yapıtın bestesinin “”…” adlı yapıtta kısmen ya da tamamen kullanılıp kullanılmadığı, yapıtın bestesinin anonim ezgilerden mi oluştuğunu yoksa eser vasfı kazanacak şekilde bir orjinaliteye mi sahip olduğu hususları denetime uygun şekilde bilirkişi heyetince incelenmiştir.
…’in …(…) adlı şarkısı ile …’nın … adlı şarkısının melodisi tamamen aynı olduğu, İkisi de 4/41 lük ritim üzerine yerleştirilmiş olduğu,… (…) solist … tarafından Si bemol minör üzerinden, … ise solist … tarafından Mi minör üzerinden seslendirmekte olduğunu,, Ancak melodik ve ritmik yapı temel olarak aynı olduğunu, Özellikle İlk sekiz ölçüde bu durum açığa çıkmakta olduğunu, İki şarkı da dakikada 64 dörtlükten oluşan bir metronom hızı ile icra edildiğini,Bu arada davalıların savunmalarında bir yandan … isimli şarkının bestecisi olarak …’yı lanse etmelerine rağmen, öte yandan melodinin Türk Halk Müziğinin anonim tınıları arasında yer aldığını ve halka mal olduğunu belirttiklerini, aynı melodinin kullanıldığını iddia edilen şarkılardan örnekler de verildiğini, Bu şarkılarla ilgili incelemeler kapsamında; … seslendirdiği (bestesi; …’a ait olan) … (… adlı şarkının ara nağmesinde … (…) adlı şarkının ana melodisinin birim zamanı bir mertebe ek çalınmış, ancak sözlü bölümde melodik yapının aynen yerleştirilmiş olduğunu, …’nun … adlı şarkısında … (…’ ile aym melodik ve ritmik yapı kullanıldığını, Albüm çıkış tarihinin 2014 yılı olduğunu, ….’nun … adlı türküsünde girişteki aranağmenin ilk üç ölçüsü ve sözlü bölümün başladığı ilk ölçü genel yapı olarak …(…) şarkısı ile benzerlik göstermektedir (Albüm çıkış: 1987), … adlı türküde girişteki aranağmenin üç ve dördüncü ölçüsü genel yapı olarak …(…) şarkısı ile benzerlik göstermekte olduğunu, …’un … adlı şarkısında melodik yapı bir mertebe hızlandırılmış, ancak … ile aynı melodi hem aranağme ve hem de nakaratta kullanılmış olduğunu, …’nin bestecisi … olarak belirtilmiş olduğunu(Albüm çıkış: 1981) … (…) adlı şarkı ile … adlı şarkı metronom hızı, melodi ve ritmik yapısı açısından yukarıdaki parçalara nazaran daha çok benzerlik göstermekte olduğunu,iki parçanın da hem aranağmeşi, hem de giriş yapısı hiçbir fark gözetilmeden, aym şekilde söze yerleştirilmiş olduğunu,Üstelik … ve …’mn şarkıları okuduğu metronom hızlan dahi aynı olduğunu (Dakikada 64 dörtlük). Dolayısıyla … şarkısının oluşturulması sırasında …(…) şarkısının ritim, melodi ve metronom hızı açısından örnek alındığı ve aynı temaya söz kısmının yerleştirildiğini,oluşturulan yapıtın …’ya ait orijinal bir eser vasfında olmadığını,, yapılan incelemeler sonucunda; … (…) isimli şarkının melodisinin orijinal olduğuna, ezgilerin tümünün …’e ait bulunduğuna ilişkin davacı iddialarının da davalılar tarafından örneklerle çürütüldüğünun tespit edildiğini, Nitekim, …’un 1981’de seslendirdiği … adlı şarkının bestecisi … olarak belirtmiş, …, … şarkısını I987’de piyasaya çıkarmış, …’ün şarkısı 2000, …’nun ki ise; 2014 yılına ait olduğu, … (…) isimli şarkıda yer alan melodinin davacı: …’e ait olduğu iddiasının mevcut dosya durumuna göre kanıtlanamadığını, … (…) adlı parçanın orijinal olmadığını bildirdikleri anlaşılmıştır.
Taraf iddia ve savunmaları, davacının kullandığı melodi ve ezgilerin alenileşme tarihi ile …’un 1981’de seslendirdiği …, … şarkısını I987’de piyasaya çıktığı …’ün şarkısının 2000, …’nun ki ise; 2014 yılına ait olduğu dolayısıyla davacının parçasının Orijinal bir eser olmadığı kendisinden önce aynı ezgi ve melodilerin başka sanatçılarca kullanıldığı, bilirkişi raporu ile anlaşıldığından subut bulmayan davanın esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hükül oluşturulması gerekmiştir.
HÜKÜM; Yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre,
1-Davanın REDDİNE,
2-35,90 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile 493,51 TL eksik harcın davacıdan tahsiline,
3-Reddedilen Maddi tazminat talebi yönünden; Avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince; 3.145 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4-Reddedilen Manevi tazminat talebi yönünden; Avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince; 3.145 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Davalı …nin yapmış olduğu 10 TL giderin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafın yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
7-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talebi halinde taraflara iadesine,
Dair Davacı ve Davalı … vekillerinin yokluklarında, davalılardan …, …, …, …, …. vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde İSTİNAF YASA YOLU AÇIK olmak üzere karar verildi.03/04/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır