Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2016/190 E. 2020/230 K. 23.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ
HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/190 Esas
KARAR NO : 2020/230

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 15/10/2014
KARAR TARİHİ : 23/09/2020

Mahkememizde görülmekte bulunan İtirazın iptali davasında asıl dava yönünden İstanbul 9.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/424 esas-2016/93 karar ve 9.3.2016 tarihli görevsizlik kararının keza birleşen davada Bakırköy 1.FSHHM’nin 2018/120 esas-2019/48 karar ve 19.2.2019 tarihli birleştirme kararlarının kesinleşmesi üzerine dava dosyaları mahkememize gönderilmekle mahkememizde yapılan açık yargılamasının sonunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVADA; İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 10/02/2011 tarihli telif sözleşmesinin bulunduğu, telif sözleşmesi gereğince davalı yanın ödemesi gereken borcun ödenmediğini, davalı aleyhine … 19. İcra müdürlüğünün … esas sayılı ilamsız icra takibinin yapıldığını,davalının icra takibine itiraz ettiğini, itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, %20 icra tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. (HARCA ESAS değer: 6930.08 TL)
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davalının yayıncılık işini yaptığını, davacı ile eser telif sözleşmesi imzaladığını, Davalı dilekçesinde belirtilen 10/02/2011 tarihli sözleşme ile icra takibine konu “…” adlı eser ile bir alakası olmadığını, davacıya banka dekontu ile ve el yazısı ile imzalı belge karşılığında ödeme yaptığını, bu nedenle borçlarının bulunmadığını, alacağın likit olmadığını, bu nedenle icra inkar tazminatı koşullarının oluşmadığını, davacının herhangi bir itiraz olmadan 2.500-TL borç ödenmiş olmasına rağmen icra takibi yapması nedeniyle %20 oranında kötü niyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
BİRLEŞEN BAKIRKÖY 1.FSHHM’NİN 2018/120 ESAS SAYILI DOSYASINDA;
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı ile yapmış oldğu 10/02/2011 tarihli telif sözleşmesine göre dilekçede belirtilen eserlerin basımlarından %10 oranında telif ücreti alacağı bulunduğunu, işbu alacağın tahsili amacıyla … 1. FSHHM’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan itirazın iptali davasında alınan bilirkişi raporu ile, 6 kitabın toplam değerinin 159.975,50 TL olarak belirlendiğini, sözleşmeye göre ödenecek telif tutarının, tutarın %10’u olan 15.997,50 TL olarak belirlendiğini, davalının ise bu tutara karşılık müvekkiline 2.500,00 TL ödeme yaptığını, davalının müvekkiline olan bakiye borcunun 13.497,50 TL olduğunu ve bu alacağın 5.461,00 TL.’nin tahsili amacıyla belirtilen dosya ile devam eden davanın halen derdest olduğunu, müvekkilinin bu miktardan geriye kalan 8.036,50 TL.’sinin tahsili amacıyla da … 17. İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı ile ilamsız takip başlattıklarını, ancak davalı-borçlunun itirazı üzerine takibin durdurulduğunu iddia ederek, itirazın iptalini, takibin devamını, alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek banka reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsilini ve davalı aleyhinde %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.(HARCA ESAS DEĞER 8.036.50 TL)
SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının aynı konu ve eselerlerden dolayı alacak miktarı 6.930,00 TL olan icra takibi ve akabinde itirazın iptali davası olan … 1. Fikri ve Sınai Haklar mahkemesi …Esas sayılı dosya ile telif ücrertlerine ilişkin dersest dava bulunduğunu, yine davacı yanın bu davada 09/06/2017 tarihli yazılı kendi beyanı ile ödenen miktarla düştükten sonra 5.461,00 TL alacaklı olduğunu bildirmiş olmasına rağmen, işbu dava ile ilgili öncelikle derdestlik itirazlarının bulunduğunu, bu davanın hatalı hazırlanan bilirkişi raporuna dayandırıldığını ve söz konusu rapora süresi içerinde itiraz ettiklerini, müvekkilinin yayınladığı eser sayı ve fiyatlarının üzerinden hesaplandığında, … 1. FSHHM’nin dava konusu dışında davacının başkaca bir alacağının bulunmadığını ve hatalı bir rapordaki alacak ve miktarı kesinleşmeden açılan işbu dava konusu alacağın olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava konusu uyuşmazlık asıl davada; Davacı ile davalı arasında 10/02/2011 tarihli telif sözleşmesinin bulunduğu, telif sözleşmesi gereğince davalı yanın ödemesi gereken borcun ödenmediğini, davalı aleyhine … 19. İcra müdürlüğünün … esas sayılı ilamsız icra takibinin yapıldığını,davalının icra takibine süresinde itiraz ettiğini, iş bu itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, %20 icra tazminatının davalıdan tahsili istemine ilişkindir.
Birleşen dava konusu; … 17. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı ile başlatılan ilamsız takibe , davalının itirazı üzerine takibin durması nedeniyle, itirazın iptali takibin devamı, davalı aleyhinde %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi istemine ilişkindir.
Huzurdaki dava ile birleşen Bakırköy Bakırköy l.FSHH Mahkemesinin 2018/120 esas sayılı dava dosyasının, davacı tarafından, huzurdaki asıl dava dosyasına sunulmuş olan 29.01.2018 tarihli raporda yer verilen 13.497,50 TL lik tespite dayalı olarak, asıl davada talep ettiği 5.461,00 TL nin mahsubu sonrasında kalan 8.036,50 TL için takip yaptığı anlaşılmaktadır.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Telif Hakları Genel Müdürlüğünden eser işletme ve bandrol talep formları celp edilip, icra dosyaları dosyamız arasına geldikten sonra HMK 266.madde kapsamında bilirkişi incelemesi yaptarılmıştır.
Bilirkişi … 03/03/2017 tarihli raporunda; dava dosyasında yer alan, gerek banka makbuzunda gerek ise adı makbuzda telif bedellerinin hangi kitaplar için hangi adetlerdeki satışlara ilişkin olarak ödendiğine dair herhangi bir bilginin yer almadığını, davacı yanın takibe konu ettiği alacak tutarının hangi kriterlere göre hesaplandığının anlaşılamadığını, huzurdaki davaya konu ihtilafın çözülebilmesi için öncelikle davacı yanın takibe konu ettiği alacağın detaylarını bildirmesi, bir başka ifade ile sözleşmenin 3. Maddesi çerçevesinde, hangi kitaptan kaç adet satışa dayalı olarak alacak tahakkuk ettirildiğinin belirtilmesi, sonrasında bu kitaplardan hangilerinden kaç adet basılarak satışa sunulduğuna dair basım evinden bilgi istenilmesi gerektiğini bildirmiştir.
Davacı vekili 9.6.2017 tarihli beyan dilekçesiyle alacağın konusu olan eser isimlerini, alacak miktarlarını , ödenen bedeli ve bakiye alacak miktarını bildirmiştir.
Davalı vekili mahkemenin bakanlık nezdinde ne kadar bandrol alındığı yönünde davacı talebi olmadığı halde mahkemenin res’en ara karar ile belge celbinin usule aykırı olduğunu ileri sümüş ise de; mahkememiz ara kararı yüksek mahkeme ilamlarına göre oluşturulduğundan, bu tür uyuşmazlıklarda maddi gerçeğin aydınlatılması için talep edenin ve yayıncının eser sahipliğinin denetlenmesinin mahkemenin res’en yapmak zorunda olduğu işler kapsamında olması keza bandrol talep formunun ise tazminat miktarının ve sözleşme hükümlerinin yorumlanması için zorunlu olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin bu yöndeki itirazının yerinde olmadığı anlaşılmıştır.
Bilirkişiler 09/08/2017 tarihli raporlarında; Tüm inceleme, tespit ve değerlendirmeler ile rapor içerisinde yer alan nedenlere binaen; davacı yanın takibe konu ettiği alacak miktarının doğru olup olmadığının belirlenebilmesi için, kitapların satış bedelinin de bildirilmesini, buna göre sözleşme hükümleri çerçevesinde, basım yapılan adet x birim fiyat x %10 hesabı ile bakiye alacak tutarının hesaplanabileceğini bildirmişlerdir.
Sektör bilirkişisi … ve Mali Bilirkişi … 29/01/2018 tarihli raporlarında; yazara verilen birinci baskıda 30, ikinci baskılarda, 20, derleme ve tanıtım amaçlı her kitap/her baskı için 50 adet kitap düşülerek telif tutarı hesaplandığını, davalının 6 kitap için aldığı bandrol ışığında ve bildirilen birim fiyatlara göre, davacının alacağı telif hakkının 15.997,50 TL olduğunu, davalının, davacıya 15.997,50TL’ye karşılık 2.500,00 TL ödediğini, bu miktar telif tutarından düşüldüğünde davacının davalıdan 13.497,50 TL alacağının görüldüğünü, davacı yan alacağının 15.997,50 TL olarak tespit edilmiş olmakla birlikte, talep ile bağlılık ilkesi gereği takip alacağının 5.461,00 TL ile sınırlı olacağını, diğer yandan davacı yanın takipte işlemiş faiz talep ettiği görülmekle, telif sözleşmesinin 3. Maddesinde yer alan 180 günlük vadenin hangi tarihten itibaren başlayacağı belirli olmadığından, işlemiş faiz yönünden herhangi bir değerlendirme yapılamadığını bildirmişlerdir.
Bilirkişi … ve … 15/11/2019 tarihli ek raporlarında; Davacı yan alacağı sektörel yönden yapılan yeniden değerlendirmeler neticesinde 10.460,00 TL olarak tespit edildiğini, Asıl dava yönünden: Talep ile bağlılık İlkesi gereği takip alacağının 5.461,00 TL ile sınırlı olacağını, takip tarihinden itibaren işlemiş faizin, rapor içerisinde açıklanan nedenlerle bu aşamada da hesaplanmasının mümkün olmadığını, zira temerrüt tarihi ile bu tarihin belirlenme şeklinin davacı yan tarafından izah edilmediğini,
Birleşen dava yönünden: 10.460,00 TL olarak revize edilen alacak tutarından asıl davada talep edilen 5.461,00 TL nin mahsubu sonrasında, 10.460,00 – 5461,00 = 4.999,00 TL olacağını, davacı yanın, birleşen davada takip tarihinden itibaren talep etmiş olduğu faiz tutarının ise, karar tarihinden sonra icra müdürlüğünce yapılacak kapak hesabı ile belirlenebileceğini bildirmişlerdir.
Dosyada toplanan tüm deliller, davacı ve davalı adasında imzalanan 10.02.2011 tarihli Telif Sözleşmesi, eser işletme belgelesi, bilirkişi raporları bir bütün olarak incelendiğinde; sözleşmenin 3. Maddesinde, kitabın tüm baskılarında telif oranının % 10 olarak hesaplanacağı, telif ödemesinin 180 gün vadeyle yazarın hesabına yatırılacağının belirlenmiştir.
Davacı yanın defter tutma yükümlülüğün bulundurmadığı, davalı yanın ticari defterlerini ibraz edemeyeceğini bildirdiği, dava dosyasında yer alan gerek banka makbuzunda gerek ise adi makbuzda telif bedellerinin hangi kitaplar için hangi adetlerdeki satışlara ilişkin olarak ödendiğine dair herhangi bir bilginin yer almadığı, davacıya takibe konu ettiği alacağın detaylarını bildirmesi, sözleşmenin 3. Maddesi çerçevesinde açıklamada bulunması için süre verilmiş, davacı beyanda bulunduktan sonra yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
İstanbul Telif Hakları ve Sinema Müdürlüğüne yazılan yazıda, alıman bandroller:
1250 adet bandrol 30.03.2010 tarihinde …
1000 adet bandrol 15.06. 2011 tarihinde …
1250 adet bandrol 30.03.2010 tarihinde …,
1000 adet bandrol 19.03.2013 tarihinde …
1250 adet bandrol, 11.5.2010 tarihinde …,
1250 adet bandrol 11.05. 2010 tarihinde … ‘
1300 adet bandrol,28.3.2011 tarihinde …,
1400 adet bandrol 02.05.2011 tarihinde …,
Kültür Bakanlığından bandrol alınan 6 kitaptan 2 tanesi … ( 1250+1000
2500) ve … için (1250+1000- 2500 olmak üzere İki defa 2500’er bandrol alındığı anlaşılmaktadır.
Taraflar arası sözleşme 10.02. 2011 tarihinde yapılmıştır. Sözleşmede 10 adet kitap adı geçtiği hâlde, bunlardan “…, …, …, …” kitapları sözleşmede var olmasına rağmen yayıncı davalı tarafından yayınlanmamıştır. Davacının verdiği yanıtta bu konuda bir şikâyeti bulunmamaktadır.
Basımı yapılıp davaya konu olan kitaplar Kültür Bakanlığı tarafından bandrolü verilen altı (6) adet kitaptır. Bunlardan … ( birinci baskı -2010), … ( birinci baskı 2010), … ( 2010), … ( 2010 ) kitapları sözleşme tarihinden önce bandrolü alman kitaplardır.
Sözleşmeden sonra basımı yapılan kitaplar:
1…. (15.06. 2011 tarihli 2. baskı olup olmadığı formda belirtilmemiş ama iki defa bandrol alınmış eserdir)
2…. ( 28.03.2011), her ne kadar davalı yayınevi bu kitap için davacı ile bir alakası yok dese de sözleşmede yazarın adı ve bu kitap yer aldığı gibi ve sözleşmenin \ yapıldığı tarihten sonra da bandrol formunda yazar … ile birlikte, …, … adının geçerek bandrol alınıp basımı yapılmıştır.)
3…. (09.05.2011) kitabı için 1400 bandrol alınmış,
4…. için 05.03.2013 tarihinde tekrar bandrol alınmış ama 2. Baskı olduğu bilgisi yok.
Davacı vekili 09.06.2017 tarihinde mahkemeye sunduğu takibe konu alacağın ait olduğu eserler ile bu eserler için alacak miktarlarını 5.461,00 TL alarak bildirimde bulunduğu, ödenen 2500 TL yönünden taraflar arasında bir itilaf bulunmadığı, anlaşmazlığın … kitabının Prof. Dr. …’a ait olup olmadığı ve bakiye davacının alacağı miktar yönünden tarafların uyuzmazlık içinde olduğu ve bu yönde yapılan bilirkişi incelemesinde;
10.2.2011 tarihinde taraflar arasında yapılan sözleşmede …, …, …, …, …, … ” … , …, … isimli eserler için anlaşma yapıldığı, ” …” isimli eser isminin sözleşmede yer almadığı ancak bu kitap için davalı yanca 1300 adet bandrol alındığı, eser işletme belgesinde ve kitap üzerinde Her ne kadar kitapta Prof Dr. …, …, … İsimleri olsa da kitabın yayın evi ile temsil hakkının sözleşmeye davacı … tarafından temsil edildiği, sektörel uygulamada akademisyenler tarafından yazılıp yayınlanan kitapların yayıncısı tarafından temsil hakkının en kıdemlisi veya deneyimlisinden birisi ile temsil edildiğinin öngörüldüğü, davacının ise 9.6.2017 tarihli beyan dilekçesinde takibe konu alacağın…, … , …, …, … isimli 6 eser için yapıldığını bildirmiş alması, bilirkişilerinde gerek eser işletme belgeleri gerek sözleşme hükümleri, gerek alınan bandol sayısı, gerekse kitapevlerince bildirilen eserlerin satış fiyatları ile yaptığı inceleme sonucunda rapor tanzim ettikleri, dolayısıyla davalı yanca ileri sürülen itirazların yerinde olmadığı, ödemelerin hangi eser için yapıldığının belli olmadığı, son alınan raporda davalı yayınevinin satış fiyatlarını bildiren liste sunmadığı, her iki tarafın verdiği listeye göre ortalama olarak bilirkişilerin hakkaniyete uygun olarak ve denetime uygun olarak sözleşme hükümleriyle birlikte rapor tanzim ettikleri, öte yandan mahkememizce 15.5.2018 tarihli celsede bilirkişi incelemesi ile ilgili ara karar oluşturulurken tarafların bilirkişilerden sorulmasını istedikleri hususlarda beyanda bulunmaları için taraflara sürede verildiği dolayısıyla rapor sunulduktan sonra bilirkişi raporuna yönelik davalı yanca sunulan itirazın yerinde olmadığı, raporun tarafların dosyaya sunduğu beyan ve deliller, eser işletme belgeleri, bandrol talep formları ve sözleşme hükümleri, kitapların bandrol adetleri ve satış fiyatları:, dikkate alınarak oluşturulduğu gözetilerek: Davalının Davacıya ödemesi gereken telif miktarı kitapların toplam değeri olan 159.975,50 TL’dir. … bir yayınevine ait olan 1000 bandrollü … için hesaplanan 20,000.00 TL düşüldüğünde, 139.975,50 TL kitapların toplam üzeri satış fiyatıdır Bu tutardan % 8 oranındaki KDV’yi düşünce 129.606,90 TL telife bedel tutardır. Telif oranı % 10 olduğuna göre, Davacı yazara ödenmesi gereken tutar 129.606,90.10=12.960, TL’dir. Bu tutarın 2.500,00 TL’si elden ödenmiştir. Bu tutar düşülünce 12.960,-2500,00 TL= 10.460,00 TL yazara ödenmesi gereken telif tutarıdır.
Mahkememizdeki dava ile birleşen Bakırköy l.FSHH Mahkemesinin 2018/120 esas sayılı dava dosyasının da, davacı tarafından, huzurdaki asıl dava dosyasına sunulan 29.01.2018 tarihli raporda yer verilen 13.497,50 TL’lik tespite dayalı olarak, asıl davada talep ettiği 5.461,00 TL’nin mahsubu sonrasında kalan 8.036,50 TL için dava ikame edildiği anlaşılmış olup, sektör bilirkişi …’in değerlendirmeleri çerçevesinde davacı yanın talep edebileceği tutarın 10.460,00 TL olarak revize edildiğini, dolayısıyla davacı yanın huzurdaki davada talep ettiği 5.461,00 TL nin mahsubu sonrasında, birleşen davada talep edebileceği tutarın 10.460,00 – 5.461,00 = 4.999,00 TL olarak hesaplandığını bildirdiği neticeten hükme dayanak alınan rapor dikkat alındığında, Asıl davada takip alacağının 5461,00 TL ile sınırlı olacağını, Birleşen dava yönünden: 10.460,00 TL olarak revize edilen alacak tutarından asıl davada talep edilen 5.461,00 TL nin mahsubu sonrasında, 10460,00 – 5461,00 = 4.999,00 TL olacağı bildirilmiş olup, davacının huzurdaki davalarını itirazın iptali davası şeklinde açmış olması ve dava açarken yatırdığı harç miktarı dikkata alınarak asıl dava ve birleşen dava sonuçlandırılmış bu kapsamda: asıl davada … 19. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takip dosyasında davalı borçlu tarafça yapılan itirazın kısmen iptaline, takibin 5.461. TL üzerinden devamına, fazla istemin reddine (5461 TL yönünden kabul 1469 TL yönünden red) birleşen davada … 17.Müdürlüğünün … esas sayılı icra takip dosyasında davalı borçlu tarafça yapılan itirazın kısmen iptaline, takibin 4.999 TL üzerinden devamına( 4999 TL yönünden kabul,3037 TL yönünden red) ,belirlenen bedele takip tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiz işletilmesine ve davacıya ödenmesine, fazla istemin reddine, her iki davada da davacının telif alacağı yargılama ile ortaya çıktığından davacı ve davalı taraf lehine inkar ve kötüniyet tazminatı takdirine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM:Yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre;
ASIL DAVADA; … 19. İcra Müdürlüğünün …esas sayılı icra takip dosyasında davalı borçlu tarafça yapılan itirazın kısmen iptaline, takibin 5.461. TL üzerinden devamına, fazla istemin reddine,
1-Davacının telif alacağı yargılama ile ortaya çıktığından davacı ve davalı tarafainkar ve kötüniyet tazminatı takdirine yer olmadığına,
2-8.036 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile 223,13 TL eksik harcın davalıdan tahsiline,
3-Avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince; 4.910 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince; 1.469 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafın yapmış olduğu yargılama giderlerinden olan 25,20 TL başvuru harcı, 118,35 TL peşin harç, 2.400 TL bilirkişi ücreti ve 306 TL tebligat-müzekkere masrafı olmak üzere toplam 2.849,55 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafın yapmış olduğu yargılama gideri bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
7-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talebi halinde taraflara iadesine,
BİRLEŞEN DAVADA;
1-… 17.Müdürlüğünün … esas sayılı icra takip dosyasında davalı borçlu tarafça yapılan itirazın kısmeniptaline, takibin 4.999 TL üzerinden devamına,belirlenen bedele takip tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiz işletilmesine ve davacıya ödenmesine,fazla istemin reddine,
2-Davacının telif alacağı yargılama ile ortaya çıktığından davacı ve davalı tarafa inkar ve kötüniyet tazminatı takdirine yer olmadığına,
3-341,48 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile 204,23 TL eksik harcın davalıdan tahsiline,
4-Avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince; 4.910 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Avukatlık asgari ücret tarifesi gereğince; 3.037 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafın yapmış olduğu 35,90 başvuru harcı, 137,25 TL peşin harç, 173,50 TL tebligat-müzekkere masrafı olmak üzere toplam 346,65 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talebi halinde taraflara iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde İSTİNAF YASA YOLU AÇIK olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 23/09/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır