Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2016/100 E. 2020/374 K. 01.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ
HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2016/100 Esas
KARAR NO : 2020/374

DAVA : Patente tecavüzün tespiti
DAVA TARİHİ : 04/05/2016
KARAR TARİHİ : 01/12/2020

Mahkememizde görülmekte bulunan Patent tecavüzün tespiti, önlenmesi ve patentin hükümsüzlüğü davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; … firmasının … sayılı patentin sahibi olduğunu, patent koruması olan … formülünün … ilacı adı ile üretimde olduğunu, bu ürün üzerinde … S.A. adlı şirket ile elbirliği mülkiyeti tesis edildiği, ürünün Türkiye’ye ithalatı, satışı, dağıtımını yapan … A.Ş. ile bir münhasır lisans sözleşmesi yapıldığını, Türkiye’ye ithal edildiği ve dağıtımda olduğunu, ancak davalı tarafın … için çözelti için Türkiye pazarında satma yetkisi veren üretim ruhsatı aldığını, bu ürünün müvekkiline ait … nolu patenti ihlal ettiğini, 551 sayılı KHK’nın 136/a maddesi kapsamında patentten doğan hakka tecavüz ettiğini, … ilaç formülasyonunun üretimine ilişkin bir bilgi olmadığından, patentin usul( metod) istemleri konusunda yapılan ihlali değerlendiremediklerini, … ürününün düzenleyici otorite tercihi nedeniyle otoklavlanma ile ileri derecede sterilize edilmiş olmasını tahmin ettiklerini belirterek … sayılı patente tecavüz olduğu yönünde karar verilmesini ve karşı tarafın her türlü fiilinin sona erdirilmesi ve halihazırda dağıtımı yapılmış ürünlerin toplatılması amacıyla ihtiyati tedbir kararı alınmasını asıl davada talep ve dava etmişler, karşı dava yönünden ise karşı davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
SAVUNMA: Davalı vekilinin cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; 551 sayılı KHK’nın madde 75/f hükmü gereği ilaçların ruhsatlandırılması ve bunun için gerekli test ve deneyler de dahil olmak üzere ruhsat konusu buluşu içeren deneme amaçlı fiillerin patent korumasının istisnaları arasında yer aldığı, müvekkilin … molekülü eşdeğeri olan ilaca ruhsat aldığını, bu molekülün patentinin … nolu patent olduğunu ve TR patent ailesinin bulunmadığı, dava konusu patentin formülasyon patenti olduğunu, davanın açıldığı tarihte … ürününün satış izin belgesi alınmadığı ve SGK’nın geri ödeme listesinde bulunmadığını, davacının Türkiye’de bir buluşa iki patent belgesi aldığını, TPE’’nin 05/03/2014 tarihli yazıyla aynı buluşa iki ayrı koruma alamayacağını, 21/07/2010 tarihi ile … patentinin geçerliliğini yitirdiğini belirttiğini, davacının … numaralı patentin yıllık ücretini yatırmayarak bu patenti müddet hale getirdiğini, … 4.FSSM’nin … Esasında kayıtlı dosyada bilirkişi raporu ve ek rapor alındığı, dava konusu patentin hükümsüzlük şartlarının oluştuğunun belirtildiği ve tedbir talebinin reddinin gerektiğini, TPE yazısı neticesinde davalıya ait … numaralı patentin 21/07/2010 tarihi ile geri çekilmiş sayıldığını ve bu nedenle geçerliliğini yitirdiğini asıl davanın reddine karar verilmesini, karşı davada davalı adına tescilli … numaralı patentin hükümsüz kılınmasına karar verilmesini talep ettikleri anlaşılmıştır.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE:
Dava konusu uyuşmazlık; asıl davada … numaralı patentten doğan haklara tecavüzün tespiti ve önlenmesi olup karşı dava konusunun …nolu patentin hükümsüzlüğüne ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Türk patent ve marka kurumundan patent tescil belgesi celp edilmiştir.
Davanın açılmasını müteakip davacı ve davalının dava, cevap dilekçeleri karşılıklı tebliğ olunmuş, dava şartları incelenmiş, ön inceleme duruşması yapılmış, duruşmada hazır olanlar sulhe teşvik olunmuş, sonuç alınamaması üzerine uyuşmazlık konuları tespit edilmiş, arabuluculuk kurumundan faydalanmak istenilmediğinden tahkikat duruşmasına devam olunmuş, beyanlarında geçen deliller toplanmış, bilirkişi incelemesi yaptırılmış, HMK 184.madde kapsamında hazır olanlardan tahkikat ile ilgili beyanları sorulmuş, HMK 186. madde kapsamında ise karar duruşmasında hazır olanlardan esas ile ile ilgili son diyecekleri sorulmuştur.
HMK 266. madde kapsamında bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
… 4.FSHH Mahkemesinin … talimat numaralı dosyasında …, … ve … 15/01/2018 tarihli raporda; Davalı karşı davacının ruhsata konu olan ürününün, “…” isimli ürün olduğu, söz konusu ürünün davacı-karşı davalının … sayılı patentinin 1-5 ve 7-10 nolu istemlerine yönelik birebir tecavüzünün söz konusu olduğu ve ayrıca karşı dava yönünden… sayılı patentin 1-10 nolu istemlerinin yeni olduğu, buluş basamağı içerdiği ve hükümsüz kılınmaması gerektiği sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
… 4.FSHH Mahkemesinin … talimat numaralı dosyasında alınan aynı heyetin 11/03/2019 tarihli EK bilirkişi raporunda;1-3 numaralı istemlerin yenilik kriterine sahip olduğu ancak buluş basamağı kriterine sahip olmadığı, 4, 8-10 numaralı istemlerin yenilik ve buluş basamağı kriterine sahip olduğu düşünce ve kanaatine ulaşıldığı bildirilmiştir.
… 4.FSHH Mahkemesinin … talimat numaralı dosyasında…, …, …, … 10/03/2020 tarihli bilirkişi raporunda; … sayılı patentin 1-10 nolu istemlerinin yeni olduğu ancak buluş basamağına sahip olmadığı, dolayısıyla patentin istemlerinin hükümsüz kılınması gerektiği sonuç kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Dosyaya patent vekili .. tarafından düzenlenen uzman görüşü sunulmuş olup, patentin hükümsüzlük şartlarının değerlendirildiği 25.10.2018 tarihli mütalaada özetle; SMK 138. Madde uyarınca … sayılı patentin bütünü ile hükümsüz kılınması gerektiği bildirilmiştir.
Taraf iddia ve savunmaları, sunulu teknik dökümanlar alanında uzman olan bilirkişilerce HMK 266. Madde kapsamında yapılan bilirkişi incelemeleri, sunulan teknik mütalaa, patent belgeleri ile birlikte incelendiğinde; HMK 266 madde kapsamında …, …, …, … tarafından düzenlenen 10.3.2020 tarihli rapor hükme dayanak alınmıştır. Son bilirkişi raporunda davaya konu patent istemlerinin tamamının (1-10 istemler) buluş basamağı kriterini taşımadığını dolayısıyla hükümsüz kılınması gerektiğini tespit etmişlerdir.
Aynı patentin hükümsüzlüğü talebiyle … 2 FSHHM … Esas sayılı dosyada devam eden yargılamada da iki ayrı heyetten rapor alındığı anlaşılmıştır.
Patentte yer alan 1-10 nolu istemlerin yenilik unsuru taşıdığı belirtilmişse de aynı istemlerin buluş basamağı taşımadığı yönündeki bilirkişi tespitleri nazara alındığında patentin hükümsüz kılınması şartlarının oluştuğu anlaşılmıştır.
Kapatılan … 4. FSHM’nin … Esas sayılı dosyasına sunulan bilirkişi raporu ( 2.FSH… esas) mahkemesinden celp edilmiştir. Bilirkişiler …, …, … tarafından düzenlenen kök ve ek raporlar kapsamında… nolu patente ait istemlerin yeni olduğu, ancak doküman incelenmesinde tekniğin bilinen durumunu aşmadığını bildirdikleri , ek raporlarındaki açıklamalarının patentin hükümsüzlüğünü açıklamaya yeterli olduğunu bildirmişlerdir.
Aynı mahkemede 21.12.2018 havale tarihli ikinci bilirkişi heyetinin kök raporunda ise anılan patentin 1- 3, 5-7 no’lu istemlerin buluş basamağı içermediği ve bu istemler bakımından kısmen hükümsüz kılınabileceği, bununla birlikte 4, 8-10 no’lu istemlerin ise buluş basamağı içerdiği bildirilmiş, İtiraz üzerine ikinci heyetten alınan 17.01.2020 tarihli bilirkişi ek raporunda bu kez heyetin patent vekili … tarafından hazırlanan hazırlanan teknik mütalaa ve ekindeki delilleri de inceleyerek kök rapordaki görüşünü revize ettiği, … 1.FSHHM’nin … talimat sayılı ( 2.FSSHM’nin … esas sayılı dosyasında ) dosyasında bilirkişiler …, …, … tarafından düzenlenen 17.1.2020 tarihli raporda patentin kısmen değil tüm istemler bakımından buluş basamağı kriterine sahip olmadığı, 1-10 nolu istemlerin yeni olmasına rağmen buluş basamağına sahip olmadığından hükümsüz kılınması gerektiği belirlenmiştir.
Mülga 551 sayılı KHK’nın 7. maddesine göre, tekniğin bilinen durumuna dahil olmayan buluş yenidir. Hükümsüzlük talebine konu patent belgesinin 551 S. KHK uyarınca yeniliğinin değerlendirilmesinde, söz konusu patent belgesinin istemlerinde korunan buluşun, patentin rüçhan tarihten önce, dünyanın herhangi bir yerinde toplumca erişilebilir yazılı veya sözlü tanıtım, kullanım veya bir başka yolla açıklanıp açıklanmadığının değerlendirilmesi gereklidir. Yenilik değerlendirmesi yapılırken:patent istemlerinde korunması talep edilen teknik unsurlar tanımlanır, istemlerde tanımlanan bu teknik unsurlardan, tekniğin bilinen durumuna dahil olan ortak unsurlar tanımlanır, tekniğin bilinen durumuna dahil olan unsurlar ile istemde talep edilen unsurlar karşılaştırılır (yenilik değerlendirmesinde tekniğin bilinen durumuna dahil dökümanlar tek tek değerlendirilir, yeniliği yok etmek için birden fazla dökümandaki açıklamalar birleştirilerek kullanılmaz,unsurlar aynı ise söz konusu istem yeni değildir, ancak, tekniğin bilinen durumuna dahil bir doküman içeriğindeki farklı düzenlemelere ait aynı unsurların birleştirilmesi de söz konusu dokümanda aynı unsurların bu şekilde bir birleşiminin olacağı yönünde bir öneri olmadıkça kabul edilmemektedir. Diğer bir ifadeyle, yenilik incelemesinde, farklı dokümanlarda açılanan unsurlar bir araya getirilerek, kümülatif olarak değerlendirilmez, ayrıca, “tekniğin bilinen durumuna ait tek dokümanın içeriğinin bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiği” sınırlaması da yeterli değildir. Bununla beraber, dokümanda söz konusu unsurların bir araya getirileceği yönünde yönlendirici bir bilgi olmadıkça, önceki dokümanda açıklanan her bir unsuru da ayrı ayrı dikkate almak gerekmektedir.
İlgili teknik alanda uzman kişi, istemde tanımlanan unsurları, tekniğin bilinen durumuna dahil olan bir dökümandaki açıklamalardan doğrudan ve tam olarak ortaya koyabiliyorsa, bu durum buluşun yeniliğini ortadan kaldırır. Dolayısıyla, tekniğin bilinen durumunda tanımlanan unsurlar ile istemlerde tanımlanan teknik unsurlar “aynı” ise söz konusu istem yeni değildir. Burada, unsurların “aynı” olması ile kastedilen, istemlerde talep edilen unsurun karşılığının, tekniğin bilinen durumunda kelimesi kelimesine aynen açıklanmış olması gerektiği değildir. Buna göre, önceki dokümanda kelimesi kelimesine birebir açıklanmayan ancak, teknik alandaki uzman kişinin önceki dokümandaki açıklamalardan, uzmanın genel uzmanlık bilgisi içerisinde herhangi bir özel çaba harcanmaksızın doğrudan ve otomatik olarak tespit edilebilecek hususlar yeniliği ortadan kaldıracaktır.
Yeniliğin değerlendirilmesinde dikkate alınması gereken diğer bir husus ise bağımsız ve bağımlı istemlerin değerlendirilmesidir. Patent başvuruları, buluşun yeni olduğu iddia edilen ve korunması arzulanan asıl teknik özelliklerine yönelik bir veya daha fazla sayıda bağımsız istem içerebilir. Buluşun diğer alt teknik özellikleri ise, bu bağımsız ana isteme bağlı olarak bağımlı istemlerde tanımlanır. Bu nedenle, bağımlı istem, ana istemde tanımlanan asıl teknik özelliklerin tamamını içerir, bununla birlikte diğer alt teknik özellikleri de içerin Diğer bir ifadeyle, ana İstemdeki tüm teknik unsurları içeren isteme “bağımlı istem” denir. Buluşun asıl teknik özelliklerinin ana istemde tanımlandığı dikkate alınırsa, koruma kapsamı ana istemde geniş olarak belirlenmektedir. Buluşun asıl teknik özelliklerine ek olarak diğer alt teknik özellikleri ise bağımlı olan istemde verilmektedir. Bu nedenle, ana istem yeni ise, bu isteme bağımlı olarak usulüne uygun olarak kaleme alınmış olan istem veya istemler de yeni olacaktır. Ancak, bıı ifadenin tersi doğru değildir. Yani, ana istem yeni olmaması, bu isteme bağımlı istem veya istemlerin de otomatikman yeni olmaması anlamına gelmeyecektir. Çünkü, önceki teknikte ana istemde tanımlanan asıl unsurların tümü açıklanmış olmasına rağmen, bağımlı istemlerde tanımlanan ana istemdeki asıl unsurlara ilave diğer alt unsurlar Önceki teknikte açıklanmamış olabilir. Bu durumda, ana istemin yeni olmaması durumunda, bu isteme bağımlı istemlerin yenilik değerlendirmesinin ayrıca yapılması gerekecektir.
Dava konusu patentin istemlerinin patent verilebilirliği tekniğin bilinen durumuna dahil dokümanlar karşısında bilirkişi heyetince incelenmiştir.
Buluş Basamağı ise; mülga 551 sayılı KHK’nın 9.maddesine göre buluş, ilgili olduğu teknik alandaki bir uzman tarafından, tekniğin bilinen durumundan aşikâr bir şekilde çıkarılamayan bir faaliyet sonucu gerçekleşmiş ise, tekniğin bilinen durumunun aşıldığı (buluş basamağı olduğu) kabul edilir. Diğer bir ifadeyle, teknik alandaki uzman kişi, patentin başvuru tarihî ya da varsa rüçhan tarihindeki tekniğin bilinen durumuna dahil açıklamalardan, istemlerde tanımlanan buluşu ortaya çıkarıyorsa, patent başvurusuna konu buluş aşikârdır. Buluş basamağının değerlendirilmesinde, yenilikten farklı olarak, tekniğin bilinen durumuna dahil olan iki ya da daha fazla sayıdaki dokümandaki açıklamalar da dikkate alınır. Buluşun aşikâr olup olmadığını yani buluş basamağına sahip olup olmadığına karar verebilmek için çeşitli yöntemler vardır. Bu yöntemlerden en kullanılır olanı “Problem ve Çözüm Yaklaşımıdır”, Bu metot Avrupa Patent Ofisinin geliştirdiği metottur (EPO Guideline, Başlık-C, Bölüm IV). Problem ve çözüm metodu 3 aşamada uygulanır:
1- En yakın bilinen teknik belirlenir: Buluş ile alakalı tekniğin bilinen durumundaki en yakm bîlgi/belgedir (Buluşun en fazla özelliklerine sahip bir doküman)
2- Objektif problem tanımlanır: Buluşun sağladığı teknik etkilere (sonuçlara) ulaşmak için en yakm bilinen teknik nasıl değiştirilir veya adapte edilir
3- Could/would yaklaşımı: En yakın teknik ve objektif teknik problemden başlanarak iddia edilen buluşun teknik alanda uzman kişi tarafından aşikâr olup olmadığı sorgulanır, İddia edilen buluşa ulaşmak için; en yakm tekniği değiştirmek veya uyarlamak suretiyle teknik problemi çözmek için tekniğin bilinen durumu içinde teknik alanda uzman kişiyi harekete geçirecek herhangi bir emare veya ipucu var mı? Genellikle en yakın doküman ile tekniğin bilinen durumuna yakın başka bir doküman birlikte ele alınarak buluşun aşikâr olup olmadığı incelenir.
Buluş basamağı incelemesi yapılırken, buluş ile altı çizilen problemi çözmek umuduyla veya bazı gelişme ve avantajlar elde etme beklentisi ile tekniğin bilinen durumundaki en yakın teknik Üzerinde modifikasyonlar ya da adaptasyonlar yaparak buluşu meydana getirecek olup olmadığı değerlendirilmelidir. Yani, buluş basamağı değerlendirmesi yapılırken, buluş ile altı çizilen problemi çözmek umuduyla veya bazı geliştirme veya avantajlar elde etme beklentisi ile buluşu meydana getirecek olup olmadığının değerlendirilmesi gereklidir . Bu değerlendirmede, uzman kişinin buluşa ulaşabilme ihtimali “yapar mıydı” ya da “yapabilir miydi” (“would or could”) soruları sorularak değerlendirilir. Uzman kişi buluşu “yapardı” şeklinde değerlendiriliyorsa, buluş basamağı olmayacaktır. Diğer bir ifadeyle, buluş basamağı İncelemesi yapılırken, teknikte uzman kişinin buluşu meydana getirebilecek (could) olması, buluş basamağının olmadığım söylemeye yeterli olmayacaktır. Buluş basamağının olmadığının söylenebilmesi için, teknikte uzman kişinin buluş ile altı çizilen problemi çözmek umuduyla veya bazı gelişme veya avantajlar elde etmesi beklentisiyle buluşu meydana getirecek (would) olması gerekmektedir.
Buluş basamağının değerlendirilmesinde, tekniğin bilinen durumuna dahil olan en yakın doküman belirlenirken, istemde tanımlanan buluş ile aynı amaca yönelik olan konuyu açıklayan ve buluş ile en yakın teknik özelliklere sahip olan dokümanın bulunması gerekmektedir.
Bilirkişi heyet raporuna göre, … (…), … (…) dokümanları karşısında 1 no’lu istem buluş basamağı içermemektedir.
… (…) dokümanı ise hipotionik çözeltilerin tonisitesinin genelde tonisite ajanı … ve … ile ayarlandığından bahsetmektedir.
Teknikteki uzman bir kişi için, … hidroklorürün sulu ortamdaki stabilitesini arttırmada ozmotik ajan kullanımı, tamponlama maddesi kullanımı, pH değerinin 5’e yakın tutulması, vb., bilgiler, H2 ve H3 dokümanları karşısında aşikardır. Davacı yan H2 veya H3 dokümanında, patente konu buluşun 1no’lu isteminde belirtilen oranlarda ve içerikteki bir bileşim ile otoklavlanmaya müsait bir bileşim elde edebileceğine dair bir bilgi yer almadığını, dolayısıyla, teknikteki uzman bir kişi için aşikâr bir durumun söz konusu olmadığını ileri sürmüştür, ancak bilirkişilerce açıklanan yöntem ve dökümanlar kapsamında buluşun uzman kişilerce aşikar olduğunu tespit etmiştir. ( …(…), … (…) dokümanları, … numaralı patente ait tarifnamede, bilirkişilerin buluşsal adım çözme yöntemleri ve bu yöntemlerin raporda denetime uygun şekilde açıklanmış olması, … mütalaasında atıf yapılan … (…) numaralı doküman nazara alındığında )
Davacı yan davalının … Doktrinini amacı dışında kullandığını iddia etmektedir. … doktrini, bir patent başvurusu sırasında ve patentin geçerliliği süresince, patent sahibinin patentin kapsamına ilişkin beyanları ile patenin geçerli olduğu süre boyunca bağlı olması anlamına gelmektedir. Doktrinin amacı üçüncü kişilerin tescil edilen patentin sınırlarını bilmelerini ve patent sicilinde yer almayan bir hakkın üçüncü kişilere karşı ileri sürülememesini sağlamaktadır. … patent üzerindeki istemler huzurdaki dava konusu … patentinin kapsamını etkilememektedir. Dava konusu patentin hükümsüzlük koşulları oluştuğundan asıl dava yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Toplanan tüm deliller birlikte incelendiğinde HMK 266 madde kapsamında …, …, …, … tarafından düzenlenen 10.3.2020 tarihli rapor hükme dayanak alınmıştır. Son bilirkişi raporunda davaya konu patent istemlerinin tamamının (1-10 istemler) buluş basamağı kriterini taşımadığını dolayısıyla hükümsüz kılınması gerektiğini tespit etmişlerdir. son rapor kapsamı dikkate alınarak davaya konu patentin tüm istemler bakımından buluş basamağından yoksun olduğu anlaşıldığından hükümsüzlüğüne karar verilmesi gerektiğinden yani … için çözelti adlı ilacın buluş basamağı kriterine sahip olmadığı anlaşıldığından asıl davanın reddine, KARŞI DAVANIN KABULÜNE VE … sayılı patentin HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE karar verilerek Yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre,
I-ASIL DAVANIN REDDİNE,
1-Asıl davada 54,40 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 25,20 TL harcı davacı-karşı davalıdan tahsiline,
2-Asıl davanın reddi nedeniyle , Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 4.910 TL vekalet ücretinin davacı-karşı davalıdan alınarak alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine,
3-Asıl davada davacı-karşı davalı tarafın yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
II-KARŞI DAVANIN KABULÜNE,
1-… sayılı patentin HÜKÜMSÜZLÜĞÜNE,
2-Karar kesinleştiğinde TPMK’na bildirilmesine,
3-Karşı davada 54,40 TL ilam harcının davacı-karşı davalıdan tahsiline,
4-Karşı davanın kabulü nedeniyle Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 4.910 TL vekalet ücretinin davacı-karşı davalıdan alınarak alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine,
5-Davalı-karşı davacının yargılama giderlerinden olan 6.000 TL bilirkişi ücreti 56 TL talimat gideri olmak üzere toplam 6.056 TL’nin davacı karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davalıya verilmesine,
6-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talebi halinde iadesine,
Dairdavacı-karşı davalı ile davalı-karşı davacı vekillerininyüzüne karşı,gerekçeli kararıntebliğinden itibaren iki hafta içinde İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİ NEZDİNDEİSTİNAF YASA YOLU AÇIK olmak üzere verilen karar açıkça okundu, usulen anlatıldı. 01/12/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır