Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2015/93 E. 2018/490 K. 12.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/93 Esas
KARAR NO : 2018/490

DAVA : Marka Hakkına Tecavüzün Tespiti, Maddi Tazminat İstemli
DAVA TARİHİ : 07/05/2015
KARAR TARİHİ : 12/12/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan Marka Hakkına Tecavüzün Tespiti, Maddi Tazminat İstemli davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVADA;
İDDİA; DAVACI VEKİLİ DAVA DİLEKÇESİNDE; davalıların bildirdikleri adreslerinde,tabela,reklam,ilanpanoları,bilbord,broşür,ürün,aksesuarlardergi,broşür,ambalaj vb yerlerde kullanıldığının, başkaca yer alan kullanımlarının, marka hakkı kesin olarak ihlal edilmek suretiyle müvekkilinin tescilli markasına açıkça tecavüz oluşturduğunun tespit edilmesini,.Davalıların müvekkillerine ait tescilli “…” markasınıhttps:… sitesinde ve başkaca internet ortamında kullanıldığının tespit edilmesini, ihtiyati tedbir kararı verilmesini, haksız rekabetin önlenmesine, şimdilik 10.000,00-tl’nin davalılardan tahsiline,hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
SAVUNMA;DAVALI VEKİLİ BEYAN DİLEKÇESİNDE, Müvekkilin davacının unvanı ile çok benzer unvanını kendi şirketi ile aynı tabelada kullandığı husunun doğru olduğunu,Ancak bu husus davacının tescilli markasına tecavüz veya haksız rekabet gayesi ile değil sehven ve tamamen tesadüften meydana geldiğini,Müvekkili … şirketi yetkilisi … olup, … halen mevcut olan SOYADINI taşıyan … YAPI şirketi yetkilisi olduğunu, yetkilinin … YAPI (… = …} kısaltma olarak da … adli bir şirket kurmak istediğini, Bunun için de inşa etmekte olduğu Kâğıthane Nurtepe mahallesinde inşaatın dış cephesine küçük boyda iş bu inşaatın … YAPI tarafından yapıldığına dair tabelaya ilave olarak ileride kurmak istediği … de ibaresini de eklediğini, Müvekkili davacı … YAPI firmasını bilmediği için bu benzerliğin farkına varamadığını, ihlal kasdı ile haraket etmediklerini, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini beyan etmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA;
İDDİA; DAVACI VEKİLİ DAVA DİLEKÇESİNDE; 50.000 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA;DAVALI VEKİLİ BEYAN DİLEKÇESİNDE, davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE;
Dava konusu uyuşmazlık; asıl davada; Davalıların davacının ticarit unvanı ve markalarının ayırt edici unsuru olan “… YAPI” iberisinin marka hakkına tecavüz oluşturduğunun ve haksız rekabet oluşturduğunun tespit edilmesi,önlenmesine, hükmün ilanına,10.000 TL maddi tazminatın ve birleşen dava da ise 50.000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline ilişkindir.
Türk patent ve marka kurumundan marka tescil belgeleri ile ticari sicil kayıtları celp edilmiştir.
HMK 266. madde gereğince bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Düzenlenen son ek raporun denetim ve hüküm kurmaya elverişli bulunması nedeniyle rapor mahkememizce kabul edilmiş ve hükme dayanak yapılmıştır.
Bilirkişi … 2.7.2015 tarihli raporlarında; Davacı tarafa ait tescilli markanın kullanıldığı tabelanın savcılık aracılığıyla kaldırılmasından önce çekilmiş fotoğraflardan, davalı tarafın bu markanın benzerini, işyerlerinde kullandıkları dosyadaki görsellerden tespit edilmiş olup, halihazırda kaldırılmış olduğu ve uzlaşmak istediklerine dair beyan neticesinde tespit edilecek bir hususun bulunmadığını bildirdiği anlaşılmıştır.
Bilirkişiler …, …ve … 10.2.2016 tarihli raporlarında; Davalı şirketin Kağıthane/ Nurtepe mahallesinde yapmakta olduğu inşaat ile ilgili yapılan harcanmaların sadece belediye harçlarında ibaret olduğu, herhangi bir gelir unsurunun bulunmadığı ve belgelerin … Tic, Ltd.şti. ne ait olduğu, … Yapı Mimarlık ibaresinin bulunmadığı,dosyada yapılan İnceleme sonucu ilan panosunda kullanılan … tescilli markasının, logosunda bulunan yazı boyutu ve kaim yazı stili ile yer alan ifadenin ibaresi olduğunu bilirkişi raporu ile de tespit edildiği,Davacının Internet ortamında ve pano asmak suretiyle, Davalı şirketler gurubundan olduğu intibasını uyandırdığını,İlanların davacı şirketin ticari hayattaki İmajının ve kendisine duyulan güveni sarsılacağı gibi ticari varlığında da olumsuz sonuçlar doğurabileceği, Davalının örf ve adet kurallarına aykırı olarak ” … YAPI” marka tescilli isminin kullandığı kısa vade de ticari itibar ve kazanç sağlamaya çalıştığı,Yürürliikte olan 6102 sayılı TTK nun 55/a-3, Yazılı eylemlerin “dürüstlük kuralına” aykırı bir haksız rekabet durumu oluşturduğu ,ilan ve reklamların müşterilerin göz, kulak ve zihinlerinde yarattığı etki bakımından kolaylıkla karşı taraf ile bağ kurulması yol açabilecek nitelikte olması nedeniyle haksız rekabet oluşturduğu,.Maddi tazminata ilişkin ticari defterler üzerinde yapılan incelemelerde herhangi bir bilgi ve belgelere rastlanmadığı, Manevi tazminatın koşullarının dava konusu olayda gerçekleştiği ancak Tazminat miktarının Mahkemenin takdirinde olduğunu bildindikleri anlaşılmıştır.
Bilirkişiler 4.1.2018 ek raporlarında; Davalının sahip olduğu piyasa koşullarına göre ödenmesi gereken ortalama lisans bedelinin (11.286,58+449,63)/2= 5.868.10- TL olduğunu bildirmişlerdir.
Bilirkişiler 4.9.2018 tarihli 2. ek raporlarında; Satışın artırılmasına yönelik harcamaların, bir kısmı markinin bilinirliğinin korunması, bir kısmı ise artırılmasına yönelik harcamalar olduğu İçin, Pazarlama giderlerinin toplam giderler içinde ne kadarlık bir payının bilinirliğinin korunmasına ne kadarlık bir bölümün de artırılmasına hizmet ettiğinin tam olarak tespiti mümkün olmadığını, marka değeri kapsamında 2.425.228 TL, inhisari lisans bedeli hesaplaması kapsamında birinci ve ikinci hesaplama yöntemlerine göre hesaplama yaptıklarında; (Bir İşletme sahibinin, bir markayı lisans anlaşması İle kullanılması durumunda,o markanın yaratılması beklenen gelirin belli blryüzdesini lisans bedeli olarak ödemesi gerektiğini İleri sürebilir.Bu bedel,marka değerinin yaklaşık ortalama piyasa karlılık oranı altındaki bir değerdir. 4 yıllık ortalama piyasa karlılık oranı %25 olduğundan … YAPI markasının bir lisans anlaşması İle kullanılması halinde,lisans bedeli marka değerinin %25 eksiği olduğundan haraket ile birinci yöntemde 11.286.58 TL nin lisans bedeli olabileceğini, ikinci yöntemde ise piyasadaki genel kanıya göre hasılatın %10 ‘na denk geleceği gerçeğinden haraket ile ortalama lisans bedelinin 5.868,10 TL olabileceğini bildirdikleri anlaşılmıştır.
Davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan 566 sayılı KHK hükümleri dikkate alındığında;
556 Sayılı KHK’nin 61. Maddesi uyarınca Marka Hakkına Tecavüz sayılan fiiller aşağıdaki şekilde sayılmıştır:
Madde61 -(Değişik: 21/1/2009 – 5833/2 md.)Aşağıda sayılan fiiller marka hakkına tecavüz sayılır:
a) Marka sahibinin İzni olmaksızın, markayı 9 uncu maddede belirtilen biçimlerde kullanmak.
b) Marka sahibinin izni olmaksızın, markayı veya ayırt edilmeyecek derecede benzerini
kullanmak suretiyle markayı taklit etmek.
c) Markayı veya ayırt edilmeyecek derecede benzerini kullanmak suretiyle markanın taklit edildiğim bildiği veya bilmesi gerektiği halde tecavüz yoluyla kullanılan markayı taşıyan ürünleri satmak, dağıtmak veya bir başka şekilde ticaret alanına çıkarmak veya bu amaçlar için gümrük bölgesine yerleştirmek, gümrükçe onaylanmış bir işlem veya kullanıma tabi tutmak veya ticari amaçla elde bulundurmak.
d) Marka sahibi taralından lisans yoluyla verilmiş haklan izinsiz genişletmek veya bu haklan üçüncü kişilere devretmek.
Yukarıdaki maddenin a) bendinin yollama yapmış olduğu 9. Madde ise aşağıdaki şekildedir:
Marka tesclinden doğan hakların kapsamı Madde 9-(Değişik: 21/1/2009 – 5033) Marka tescilinden doğan haklar münhasıran marka sahibine aittir. Marka sahibi, aşağıda belirtilen fiillerin önlenmesini talep edebilir:
a) Markanın tescil kapsamına giren aynı mal ve/veya hizmetlerle ilgili olarak, tescilli marka ile aynı olan herhangi bir işaretin kullanılması.
b) Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsadığı mal ve/veya hizmetlerin aynı veya benzeri mal ve/veya hizmetleri kapsayan ve bu nedenle halk tarafından, İşaret ile tescilli marka arasında ilişkîlendirilmc ihtimali de dahil, karıştırılma ihtimali bulunan herhangi bir işaretin kullanılması.
c) Tescilli marka ile aynı veya benzer olan ve tescilli markanın kapsamına giren mal ve/veya hizmetlerle benzer olmayan, ancak Türkiye’de ulaştığı tanınmışlık düzeyi nedeniyle tescilli markanın itibarından dolayı haksız bir yarar elde edecek veya tescilli markanın itibarına zarar verecek veya tescilli markanın ayırt edici karakterini zedeleyecek nitelikteki herhangi bir işaretin kullanılması.
Aşağıda belirtilen durumlar, birinci fıkra hükmü uyarınca yasaklanabilir
a) İşaretin mal veya ambalajı üzerine konulması.
b) İşareti taşıyan malın piyasaya sürülmesi veya bu amaçla stoklanması, teslim edilebileceğinin teklif edilmesi veya o işaret altında hizmetlerin sunulması veya sağlanması.
c) İşareti taşıyan malın gümrük bölgesine girmesi, gümrükçe onaylanmış bir işlem veya kullanıma tabi tutulması.
d) işaretin, teşebbüsün iş evrakı ve reklamlarında kullanılması.
e) İşareti kullanan kişinin, işaretin kullanımına ilişkin hakki veva meşru bir bağlantısı olmaması koşuluyla işaretin aynı veya benzerinin internet ortamında ticari etki yaratacak biçimde, alan adı, yönlendirici kod, anahtar sözcük veya benzeri biçimlerde kullanılması..” şeklinde düzenlenmiştir.
Davalı kullanımı markasal olup, davacı ile aynı alanda davacı markasını kullandığından bu kullanım tükecileri yanıltmakta ve tüketicinin aldanmasına neden olmakta keza davacının marka hakkının ihlali olduğu kadar haksız rekabete de neden olmaktadır.
Davalı tarafın eylemi, davacının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet olarak kabul edildiğinden ve davalı taraf bu eyleminde kusurlu olduğundan 6102 sayılı TTK’ nın 56. maddesi ile 556 sayılı KHK’ nın 9, 61 ve 62 ve 6769 sayılı SMK’nun 29, 149.maddeleri gereğince manevi tazminat talebi yerinde görülerek, fiilin işlenme tarzı, hükmedilecek tazminatın marka sahibinin manevi tatmin duygusunu giderecek düzeyle olması kriteri, hak ve nesafet ölçüleri gözetilmiş ve ihlalin boyutu ile gerçekleşme biçimi, kapsadığı coğrafi alan ile tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal konumları da dikkate alınarak manevi tazminat talebinin 5000 TL olarak takdirine karar verilmiştir.
Bilindigi gibi marka hukukundaki tazminat davalarında davacının uğradığı zarar/karşı tarafın elde ettiği kazanç, yada sunulan emsal lisans sözleşmeleri kapsamına göre davacının talep edilebileleceği emsal lisans yapılan yargılamada tam olarak tespit edimemiyorsa mahkeme tarafından dosyaya sunulu deliller kapsamına göre borçlar kanunu hükümlerine göre de mahkemece res’en değerlendirme yapabilmektedir.
Davacının markasının tanınmış marka olmadığı gerçeğinden haraket ile davacı markasının TPMK de 4.10.2010 tarihinden beri tescilli olması, davacının ticaret unvanın da Fer ibaresi içermesi, davalının kullanım şekli ve süresi, davalının ihlale son vermiş olması gibi kriterler ile uygulamada ticaret odasından sorulan emsal lisans oranlarında cironun %15 i genel bir görüş bildirdikleri , ancak elde edilen cironun doğrudan markanın kullanımı dolayısıyla olup olmadığının çoğu tazminat davalarında ayrıştırılmasının mümkün bulunmadığı, dosyada alınan rapor sayısı dikkate alındığında; markanın piyasadaki ekonimik önem ve değeri, emsal lisans sunulmamış olması, , bilirkişilerce belirlenen piyasa koşullarına göre tespit ettikleri emsal lisansın BK hükümlerine ve hakkaniyet ilkelerine uygun olduğu bu nedenle emsal lisans olarak 5.868.10 TL nin maddi tazminat olarak takdir edilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
Toplanan deliller denetim ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporları, marka tescil belgeleri bir arada değerlendirildiğinde; Davalının davacıya ait tescilli MARKA hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespitine, durdurulmasına, önlenmesine, marka hakkını ihlal nedeniyle 5868.10 TL maddi tazminatın ve 5.000-TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline, Hüküm özetinin masrafı davalılardar alınarak karar kesinleştiğinde Türkiye çapında yayın yapan bir gazetede bir kez ilanına, karar verilerek yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulması gerekmiştir.
HÜKÜM; Yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre;
ASIL DAVADA;
1- Davalıların davacıya ait tescilli marka hakkına tecavüzünün ve haksız rekabetinin tespitine,
2-Yargılama sırasında ihlal teşkil eden kullanımlar davalılar tarafından kaldırıldığından durdurulma ve önlemeye yönelik istem konusuz kaldığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
3- 5868.10 TL TL maddi tazminatın davalılardan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-Karar kesinleştiğinde hüküm özetinin masarfı davalılardan alınarak günlük bir gazetede bir kez ilanına,
5-Asıl davada, 400,87 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 230,84 TL harcın davalılardan tahsiline,
6-Asıl davada, marka hakkına tecavüz ve haksız rekabetin tespitinin kabulü nedeniyle, Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 3.145 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7-Asıl davada, kısmen kabul edilen maddi tazminat talebi yönünden, Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 3.145 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Asıl davada kısmen reddedilen maddi tazminat nedeniyle , Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 3.145 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
9-Asıl davada davacı tarafın yapmış olduğu yargılama giderlerinden olan 27,70 TL başvuru harcı , 170,78 TL peşin harç, 3.200 TL bilirkişi ücreti, 349 TL tebliğat ve müzekkere masrafı olmak üzere toplam 3.747,48 TL yargılama giderinin taktiren 2/3 sinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
10-Davalı tarafın yapmış olduğu 50 TL yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
11-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talebi halinde iadesine,
BİRLEŞEN DAVADA
1- 5000-TL Manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile davalılardan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Birleşen davada, 341,55 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile 512,33 TL fazla harcın davacıya iadesine,
3-Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden, Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 3.145 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden , Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 3.145 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafın yargılama giderlerinden olan 27,70 TL ulam harcının 853,88 TL peşin harçtan tahsili ile 881,58 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve istemi halinde davacıya iadesine,
5-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talebi halinde iadesine,
Dair verilen karar davacı ve davalılar vekilinin yüzünü karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İSTİNAF YASA yolu açık olmak üzere karar verilip tefhim kılındı, hazır olanlara duruşma zaptından örnek verildi. 12/12/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır