Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 1.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi 2015/241 E. 2018/108 K. 22.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
1.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ

ESAS NO : 2015/241 Esas
KARAR NO : 2018/108

DAVA : Tazminat (Fikir Ve Sanat Eserleri Sahipliğinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/12/2015
KARAR TARİHİ : 22/03/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan Tazminat (Fikir Ve Sanat Eserleri Sahipliğinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının üzerinde hak sahibi olduğunu iddia ettiği Türkçe Dil Bilgisi ve Dil Yeteneği 1, 2,3,4, 5, 6, 7 ve 8. sınıflar PRATİK TEST YÖNTEMLERİ MATEMATİK 1, 2, 3, 4 ve S, sınıflar,BÜTÜN DERSLER 2, 3, 4 ve 5, Sınıflar,Zihinden Problemler 1, 2, 3, 4 ve 5, Sınıflar,Pratik Dîl Bilgisi 2,3,4 ve 5, Sınıflar Yanm Bırakılmış Öyküler 1 ve 2, Sınıflar, Türkçe Uygulamaları 1, 2,3,4 ve 5. Sınıflar yönünden yazmış olduğu eserlerin davalı yanca Türkçe Konu Anlatımlı Fasikül Set 2, 3, 4, 5, 6, 7 ve 8. Sınıflar Matematik Konu Anlatımlı Fasikül Set lr 2,3,4, 5, 6 ve 7. Sınıflar için yazılan eserlerde kullanıldığını bu nedenle ,FSEK’in 68. maddesi uyarınca telif ücretinin üç katının hesaplanarak davalılardan alınıp davacı müvekkiline verilmesini, (ıslah hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000 TL), telif tazminat hesabının dava tarihinden itibaren geriye dönük olarak 10 yıllık hesaplanmasını, FSEK 70. maddesinin birinci fıkrası uyarınca 5.000 TL.’nin davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini, FSEK 70 maddesinin son bendi uyarınca elde edilen kazancın taraflarına verilmesi için hüküm tesis edilmesini, bu yönde ıslah yolu ile arttırma haklarının saklı tutulmasını, talep edilen tazminatların hak ediliş tarihinden itibaren faizinin hesaplanmasını, intihallerin varlığı belirlendikten sonra davalılara ait kitapların basım ve dağıtımının tedbiren önlenmesini ve dava sonunda tecavüzün ref’ine karar verilmesini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır.
SAVUNMA; Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, Ayrıca davacının intihal iddialarını kabul anlamına gelmemek kaydıyla zamanaşımı itirazında bulunduklarını, dava konusu kitaplarda kesinlikle davacının kitaplarından intihal yapılmadığını,Davacının intihal yapıldığı yönündeki iddialarının tümünün soyut ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu, Davacı somut delillerini dava dosyasına sunamadığını, Müvekkili yayınevinin kitaplarındaki tablolar, kelimeler, metinler, şiirler, matematik problemleri, konularla ilgili soruların soru şekilleri, sorular, konuların davacıya ait olmadığını, Tablolar, kelimeler, metinler, matematik problemleri, konularla ilgili sorular yıllarca Milli Eğitim Bakanlığı müfredatına ve öğrencilerin anlama seviyelerine uygun olarak basılan ve yayınlanan tüm ilköğretim kitaplarında kullanıldığını, davacının hususiyetini kattığı, kendi fikri çabaları sonucu yaratılan FSEK kapsamında bir eser söz konusu olmadığından intihal iddialarının mesnetsiz olduğunu, Davacının birçok yayınevi hakkında aynı haksız ve hukuka aykırı intihal iddialarında bulunarak davalar açmış ve şikayetlerde bulunduğunu, … Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma numaralı dosyasından ve ‘‘Şikayetçinin şikayet dilekçesinde kendi tarafından hazırlandığı iddia edilen A ve B Şehirlerinden aynı anda karşılıklı olarak yola çıkan iki araçtan birinin saatteki ortalama hızı 70 km diğerinin 90 km’dir. Bu araçlar 6 saat sonra karşılaştılarına gore iki şehrin arası kaç km’dir. Şeklindeki soru, uzun yıllardan beri bilinen ve çeşitli ders kitaplarında ve dershanelerde sorulan sorulardan olduğunu, şikayetçinin bu soru şeklinin kendisine ait olduğunu ispat etmesi gerektiğini, açıklamalar çerçevesinde şikayet konusu olayda 5846 sayılı kanuna muhalefet bulunmadığından’’ kovuşturmaya yer olmadığına dair kararlar verildiğini, başka bir yayınevi hakkında açmış olduğu davada … 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin … E. sayılı dosyasının bilirkişi raporunda ‘‘Ders kitaplarında Milli Eğitim Bakanlığı’nın programına uyulduğundan şekil ve sistemin aynı olmasının kaçınılmaz olduğu, dava konusu kitapların meydana getirilmesinde belli kriterlere Milli Eğitim Bakanlığı’nın müfredatına uyulmasının şart olduğu, kitaplarda müfredat ve ders içeriğine bağlı olmanın dışında benzerliğe rastlanılmadığı ve bu kapsamda Fsek’e aykırı bir durum olmadığı’nın belirtildiğini, açıklanan tüm beyanları dikketa alınarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE;
Dava konusunun ; Davacının üzerinde hak sahibi olduğunu iddia ettiği Türkçe Dil Bilgisi ve Dil Yeteneği 1, 2,3,4, 5, 6, 7 ve 8. sınıflarPRATİK TEST YÖNTEMLERİ MATEMATİK 1, 2, 3, 4 ve S, sınıflar,BÜTÜN DERSLER 2, 3, 4 ve 5, Sınıflar,Zihinden Problemler 1, 2, 3, 4 ve 5, Sınıflar,Pratik Dîl Bilgisi 2,3,4 ve 5, Sınıflar Yanm Bırakılmış Öyküler 1 ve 2, Sınıflar, Türkçe Uygulamaları 1, 2,3,4 ve 5. Sınıflar yönünden yazmış olduğu eserlerin davalı yanca Türkçe Konu Anlatımlı Fasikül Set 2, 3, 4, 5, 6, 7 ve 8. Sınıflar Matematik Konu Anlatımlı Fasikül Set l, 2,3,4, 5, 6 ve 7. Sınıflar için yazılan eserlerde kullanıldığını bu nedenle ,FSEK’in 68. maddesi uyarınca telif ücretinin üç katının hesaplanarak davalılardan alınıp davacı müvekkiline verilmesini, şimdilik 1.000 TL , telif tazminat hesabının dava tarihinden itibaren geriye dönük olarak 10 yıllık hesaplanmasını, FSEK 70. maddesinin birinci fıkrası uyarınca 5.000 TL.’nin davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini, FSEK 70 maddesinin son bendi uyarınca elde edilen kazancın taraflarına verilmesi için hüküm tesis edilmesini, bu yönde ıslah yolu ile arttırma haklarının saklı tutulmasını, talep edilen tazminatların hak ediliş tarihinden itibaren faizinin hesaplanmasını, intihallerin varlığı belirlendikten sonra davalılara ait kitapların basım ve dağıtımının tedbiren önlenmesini ve dava sonunda tecavüzün ref’ine karar verilmesi istemlerini ilişkin olarak açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı … yargılamının devamı sırasında kesin süre içinde bilirkişi ücretini yatırmadığını, bu nedenle 27.2.2018 tarihli dilekçe ile HMK 123. madde gereğince davasını geri aldığını bildirmiştir.
Davalı vekili davacının geri alma beyanını kabul etmediklerini, davacının davasını haksız olarak açtığından ve belirlenen kesin sürede de bilirkişi ücretini yatırmadığından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 123. maddesine göre davanın geri alınması, davalının muvafakatine bağlıdır. Bu durumda mahkemece 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 123. maddesindeki açık hüküm gereğince davalıdan sorulmuş ve davalının geri alma beyanını kabul etmediklerini bildirmişlerdir.
Davacı belirlenen kesin sürede bilirkişi ücretini yatırmamıştır. Kesin süreye ilişkin ara kararının verilmesiyle karşı taraf lehine usulü kazanılmış hak doğmaktadır. Bu ilkenin doğal sonucu, yargısal kesin süreyle sadece tarafların değil, hakimin de bağlı olduğu, dolayısıyla hakimin bu tür bir ara kararından dönmesinin hukuken geçersiz bulunduğudur. Kısaca; ister kanun ister hakim tarafından tayin edilmiş olsun, kesin süre içerisinde yerine getirilmeyen bir işlemin bu süre geçtikten sonra yerine getirilmesi olanaklı değildir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 18.02.1983 gün ve E:1980/1-1284, K:1983/141; 22.11.1972 gün ve E:8/832, K:935; 13.10.2010 gün ve E:2010/17-510, K:485; 28.04.2010 gün ve E:2010/2-221, K:241; 28.03.2012 gün ve E:2012/19-55, K:2012/249; 13.03.2015 gün ve E:2013/9-1824, K:2015/1030 sayılı kararlarında da bu husus benimsenmiştir.
Davacı öte yandan kendi eserlerinde hangi sayfanın intihal iddiasında bulunduğu eserin kaçıncı sayfasında ve hangi örnekle intihalde bulunulduğunu yeterince açıklamamıştır. Zira taraflarca hazırlama ilkesine tabi davalarda dava açılırken hangi eserde intihal var ise o kitaba ilişkin sayfa ile kendi eserindeki sayfaların fotokopisinin çekilmesi, intihal olduğu iddia edilen soru yada şekillerin tereddüte mahal vermeden açıklanması ve dilekçeye eklenmesi ve talebin açık olması gereklidir. Bunun dışında bilirkişilere intihal nedir, kimlerin şikayet edildiği gibi dava ile ilgisi bulunmayan materyallerin dava dosyasına eklenmesi mahkememizce münabetsiz evrak addedilmiştir.
Hukuk muhakemesinde taraflarca hazırlama ilkesi geçirlidir. Davacının karşısında davalı konumundaki kişilerin geçerli savunma yapmaları için talebin doğru olarak mahkemeye iletilmesi gereklidir. Netice -i talep doğru iletilmeden genel bir uyuşmazlık tespiti ile ön inceleme yapılması da uyuşmazlığı çözüme kavuşturmamaktadır. Bunun dışında şikayet edilen bilirkişi listelerinin sunulması, davalı şirket sahibinin fetö üyesi olduğundan bahisle tutuklandığından bahisle bilirkişi ücretinin yatırılamadığına dair beyan dilekçeleri sunulması, yargılamayı aydınlatacak yada mahkemeye yardımcı olacak beyanlar değildir.
Toplanan delillere göre davacı belirlenen kesin sürede bilirkişi ücretini yatırmadığından ve davayı geri alma beyanı davalı yanca kabul edilmediğinden ispat edilemeyen davanın reddine karar verilmesi gerekmiş ve yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulması gerekmiştir.
HÜKÜM; Yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre;
1-Davacı … davasını geri aldığını bildirmiş, davalı vekili ise geri alma beyanını kabul etmediğini bildirmiş olmakla; davacı vekiline 27.4.2017 tarihli oturumda bilirkişi ücretini yatırması için kesin süre verildiği , ancak davacının belirlenen kesin süre içinde bilirkişi ücretini yatırmadığı anlaşıldığından genel ispat hukuku kurallarına göre kanıtlanamayan DAVANIN REDDİNE,
2-35,90 TL ilam harcının peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 8,20 TL harcın davacıdan tahsilini,
3-Davalı tarafın yapmış olduğu 54 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Maddi tazminat talebinin reddi nedeniyle Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 1.000 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Manevi tazminat talebinin reddi nedeniyle Avukatlık ücret tarifesi uyarınca 3.145 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca fazla yatırılan gider avansının hüküm kesinleştiğinde ve talebi halinde iadesine,
Dair karar Davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İSTİNAF YASA yolu açık olmak üzere karar verilip tefhim kılındı, hazır olanlara duruşma zaptından örnek verildi. 22/03/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır