Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/596 E. 2023/684 K. 01.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/596 Esas
KARAR NO : 2023/684
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/10/2023
KARAR TARİHİ : 01/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ile müvekkilinin tacir sıfatları gereği olarak aralarında ticari ilişki kurulduğunu ve bir süre devam etmesi neticesinde cari hesap oluşturulduğunu, ancak davalı yarar ve hesabına gerçekleştirilen faturalarda gösterilen bedelleri halen ödemediğini, söz konusu borcun tahakkuku tarihinden uzunca bir süre geçmesine ve kendilerine borcun ödenmesine yönelik ikazlara rağmen maalesef olumlu bir yanıt alamadığını, işbu dava konusu alacak hakkında icra takibinin başlatılmasının zorunluluğunun olduğunu, müvekkilinin fazlaya ilişkin hakları saklı kalması kaydıyla karşı taraf aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün 2022/… esas sayılı icra dosyası ile 57.989,49-TL miktarında icra takibi başlatıldığını, ancak borçlunun 07/10/2022 tarihinde itiraz edip icra takibini durdurduğunu, işbu itirazdan sonra dava öncesi arabuluculuğa başvurulduğunu, ancak herhangi bir sonuca varılamadığını, davanın kabulü ile itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini, takip miktarının %20’sinden az olamamak üzere davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Görev, HMK md. 114 uyarınca dava şartıdır ve mahkeme tarafından re’sen gözetilir. Ticaret mahkemelerinin görevi TTK md. 4’te düzenlenmiştir. Bu maddeye göre her ticari dava ticaret mahkemesinin görevinde değildir. Bir davanın ticaret mahkemesinde görülebilmesi için mutlak veya nispi ticari dava olması gerekir. Mutlak ticari davalar TTK’da düzenlenen konulara ilişkin olup, davanın taraflarının tacir olup olmaması önemli değildir. Nispi ticari davalar ise, her iki tarafın da tacir olduğu ve her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili olan davalardır. Yargıtay 20. HD’nin 2019/391 Esas ve 2019/1391 Karar sayılı ilamında “Bu maddeye göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için tarafların her ikisinin tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğması veya ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi olması veyahut da açılan davanın maddede altı bent halinde sayılan davalardan olması gerekir. Taraflardan biri tacir değilse veya tacir olmasına rağmen uyuşmazlığın ticari işletmeyle ilgisi yoksa ticari davanın varlığından söz edilemez.” şeklinde karar verilmiştir. Yine aynı kararda “Ticari iş karinesinin düzenlendiği TTK’nın 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmez. TTK, Kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.” şeklinde ticari davaların ve ticari işlerin ayrımına vurgu yapılmıştır.
Somut olayda davalı borçlu hakkında tacir araştırılması yapılmış ve gelen yazı cevapları uyarınca davacının esnaf sınırını aşan gelirinin bulunmadığı, tacir olmadığı anlaşılmıştır. Takibe konu alacak, fatura alacağı olup satış sözleşmesine dayanmaktadır. Dolayısıyla hukuki niteliği itibariyle mutlak ticari davalardan değildir. Davacının tacir olmaması sebebiyle dava, nispi ticari davalardan da olmadığından yukarıda açıklanan sebeplerle mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-Mahkememizin görevsizliği sebebi ile davanın usulden reddine, görevli mahkemenin İstanbul Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunun tespitine,
2-Karar kesinleştiğinde ve iki haftalık süre içerisinde taraflarca mahkememize başvurulması halinde dosyanın görevli İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine Gönderilmesine,
3-6100 sayılı yasanın 20. madde uyarınca süresi içinde kanun yoluna başvurulmadığı takdirde, kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulması durumunda başvurunun reddi kararının tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde taraflarca mahkememize başvurarak dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde dosyanın re’sen ele alınarak açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
4-6100 sayılı HMK’nın 331. maddesi uyarınca yargılama gideri ve vekâlet ücretinin görevli mahkemece nazara alınmasına,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (… Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/11/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır