Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/268 E. 2023/291 K. 03.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/268 Esas
KARAR NO : 2023/291
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 10/01/2022
KARAR TARİHİ : 03/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı / borçlunun kullanımında olan tesisatta kurumları tarafından yapılan kontrolde kaçak elektrik enerjisi kullanıldığının tespit edilmesi üzerine zabıt tarihinde cari olan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği gereği kaçak elektrik tespit tutanağının tanzim edildiğini, davalı borçlu aleyhine tahakkuk ettirilen kaçak elektrik bedeline gecikmiş gün faizi ve faizin KDV’si ilave edilerek …. İcra Müdürlüğü 2019/… Esas sayılı takip dosyası ile ödeme emri gönderildiğini, davalı borçlu tarafından borca itiraz edilmesi üzerine takibin durduğunu, davalı tarafından kısmi ödemenin yapıldığını, bakiye borcun ödenmediğini, kaçak elektrik kullanımının tutanaklar ile sabit olduğunu, davalı borçlunun mevzuata uygun olarak düzenlenen kaçak elektrik tespit tutanağına ilişkin tahakkuku ödemesi gerektiğini, söz konusu borca itirazının yerinde olmadığını, davalının …. İcra Müdürlüğü 2019/… Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu haksız ve yersiz itirazının iptali ile takibin devamına, davalı/borçlu aleyhine hükmolunacak meblağın % 20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı cevap dilekçesinde; davacı tarafa hiçbir borcunun olmadığını, aylık gelen faturaları düzenli bir şekilde ödediğini, … Cafe adlı iş yerini Aralık 2019 tarihinde kapattığını, ileride sorun yaşanmaması için kendisine ait olmayan borcu ödemek zorunda kaldığını, borcu olmadığı halde faizi ile büyük bir bölümünü ödediğini, ödeme yaptığı halde ödeme yapmadığının iddia edildiğini, bu durumun maddi ve manevi mağduriyetine sebep olduğunu, açılan davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Davacı vekili dava dilekçesi ekinde 29/04/2019 tarihli Kaçak / Usulsüz Elektrik Kullanım Tespit Tutanağı fotokopisini, 29/04/2019 tarihli Kayıp Kaçak Direktörlüğü / Mobil Ekipler Tespit Tutanağı fotokopisini, davalı adına kesilen 31/05/2019 tarihli 6.644,56-TL bedelli fatura fotokopisini, Kaçak Tahakkuk Hesap Bülteni fotokopisini sunmuş olduğu görüldü.
Davalının cevap dilekçesi ekinde yapmış olduğu ödemelere ait sliplerin ve makbuzların fotokopisini, davalı adına kesilen 31/05/2019 tarihli 6.644,56-TL bedelli faturayı, davalının davacı kuruma vermiş olduğu 09/07/2019 tarih … numaralı ve 02/07/2021 tarih … numaralı dilekçelerini sunmuş olduğu görüldü.
Davacı kuruma yazılan müzekkereye cevap verilmiş olduğu, verilen cevapta davalı adına kesilen 31/05/2019 tarihli 6.644,56-TL bedelli faturanın fotokopisinin, Kaçak Tahakkuk Hesap Bülteni fotokopisinin, 29/04/2019 tarihli Kaçak / Usulsüz Elektrik Kullanım Tespit Tutanağı fotokopisinin, 29/04/2019 tarihli Kayıp Kaçak Direktörlüğü / Mobil Ekipler Tespit Tutanağı fotokopisinin gönderilmiş olduğu görüldü.
…. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyasının UYAP sisteminden gönderilmiş olduğu görüldü.
… ‘ne yazılan müzekkereye cevap verilmiş olduğu, verilen cevapta davalı … …’ın gerçek kişi ticari işletme kaydı bulunmadığının, ortağı olduğu kollektif, komandit ve limited şirket kaydının bulunmadığının bildirildiği görüldü.
…’ne yazılan müzekkereye cevap verilmiş olduğu, verilen cevapta davalı … …’ın 29/03/2018 tarihinde … sicil numarası ile … ‘na kayıt olduğunu ve kaydının halen devam ettiğinin bildirildiği görüldü.
Beyazıt Vergi Dairesi’ne yazılan müzekkereye cevap verilmiş olduğu, verilen cevapta davalı … …’ın 01/06/2017 tarihinde işe başladığı, 31/12/2019 tarihinde de faaliyetine son verdiğinin tespit edildiği, faal olduğu dönemlerde işletme hesabı esasına göre defter tuttuğu, 213 sayılı VUK’un 177. madde ve ilgili maddelerinde belirtilen tutarların altında kaldığının bildirildiği görüldü.
GEREKÇE:
Dava; kaçak elektrik kullanımından kaynaklı fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan davaya ilişkin dava dosyasının … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2022/… Esas 2023/… Karar 14/03/2023 tarihli görevsizlik kararı verildiği, bunun üzerine dosyanın mahkememize tevzi edildiği görüldü.
UYAP sisteminden sureti gönderilen …. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyasının tetkikinden; alacaklısının … A.Ş., borçlu … … olduğu, 6.644,56-TL asıl alacak, 110,74-TL işlemiş faiz ve 19,93-TL temerrüt faizinin %18 gider vergisi olmak üzere toplam 6.775,23-TL üzerinden takip başlatıldığı, ödeme emri tebliğ parçasının gönderilmemiş olduğu, borçlu … …’ın 17/07/2017 tarihli dilekçesi ile icra takibe itiraz ettiği görüldü.
… ‘ne yazılan müzekkereye cevap verilmiş olduğu, verilen cevapta davalı … …’ın gerçek kişi ticari işletme kaydı bulunmadığının, ortağı olduğu kollektif, komandit ve limited şirket kaydının bulunmadığının bildirildiği görüldü.
… ‘ne yazılan müzekkereye cevap verilmiş olduğu, verilen cevapta davalı … …’ın 29/03/2018 tarihinde … sicil numarası ile … ‘na kayıt olduğunu ve kaydının halen devam ettiğinin bildirildiği görüldü.
… Vergi Dairesi’ne yazılan müzekkereye cevap verilmiş olduğu, verilen cevapta davalı … …’ın 01/06/2017 tarihinde işe başladığı, 31/12/2019 tarihinde de faaliyetine son verdiğinin tespit edildiği, faal olduğu dönemlerde işletme hesabı esasına göre defter tuttuğu, 213 sayılı VUK’un 177. madde ve ilgili maddelerinde belirtilen tutarların altında kaldığının bildirildiği görüldü.
HMK’nun 115/1. maddesi uyarınca dava şartlarının bulunup bulunmadığı davanın her aşamasında resen araştırılır. HMK’nun 114/1-c maddesi uyarınca mahkemenin görevli olması dava şartı olarak düzenlenmiştir.
6102 Sayılı TTK’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın TTK veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin bakacağı yönünde düzenleme bulunması gerekir.
Aynı Yasa’nın 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir.
Öte yandan 6102 sayılı TTK hükümlerine göre; ticari işletme, esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletmedir (TTK 11/1). Ticari işletme ile esnaf işletmesi arasındaki sınır, Cumhur Başkanlığınca çıkarılacak kararnamede gösterilir (TTK 11/2). Bir ticari işletmeyi, kısmen de olsa, kendi adına işleten gerçek kişiye tacir denir (TTK 12/1).
İster gezici olsun ister bir dükkânda veya bir sokağın belirli yerlerinde sabit bulunsun, ekonomik faaliyeti sermayesinden fazla bedenî çalışmasına dayanan ve geliri 11 inci maddenin ikinci fıkrası uyarınca çıkarılacak kararnamede gösterilen sınırı aşmayan ve sanat veya ticaretle uğraşan kişi esnaftır (TTK 15/1).
Buna göre davada ileri sürülen dava sebebine göre ve celp edilen müzekkerelere göre davalının vergi beyanlarındaki işletme hesap özetindeki bilgilere istinaden Vergi Usul Kanunu 177/1 maddesindeki esnaf limitleri aşmadığı bildirilmiş olup, Ticaret sicil müdürlüğünde davalının tacir kaydının bulunmadığı ve davalının tacir sıfatını taşımadığı, davalının esnaf kaydının bulunduğu ve işletme hesabına göre defter tuttuğu anlaşılmıştır. Elektrik kullanılan yerin iş yeri olmasının davalıyı tacir olarak nitelendirmek için yeterli olmayacağı ( … Hukuk Dairesi 2022/1265 Esas 2023/221 Karar sayılı ilam vb. ilamlar) ve her ne kadar dava konusu borcun kaynağı davalının ticari işletmesine ait olsa da davalı tacir olmadığından işbu dava nisbi veya dava konusu gereği mutlak ticari davalardan değildir. Buna göre uyuşmazlığın çözümünde Ticaret Mahkemelerinin görevli olmadığı kuşkusuzdur. Bu durumda davaya bakmaya Genel Mahkemeler görevlidir. Bu nedenle, yukarıda belirtilen yasa hükümleri ve açıklamalar uyarınca davada görevli Mahkemenin … Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu tespitine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-Davanın 6100 Sayılı H.M.K’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİ ile Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Dosyaya bakmakla İstanbul 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğuna,
3-Mahkememiz ile … Asliye Hukuk Mahkemesi arasında olumsuz görev uyuşmazlığı oluştuğundan iş bu görevsizlik kararının İstinaf edilmeksizin kesinleşmesi halinde HMK 22/2 maddesi gereğince yargı yerinin belirlenmesi amacıyla dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesine gönderilmesine,
4-HMK 331/2 maddesi gereğince yargılama giderlerini görevli mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usülen anlatıldı. 03/05/2023

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza5