Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/236 E. 2023/744 K. 20.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2023/236 Esas
KARAR NO : 2023/744
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/04/2023
KARAR TARİHİ : 20/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişkinin mevcut olduğunu, müvekkilinin taraflar arasındaki ticari ilişkiye istinaden davalı tarafa mal satışı yaptığını, müvekkilini satış yaptığı ürünlere ilişkin detaylı olarak belirlenen e-faturaları düzenlediğini, faturalar düzenlendiği gün elektronik olarak davalıya iletildiğini, faturalara konu ürünlerin tamamının eksiksiz ve ayıpsız olarak davalıya teslim edildiğini, davalı tarafın müvekkilinin düzenlemiş olduğu faturaları kabul ettiğini ve ticari kayıtlarına aldığını, faturaya itiraz süresinin geçmesinden sonra davalı tarafın iskonto bedeli açıklamasıyla aşağıda detaylı olarak belirlenen iade faturalarını düzenlediğini, taraflar arasında iskonto yapılacağına ilişkin hiçbir sözleşme bulunmadığını, davalının düzenlediği iade faturalarının tamamının müvekkili tarafından reddedildiğini, iade faturaların tekrar davalıya iade edildiğini, müvekkilinin düzenlemiş olduğu e-faturaların tamamının aynı gün davalıya iletildiğini, davalının faturalara süresi içerisinde itiraz etmediğini hatta faturaları kabul ederek ticari defter kayıtlarına aldığını taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmuyor olsa da müvekkilinin davalının iade faturasına konu ettiği her ürün bedeli için mail yoluyla onay aldığını, netice olarak davalı şirket yetkilisinin müvekkilinin faturalara konu ettiği ürün bedellerine mail yoluyla onay verdiğini, müvekkilinin davalının mail yoluyla verdiği onaylar dahilinde fatura düzenlediğini, davalının faturaları kabul ederek ticari defter kayıtlarına aldığını ve süresi içerisinde faturalara itiraz etmediğini, taraflar arasında iskonto yapılacağına ilişkin hiçbir anlaşma bulunmadığı dikkate alındığından davalının düzenlemiş olduğu iskonto faturasının açıklamalı iade faturalarının haksız ve hukuka aykırı olduğunun tespit edileceğini, müvekkilinin davalı tarafa ödeme yapması için birçok kez ikaz ve talepte bulunduğunu, davalının ödeme yapmaması üzerine …. İcra Dairesi’nin 2023/… esas sayılı dosyasıyla 184.135,21-TL bedelli için icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın borcun tamamına itiraz ettiğini, takip tutarıyla davalı tarafından düzenlenen iskonto faturalarının toplamının aynı miktarda olduğunu, uyuşmazlığın davalının düzenlemiş olduğu iskonto faturalarında haklı olup olmadığı noktasında toplanmış olup, açıklamalar ve dosyaya sunulan delillerle iskonto faturalarının haksız ve hukuka aykırı olduğunun ispatlandığını, davalının itirazının iptaline karar verilmesi için mahkemeye başvurulmasının gereğinin doğduğunu, ayrıca alacaklarının likit olup, davalının itirazının kötü niyetli olduğunu, bu sebeple davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, davalının itirazının iptaliyle takibin takip talebindeki koşullar doğrultusunda devamına, takip tutarının %20’sinden az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı tarafa dava dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davalının süresinde cevap dilekçesi sunmadığı anlaşıldı.
DELİLLER:
…’na müzekkere yazılarak Mahkememiz davalısı … vergi numaralı … ANONİM ŞİRKETİ’nin tasfiye halinde olup olmadığının araştırılarak Mahkememize gönderilmesi istenilmiştir.
… Vergi Dairesi’ne müzekkere yazılarak Mahkememiz davalısı … vergi numaralı … ANONİM ŞİRKETİ’nin 2022 yılı Ekim – Kasım aylarına ait BA/BS formlarının çıkartılarak Mahkememize gönderilmesi istenilmiştir.
…. İcra Dairesi’ne müzekkere yazılarak 2023/… esas sayılı dosyasının UYAP sistemi üzerinden bir örneğinin Mahkememize gönderilmesi istenilmiştir.
Tarafların ticaret sicil kayıtları incelenmiştir.
25/09/2023 tarihinde SMMM bilirkişisi vasıtası ile bilirkişi raporu alınmıştır.
GEREKÇE:
Dava, fatura alacağından kaynaklanan itirazın iptaline ilişkindir.
İcra İflas Kanunu’nun 67. maddesine göre takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkûm edilir.
İtirazın iptali davalarında dava konusu farklı sebeplere dayanabileceği için görev ve yetki hususu, dava konusunun niteliğine göre HMK ve özel kanunlar çerçevesinde gözetilmesi gerekir.
İtirazın iptali davaları, icra takibine bağlı davalar olup, takibe dayanak belgelere bağlı olarak yargılama yapılır. Yargıtay HGK’nun 11/02/2020 tarih, 2017/19-2076 E. ve 2020/117 K. sayılı ilamında belirtildiği üzere itirazın iptali davaları icra takibine bağlı davalardır. Alacağın varlığının genel hükümlere göre ispatlanması imkânı, takip talebinde yer alan borç sebebinden ve takip dayanağından uzaklaşmak anlamında düşünülmemelidir. Burada sadece icra mahkemesinin dar yetkisi nedeniyle inceleyemediği delillerin genel mahkemede serbestçe ancak borca bağlı olarak ileri sürülmesi olanağının varlığı söz konusu olmaktadır. Bu sebeple itirazın iptali davalarında alacaklı, takipte dayanmadığı belgeler dışındaki başka belgelere dayanamaz. Bu davaların konusu, icra takibine konu alacağın varlığıdır. Bu yönüyle itirazın iptali davalarının alacak davalarından farklı bir yönü bulunmamaktadır.
Davacı alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için davalı borçlunun itirazında haksız olması ve alacağın likit olması gerekir. Alacağın likit olmasından kasıt, alacağın belirlenebilir olmasıdır. Bunun yanında davalı borçlu yararına icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için alacaklının takibinde haksız olması ve kötü niyetli olması gerekir.
Dava konusu takip dosyasının incelenmesinde takibin usul ve yasaya uygun olduğu, açılan işbu davanın ve takipte yapılan itirazın süresinde olduğu görülmüştür. Davalı borçlu taraf işbu davaya süresi içinde cevap dilekçesi sunmamıştır. Davalı vekilinin, takip dosyasında vekâletnamesi bulunduğu gerekçesiyle kendisine tebligat yapılması gerektiği yönündeki itirazı Yargıtay İBK 2021/1 Esas ve 2022/3 Karar sayılı ilamı uyarınca yerinde değildir. Dolayısıyla davalıya yapılan dava dilekçesi tebliği usulüne uygundur.
Taraflar arasındaki satış sözleşmeleri uyarınca davacı alacaklı düzenlediği faturaları davalı borçluya tebliğ ettiğini; davalı borçlunun bir süre sonra iskonto bedeli olarak fatura düzenlediğini, ancak bu faturaları iade ettiğini iddia etmiştir. Tarafların ticari defterlerinin incelenmesinde, defterlerin usul ve yasaya uygun olduğu, taraf defterlerinin birbirini teyit ettiği anlaşılmıştır. Davalı borçlunun, davacı tarafından düzenlenen faturaları defterine kaydettiği, bu faturalara yasal süre içinde itiraz etmediği görülmüştür. Davalının düzenlemiş olduğu iskonto faturalarının ise, sebebine dair herhangi bir delil dosyaya sunulmamıştır. Her ne kadar süresi dışında sunulan cevap dilekçesinde davalı borçlu haksız fiil hükümlerine dayanarak piyasa rayicinin üstünde olan bedel için fatura düzenlendiği belirtilmişse, süresi içinde cevap dilekçesi sunulmadığından davalının bu iddiası hükme esas alınmamıştır.
Davalının düzenlediği iskonto bedeli faturalarının dayanağının bulunmadığı; dolayısıyla davacının, düzenlediği fatura bedelleri kadar alacaklı olduğu kanaatine varılmıştır. Tüm bu sebeplerle davalı borçlunun takibe yaptığı itirazın yerinde olmadığı anlaşılmakla davanın kabulüne, takip bedelinin likit olması sebebiyle %20 oranında icra inkâr tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-Davanın kabulüne,
-…. İcra Müdürlüğü’nün 2023/… Esas sayılı takip dosyasında davalı borçlunun yaptığı itirazın iptaline; takibin 184.135,21 TL asıl alacak üzerinden takip tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte devamına,
2-36.827,05 TL icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 12.578,28-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 2.223,89-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 10.354,39-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 29.462,00-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan; 179,90-TL Başvuru Harcı, 2.223,89-TL Peşin/nisbi Harcı, 3.000,00-TL Bilirkişi ücreti, 337,25-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 5.741,04TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanacak 3.120,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
8-Fazla yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının dosya kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (… Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.20/11/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır