Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/744 Esas
KARAR NO :2023/510
DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:30/11/2022
KARAR TARİHİ:10/07/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket tarafından işletilen köprü ve otoyoldan, davalıya ait, dava dilekçesi ve delil listesi ekinde sunulan listede (Ek-2) belirtilen … plakalı araç ile 16.05.2022 ve 17.05.2022 tarihlerinde gerçekleştirilen ihlalli geçişler nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı para cezasının tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğü 2022/… Esas Sayılı dosyasından başlatılan icra takibinden gönderilen ödeme emri, davalıya tebliğ edidiğini, Borçlunun, müvekkili şirkete borcu olmadığını öne sürmek suretiyle borcun tamamına itiraz ettiğini, İtiraz konusu alacak hakkında takibin devamı amacıyla işbu davanın ikame edildiğini, yapılan itiraz haksız ve yersiz olup itirazın iptali gerektiğini, Şöyle ki; davalı takipte, müvekkili şirkete herhangi bir borcu bulunmadığı iddiası ile asıl alacağa ve ferileri bakımından takibe itiraz ettiğini beyan etmiş ve takibi durdurduğunu, bu doğrultuda ihlalli geçiş vakıasına itiraz etmemiş olduğunun açık olduğunu, davalıya ait araç ile yapılan ihlalli geçişin fotoğraflarının mevcudiyeti karşısında ya geçişler esnasında … sinden çekim yapıldığını yada daha sonra geçiş bedelinin müvekkili şirkete ödendiğini iddia ettiği kabul edilmesi gerektiğini, davalının bu iddiaların karşı ekte sunduğumuz provizyon sorgu sonuçlarından da görüleceği üzere geçiş gününden itibaren 15 günlük süre boyunca her gün sorgu yapılmış ancak geçiş yapan … plakalı araca tanımlı … nolu HGS hesabından “Ürün Kara Listede” uyarısı alınmış olduğu için geçiş bedelleri tahsil edilemediğini, ayrıca geçiş anında geçiş yapan araç sürücüsü tarafından İhlalli Geçiş Bildirim fişi alınmış cezasız ödeme süresinin bitiminde davalının adreslerine İhlalli Geçiş İhtarnamesi gönderilmiş davalının bilgilendirildiğini, davalının tüm bildirimlere rağmen geçiş bedellerini ödememesi üzerine icra takibi başlatıldığını, müvekkil Şirketin, 3996 sayılı “Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanun” ve 2011/… (eski 94/…) sayılı “3996 Sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanunun Uygulama Usul ve Esaslarına İlişkin” Bakanlar Kurulu Kararı çerçevesinde özel yetkili bir anonim şirket olarak kurulmuş olup, “… (… Geçişi ve Bağlantı Yolları Dahil) Otoyolu Projesi” nin yap-işlet-devret modeli ile yapımı ve işletilmesini, Karayolları Genel Müdürlüğü ile imzalamış olduğu 27 Eylül 2010 tarihli Uygulama Sözleşmesi çerçevesinde üstlenmiş olduğunu, öncelikle, şikayete konu borcun sebebini teşkil eden ihlalli geçiş fiilinin tanımlanması gerektiğini,. İhlalli geçiş, müvekkil şirket tarafından yapımı ve işletmesi üstlenilen otoyolun geçiş ücreti ödenmeksizin kullanılması anlamına geldiğini, yasa gereği ihlalli geçiş vakıası ödemesiz geçiş anında tamamlandığını ve ihlalli geçiş cezası ödemesiz geçiş anında kesinleştiğini, ancak yasada öngörülen 15 günlük yasal süresi içinde geçiş ücretinin ödenmesi halinde ihlalli geçiş cezası yine yasa hükmü gereği kendiliğinden terkin olduğunu, müvekkil Şirketin, ortakları yine özel hukuk hükümlerine tabi ticaret şirketleri olan, özel hukuk hükümlerine göre kurulmuş bir anonim şirket olması ve ayrıca ilgili mevzuatta böyle bir şartın aranmaması nedeniyle resmi tebligat yapma ve bu tebligat ile karşı tarafı temerrüde düşürme yetkisini haiz olmadığını, müvekkil şirketin bir kamu kurumu olmadığı için 6001 sayılı Kanun uyarınca tahakkuk ettirilen geçiş ücretinin, geçiş tarihini izleyen 15 gün içerisinde ödenmemesi halinde 1 (bir) katı, 45 (kırk beş) gün içerisinde ödenmemesi halinde ise 4 katı tutarındaki ceza 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nda düzenlenen idari yaptırım (idari para cezası) olmayıp Borçlar Kanunu tahtında özel alacak statüsünde olduğunu ve genel hükümlere göre araç sahibinden tahsil edileceği açıkça 6001 sayılı Kanunda düzenlendiğini, müvekkili şirket tarafından işletilen Otoyol’da yer alan gişeler HGS ve nakit/kredi kartı/banka kartı olarak tahsilat yöntemi bazlı özgülendiğini, HGS gişelerinden yapılan geçişlerde ücret toplama sisteminin süresi içerisinde HGS için PTT’den olumlu provizyon alınamaması ve bu nedenle HGS’den geçiş ücreti tahsilatı yapılamaması halinde geçiş esnasında gişede yer alan bariyerlerin açılmadığını, 6001 sayılı Kanun’un 5. fıkrasına 5 Temmuz tarihli 7417 sayılı Kanun ile eklenen cümle ile getirilen araç sahibine bilgi verme yükümlülüğü ceza tutarının tahakkukuna ilişkin bir ön şart olmayıp geçiş ücreti ve ceza tutarından oluşan alacağın genel hükümlere göre tahsilinden yani, icra takibi başlatılmadan önce, yerine getirilmesi gereken bir yükümlülük olduğunu, söz konusu yükümlülük araç sahibine bilgi vermekten ibaret olup tebliğ şartı söz konusu olmadığını, gerek geçiş anında gerekse geçiş tarihinden itibaren 15 günlük süre boyunca HGS etiketine bakiye yüklenmesi veya bakiye bulunması müvekkilinin şirket tarafından işletilen Otoyol’dan gerçekleştirilen ihlalli geçişlerin bedellerinin ödenmiş olduğu anlamına gelmediğini, müvekkili şirketin geçiş tarihi itibari ile araç sahiplerine geçiş ücretini ödeyebilmeleri için bir çok ödeme kanalı sunduğunu, huzurdaki iş bu davaya konu uyuşmazlık esasına konu ihlalli geçiş fiili kapsamında davalıya 20.07.2022 tarihinde İhlalli Geçiş İhtarnamesi ile davalı teslim edildiğini, davalı posta yolu ile bilgilendirildiğini, Geçiş İhtarnamesi Ek-4’de Mahkeme ile paylaşıldığını bildirip, yapılacak yargılama neticesinde davalının …. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazının iptali ile alacağın reeskont avans faizi ve diğer tüm ferileri ile birlikte tahsili için takibin devamına ve Ek-6’de yer alan emsal kararlarda da hükmedildiği şekilde borçlu aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına ve lehimize vekâlet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı tarafa usulüne uygun tebligata rağmen cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
DELİLLER:
Karayolları Genel Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak, davalıya ait … plakalı araçlara ait … (… Girişi Ve Bağlantı Yolları Dahil) Otoyolunda 16/05/2022- 17/05/2022 tarihlerinde ve devamındaki 15 günlük tarih aralığında tüm gün boyu herhangi bir sistem arızasının bulunup bulunmadığı konusunda yazı yazılmış ve yazı cevabının geldiği görüldü.
PTT’nin 01/12/2022 tarihli yazı cevabı ile davaya konu … plakalı aracın 01/05/2022 – 02/06/2022 tarihleri arasındaki HGS bakiye hareketlerinin göndermiş olduğu görüldü.
Türkiye Noterler Birliği’nin 08/12/2022 tarihli yazı cevabı ile davaya konu … plakalı araca ait sahiplik bilgilerinin gönderilmiş olduğu görüldü.
…. İcra Dairesinin … Esas sayılı dosyasının bir sureti dosyamız arasına alınmıştır.
GEREKÇE:
Dava, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında itirazın iptali talebine ilişkindir.
İcra İflas Kanunu’nun 67. maddesine göre takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkûm edilir.
İtirazın iptali davalarında dava konusu farklı sebeplere dayanabileceği için görev ve yetki hususu, dava konusunun niteliğine göre HMK ve özel kanunlar çerçevesinde gözetilmesi gerekir.
İtirazın iptali davaları, icra takibine bağlı davalar olup, takibe dayanak belgelere bağlı olarak yargılama yapılır. Yargıtay HGK’nun 11/02/2020 tarih, 2017/19-2076 E. ve 2020/117 K. sayılı ilamında belirtildiği üzere itirazın iptali davaları icra takibine bağlı davalardır. Alacağın varlığının genel hükümlere göre ispatlanması imkânı, takip talebinde yer alan borç sebebinden ve takip dayanağından uzaklaşmak anlamında düşünülmemelidir. Burada sadece icra mahkemesinin dar yetkisi nedeniyle inceleyemediği delillerin genel mahkemede serbestçe ancak borca bağlı olarak ileri sürülmesi olanağının varlığı söz konusu olmaktadır. Bu sebeple itirazın iptali davalarında alacaklı, takipte dayanmadığı belgeler dışındaki başka belgelere dayanamaz. Bu davaların konusu, icra takibine konu alacağın varlığıdır. Bu yönüyle itirazın iptali davalarının alacak davalarından farklı bir yönü bulunmamaktadır.
Davacı alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için davalı borçlunun itirazında haksız olması ve alacağın likit olması gerekir. Alacağın likit olmasından kasıt, alacağın belirlenebilir olmasıdır. Bunun yanında davalı borçlu yararına icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için alacaklının takibinde haksız olması ve kötü niyetli olması gerekir.
Somut olayda takip sebebi ihlalli geçişe dayanmaktadır. Ücretli otoyollardan geçiş sözleşme sorumluluğu doğurmaktadır. Davalı borçlu, ücretli otoyoldan geçerek geçiş ücretini ödeme borcunu yüklenmiş olur. 6001 sayılı Kanun’un 30/5. maddesi “4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. Bununla birlikte, bu maddenin yedinci fıkrasına tabi olmak üzere ödemesiz geçiş tarihini izleyen kırk beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlerden, ödemekle yükümlü oldukları geçiş ücreti ile birlikte bu ücretin bir katı ceza tahsil edilir. Ödemesiz geçiş tarihini izleyen kırk beşinci günden sonra ise geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte dört katı tutarında ceza, araç sahibine ücret toplama sistemlerinde tanımlı olan bilgiler doğrultusunda, en az on beş gün önceden kısa mesaj, e-posta, ihbarname, e-devlet bildirimi vb. yöntemlerinden en az biriyle bilgi verilir. Bu tutar genel hükümlere göre tahsil edilir.” şeklindedir. Aynı maddenin 7. fıkrasına göre geçiş tarihinden itibaren 15 gün içinde geçiş ücretini ödeyen kişiler hakkında ceza uygulanmaz.
İhlalli geçişlere ilişkin açılan davalar hizmet sözleşmesine dayalı bir para alacağına ilişkin olması sebebiyle TBK md. 89 ve HMK md. 10 hükümleri uyarınca yetkili mahkeme belirlenir.
Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler uyarınca ücretli otoyollardan geçiş yapan kişiler, geçiş ücretini ödemekle yükümlü olup, ödemenin yapılıp yapılmadığını takip etmek zorundadır. İstanbul BAM 17. HD 2019/105 Esas ve 2022/389 Karar sayılı ilamında “Geçiş esnasında ödeme olmadığında veya HGS veya OGS sisteminden provizyon alınamadığı takdirde gişe çıkışlarındaki bariyerler açılmadığından, davalı ücret ödemeden geçiş yaptığını bilmektedir. OGS ve HGS kartlarından para çekilmemesi halinde davalı geçiş ücretini ödemek zorundadır.” şeklinde karar vererek geçiş yapanların ödeme yapmadığını bildiğini kabul etmiştir.
İcra inkâr tazminatına ilişkin olarak ise Yargıtay 3. HD 2022/3213 Esas ve 2022/5927 Karar sayılı ilamında “…bu nedenle davacı şirketin 6001 sayılı Kanun’un 30 uncu maddesinin beşinci fıkrası uyarınca geçiş ücreti ile kesinleşmiş olan dört katı tutarındaki cezadan ibaret olan alacağını takibe konu ettiği, alacak miktarının belirlenebilir (likit) nitelikte olduğu gözetilerek, alacak miktarının tamamı üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken…” şeklinde karar vererek, geçiş ücreti ile cezai bedelin likit olduğunu içtihat etmiştir.
Takip dosyasının incelenmesinde takibin usul ve yasaya uygun olduğu, açılan işbu davanın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmıştır. Takip dayanağı ihlalli geçişler … plakalı aracın, 16/05/2022-17/05/2022 tarihleri arası geçişlere dayanmaktadır. Aracın davalı adına kayıtlı olduğu, belirtilen tarih aralığında 3 adet ücret ödemeden geçiş yapıldığı ve aracın HGS bakiyesinin yetersiz olduğu tespit edilmiştir. Mahkememizce alınan denetime elverişli bilirkişi raporuna göre 3 adet geçiş ve cazai bedel toplamı olarak davalının davacıya 2.185,00 TL borcu olduğu hesaplanmıştır. İcra dosyasında işlemiş faiz ve KDV talebi bulunmadığından hesaplama yapılmamıştır.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; yukarıda açıklanan sebeplerle davalının davacıya ihlalli geçiş sebebiyle borçlu olduğu, takip dosyasındaki itirazın yerinde olmadığı kanaatiyle davanın kabulüne ve alacağın likit olması sebebiyle takip bedelinin %20’si oranında icra inkâr tazminatına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1)Davanın kabulüne,
-…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında davalı borçlunun yaptığı itirazın iptaline; takibin 2.185,00 TL asıl alacak üzerinden takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık reeskont avans faizi ile birlikte devamına,
2)437,00 TL icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 179,90-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 80,70-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 99,20-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 2.185,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan; 80,70-TL Başvuru Harcı, 80,70-TL Peşin/nisbi Harcı, 2.000,00-TL Bilirkişi ücreti, 280,00-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 2.441,40TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ,
6-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanacak 3.120,00.-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Fazla yatan ve sarf edilmeyen gider avansının talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, miktar itibariyle istinaf sınırı altında kaldığından KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.10/07/2023
Katip …
e-imzalıdır
Hakim …
e-imzalıdır