Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/738 E. 2023/165 K. 09.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/406 Esas
KARAR NO : 2023/252
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/06/2022
KARAR TARİHİ : 10/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; … ’nun işletmesin 3996 sayılı bazı yatırım ve hizmetlerin yap-işlet-devret modeli çerçevesinde yaptırılması hakkında kanun doğrultusunda davacı müvekkili şirket tarafından yürütüldüğünü, 25/05/2018 tarihinde yürürlüğe giren 7144 sayılı Kanun’un 18. Maddesi ile on katı tutarında ibaresinin dört katı tutarında olarak değiştirildiğini, davalı aleyhine …. İcra Dairesi’nin 2017/… esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibinde müvekkili şirketin talep ettiği asıl alacağın içinde yer alan gecikme cezaları 7144 sayılı Kanun’un 18. Maddesi ile 6001 sayılı Kanun’un 30. Maddesinin 5. Fıkrasında yapılan değişiklik nedeniyle 10 katından 4 katına indirildiğini, dolayısıyla da harca esas değerin yasaya uyarlandığını, davalıya ait … – … ve … plakalı araçlar ile 10/03/2017-31/10/2017 tarihleri arasında ücret ödemeksizin 16 adet ihlalli geçiş yapıldığını, işletme hakkının müvekkili şirkette bulunan köprü ve otoyollardan geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerine, 6001 sayılı karayolları genel müdürlüğünün hizmetleri hakkında Kanun’un 30. Maddesinin 7. Fıkrası gereğince, ihlalli geçiş tarihinden itibaren on beş günlük süre içerisinde geçiş bedellerini cezasız olarak ödeyebilme imkanı verilse de işbu davaya konu ihlalli geçiş ücretinin anılan süre içerisinde ödenmediğini, geçiş ücretlerinin süresi içinde ödenmemesi üzerine müvekkili şirketçe davalı aleyhine … İcra Müdürlüğü ‘nün 2017/… esas sayılı dosyası ile ödenmeyen geçiş ücretleri ve geçiş ücretlerine 6001 sayılı Kanun’un 30/5. Maddesi uyarınca tahakkuk ettirilen geçiş ücretinin 4 katı tutarındaki gecikme cezasının işlemiş faiz ve KDV alacağının tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını, davalının borca ve faize itiraz ederek takibi durdurduğunu, sonrasında …Arabuluculuk Bürosu’na başvurularak…arabuluculuk numarası ile yapılan görüşmeler görüşme yapılamadan anlaşamama olarak kapatıldığını, TKM ve HMK doğrultusunda davacı iddiasını ispatlamakla mükellef olup dayandıkları deliller ile davalının ücret ödememek suretiyle yaptığı geçişler sonucunda müvekkili şirkete borçlu olduğunun tespit edileceğini, davalı tarafından davacı müvekkili şirketçe işletilen köprü ve otoyollardan geçiş yapmadığı yönünde bir savunması bulunmaksızın, icra dosyasına zaman kazanma amacı ile haksız ve kötü niyetle itiraz edildiğini, davanın kabulü ile %20’den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı tarafa usulüne uygun tebligat çıkartılmasına rağmen süresi içerisinde cevap dilekçesi sunmadığı anlaşıldı.
DELİLLER:
… Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak Davalıya ait …, …, … plaka sayılı araçlara ait … kartının 10/03/2017-31/10/2017 tarihi ve devamındaki 15 günlük tarih aralığında hesap bakiye hareketlerini gösterir evraklar ile … geçiş ücreti tahsilatlarına ilişkin herhangi bir bankaya verilmiş otomatik ödeme talimatı verilip verilmediği verildi ise ilgili banka bilgilerinin gönderilmesi istenilmiştir.
Karayolları Genel Müdürlüğü Ana Kontrol Merkezi Başmühendisliği Birimi’ne müzekkere yazılarak Davalıya ait …, …, … plakalı araçların … nda 10/03/2017-31/10/2017 tarihlerinde ve devamındaki 15 günlük tarih aralığında tüm gün boyu herhangi bir sistem arızasının bulunup bulunmadığı hususunun bildirilmesi istenilmiştir.
Türkiye Noterler Birliği’ne müzekkere yazılarak …, …, … plaka sayılı araçların mülkiyet bilgilerinin araştırılarak, bilgi verilmesi istenilmiştir.
İ… Bölge Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak … plakalı aracın 10/03/2017 – 31/10/2017 ve devamındaki 15 günlük süre içerisindeki … kayıtlarının gönderilmesi istenilmiştir.
İlgili icra dosyası dosya içerisine alınarak incelenmiştir.
Tarafların Ticaret Sicil kayıtları incelenmiştir.
27/02/2023 tarihinde SMM bilirkişisi vasıtası ile bilirkişi raporu alınmıştır.
GEREKÇE:
Davanın itirazın iptali olduğu anlaşılmıştır.
İcra İflas Kanunu’nun 67. maddesine göre takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkûm edilir.
İtirazın iptali davalarında dava konusu farklı sebeplere dayanabileceği için görev ve yetki hususu, dava konusunun niteliğine göre HMK ve özel kanunlar çerçevesinde gözetilmesi gerekir.
İtirazın iptali davaları, icra takibine bağlı davalar olup, takibe dayanak belgelere bağlı olarak yargılama yapılır. Yargıtay HGK’nun 11/02/2020 tarih, 2017/19-2076 E. ve 2020/117 K. sayılı ilamında belirtildiği üzere itirazın iptali davaları icra takibine bağlı davalardır. Alacağın varlığının genel hükümlere göre ispatlanması imkânı, takip talebinde yer alan borç sebebinden ve takip dayanağından uzaklaşmak anlamında düşünülmemelidir. Burada sadece icra mahkemesinin dar yetkisi nedeniyle inceleyemediği delillerin genel mahkemede serbestçe ancak borca bağlı olarak ileri sürülmesi olanağının varlığı söz konusu olmaktadır. Bu sebeple itirazın iptali davalarında alacaklı, takipte dayanmadığı belgeler dışındaki başka belgelere dayanamaz. Bu davaların konusu, icra takibine konu alacağın varlığıdır. Bu yönüyle itirazın iptali davalarının alacak davalarından farklı bir yönü bulunmamaktadır.
Davacı alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için davalı borçlunun itirazında haksız olması ve alacağın likit olması gerekir. Alacağın likit olmasından kasıt, alacağın belirlenebilir olmasıdır. Bunun yanında davalı borçlu yararına icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için alacaklının takibinde haksız olması ve kötü niyetli olması gerekir.
Somut olayda takip sebebi ihlalli geçişe dayanmaktadır. Ücretli otoyollardan geçiş sözleşme sorumluluğu doğurmaktadır. Davalı borçlu, ücretli otoyoldan geçerek geçiş ücretini ödeme borcunu yüklenmiş olur. 6001 sayılı Kanun’un 30/5. maddesi “4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. Bununla birlikte, bu maddenin yedinci fıkrasına tabi olmak üzere ödemesiz geçiş tarihini izleyen kırk beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlerden, ödemekle yükümlü oldukları geçiş ücreti ile birlikte bu ücretin bir katı ceza tahsil edilir. Ödemesiz geçiş tarihini izleyen kırk beşinci günden sonra ise geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte dört katı tutarında ceza, araç sahibine ücret toplama sistemlerinde tanımlı olan bilgiler doğrultusunda, en az on beş gün önceden kısa mesaj, e-posta, ihbarname, e-devlet bildirimi vb. yöntemlerinden en az biriyle bilgi verilir. Bu tutar genel hükümlere göre tahsil edilir.” şeklindedir. Aynı maddenin 7. fıkrasına göre geçiş tarihinden itibaren 15 gün içinde geçiş ücretini ödeyen kişiler hakkında ceza uygulanmaz.
İhlalli geçişlere ilişkin açılan davalar hizmet sözleşmesine dayalı bir para alacağına ilişkin olması sebebiyle TBK md. 89 ve HMK md. 10 hükümleri uyarınca yetkili mahkeme belirlenir.
Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler uyarınca ücretli otoyollardan geçiş yapan kişiler, geçiş ücretini ödemekle yükümlü olup, ödemenin yapılıp yapılmadığını takip etmek zorundadır. … BAM …. HD 2019/… Esas ve 2022/… Karar sayılı ilamında “Geçiş esnasında ödeme olmadığında veya … veya … sisteminden provizyon alınamadığı takdirde gişe çıkışlarındaki bariyerler açılmadığından, davalı ücret ödemeden geçiş yaptığını bilmektedir. … ve … kartlarından para çekilmemesi halinde davalı geçiş ücretini ödemek zorundadır.” şeklinde karar vererek geçiş yapanların ödeme yapmadığını bildiğini kabul etmiştir.
İcra inkâr tazminatına ilişkin olarak ise Yargıtay 3. HD 2022/3213 Esas ve 2022/5927 Karar sayılı ilamında “…bu nedenle davacı şirketin 6001 sayılı Kanun’un 30 uncu maddesinin beşinci fıkrası uyarınca geçiş ücreti ile kesinleşmiş olan dört katı tutarındaki cezadan ibaret olan alacağını takibe konu ettiği, alacak miktarının belirlenebilir (likit) nitelikte olduğu gözetilerek, alacak miktarının tamamı üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken…” şeklinde karar vererek, geçiş ücreti ile cezai bedelin likit olduğunu içtihat etmiştir.
Dava konusu … İcra Müdürlüğü’nün 2017/… Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde takibin usul ve yasaya uygun olduğu, takibe karşı yapılan itirazın ve açılan işbu davanın süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Davacı taraf, davalının 10/03/2017 – 31/10/2017 tarihleri arasında …, … ve … plakalı araçlar ile işlettiği otoyoldan ücret ödemeden geçiş yaptığını iddia etmiştir. Araçların mülkiyet kayıtlarının incelenmesinde davalıya ait olduğu ve ticari nitelikte olduğu anlaşılmıştır. Davacının sunduğu geçiş kayıtlarına göre, davalı adına kayıtlı araçlar ile belirtilen tarih aralığında 16 kez ihlalli geçiş yapıldığı tespit edilmiştir.
Hükme esas alınan denetime elverişli bilirkişi raporuna göre, yapılan ihlalli geçişler sebebiyle davalının davacıya 650,20 TL geçiş bedeli, 2.600,80 TL ceza bedeli, 126,60 TL işlemiş faiz ve 22,79 TL KDV borcu bulunduğu hesaplanmıştır.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; yukarıda açıklanan sebeplerle davalı borçlunun takibe karşı yaptığı itirazın yerinde olmadığı kanaatiyle davanın kabulüne ve alacak miktarı likit olduğundan takip bedelinin %20’si oranında icra inkar tazminatına karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-Davanın kabulüne,
2-… İcra Müdürlüğü’nün 2017/… Esas sayılı takip dosyasında davalı borçlunun yaptığı itirazın iptaline; takibin 3.251,00 TL asıl alacak, 126,60 TL işlemiş faiz ve 22,79 TL KDV olmak üzere toplam 3.400,39 TL üzerinden yıllık %9,75 temerrüt faiziyle birlikte devamına,
3-680,07 TL icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 232,28-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 80,70-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 151,58-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 3.400,39-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan; 80,70-TL Başvuru Harcı, 80,70-TL Peşin/nisbi Harcı, 2.000,00-TL Bilirkişi ücreti, 189,75-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 2.351,15TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanacak 1.560,00.-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
8-7-Fazla yatan ve sarf edilmeyen gider avansının talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, miktar itibariyle istinaf sınırı altında kaldığından KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı 10/04/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır