Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/695 E. 2022/683 K. 14.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/695 Esas
KARAR NO : 2022/683

DAVA : Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ:09/11/2022
KARAR TARİHİ:14/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin,1 hafta önce taşındığı, işbu davanın açıldığı gün şirketin adres değişikliğini yapmak istediğinde; şirket yetkilisi …’ın tüm dikkatine rağmen tahminen taşınma esnasında defterlerinin çalındığını fark ettiğini, şirketin eski muhasebecisi … hakkında da müvekkili şirket yetkilisi … tarafından 02.11.2022 tarihinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu beyanla; müvekkili şirkete ait karar defterinin zayi olduğuna dair belgenin verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi ekinde davacının davasını tevsik eder tarzda belge sunulmamış olduğu görülmüştür.
GEREKÇE:
Dava, Türk Ticaret Kanunu’nun 82. maddesi gereğince açılmış zayi belgesi verilmesi talebine ilişkindir.
TTK 82/7. Maddesinde; “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir,” hükmü düzenlenmiştir.
Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; zayi belgesi verilmesi istenilen davacı şirketin karar defterinin davacı vekilinin iddialarına göre müvekkili şirketin taşınması esnasında tahminen çalındığını fark ettikleri, şirketin eski muhasebecisine hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduğu beyan edilmişse de; hırsızlık olayına ilişkin soruşturma dosyası bildirilmemiş olup, yine davacı yan dava dilekçesinde karar defterinin tahminen çalındığını beyan etmiş olduğu, somut bir bilgi ve belgenin bulunmadığı anlaşılmış olup davacının iddialarını tevsik eder tarzda bilgi ve belgeleri dava dilekçesine de ekli olarak sunmadığı, tacirin defterlerin korunması amacıyla gereken dikkat ve ihtimamı göstermiş bulunması ve ziyaa uğramanın onun iradesi dışında meydana gelmiş olması gerekeceği, Davacı tacir olup tacir olmanın hüküm ve sonuçları kapsamında basiretli davranma yükümlülüğü altında olduğu bu hali ile davaya konu edilen karar defterinin kasaya alınması, özenle korunması ve saklanması asıldır. Davacının dava dilekçesindeki açıklamaları ile bu yönden gerekli özenin gösterilmediği, basiretli bir tacir gibi davrandığının kabul edilemeyeceği kanaatine varıldığından ve TTK 82/7. Maddesi gereği şartları oluşmadığından yerinde görülmeyen davanın reddine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Yeterince harç alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından bu dava sebebi ile yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 14/11/2022

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza