Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/651 E. 2023/749 K. 20.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/651 Esas
KARAR NO : 2023/749
DAVA : Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 25/10/2022
KARAR TARİHİ : 20/11/2023

Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının … A.Ş.’nin %5 pay sahibi, şirket ortağı olduğunu, 2021 yılına ait olağan genel kurul toplantısı 30/09/2022 tarihinde, …’ nün 29/09/2022 tarih ve … sayıları ile görevlendirilen bakanlık temsilcisi … ‘ın gözetiminde yapıldığını, anonim şirketlerde kararların alınmasında çoğunluk ilkesi esas alınması gerekirken şirket menfaatine değil kendi menfaatleri gözetmeleri sebebiyle TK kurallarına aykırı kararlar alındığını, TTK m. 445 hükmü uyarınca, dürüstlük kuralına aykırılık açıkça iptal edilebilirlik nedenleri arasında sayılmış bulunduğunu, sermaye ve oy çokluğuna sahip ortakların haksız kararlarıyla azınlık pay sahiplerinin haksızlığa uğramasına engel olunabilmesi için bu düzenleme yapıldığını, müvekkili genel kurul toplantısına katılarak gündemin 2, 3, 4, 5, 6 , 7, 9 ve 10. Maddelerine ret oyu kullanmış ve toplantı tutanağına muhalefet şerhi düşüldüğünü, … firması, davalı şirketin defter, kayıt ve her türlü mali işlerini kontrol eden bağımsız yeminli mali müşavirlik iken tüm hisse sahiplerine karşı eşit ve objektif davranması gerekirken şirket ortaklarından … adına yetki belgesi ile toplantıya katılarak tarafsızlık prensibinden uzaklaşıldığını, 3568 sayılı serbest muhasebeci ve yeminli mali müşavirler kanuna aykırı olduğunu hem hukuki hemde cezai işlemleri söz konusu olduğu gibi bu durum dahi genel Kurul kararlarının iptalini gerçekleştirme yönünden yeterli olduğunu, 2. maddede 2021 yılı yönetim kurulunun yıllık faaliyet raporu okunmuş ve müzakere edilmiş ve kabul edildiğini, 3. madde 2021 yılına ait bilanço ve kar/zarar hesapları okundu ve müzakere edilmiş ve kabul edildiğini, 4. Maddesinde tek tek ibra oylamasına geçildiğini, yapılan oylama sonucunda, yönetim kurulu üyesi … 1.500 olumsuz oya karşılık 7.500 oyla ibra edildiğini yönetim kurulu üyesi … 1.500 olumsuz oya karşılık 27.000 oyla ibra edildiğini, yönetim kurulu üyesi … 1.500 olumsuz oya karşılık 27.000 oyla ibra edildiğin, 5. maddesinde yönetim kurulunun üç kişiden oluşmasına, yönetim kurulu üyeliklerine 3 yıl süreyle görev yapmak üzere …’in, …’in ve …’in seçilmesine karar verildiğini, 6. maddesinde yönetim kurulu üyelerinden …’e 25.000,00 TL …’e 15.000,00 TL …’e 15.000,00 TL aylık net ücret ödenmesine karar verildiğini, 7. maddesinde 2021 yılı karından kanun ve esas sözleşme gereği ayrılması gereken miktarlar ayrıldıktan sonra kalan kısmın dağıtılmamasına ihtiyat için şirket bünyesinde tutulmasına karar verildiğini, madde 8’de şirket ana sözleşmesinde yapılacak değişikliklerin görüşülmesine geçildiğini, ana sözleşmenin ”sermaye” başlıklı 6. maddenin ek de sunulduğu şekilde tadili konusunun görüşüldüğünü, ilgili maddenin ek-1 de hazırlanan şekli ile tadiline oy birliği ile karar verildiğini, 9.maddesinde şirketin gelecek vizyonu doğrultusunda, gerçekleştireceği finansmanı amacıyla şirket hisselerin halka açılması ve bu konuda yatırım danışmanlığı hizmeti alınması hususunda yönetim kuruluna yetki verilmesi kararı verildiğini, 10. maddenin 6102 sayılı TTK ve aynı zamanda da 2012/… , 2014/… ve 2014/… karar sayılı Bakanlar Kurulu kararları kapsamında bağımsız denetime tabi olunması nedeniyle 2022 yılı faaliyetleri ile ilgili bağımsız denetçi olarak görev yapmak üzere … Mah. … Cad. No: … … Kat. … /İstanbul adresinde mukim … A.Ş firmasının seçilmesine karar verildiğini, 11. maddesinde Ticaret Kanunun 395 ve 396 maddeleri uyarınca yönetim kurulu üyelerine izin verilmesine karar verildiğini, söz konusu genel kurul kararının iptali gerektiğini beyan ve gerekçelerle …’nin 30/09/2022 tarihinde yapılan olağan genel kurul kararının itiraz edilen maddelerinin iptaline, TTK 449 maddesi gereğince ihtiyati tedbir kararı verilerek alınan genel kurul kararlarının yürütülmesinin durdurulmasına, yargılama ve vekalet ücretinin karşı taraf yüklenilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin 1988 yılından bu yana faaliyet gösteren başarılı ve güvenilir bir şirket olduğunu, davacının %5 hisseye sahip olduğunu, TTK 411 maddesi uyarınca davacının kendisini azlık olarak tanımlamasının hukuki gerçeklik ile bağdaşmadığını, son yapılan genel kurulda halka açılmayı düşündüğü ortada iken davacının, davalı şirketin %95 payına sahip ortakları şahsi çıkarlarını düşünmekle itham etmesinin hukuken kabul edilmesinin mümkün olmadığını, halka açılmayı düşünen bir paydaşın şahsi çıkarlarını düşünerek şirket çıkarlarını göz ardı etmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacının, 10.01.2022 tarihinde davalı şirket tarafından iş akdinin feshedilmesi sebebiyle kötü niyetli olarak şirkete zarar vermek istediğini, gerek genel kurulda hiçbir gerekçe sunmaksızın her oylamada olumsuz oy kullanarak gerekse iş bu davayı açarak davalı şirketin işleyişini engellemeye çalıştığını, davacının tedbir talebinin kabulü halinde davalı şirket zarar edeceğini, …’i temsilen katılan Kadir Kamakgün’ün … isimli bağımsız denetim firması ile herhangi bir bağlantısı bulunmadığını, davalı şirketin Yeminli Mali Müşaviri olduğunu, davacıya genel kurulun yapılacağı ihtar edildiğini, toplantıya davet edildiğini, şirketin tüm defter, rapor ve evrakları ortakların erişimine açık tutularak şeffaflık sağlandığını, … Noterliği’nin … yevmiye numaralı 15.09.2022 tarihli ihtarnamesi ile davacının iş sözleşmesi sona erdiği 10.01.2022 tarihinden itibaren haksız olarak uhdesinde tuttuğu … plakalı davalı şirkete ait aracı iade etmesi istendiğini ancak davacının aracı iade etmediğini, davacı tarafça genel kurulun 8. Maddesine itiraz edildiğini fakat söz konusu kararın oybirliğiyle alındığını, davacının herhangi bir itirazı olmadığını, davacının söz konusu karara dahi itiraz etmiş olmasının kötü niyetin ve hukuki yarardan yoksunluğunu gösterdiğini, … Şirketi’ne ait MERSİS ve TSG kayıtları incelendiğinde şirketin 2013 yılında Anonim Şirket olduğu dönemde davalı şirketin hiçbir üyesinin şirkette paydaş olmadığının görüleceğini beyan ederek davacının haksız ve davalı şirketi zarara uğratmaya yönelik tedbir talebinin reddine, davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinden bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Davacı vekilinin dava dilekçesi ekinde davalı şirketin 01/01/2021-31/12/2021 Dönemi Yıllık Faaliyet Raporu’nun ve 30/09/2022 tarihinde yapılan Olağan Genel Kurul Toplantı Tutanağı’nın çıktılarını sunmuş olduğu görüldü.
… ‘ne yazılan yazıya cevap verildiği, davalı şirketin en son ticaret sicil kayıtlarının gönderilmiş olduğu, adresinin …/ İstanbul olduğu anlaşıldı.
Mahkememizin 25/10/2022 tarihli tensip tutanağının 14 numaralı ara kararı ile davacı vekiline davalı şirketin yönetim kurulu üyelerinin isim ve tebliğe yarar adreslerini bildirmek üzere süre verildiği, davacı vekilinin 21/11/2023 tarihli dilekçesi ile yönetim kurulu üyelerinin isim ve adreslerini bildirdiği, mahkememizce bildirilen yönetim kurulu üyelerine dava dilekçesi tebliğ edilerek davacı tarafın iptalini istediği kararlara karşı yürütmenin geri bırakılmasına ilişkin talebinin T.T.K’nın 440. Maddesi gereğince yazılı beyanda bulunmalarının ihtar edildiği, yönetim kurulu üyeleri vekilinin 06/12/2022 tarihli beyan dilekçesini sunmuş olduğu görüldü.
Mahkememizin 06/01/2023 tarihli ara kararı ile davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine dair karar verildiği anlaşıldı.
… Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2022/ … D. İş sayılı dosyasının bir suretinin UYAP sisteminden gönderilmiş olduğu görüldü.
… ‘ne yazılan müzekkereye cevap verildiği, verilen cevapta … A.Ş.’nin kaydının bulunamadığının bildirilerek … Anonim Şirketi’nin en son sicil kaydının gönderilmiş olduğu görüldü.
Mahkememizin 17/03/2023 tarihli ara kararı ile dosyanın bilirkişi heyetine tevdi ile 30/09/2022 Tarihinde Yapılan Olağan Genel Kurul toplantısının 2, 3, 4, 5,6 ,7, 9 ve 10. maddelerine ilişkin kararların yasaya, usule, esas sözleşmeye, dürüstlük kurallarına uygun olarak gerçekleşip gerçekleşmediği, iptali şartlarının oluşup oluşmadığı noktalarında rapor aldırılmasına karar verildiği, bilirkişi heyetinin 25/10/2023 tarihli raporunda sonuç ve özet olarak;
“Davalı şirketin 30.09.2022 tarihinde yapılan 2021 yılına ait genel kurul toplantısında alınan kararlardan, eldeki davada iptali talep edilen, toplantı tutanağının 2, 3, 4, 5, 6, 7, 9 ve 10.maddelerindeki kararlar yönünden,
1. Davacının toplantıya katılmış olması, kararlara karşı oy kullanmış olması ve her bir kararın alınmasından sonra usulünce muhalefetini tutanağa yazdırmış olması sebebiyle iptal davası açılması bakımından gerekli usuli koşulların sağlanmış olduğu,
2. Dava konusu edilen kararlar yönünden yukarıda tek tek inceleme ve değerlendirmeler yapılmış olup, kanuna, esas sözleşmeye veya dürüstlük kurallarına aykırılık tespit edilmemiş olduğu,
3. Kararların iptaline veya butlanına karar verilip verilmeyeceğinin Mahkemenin takdirinde olduğu,” yönünde görüş ve kanaat bildirildiği, bilirkişi raporunun taraf vekillerine tebliğ edilmiş olduğu, davalı vekilinin 06/11/2023 tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçesini, davacı vekilinin 14/11/2023 tarihli bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçesini sunmuş olduğu anlaşıldı.
Dava, 30/09/2022 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısının 2, 3, 4, 5,6 ,7, 9 ve 10. maddelerine ilişkin kararların iptali talebine ilişkindir.
… ‘nün yazı cevabı ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirilmiştir.
6102 sayılı TTK’nun 445 maddesi uyarınca, iptal davası açma hakkı olanların genel kurula kararları aleyhine, karar tarihinden itibaren üç ay içinde, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinde iptal davası açabilecekleri düzenlenmiş olup, burada düzenlenen yetki kesin yetki niteliğindedir. Yetkinin kesin olduğu durumlarda mahkemenin yetkili olması 6100 Sayılı HMK’nun 114/1-ç maddesi uyarınca dava şartıdır.
Davalı şirketin …’ne … sicil numarası ile kayıtlı olduğu ve şirket merkezinin … Mah. … Cad. No:… İstanbul olduğu anlaşılmakla Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemelerinin kesin yetkili bulunduğu davada, davanın 6100 Sayılı HMK’nun 114/1-ç ve 115/2 fıkraları uyarınca usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-Açılan davanın yetkisizlik nedeniyle HMK 114/1-ç ve 115/2 maddeleri gereğince usulden REDDİNE,
2-HMK.20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden sonra iki haftalık süre içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın yetkili BAKIRKÖY NÖBETÇİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-HMK 331 md. gereğince harç, vekalet ücreti ve yargılama giderlerin yetkili mahkemece karara bağlanmasına,
4-Artan gider avansının dosyasına aktarılmasına,
Dair, tarafların yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu ( … Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 20/11/2023

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır