Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2022/581 Esas
KARAR NO : 2023/756
DAVA : Haksız ihtiyati haciz nedeniyle tazminat
DAVA TARİHİ : 30/04/2019
KARAR TARİHİ : 23/11/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı … A.Ş. tarafından yapılan başvuru üzerine bonoya istinaden … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/… D. İş sayılı dosyasından Davacılar … … ve … … San. ve Tic. Ltd. Şti. aleyhinde 250.000 USD alacak için “borçluların menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının” ihtiyaten haczine kararı verildiğini, …. İcra Müdürlüğü’ nün 2017/… E. sayılı dosyasından müvekkillerine ait olduğu tespit edilen taşınmazlar üzerine ihtiyati haciz konulduğunu, taşınmazların dışında ayrıca Müvekkili … … Den. San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye ait … 1, … 2, … 3 ve … 4 isimli gemilerin ihtiyaten haczine ve seferden men edilmesine karar verildiğini, oysa … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/… D. İş sayılı dosyasından gemiler ile ilgili ihtiyati haciz kararı verilmediğini, Türk Ticaret Kanunu (TTK) m. 1353/(3) uyarınca: “Deniz alacaklarından başka alacaklar için gemi hakkında ihtiyati haciz kararı verilemez.” hükmü yer aldığını, TTK m. 1352’de tek tek sayılan deniz alacağı mahiyetinde bir alacak söz konusu olmadığını, bu nedenle de deniz alacağı mahiyetinde olmayan takip konusu alacak nedeniyle gemilerin ihtiyaten haczi ve seferden men edilmesi de mümkün olmadığını, anılan yasa hükmü çerçevesinde haksız ihtiyati haciz ve seferden men kararının kaldırılması için …. İcra Hukuk Mahkemesi’nde 2017/… E. sayılı davada açılmış olup: mahkemenin 2017/… E., 2017/… K. sayılı ve 08.06.2017 tarihli kararı ile gemiler üzerindeki haksız ihtiyati haciz ve seferden men kararının kaldırılmasına karar verildiğini, …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 08.06.2017 tarihli 2017/… e. 2017/… K. sayılı kararının, … Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nin 05.03.2018 tarih, 2017/… E., 2018/… K. sayılı kararı ile onanmış olup bu kararın 25.04.2018 tarihinde kesinleştiğini, müvekkili şirkete ait davalı tarafından haksız ve hukuka aykırı olarak ihtiyaten haciz ve seferden men edilen … 1, … 2, … 3 ve … 4 isimli gemilerin Türk bayraklı ve kabotaj hattında çalışan akaryakıt taşıma lisansı ile gemilere yakıt tedarik etmek için kullanılan gemiler olduğunu, müvekkili Şirkete ait 4 adet gemi ihtiyaten haciz ve selerden men edildiği 10.03.2017 tarihinde dava dışı …tic.A.Ş. (…) ile müvekkili Şirket arasında akdedilen … (Gemi) Sözleşmeleri kapsamında … ‘a kiralandığını, gemi kira sözleşmelerinin belirli süreli olarak akdedilmiş olup; taraflarca feshedilmeyerek her yıl sözleşme süresince (1 yıl süre ile) uzatıldığını, davalı tarafın Müvekkili Şirkete ait 4 gemiyi haksız ve hukuka aykırı olarak ihtiyaten haciz ve seferden men ettirmesi nedeniyle gemilcerin kiracısı dava dışı … tarafından kira sözleşmelerinin 13.03.2017 tarihinde feshedildiğini ve hukuka aykırı ihtiyati haciz kararı nedeniyle Müvekkili Şirketin zarara uğradığını, kira sözleşmeleri uyarınca gemilere ilişkin kira bedelleri ve haksız ihtiyati haciz ve seferden men uygulanan kira dönemleri bir diğer ifade ile Müvekkili Şirketin uğradığı zararların şu şekilde olduğunu, … 1 gemisi 10.03.2017-01.07.2017 tarihine kadar 3 ay 20 gün süre ile aylık 34.000.-USD kira bedeli üzerinden 124.667.-USD; … 2 gemisi spot olarak kiralanmış olup; (… 4 gemisi ile aynı koşullarda çalışmakta idi) 10.03.2017-24.11.2017 tarihine kadar 8,5 ay süre ile aylık 29.000-USD bedel üzerinden 246.500 -USD; … 3 gemisi 10.03.2017-24.11.2017 tarihine kadar 8,5 ay süre ile aylık 48.000-USD bedel üzerinden 408.000.-USD; … 4 gemisi 10.03.2017-24.11.2017 tarihine kadar 8,5 ay süre ile aylık 29.000-USD bedel üzerinden 246.500.-USD olduğunu, Müvekkili Şirkete ait gemilerin Davalı tarafından haksız olarak ihtiyaten haciz ve seferden men edilmesi nedeniyle Müvekkili gemilerden 1.025.667.-USD kira bedeli elde etmekten mahrum kaldığını, bu bedelden gemilerin işletme masrafının düşülmesi ile Müvekkili Şirketin uğradığı zararın tespit edilmiş olacağını, …’nın 11.12.2018 tarihli yazısı ile … 1 gemisinin aylık işletme masrafının 128.785,50.-TL, … 3 gemisinin aylık işletme masralının 144.285,60.-TL olduğunun tespit edildiğini, gemilerin özellikleri dikkate alındığında … 2 gemisi için … 1 gemisinin yarısı, … 4 gemisi için ise … 3 gemisinin yarısı oranında işletme masrafı yapıldığını, bu çerçevede; … 1 gemisi 10.03.2017-01.07.2017 tarihine kadar 3 ay 20 gün süre ile aylık 128.857,50 TL üzerinden 472,477,50.-1L işletme masrafı; … 2 gemisi için 10.03.2017-24.11.2017 tarihine kadar 8,5 ay süre ile aylık 64.428.75 TL bedel üzerinden 547.644,37.-TL, işlelme masrafi; … 3 gemisi 10.03.2017-24.11.2017 tarihine kadar 8,5 ay süre ile aylık 144.285,60.-TL bedel üzerinden 1.226.427.-TL işletme masrafı; … 4 gemisi 10.03.2017-24.11.2017 tarihine kadar 8,5 ay süre ile aylık 72.142,80.-11. bedel üzerinden 613.213.80.-TL işletme masrafı olmak üzere 2.859.763.-TL (483.108.-USD) işletme masrafı yapılacak olduğunu, gemilerin haksız olarak ihtiyaten haciz ve seferden men edildiği süre için Müvekkili Şirketin mahrum kaldığı 1.025.667.-USD kira bedelinden 483.108.-USD işletme masrafları düşüldüğünde 542.559.-USD zararı doğduğunu, müvekkili … … Tic. Ltd. Şti.’ye ait … 1, … 2, … 3 ve … 4 isimli gemilerin davalı tarafından açık yasa hükmünc aykırı olarak haksız olarak ihtiyaten haczedilmiş ve seferden men edilmiş olması, ihtiyati haczin gemiler aleyhinde uygulanmasının haksız olduğunun kesinleşmiş mahkeme kararı ile sabit olması ve Müvekkili Şirketin gemiler hakkında haksız olarak uygulanan bu ihtiyati hacizden zarara uğramış olması nedeniyle Müvekkilinin uğradığı bu zararlardan kusursuz olarak sorumlu olan davalı taraf aleyhinde müvekkilin zararının tazmini için işbu davanın açılması zarureti doğduğunu beyan ederek müvekkili Şirkete ait … 1, … 2, … 3 ve … 4 isimli gemilerin Davalı tarafından haksız olarak ihtiyaten haciz ve seferden men edilmesi nedeniyle Müvekkili Şirketin uğradığı 542.559.-USD zararın davalıdan tahsili ile müvekkil şirkete ödenmesine, 542.559.-USD’nin dava tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca işleyecek faizi ile birlikte davalı tarafından Müvekkili Şirkete ödenmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı tarala yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın öncelikle zamanaşımı yönünden incelenmesini, davacı tarafın uğradığını iddia ettiği zararı 11/03/2017 tarihinde öğrendiğini, iş bu davanın 30/04/2019 tarihinde açıldığını, 2 yıllık zamanaşımı süresinin geçirildiğini, zamanaşımı sebebi ile davanın reddine karar verilmesini talep ettiklerini, esasa yönelik olarak; davalı banka tarafından davacı borçlular hakkında 15.02.2017 tanzim tarihli, 08.03.2017 vade tarihli senede istinaden, ödemelerin zamanında yapılmaması sebebi ile … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/… D. İş sayılı dosyasından ihtiyati haciz kararı alındığını, 10.03.2017 tarihinde esas takibe geçilerek kambiyo senetlerine özgü haciz talepli icra takibi başlatıldığını, borçlu şirkete ve davacı müşterek borçlu müteselsil kefil … …’na gönderilen ödeme emrinin 11/03/2017 tarihinde tebliğ edildiğini, icra takibinin 21/03/2017 tarihinde kesinleştiğini ve ihtiyati haczin kesin hacze dönüştüğünü, borcun ödenmemesi üzerine Uyap üzerinden mal varlığı sorgusu yapıldığını, borçluların üzerine kayıtlı taşınmazların kaydına ihtiyati haciz şerhi işlenebilmesi için ilgili tapu sicil müdürlüklerine müzekkere gönderildiğini, davacı şirket üzerine kayıtlı …1, …2, …3, …4, isimli gemileri hakkında da haciz uygulanması talep edildiğini, icra müdürlüğü tarafından talebin kabul edilerek ilgili sicil müdürlüklerine müzekkereler gönderildiğini, …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/… D. İş sayılı dosyasından alınan ihtiyati haciz kararının vadesi gelmiş bir borcun borçlu tarafça ödenmemesi üzerine alınmış bir karar olduğunu ve hukuka uygun olduğunu, davacıların üzerine kayıtlı taşınmazların takyidat kayıtlarında 06/03/2017 tarihli … bankası lehine 3.000.000,00-TL tutarlı ve 08/03/2017 tarihli İş faktoring lehine 1.000.000,00.-TL tutarlı hacizlerin olduğu, bütün taşınmazların üzerinde ipotek şerhi bulunduğu tespit edildiğini, davacı şirketin merkez adresine fiili haciz için gidildiğinde uzun süre önce taşındığının ve boş olduğunun tespit edildiğini, davacı tarafın davalı banka yüzünden işlerinin bozulduğu iddiasının haksız olduğunu, davacı tarafa ait 4 adet geminin üzerinde yüksek miktarlı ipotekler olduğunu, davalı bankanın başlatmış olduğu icra takibinden önce bir çok banka icra takibi işlemlerine başladığını, gemilerin haciz ve ipotek alacaklıları tarafından satıldığını, davalı banka tarafından başlatılan icra takibinin tahsil kabiliyeti kalmaması sebebi ile takip yolu değiştirilerek Kambiyo senetlerine özgü iflas yolu ile takip ile devam edildiğini, borçlu tarafın yine itiraz ettiğini, bu defa davalı banka tarafından … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/… Esas sayılı dosyası ile iflas talepli itirazın iptali davası açıldığını, davacı borçlunun davalı banka ile iletişime geçerek haklarında iflas talebinden vazgeçilmesi durumunda davalı bankaya olan borcun anaparasını ödeyeceklerini beyan ettiklerini, davacı tarafın güveninirliği bulunmaması sebebi ile öncelikle ödeme yapılması talep edilmiş olmasına rağmen davacı borçlu tarafından kabul görmediğini, davalı bankanın yapmış olduğu işlemlerde hukuka aykırı bir durum olmadığını, davacı tarafın iddiaları asılsız olduğunu beyan ederek davanın reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı taraf yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Davacı vekilinin dava dilekçesi ekinde …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/… D. İş 2017/303 Karar sayılı Değişik İş Kararının fotokopisini, …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2017/… Esas 2017/469 Karar sayılı 08/06/2017 tarihli gerekçeli kararının fotokopisini, … Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nin 2017/… Esas 2018/… Karar sayılı kararının ve 06/12/2018 tarihli kesinleşme şerhinin fotokopisini, davacı şirket ile dava dışı … A.Ş. Arasında imzalanan 01/07/2015 tarihli ve 24/11/2014 tarihli Barge Sözleşmelerinin fotokopisini, …’nın 11/12/2018 tarihli Gemilerin Günlük – Aylık Gider Tespiti konulu yazısının fotokopisini ve arabuluculuk son tutanağını sunmuş olduğu görüldü.
Ulaştırma ve … Liman Başkanlığı’na yazılan müzekkereye cevap verilmiş olduğu, verilen cevapta … isimli geminin davacı şirket adına 11/09/2013 tarihinde tescil edildiği ve halen donatan olarak kayıtlı olduğu, 10/03/2017-24/11/2017 tarihleri arasındaki hacizleri gösteren kayıtların gönderilerek bu dönemde haciz fekki yapılmadığının ayrıca …. İcra Müdürlüğü’nün 10/03/2017 tarih 2017/… Esas sayılı yazısı ile geminin seferden men edildiğinin, 06/04/2017 tarihli yazısı ile seferden men şerhinin kaldırıldığının bildirildiği, … 2 isimli geminin davacı şirket adına 19/02/2013 tarihinde tescil edildiğinin, akabinde …. İcra Müdürlüğü’nün 20/03/2018 tarih ve … sayılı yazısına istinaden …San. Ve Tic. A.Ş.’ye satıldığı ve gemi üzerindeki bütün takyidatların kaldırıldığı, 10/03/2017-24/11/2017 tarihleri arasındaki hacizleri gösteren kayıtların gönderilerek …. İcra Müdürlüğü’nün 10/03/2017 tarih 2017/… Esas sayılı yazısı ile geminin seferden men edildiğinin, 06/04/2017 tarihli yazısı ile seferden men şerhinin kaldırıldığının bildirildiği, … isimli geminin davacı şirket adına 21/10/2014 tarihinde tescil edildiği ve halen donatan olarak kayıtlı olduğu, 10/03/2017-24/11/2017 tarihleri arasındaki hacizleri gösteren kayıtların gönderilerek bu dönemde haciz fekki yapılmadığının ayrıca … İcra Müdürlüğü’nün 10/03/2017 tarih 2017/… Esas sayılı yazısı ile geminin seferden men edildiğinin, 06/04/2017 tarihli yazısı ile seferden men şerhinin kaldırıldığının bildirildiği, … 4 isimli geminin davacı şirket adına 19/11/2014 tarihinde tescil edildiğinin, akabinde …. İcra Müdürlüğü’nün 20/03/2018 tarih ve 2017/… sayılı yazısına istinaden … San. Ve Tic. A.Ş.’ye satıldığı, 10/03/2017-24/11/2017 tarihleri arasındaki hacizleri gösteren kayıtların gönderilerek …. İcra Müdürlüğü’nün 10/03/2017 tarih 2017/… Esas sayılı yazısı ile geminin seferden men edildiğinin, 06/04/2017 tarihli yazısı ile seferden men şerhinin kaldırıldığının bildirildiği anlaşılmıştır.
…. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/… D. İş sayılı dosyanın bir suretinin UYAP üzerinden gönderilmiş olduğu, 2017/… Karar sayılı 10/03/2017 tarihli kararı ile … A.Ş. Tarafından … … ve … … Den. San. Ve Tic. Ltd. Şti. Yönünden 941.150,00 TL alacak için ihtiyati haciz kararı verildiği görülmüştür.
… İcra Müdürlüğü’nün 02/11/2023 tarih 2021/… Esas sayılı yazısı ile icra dosyası borçlusu … … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ne iade edilecek harç olması durumunda haciz konulmasına karar verildiğinin bildirildiği görüldü.
…. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı dosya fotokopisinin dosyamız arasında olduğu, dosyanın tetkikinde alacaklı … A.Ş. Tarafından borçlular … … ve … … Ltd. Şti. aleyhine 250.000 USD alacak 11.958,90 USD işlemiş faiz olmak üzere toplam 261.958,90 USD üzerinden icra takibi başlatıldığı, borçlular vekilinin 01/10/2018 tarihli ve 23/10/2018 tarihli borca itiraz dilekçelerini dosyaya sunmuş olduğu anlaşıldı.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018/… Esas sayılı dosyasının bir suretiniN UYAP üzerinden gönderilmiş olduğu, … A.Ş. Tarafından davalılar … … ve … … Den. San. Ve Tic. Ltd. Şti.’ne iflas talepli itirazın iptali davası açıldığı anlaşılmıştır.
…. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2017/… Esas sayılı dosyasının bir suretinin UYAP üzerinden gönderilmiş olduğu, davacı … … Tic. Ltd. Şti. tarafından davalı … A.Ş.’ye karşı … 1, … 2, … 3 … 4 isimli gemilerin ihtiyaten haczi ve seferden men edilmesine ilişkin kararın iptali ile gemiler üzerindeki ihtiyati haciz ve seferden men kararının kaldırılması talebi ile dava açıldığı, …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2017/… Karar sayılı 08/06/2017 tarihli kararı ile “şikayetin kabulü ile …. İcra Müdürlüğü’nün 2017/… Esas sayılı dosyasında verilen “… 1, … 2, … 3, … 4″ isimli gemilerin ihtiyaten haczi ile seferden men edilmesine ilişkin kararın iptali ile gemiler üzerindeki ihtiyaten haciz ile seferden men kararının kaldırılmasına,” dair karar verildiği, kararın davalı … A.Ş. vekilince istinaf edildiği, … Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nin 05/03/2018 tarih 2017/… Esas 2018/… Karar sayılı kararı ile ” 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1353/1. maddesinde; “Deniz alacaklarının teminat altına alınması için, geminin sadece ihtiyati haczine karar verilebilir. Bu alacaklar için gemi üzerine ihtiyati tedbir konulması veya başka bir surette geminin seferden menedilmesi istenemez” hükmü ile yine aynı yasanın 1366/1. maddesinde; “İhtiyati haczine karar verilen bütün gemiler, bayrağı ve hangi sicile kayıtlı oldukları dikkate alınmaksızın, icra müdürü tarafından seferden menedilerek muhafaza altına alınır…” hükmü yer almaktadır. Somut olayda; alacaklının, …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/03/2017 gün ve 2017/… D.İş sayılı kararı ile borçlular aleyhine ihtiyati haciz kararı aldığı, alacaklının ihtiyati haciz kararının infazı amacıyla 10/03/2017 tarihinde İcra Müdürlüğüne müracaat ettiği, alacaklının talebi üzerine şikayete konu gemilerin sicil kaydına aynı tarihte ihtiyati haciz ve seferden men kaydının işlendiği ve davacının 10/03/2017 tarihinde borçlular aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlattığı anlaşılmıştır. Takibe konu alacak deniz alacağı niteliğinde bulunmadığından gemilerin 6100 sayılı TTK nın 1353/1. Maddesi gereğince gemilerin ihtiyati haczi mümkün değildir. İhtiyati haciz işlemi borçlunun yokluğunda yapılmış olup borçluya tebliğ edildiğine dair icra dosyası kapsamında herhangi bir belgeye rastlanmamıştır. Borçlular vekili tarafından 16/03/2017 tarihinde icra dosyasına mal beyanına dair dilekçe sunulmuş ise de, dosyadan fotokopi alındığına dair bilgi bulunmadığı, dolayısıyla bu tarihte şikayete konu ihtiyati hacizleri öğrendiğine dair kayıt ve belge olarak görülemeyeceğinden, şikayetin süresinde yapıldığının kabulü gerekmiştir.” gerekçeleriyle davalının tüm istinaf talebinin Yargıtay yasa yolu açık olmak üzere HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verildiği, taraflarca temyiz talebinde bulunulmadığından, mahkeme kararının 25/04/2018 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Mahkememizin 14/11/2019 tarihli celsesinin 3 numaralı ara kararı ile dosyanın bilirkişi heyetine tevdine karar verildiği, bilirkişi heyetinin 13/11/2020 tarihli raporunda sonuç ve özet olarak;
“1. Davalı …’ın, davacı … … Limited LŞirketine 17.02.17 tarihinde 250.000.-$ dolar karşılığı 915.871,34 TL kredi kullandırdığının dava dosyasına sunmuş olduğu belge fotokopisinden tespit edildiği,
2. Davacı … … Limited Şirketi’nin dava dışı … San. Anonim Şirketi’ne 2016 TY da muhtelif taridlerde 23 adet kdv dahil (896.944.-$ karşılığı 2.931.190,03 TL) bedelli açık fatura kestiği, kesilen açık faturaların davacı şirketin ticari deftlerine muhasebe kaydının yapılmış olduğu,
3. Davacı … … Limited Şirketi’nin dava dışı …Anonim Şirketine 2017 TY’da muhtelif tarihlerde 3 adet kdv dahil (130.980.-$ karşılığı 468.436,88 TL) bedelli açık fatura kestiği, kesilen açık faturaların davacı şirketin ticari deftlerine muhasebe kaydının yapılmış olduğu,
4. TTK m. 1353’e göre, deniz alacaklarının teminat altına alınması için geminin sadece ihtiyati haczine karar verilebileceği ve ancak TTK m.1352’de sayılan alacaklar bakımından ihtiyati haczin söz konusu olabileceği, TTK m.1352/1 (p) bendine göre dava konusu alacağın gemilerin ihtiyati haczine dayanak teşkil edemeyeceği ve ihtiyati haczin haksız olduğu,
5. Haksız ihtiyati haciz sebebiyle talep edilebilecek tazminatın fillen uğranılan zarar ile mahrum kalınan kar şeklinde ortaya çıkabileceği, dosyaya sunulan 2017 yılına ait faturalar dikkate alınırsa ihtiyati haciz sebebiyle haciz konusu gemilerin kira sözleşmelerinin feshedilmiş sayılabileceği, bu konuda takdirin Sayın Mahkemede olduğu, kira sözleşmelerinin haksız ihtiyati haciz sebebiyle feshedildiği kabul edilirse mahrum kalınan kira bedellerinin zarar olarak talep edilebileceği,
6. Dava konusu ihtiyati haczin uygulandığı gemilerin özellikleri ve deniz ticareti uygulaması dikkate alındığında gemilerin işletme giderleri düşüldükten sonra davacının haksız ihtiyati haciz sebebiyle uğradığı zararın 358.190.- USD olarak tespit edildiği,” yönünde görüş ve kanaat bildirildiği, bilirkişi raporunun taraf vekillerine tebliğ edilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Davacılar vekilinin 27/11/2020 tarihli bilirkişi raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesini, davalı vekilinin 14/12/2020 tarihli bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçesini, davacılar vekilinin 16/02/2021 tarihli beyan dilekçesini sunmuş oldukları görüldü.
Mahkememizin 18/02/2021 tarihli celsesinin 1 numaralı ara kararı ile taraf vekillerinin bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçeleri doğrultusunda bilirkişilerden ek rapor aldırılmasına karar verildiği, bilirkişi heyetinin 22/08/2021 tarihli ek raporunda sonuç ve özet olarak;
“1) Kök Bilirkişi Raporu’nda belirtildiği üzere, değerlendirmeler dosya kapsamında sunulan delillere göre yapılmış olup ihtiyati haczin haksız olduğu anlaşıldığından talep edilebilecek tazminat fiilen uğranılan zarar ile mahrum kalınan kar şeklinde ortaya çıkabilecektir. Dosya kapsamında kira sözleşmelerinin feshine ilişkin bir belge bulunmadığı doğru olmakla birlikte, kira sözleşmesi devam etmeyen gemiler açısından bir zarar doğabileceği aşikardır. Zira bu süre içinde gemilerin sefere çıkması mümkün olmayacaktır. … 3 ve … 4 gemilerinin ise kira sözleşmesi devam etmektedir. Sektör bilirkişisi kadri maruf olacak şekilde bir hesaplama yapmıştır. Bu hususta nihai takdir Sayın Mahkemenin olup, Mahkemenin takadir ve talebi doğrultusunda hesaplama yapılacaktır.
2) Dosyada mevcut belgelere göre dava konusu gemilerin denize ve sefere elverişli olduğu görülmektedir. Kirada çalışan gemiler, zaman süreli sözleşme ile kiralanmış olmakla, geminin 7 gün 24 saat çalışıp çalışmadığına bakılmaksızın günlük/aylık kira bedellerine hak kazanmaktadır. Gemiler 5 yılda 2 kez olmak üzere ve her kuru havuz süresinin arası 3 yılı geçmeyecek şekilde havuzlanmaktadır. Dava konusu gemilerin, mevcut sertifikalarına bakıldığında, kira sözleşmesi süresinde bu tip kuru havuzlamaya ihtiyaç duymadıkları anlaşılmaktadır. Bunun dışındaki bakım tutumları ise “planlı bakımlar/rutin bakımlar” ile gemilerin yaptıkları seferler esnasında ve/veya diğer gemilere ikmal için demirde bekledikleri esnada yerine getirilebilmektedir. … 2 gemisi için ise spot piyasada çalıştığı ve kira sözleşmesi bulunan diğer gemiler gibi, tüm günlerini kirada geçirebilmesi mümkün olmadığından, gelir hesaplamasında 2/3 oranında hesaplamaya gidilmiş olmasının kadri marufunda olduğu değerlendirilmekte, gelir hesaplamasında kök raporda yer verilen görüşlerimiz muhafaza edilmektedir.
3) İhtiyati haczin kaldırılmasına ilişkin karar 25.04.2018 tarihinde kesinleşmiş olup, … 3 ve 4 gemilerinin kira sözleşmesi 24.01.2018’de sona ermektedir ( Sözleşme tarihi 24.11.2014 olup, sözleşme 38 ay sürelidir). Davacı 24.11.2017 tarihine kadar olan süre için talepte bulunmuştur.
4) … 2 gemisinin kira sözleşmesi dosya kapsamında bulunmamaktadır. Buradaki hesaplama … 2 gemisi spot piyasada çalıştığı ve kira sözleşmesi bulunan diğer gemiler gibi, tüm günlerini kirada geçirebilmesi mümkün olmadığı için, gelir hesaplamasında 2/3 oranında hesaplamaya gidilmiş olmasının kadri marufunda olduğu değerlendirilmiştir.
5) Sayın Mahkemenin takdirindedir.
6) TTK m.1353’e göre, sadece deniz alacaklarının teminat altına alınması için geminin ihtiyati haczine karar verilebilir. Söz konusu hüküm gemiler üzerinde uygulanabilecek geçici hukuki korumanın yalnızca ihtiyati haciz olabileceğini de belirtmektedir. Yine Kök Bilirkişi Raporu’nda açıklandığı üzere ancak bir deniz alacağının varlığı halinde ihtiyati haciz mümkün olabilir ve dava konusu kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacak deniz alacağı niteliğinde olmadığından gemilerin ihtiyati hacizleri de haksızdır. Kök raporumuzda gerekçeleriyle birlikte uzun uzadıya açıklanan bu değerlendirmelerin değiştirilmesini gerektiren bir husus bulunmamaktadır.” yönünde görüş ve kanaat bildirildiği, bilirkişi ek raporunun taraf vekillerine tebliğ edilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Davacılar vekilinin 15/09/2021 tarihli bilirkişi ek raporuna karşı beyan ve itiraz dilekçesini sunmuş olduğu görüldü.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı İstanbul Liman Başkanlığı’na yazılan müzekkereye cevap verilmiş olduğu, verilen cevapta … 1, … 2, … 3 ve … 4 isimli gemilerin giriş / çıkış kayıtlarının gönderilmiş olduğu görüldü.
Mahkememizin 07/10/2021 tarihli celsesinin 1 ve 3 numaralı ara kararları ile davacı vekiline dava konusu gemilerin seferden men kararının kaldırıldığı tarihten kira sözleşmelerinin süresinin doluşu tarihindeki ara dönemde dava konusu gemilerin fiili durumunu, gemilerin çalıştırılıp çalıştırılmadığı hususunda açıklayıcı beyanda bulunmak üzere ve dava dışı … tarafından tazmini yoluna gidilen teminat mektuplarını açıklamak üzere süre verildiği, davacı vekilinin 21/10/2021 tarihli beyan dilekçesini sunmuş olduğu, bilgileri verilen teminat mektupları ile ilgili olarak İş Bankası’na müzekkere yazılarak teminat mektuplarının tanzim tarihlerinin sorulduğu ve yazılan yazımıza cevap verilmiş olduğu görüldü.
Mahkememizin 2019/… Esas, 2022/… Karar sayılı kararı ile; “somut olayda; alacaklının, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/03/2017 gün ve 2017/… D.İş sayılı kararı ile borçlular aleyhine ihtiyati haciz kararı aldığı, alacaklının ihtiyati haciz kararının infazı amacıyla 10/03/2017 tarihinde İcra Müdürlüğüne müracaat ettiği, alacaklının talebi üzerine şikayete konu gemilerin sicil kaydına aynı tarihte ihtiyati haciz ve seferden men kaydının işlendiği ve davacının 10/03/2017 tarihinde borçlular aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlattığı anlaşılmıştır. …. İcra Hukuk Mahkemesi’ nin 2017/… Esas, 2017/… karar sayılı ilamı ve kararın istinafı üzerine verilen … Mahkemesi … Hukuk Dairesi’ nin 2017/… esas, 2018/… karar sayılı ilamında da ifade edildiği üzere, 6102 Sayılı Kanun’ un 1353/3. maddesi uyarınca, deniz alacaklarından başka alacak için gemi hakkında ihtiyati haciz kararı verilemeyeceği, bu haliyle takibe konu alacağın deniz alacağı niteliğinde bulunup bulunmadığı, dolayısıyla haczin haksız olup olmadığı ve haczin haksız olduğuna kanaat getirilmesi durumunda hükmolunacak tazminat miktarının tayinine ilişkin uygulanacak hükümler nazara alındığında, uyuşmazlığın çözümünde TTK’nun 5. Kitap bölümünde ‘Deniz Ticareti’ başlığı altında yapılan düzenlemelere ilişkin hükümlerin uygulanması gerekeceği, bu haliyle 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nun 5.maddesi uyarınca Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu 1.Dairesinin 10/07/2012 tarih ve 1888 sayılı kararıyla Türk Ticaret Kanunundan ve diğer kanunlardan doğan Deniz Ticaretine ve Deniz Sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilen İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin (Deniz İhtisas Mahkemesi sıfatıyla) davaya bakmakla görevli ve yetkili olduğu kanaatiyle açılan davanın mahkememizin görevsizliği nedeniyle HMK.114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince usulden reddine dair karar verildiği, kararın davacı vekilinin 18/05/2022 tarihli dilekçesi ile, davalı vekilinin 30/05/2022 tarihli dilekçesi ile istinaf edildiği, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi’nin 2022/2109 Esas 2022/2033 Karar sayılı 14/09/2022 tarihli kararı ile mahkememizin 18/03/2022 tarih, 2019/211 E. – 2022/… K. Sayılı kararının HMK.m.353/1-a/3 hükmü uyarınca kaldırılmasına dair karar verildiği, dosyanın mahkememize gönderildiği ve 2022/581 Esas numarasına kaydedildiği anlaşıldı.
Mahkememizin 06/01/2023 tarihli ara kararı ile dosyada mevcut bilirkişi kök ve ek raporu ile taraf vekillerinin bilirkişi raporuna karşı itiraz ve beyanları ile davacı vekilinin 27/11/2020 tarihli dilekçesi değerlendirilmek üzere yeni bir bilirkişi heyetinden rapor aldırılmasına karar verildiği, bilirkişi heyetinin 10/07/2023 tarihli raporunda sonuç ve özet olarak;
“1-İncelenen davacı şirkete ait 2016, 2017, 2018 ve 2019 yılı ticari defter ve belgelerinin Elektronik Defter Genel Tebliği usul ve esaslarına göre tutulduğu, Elektronik Defterler ile Envanter defterlerinin yasal süresinde onaylandığı ve davacı şirketin 2016, 2017, 2018 ve 2019 yılı ticari defterlerinin TTK. Hükümlerine göre usulüne uygun tutmuş olduğundan davacı şirketin 2016, 2017, 2018 ve 2019 yıllarına ait ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı,
2-İncelenen davalı şirkete ait 2017, 2018 ve 2019 yılı ticari defter ve belgelerinin Elektronik Defter Genel Tebliği usul ve esaslarına göre tutulduğu, Elektronik Defterler ile Envanter defterlerinin yasal süresinde onaylandığı ve davalı şirketin 2017, 2018 ve 2019 yılı ticari defterlerinin TTK. Hükümlerine göre usulüne uygun tutmuş olduğundan davalı şirketin 2017, 2018 ve 2019 yıllarına ait ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı,
3-… 1, … 2, … 3 ve … 4 gemilerine uygulanan ihtiyati haczin haksız olduğu; haksız ihtiyati haciz ile uygun illiyet bağı içindeki tüm zararların davalıdan talep edilebileceği;
4-Davacı tarafa ait … 1, … 2, … 3 ve … 4 isimli gemilerin davalı tarafından haksız olarak ihtiyaten haciz ve seferden men edilmesi nedeniyle davacı tarafın uğradığı zararın 358.190 USD olduğu,” yönünde görüş ve kanaat bildirildiği, bilirkişi raporunun taraf vekillerine tebliğ edilmiş olduğu anlaşıldı.
… Ticaret Limited Şirketi vekilinin 06/10/2023 tarihli dilekçesi ekinde … Noterliği’nin 05/10/2023 tarih … yevmiye numaralı Alacağın Devri Sözleşmesini sunarak sözleşme uyarınca 358.190 USD alacağı, faizi, vekalet ücreti, yargılama giderleri ve diğer tüm ferileri ile birlikte … ve… Ticaret Limited Şirketi’ne devredildiğini, bu nedenle … ve …Ticaret Limited Şirketi’nin mahkememiz dosyasına davacı olarak kaydedilmesini ve davanın kabulüne karar verilmesini talep ettiği görüldü.
Davacılar vekilinin 10/10/2023 tarihli dilekçesi ekinde … Noterliği’nin 05/10/2023 tarih … yevmiye numaralı Alacağın Devri Sözleşmesinin aslını sunduğu, sözleşme aslının mahkememizin … numaralı kasasına kaydedildiği, sözleşmenin tetkikinden mahkememizin… Esas sayılı dosyasına konu alacağın 358.190 USD’lik kısmını, faiz, vekalet ücreti, yargılama gideri ve diğer tüm ferileri ile birlikte … … ve … … Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi tarafından … ve… Limited Şirketi’ne devredildiği anlaşılmıştır.
Davacılar … … ve … … Limited Şirketi vekilinin mahkememizin 12/10/2023 tarihli celsesinde “Biz davacı …’e davanın yalnızca 358.190 USD kısmını faizi ve yargılama giderleri ile avukatlık ücreti de dahil olacak şekilde devrettik, bu kısımdan fazlası için vekaletimiz devam etmektedir” şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama, taraf iddiaları, celp edilen dosyalar, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya içeriği birlikte incelenip değerlendirildiğinde; Dava; davacıya ait … 1, … 2, … 3 ve … 4 isimli gemilerin davalı tarafından haksız olarak ihtiyaten haczi ve seferden men edilmesi iddiası nedeniyle doğan zararının tazmini talebine ilişkin haksız ihtiyati haciz nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
Davalı … AŞ ile davacı … … Ltd. Şti. arasında 02.07.2014 tarihinde 3.400.000 USD limitli genel kredi sözleşmesi imza edildiği, sözleşmenin davacı şirket kefili sıfatıyla müşterek borçlu müteselsil kefil olarak … … tarafından imza edildiği, davalı … Bank AŞ’ nin … Noterliği’ nin 10.03.2017 tarih ve … yevmiye numarası ile davacı şirkete çektiği ihtarnamede, kredi hesaplarının 09.03.2017 tarihi itibariyle kat edildiğinin, kredi sözleşmesi gereği hesap kat tarihi itibariyle 251.032,59 USD nakdi kredi alacağının bulunduğunun, hesap kat tarihi tibariyle döviz kuru üzerinden TL karşılığının tebliğ tarihinden itibaren 24 saat içinde ödenmesinin ihtar olunduğu, …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/… D. İş sayılı dosyasında da davalı bankanın başvurusu üzerine mahkemece 10/03/2017 tarihli karar ile davacılar … … ve … … Den. San. ve Tic. Ltd. Şti. yönünden 941.150,00 TL alacak için ihtiyati haciz kararı verildiği görülmüştür.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1353/1. maddesinde; “Deniz alacaklarının teminat altına alınması için, geminin sadece ihtiyati haczine karar verilebilir. Bu alacaklar için gemi üzerine ihtiyati tedbir konulması veya başka bir surette geminin seferden menedilmesi istenemez” hükmü ile yine aynı yasanın 1366/1. maddesinde; “İhtiyati haczine karar verilen bütün gemiler, bayrağı ve hangi sicile kayıtlı oldukları dikkate alınmaksızın, icra müdürü tarafından seferden menedilerek muhafaza altına alınır…” hükmü yer almaktadır. Somut olayda; davalının, …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/03/2017 gün ve 2017/… D.İş sayılı kararı ile davacılar aleyhine ihtiyati haciz kararı aldığı, alacaklının ihtiyati haciz kararının infazı amacıyla 10/03/2017 tarihinde İcra Müdürlüğüne müracaat ettiği, alacaklının talebi üzerine davaya konu gemilerin sicil kaydına aynı tarihte ihtiyati haciz ve seferden men kaydının işlendiği ve davacının 10/03/2017 tarihinde borçlular aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlattığı anlaşılmıştır. Takibe konu alacak, deniz alacağı niteliğinde bulunmadığından 6100 sayılı TTK nın 1353/1. Maddesi gereğince gemilerin ihtiyati haczi mümkün değildir. Dosyadaki delillerden kullanılan kredinin dava konusu gemiler için yapılan harcamalara özgülendiğini veya bu gemilerin satın alınması vs. için kullanıldığını ortaya koyan bir delil de yer almadığından kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın deniz alacağı niteliğinde olduğu da kabul edilemeyecektir. Bu sebeple uygulanan ihtiyati haciz ve seferden men kararının haksız nitelikte olduğu anlaşılmıştır. Nitekim ihtiyati haciz ve seferden men kararının haksızlığı, kesinleşen …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2017/… esas sayılı dosya ile de sabittir.
Dosyaya sunulan ve mahkememizce alınan bilirkişi raporlarındaki mali inceleme bölümlerinde listelenen dava konusu gemilerin dava dışı dava dışı … San. Tic. A.Ş.’ ne kiralanması karşılığı düzenlenen 2016 ve 2017 yılına ait faturalardan söz konusu kira bedelleri için 2016 yılının tümünde fatura düzenlenmiş olmasına rağmen 2017 yılında ihtiyati haczin uygulanması sonrasında fatura düzenlenmediği görülmektedir. Bu halde dava konusu gemilerin dava dışı … Tic. A.Ş.’ ne kiralanmasına ilişkin sözleşmelerin haksız ihtiyati haciz sebebiyle feshedilmiş olduğu ve davacının kira bedellerine ilişkin kazancından mahrum kaldığı kanaatine varılmıştır.
… ‘nın 22.05.2019 tarihli yazısında ayrıca, … 1 ve … 3 isimli gemilerin davacı … … Den. San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye ait olduğu, … 2 ve … 4 isimli gemilerin 20.03.2018 tarihinde icra yolu ile satıldığı belirtilmiştir. İstanbul Liman Başkanlığı tarafından dosyaya sunulan … 1, … 2, … 3 ve … 4 isimli gemilerin gemi sicil kayıt örneklerinden, gemiler üzerinde önceki tarihli ipotek ve hacizler olmasına rağmen sadece davalı tarafından 10.03.2017 tarihinde …. İcra Müdürlüğü’nün 2017/… E. sayılı yazısı ile gemilerin seferden men edildiği anlaşılmaktadır. Davalı taraf gemiler üzerinde başka ipotek ve hacizler bulunması nedeniyle davalı tarafın davacıyı zarara uğratmasının mümkün olmadığını ileri sürmüştür. Oysa teknik bilirkişi raporunda da ifade edildiği üzere, Türk bayraklı gemilerin sicil kaydı üzerinde ipotek olması gemilerin seferini yapmasına da engel teşkil etmemektedir. Dava konusu gemiler üzerinde davalı taraf dışında ihtiyati haciz ve seferden men kararı uygulayan bir alacaklı bulunmadığı İstanbul Liman Başkanlığı tarafından sunulan kayıtlardan anlaşılmaktadır. … Başkanlığı’nın 22.05.2019 tarihli müzekkere cevabında, 10.03.2017-24.11.2017 tarihleri arasında gemilerin malikinin … … San. ve Tic. Ltd. Şti. olduğu, dava konusu … 1, … 2, … 3 ve … 4 isimli gemiler üzerine davalı tarafından seferden men konulduğu bildirilmiştir. Ayrıca bu yazıda … 2 ve … 4 isimli gemilerin 20.03.2018 tarihinde … adına tescil edildiği bildirilmiştir. Açıklanan sebeplerle davalı tarafın gemilerin başkasına satıldığı yönündeki itirazları yerinde görülmemiş, davacı tarafın dava konusu taleplerinin gemilerin maliki olduğu döneme ilişkin olduğu tespit edilmiştir.
Yine alanında uzman bilirkişi heyetindeki teknik değerlendirmelerde deniz ticareti uygulaması bakımından kira bedellerinden işletme masrafları düşüldükten sonra talep edilmesi makul tazminat miktarları da belirlenmiştir. Mahkememizce aldırılan ve birbirini destekleyen bilirkişi heyeti raporları da birlikte incelenip değerlendirildiğinde; davacı tarafa ait gemiler kabotaj hattında çalışan akaryakıt ikmal gemilerdir. Bu gemiler özellikleri gereği akaryakıt ikmal piyasasında ve uzun süreli kiralama sözleşmeleri ile 7 gün/24 saat esasına göre çalışan gemilerdir. Piyasada belirli sayıda bulunan bu gemilerin yoğun talep nedeniyle seferden men ya da seferine engel başka bir durum olmadığı durumda atıl halde beklemesi rastlanılan bir durum değildir. Davacı tarafın gemiler ile ilgili talepleri çerçevesinde kök bilirkişi raporunda yapılan zarar tespiti şu şekildedir: …1 isimli gemi için Kira Getirisi İşletme Maliyeti 34.000 USD işletme maliyeti; 528.000 TL ; zarar dönemi; 10.03.2017- 01.07.2017 ; zarar bedeli; 124.667 USD ; …2 için (Spotolarak çalışıyor- … 4 gemisi ile teknik olarak benzer özellikte) işletme maliyeti; 576.000 TL ; zarar dönemi; 10.03.2017- 24.11.2017 tarihlerinin 2/3’ü kadar ; zarar bedeli; 164.333 USD ; …3 için; Kira Getirisi İşletme Maliyeti 48.000 USD işletme maliyeti; 1.419.500 TL ; zarar dönemi; 10.03.2017- 24.11.2017 ; zarar bedeli; 408.000 USD ; … 4 için; Kira Getirisi İşletme Maliyeti 29.000 USD işletme maliyeti; 946.333 TL ; zarar dönemi; 10.03.2017-24.11.2017 ; zarar bedeli; 246.500 USD ‘dir. Bu haliyle davacının toplam zararının 943.500 USD – 585.310 USD = 358.190 USD olduğu anlaşılmakla davacının davasının bu miktar üzerinden kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar davalı vekilince zamanaşımı itirazında bulunulmuş ise de; davacılar tarafından ihtiyati haciz kararına dayalı olarak yapılan haksız haciz sebebiyle maddi zararın giderilmesi istemiyle bu dava açılmıştır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 72/1. maddesine göre de zamanaşımı süresi zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yıl ve her hâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak 10 yıldır. …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2017/… Esas sayılı dosyası kararının 25/04/2018 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Mahkememiz dava açılış tarihi olan 30/04/2019 tarihi itibariyle zamanaşımının dolmadığı anlaşılmakla yapılan itirazın reddine karar vermek gerekmiştir.
HUAK 18/A-(13) ”Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde uyuşmazlığın konusu dikkate alınarak Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır.” ve (14). Fıkrası: “Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır.” hükümleri gereğince arabuluculuk gideri olarak sistem üzerinden yapılan inceleme neticesinde sarf kararı düzenlenmediğinden ödeme yapılmadığı, ancak ileride sarf kararı düzenlenmesi halinde 2019 yılı Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca arabulucuya ödenecek olan 1.320,00 TL arabuluculuk ücret bedelinin ret ve kabul oranına göre taraflar aleyhine yükletilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-Davacının davasının kısmen kabulü ile; 358.190 USD alacağın dava tarihinden itibaren 3095 Sayılı Kanunun 4/a maddesi ve fıkrası uyarınca işleyecek faizi ile birlikte davalıdan alınarak temlik alan … ve Denizcilik Sanayi Ticaret Limited Şirketi’ne verilmesine,
-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 145.584,35-TL karar harcından peşin olarak yatırılan 54.852,06-TL’nin mahsubu ile eksik yatırılan 90.732,29-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı … LİMİTED ŞİRKETİ kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği kabul olunan miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 242.498,44-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı … LİMİTED ŞİRKETİ’ne verilmesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği reddolunan miktar üzerinden hesap ve takdir olunan miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 150.669,51-TL vekalet ücretinin davacılar … … ve … … LTD. ŞTİ.’den tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Davacılar … … ve … LTD. ŞTİ. tarafından yapılan; 17.500,00-TL Bilirkişi ücreti, 393,55-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, 6,40-TL vekalet harcı, 44,40-TL başvurma harcı, 54.852,06-TL peşin harç olmak üzere toplam 72.796,41-TL yargılama giderinin kabul red oranı dikkate alınarak 48.060,19-TL’lik kısmının davalıdan alınarak davacılar … … ve … … LTD. ŞTİ.’ne verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacılar … … ve … … DEN. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan 10.000,00-TL bilirkişi ücretinin kabul red oranı dikkate alınarak 3.398,00-TL’lik kısmının davacılar … … ve … … DEN. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.’nden tahsili ile davalıya verilmesine, bakiye bilirkişi ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıranlara iadesine,
8-Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-(13) maddesi ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Yönetmeliğinin 26/2 maddeleri ile Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, zorunlu arabuluculuk başvurusu yapıldığı ancak sarf kararı düzenlenmediği görülmekle; Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenecek olan 2019 Yılı Arabuluculuk Asgari Ücret tarifesi uyarınca hesaplanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin 871,46-TL’sinin davalıdan, kalan 448,54-TL’sinin davacılar … … ve … … DEN. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.’den tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/11/2023
Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır