Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/528 E. 2022/548 K. 19.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/528 Esas
KARAR NO : 2022/548
DAVA : Menfi Tespit (Alım Satım)
DAVA TARİHİ : 06/09/2022
KARAR TARİHİ : 19/09/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Alım Satım) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı şirket tarafından davacı aleyhine 26/01/2022 tarihinde …. İcra Müdürlüğü’nün 2022/… Esas sayılı dosyası ile 150.000,00-TL asıl alacak ve %15,75 ticari faiz talepli ilamsız icra takibi başlatıldığını, davacıya gönderilen ödeme emrinin eklerinde takibe dayanak belge, senet ve borcun sebebini gösterir herhangi bir bilgi bulunamadığını, davacının davalıyı tanımadığını, davalı ile herhangi ticari veya başka bir iş ve işlemi olmadığını, davacının borçlu olmadığı halde davalı şirketin kötü niyetli ve haksız olarak icra takibi başlattığını, davacıya ait … plakalı araca yakalama şerhi işletilerek 10/08/2021 tarihinde yakalandığını, aracın … İcra Müdürlüğü’nün 2022/… Talimat sayılı dosyasından 75.000,00-TL bedelle davalı şirket tarafından alacağa mahsuben alındığını, davacının adına herhangi bir mal varlığı olmadığını, çalışmadığı için gelirinin olmadığını, geçimini sosyal yardımlar ve akrabalarının yardımları ile sağladığını beyan ederek adli yardım talebinin kabulüne karar verilmesini, 75.000,00-TL bedelin davacıya iadesine karar verilmesini, davacının davalıya borçlu olmadığının tespitini, … plakalı aracın üçüncü kişilere satışının engellenmesi için satılamaz şerhinin konulmasını ve aracın davacıya aynen iadesine karar verilmesini, aracın iadesi mümkün değil ise aracın güncel değerinin karşılığı olan paranın davacıya iadesini, aracın şuandaki piyasa değerinin 200.000,00-TL olduğunu, aracın satılmasından dolayı müvekkilin uğramış olduğu zararın davalıdan tahsiline karar verilmesini, davalı tarafından alacağa mahsuben icra kasasına depo edilen 75.000,00-TL bedelin diğer alacaklılara ödenmemesi için paranın icra kasasında muhafaza edilmesi için … İcra Müdürlüğü’nün 2022/… Esas sayılı dosyasına yazı yazılmasını, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Dava dilekçesi ve tensip tutanağının henüz davalı şirkete tebliğ edilmemiş olduğu görüldü.
DELİLLER:
Davacı vekilinin dava dilekçesi ekinde İstanbul ili … ilçesi, … l Mahallesi Muhtarlığı’nın 29/08/2022 tarihli davacı adına alınan Fakirlik Kağıdı’nın fotokopisini sunmuş olduğu görüldü.
…. İcra Müdürlüğü’nün 2022/… Esas sayılı dosyasının UYAP sistemi üzerinden çıkartılan bir suretinin dosya arasında olduğu görüldü.
Davacı adına UYAP sisteminden çıkartılan mal varlığı sorgu sonucunun dosya arasında olduğu görüldü.
Mahkememizin 06/09/2022 tarihli tensip tutanağı ile avacı vekili her ne kadar dava değerini 10.000,00-TL olarak göstermiş ise de davaya konu icra dosyasının takip miktarının 150.000,00-TL olduğu ayrıca dava dilekçesinde 75.000,00-TL’nin iadesinin talep edildiği ve dava dilekçesi sonuç ve istem kısmının 4. Maddesinde belirtilen davacının uğramış olduğu zararın miktarının belirtilmediği görülmekle davacı vekiline bu hususta beyanda bulunmak üzere 2 haftalık süre verildiği, dava dilekçesinin sonuç ve istem kısmının 4. Maddesinde bendi uyarınca tazminat isteminde bulunulmuş olduğu görülmekle; dava açılmadan önce arabulucuya başvurulması TTK 5/A maddesi gereğince dava şartı olduğu, davacı tarafından arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslı veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini sunulmadığı görüldüğünden davacıya, arabuluculuk son tutanağının aslının veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceğinin ihtar edildiği, davacı vekilinin 08/09/2022 tarihli beyan dilekçesi ile dava değerinin 150.000,00-TL olduğunu, dava dilekçesinde 4. paragrafta belirtilen tazminat isteminin sehven yazıldığını beyan ettiği görüldü.
… ‘ne yazılan müzekkereye verilen cevapta davacı …’ın gerçek kişi ticari işletme kaydının bulunmadığının bildirildiği görüldü.
… ‘ne yazılan müzekkereye verilen cevapta davacı …’ın esnaf kaydına rastlanmadığının bildirildiği görüldü.
… Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne yazılan müzekkereye verilen cevapta davacı …’ın herhangi bir mükellefiyet kaydı olmadığı, potansiyel vergi kimlik numarası sahibi olduğu, herhangi bir şirket ortaklık ve yöneticilik bilgisine rastlanmadığının bildirildiği görüldü.
… İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne yazılan müzekkereye cevap verilmiş olduğu, verilen cevapta davacıya ait sosyal ve ekonomik durum araştırmasına yönelik tutulan tutanağın gönderilmiş olduğu görüldü.
GEREKÇE:
Dava; davacının …. İcra Müdürlüğü’nün 2022/… Esas sayılı dosyasından davalıya borçlu olmadığının tespiti ile satışı yapılan … plakalı aracın davacıya iadesi talebine ilişkindir.
… Vergi Dairesi’ne yazılan müzekkereye cevap verilmiş olduğu, verilen cevapta davacı …’ın herhangi bir mükellefiyet kaydı olmadığı, potansiyel vergi kimlik numarası sahibi olduğu, herhangi bir şirket ortaklık ve yöneticilik bilgisine rastlanmadığının bildirildiği görüldü.
… ne yazılan müzekkereye cevap verilmiş olduğu, verilen cevapta davacı …’ın gerçek kişi ticari işletme kaydının bulunmadığının bildirildiği görüldü.
… ne yazılan müzekkereye cevap verilmiş olduğu, verilen cevapta davacı …’ın esnaf kaydına rastlanmadığının bildirildiği görüldü.
HMK’nun 115/1. maddesi uyarınca dava şartlarının bulunup bulunmadığı davanın her aşamasında resen araştırılır. HMK’nun 114/1-c maddesi uyarınca mahkemenin görevli olması dava şartı olarak düzenlenmiştir.
6102 Sayılı TTK’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın TTK veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin bakacağı yönünde düzenleme bulunması gerekir.
Aynı Yasa’nın 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir.
Öte yandan 6102 sayılı TTK hükümlerine göre; ticari işletme, esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletmedir (TTK 11/1). Ticari işletme ile esnaf işletmesi arasındaki sınır, Cumhur Başkanlığınca çıkarılacak kararnamede gösterilir (TTK 11/2). Bir ticari işletmeyi, kısmen de olsa, kendi adına işleten gerçek kişiye tacir denir (TTK 12/1).
İster gezici olsun ister bir dükkânda veya bir sokağın belirli yerlerinde sabit bulunsun, ekonomik faaliyeti sermayesinden fazla bedenî çalışmasına dayanan ve geliri 11 inci maddenin ikinci fıkrası uyarınca çıkarılacak kararnamede gösterilen sınırı aşmayan ve sanat veya ticaretle uğraşan kişi esnaftır (TTK 15/1).
Buna göre davada ileri sürülen dava sebebine göre davacının tacir sıfatını taşımadığı, ticari işletmesi olmadığı ve yine taraflar arasındaki uyuşmazlığın da ticari nitelikte bulunmadığı açıktır. Taraflar arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmadığı görülmekle; uyuşmazlığın çözümünde Ticaret Mahkemelerinin görevli olmadığı kuşkusuzdur. Bu durumda davaya bakmaya Genel Mahkemeler görevlidir. Bu nedenle, yukarıda belirtilen yasa hükümleri ve açıklamalar uyarınca davada görevli Mahkemenin İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu tespitine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-Davanın 6100 Sayılı H.M.K’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİ ile Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Görevli Mahkemenin İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna,
3-6100 sayılı HMK’nun 20. Maddesi gereğince taraflardan birinin, bu karar süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren Mahkemeye başvurarak, dava dosyasının görevli Mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dosyanın İstanbul Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
Bu süre içerisinde başvuru yapılmadığı takdirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
4-Davacı vekilinin adli yardım talebinin ve ihtiyati tedbir talebinin yetkili ve görevli Mahkemece değerlendirilmesine,
5-HMK’nun 331/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinin yetkili ve görevli Mahkemece hüküm altına alınmasına, açılmamış sayılmasına karar verildiği takdirde bu kararda değerlendirilmesine,
Dair, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 19/09/2022

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza