Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2022/521 Esas
KARAR NO:2023/517
DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:02/09/2022
KARAR TARİHİ:11/07/2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından işletilen köprü ve otoyoldan, davalıya ait, dava dilekçesi ve delil listesi ekinde sunulan listede belirtilen muhtelif plakalı araçlar ile gerçekleştirilen ihlalli geçişler nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı para cezasının tahsili amacıyla, …. İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyasından başlatılan icra takibinden gönderilen ödeme emrinin, davalıya tebliğ edildiğini, borçlunun, müvekkili şirkete borcu olmadığını öne sürmek suretiyle borcun tamamına itiraz ettiğini, itiraz konusu alacak hakkında takibin devamı amacıyla işbu dava ikame edildiğini, yapılan itiraz haksız ve yersiz olup itirazın iptalinin gerektiğini, şöyle ki; davalı takipte, müvekkili şirkete herhangi bir borcu bulunmadığı iddiası ile asıl alacağa ve ferileri bakımından takibe itiraz ettiğini beyan ettiğini ve takibi durdurduğunu, bu doğrultuda ihlalli geçiş vakıasına itiraz etmemiş olduğunun açık olduğunu, müvekkili Şirketin, 3996 sayılı “Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanun” ve 2011/1807 (eski 94/5907) sayılı “3996 Sayılı Bazı Yatırım ve Hizmetlerin Yap-İşlet-Devret Modeli Çerçevesinde Yaptırılması Hakkında Kanunun Uygulama Usul ve Esaslarına İlişkin” Bakanlar Kurulu Kararı çerçevesinde özel yetkili bir anonim şirket olarak kurulmuş olup, “… (… Geçişi ve Bağlantı Yolları Dahil) Otoyolu Projesi” nin yap-işlet-devret modeli ile yapımı ve işletilmesini, Karayolları Genel Müdürlüğü ile imzalamış olduğu 27 Eylül 2010 tarihli Uygulama Sözleşmesi çerçevesinde üstlenmiş bulunduğunu, öncelikle, şikayete konu borcun sebebini teşkil eden ihlalli geçiş fiilinin tanımlanmasının gerektiğini, ihlalli geçişin, müvekkili şirket tarafından yapımı ve işletmesi üstlenilen otoyolun geçiş ücreti ödenmeksizin kullanılması anlamına geldiğini, yasa gereği ihlalli geçiş vakıası ödemesiz geçiş anında tamamlandığını ve ihlalli geçiş cezası ödemesiz geçişin anında kesinleştiğini, ancak yasada öngörülen 15 günlük yasal süresi içinde geçiş ücretinin ödenmesi halinde ihlalli geçiş cezası yine yasa hükmü gereği kendiliğinden terkin olduğunu,
müvekkili şirketin, ortakları yine özel hukuk hükümlerine tabi ticaret şirketleri olan, özel hukuk hükümlerine göre kurulmuş bir anonim şirket olması ve ayrıca ilgili mevzuatta böyle bir şartın aranmaması nedeniyle resmi tebligat yapma ve bu tebligat ile karşı tarafı temerrüde düşürme yetkisine haiz olmadığını, müvekkili şirketin bir kamu kurumu olmadığı için 6001 sayılı Kanun uyarınca tahakkuk ettirilen geçiş ücretinin, geçiş tarihini izleyen15 (on beş) gün içerisinde ödenmemesi halinde 1 (bir) katı, 45 (kırk beş) gün içerisinde ödenmemesi halinde ise 4 (dört) katı tutarındaki ceza 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nda düzenlenen idari yaptırım (idari para cezası) olmayıp Borçlar Kanunu tahtında özel alacak statüsünde olduğunu ve genel hükümlere göre araç sahibinden tahsil edileceği açıkça 6001 sayılı Kanunda düzenlendiğini, bu nedenle, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nda düzenlenen idari yaptırım (idari para cezası) kararının ilgili kişiye resmi tebligat ile tebliğ edilme zorunluluğunun özel şirketler tarafından işletilen otoyollarda gerçekleştirilen ihlalli geçişlerin tahsili sürecine de uygulanması gerektiğinin iddia edilmesi hukuka aykırı olduğunu, Nitekim Müvekkili Şirketin bildirim yükümlülüğünün bulunmadığı hususu Ek-7’de sunulan T.C. İstanbul BAM 17 H.D.’nin 2017/2867 E. 2020/955 K. Sayılı kararında belirtildiği şekilde “Bu durumda davalının ihlali sebebiyle davacının, davalıya ayrıca bir bildirim yapmasına gerek bulunmadığı anlaşılmaktadır.” ifadesi ile de sabit olduğunu, müvekkili şirket geçiş tarihi itibari ile araç sahiplerine geçiş ücretini ödeyebilmeleri için birçok ödeme kanalı sunduğunu, araç sahipleri geçiş tarihinden itibaren 15 gün içerisinde araç plakası üzerinden Müvekkile Şirkete ve KGM’ye ait internet sitesi ve gerçek kişiler açısından e-devlet (Otoyol, Köprü ve Tünel Geçiş, İhlalli Geçiş ve Borç Sorgulama) üzerinden sorgu yaparak geçiş ücretini ceza tahakkuk etmeden ödeyebilmekte, geçiş ücreti herhangi bir nedenle tahsil edilemedi ise bunu tespit edebildiğini, araç sahipleri, geçiş tarihinden itibaren 15. günün sonunda, ceza tahakkuk ettikten sonra, temin edilen araç sahiplik bilgilerine istinaden plakaya ilave olarak aynı şekilde T.C. Kimlik numarası ve Vergi numarası üzerinden de sorgulama ve ödeme yapılabildiğini, araç sahiplerinin bu kapsamda geçiş ücretinin müvekkili şirketten kaynaklanan nedenlerle ödenememesi iddiası tamamen haksız ve dayanaktan yoksun olduğunu, huzurdaki iş bu davaya konu uyuşmazlık esasına konu ihlalli geçiş fiili kapsamında İhlalli Geçiş İhtarnamesi ile davalı posta yolu ile bilgilendirildiğini, davalı borçlunun ihlalli geçişi inkâr etmeksizin, icra dosyasına yapmış olduğu itirazın hukuki dayanaktan yoksun olduğunun açık olduğunu, takip talebi ile talep edilen geçiş ücreti, ceza tutarı ve süresi içinde ödemesini yapmamış olması nedeniyle talep edilen faiz yasalara uygun olduğundan, itirazın iptal edilerek takibe devam edilmesini talep ettiğini, izahatlar çerçevesinde davalı borçlunun itirazlarının hukuki dayanaktan yoksun, icra takibini sürüncemede bırakmaya yönelik itirazlar olduğu açık olarak görüldüğünden itirazlarının tümden iptalinin gerektiğini bildirip, yapılacak yargılama neticesinde davalının … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazının iptali ile alacağın ticari faizi ve diğer tüm ferileri ile birlikte tahsili için takibin devamına ve Ek-6’da yer alan emsal kararlarda da hükmedildiği şekilde borçlu aleyhine yüzde yirmiden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına ve lehine vekâlet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin OGS/HGS hesaplarında para bulunmasına rağmen bu bedellerin davacı tarafça süresinde çekilmemesi müvekkili aleyhine ceza işletilmesinin hukuka aykırı olduğunu, banka hesaplarının (… Bankası) ve OGS/HGS kayıtları incelendiğinde araçlarında bulunan OGS/HGS cihazlarına para yüklemesi yaptığı ve daha sonra sistemden sorguladığında borç gözükmüyor olmasının haklılığını ispatlar nitelikte olduğunu, davacı süresi içerisinde varsa geçiş ücretlerini cihazlardan tahsil edebilecek iken haksız kazanç sağlama yoluna gidip 4 kat ceza ile birlikte müvekkili aleyhine hukuksuz takip başlattığını, müvekkili şirkete ait otobüslerin geçişleri için ödeme yapmaya çalıştığına sistem de borcu yoktur uyarısı almıştır. “Https://…/?page_id=4135” sayfasında davacıdan kaynaklanan hatanın tespitinin gerektiğini, davacının sisteminden kaynaklanan bu soruna ilişkin video CD olarak da mahkemeye sunulacağını, davacının sisteminde yaşanan bu aksaklığın müvekkili şirkete 4 kat ceza olarak yansıtılmasının hukuka aykırı olduğunu, davacının basiretli bir tacir olarak sistemini sürekli ayakta tutmasını ve ödeme imkanı sağlama yükümlülüğünün bulunduğunu, ancak bu husustaki eksikliğinin müvekkili şirkete yüklenmesi kabul edilemeyeceğini, bu hususun ve davacıya ait sistemin bilirkişi marifetiyle incelenmesi gerektiğini, borca ilişkin herhangi bir ihtar bildirim yapılmaksızın tarafına ödeme emrinin gönderildiğini ve gecikme zammı ve ceza tutarı yansıtıldığını, müvekkili şirkete herhangi bir bildirim yapılmaksızın faiz yansıtılması veyahut cezai işlem yapılması hukuka ve yasalara aykırı olduğunu, davacının iddia ettiği bilgilendirme metninin müvekkil şirket çalışanlarına tebliğ ettiği iddiasını ispatla mükellef olup bu hususta müvekkili şirket çalışanı kişilerden imza alınıp alınmadığı da dosyaya bildirildiğini, davacının aleyhine şikayet sayısı 829 ve bu şikayetlerden çözüm sayısının 67 olduğunu, davanın özünde geçişlerden kaynaklanan cezaların 4 katı olması sebebiyle müvekkili şirkete yüklenen bedelin ekonomik olarak ağır olduğunu ve buna davacının sisteminin sebep olduğu aşikar olduğunu, davacı Borçlar Kanunu 106. Maddesinde “madde 106- yapma veya verme edimi gereği gibi kendisine önerilen alacaklı, haklı bir sebep olmaksızın onu kabulden veya borçlunun borcunu ifa edebilmesi için kendisi tarafından yapılması gereken hazırlık fiillerini yapmaktan kaçınırsa, temerrüde düşmüş olur.” hükmü gereğince ödeme sistemini ayakta tutmayarak temerrüde düştüğünü, müvekkili şirketin sürekli bu tür bir takiple karşılaşıyor olması da müvekkilinin zor durumda bırakmakta olduğunu, müvekkilinin sürekli ödeme yapmasına rağmen açılan bu icra takipleri ve davaların haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğu aşikar olduğunu, müvekkili şirketin uzun yıllar ulaştırma sektöründe faaliyet gösteren köklü bir firma olduğunu, firmanın pandemi döneminde mali zorlukları oluşmuşsa da faaliyet göstermeye devam etttiğini bildirip, icra inkar tazminatını kabul etmemekle birlikte davacı aleyhinde %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatı yükletilmesine karar verilmesini, öncelikle davanın reddine karar verilmesini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Dosyamıza getirtilen …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının suretinin incelenmesinde; davalı borçlu aleyhine toplam 12.715,00 TL asıl alacak üzerinden icra takibi başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67/1 maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce oluşturulan ara kararı gereği dosyanın kök rapor için bilirkişi … tarafından verilen 24/04/2023 tarihli bilirkişi raporunda; 6001 sayılı kanunun 30/7 maddesine göre 15 gün içerisinde ihlalli geçişler ödendiği takdirde gecikme cezası alınmayacağı hükmünün olduğu, bunun yanı sıra sürücülerin HGS ve OGS cihazlarını sürekli bakiyesi müsait tutmakla ve kontrol etmekle sorumlu olduğu, Karayolları Genel Müdürlüğü Sitesinde OGS ve HGS ile ilgili açıklamalarda OGS sistemlerinden geçiş ihlali yapılması durumunda; geçiş ihlali yapılan plaka üzerine 15 (on beş) gün içinde OGS veya HGS abonesi olunması veya Mevcut OGS veya HGS hesaplarında geçiş için yeterli bakiyesi olması durumunda cezalı geçiş ücreti uygulanmadığının duyurulduğu, Davalının, HGS/OGS cihazında yeterli bakiye varken geçiş anında değişik sebeplerden ücret alınamadığında cihazın uyarı sinyali vermesi sonucunda 15 gün içerisinde yanlışlığı giderecek yeterli süresi olduğu, davalının değişik kanallardan sahipliğindeki araçların plaklarını sorgulayarak borç durumunu öğrenebileceği, HGS/OGS cihazını doğru bir şekilde kullanmak, çalışır vaziyetinde tutmak ve cihazlara bağlı hesaplarını her zaman müsait olarak tutma sorumluluğunda olduğu, davalının tüzel kişi tacir olduğunu, araçların yolcu taşımacılığında kullanılan ticari araçlar olduğunu, Davalının sahipliğinde olan … plakalı araçların 10/02/2021 – 11/04/2021 tarihleri arasındaki geçişler anında ürün bakiyesinin yetersiz olduğunu, otomatik olarak yapılan bakiye yüklemelerinin 15 günlük provizyon süresinin son gün yapıldığını, bakiye yüklemelerinden sonra geriye doğru tahsil edilmeyen eski tarihli diğer geçiş bedellerinin tahsil edildiği, araçların yolcu otobüsleri olduğu, ücret tarifelerinin yüksek olduğu, otomatik yükleme tutarının geçiş bedelleri ile kıyaslanması sonucunda 500,00 TL tutarlı otomatik ödemelerin geçişler için yetersiz olduğu, sistemden provizyon talebinde bulunulamadığı, davaya konu geçiş bedellerinin 15 günlük provizyon süresince tahsil edilemediği, HGS ürünlerinin kara listeye alınması neticesinde tüm geçişlerin ihlalli geçiş olarak tahakkuk ettiğini, dava dosyası içeriğinde mevcut delillerin ve davacının CD içeriğindeki Geçiş Görüntüleri ile İhlalli Geçiş Provizyon sorgulama listesinde görülen geçişlerin ve HGS Banka Hesap hareketlerinin incelenmesi sonucunda, davalının sahipliğinde olan … plakalı araçların 10/02/2021 – 11/04/2021 tarihleri arası 10 kez geçiş ücreti ödemeksizin köprü ve/veya otoyollarından ihlâlli geçişler gerçekleştirdiği, davalıya 2.543,00 TL geçiş bedeli , yasa gereği dört katı Geçiş Cezası 10.172,00 TL olmak üzere toplam 12.715,00 TL tahakkuk ettirildiği, borç tutarının …. İcra Müdürlüğü … E. sayılı sayılı ilamsiz icra takip Asıl Alacak tutarı ile uyumlu olduğunu, Mahkemece itirazın iptaline ve takibin devamına karar verildiği takdirde Davacının, 6001 sayılı yasa BAM ve yaygın Yargıtay kararları gereği davalıdan 2.543,00 TL geçiş bedeli , yasa gereği dört katı Geçiş Cezası 10.172,00 TL olmak üzere toplam 12.715,00 TL asıl alacak ile asıl alacak üzerinden takip sonrası takip tarihinden itibaren artan oranlarda yıllık %15,75 işlemiş faizi talep edebileceği” şeklinde görüşünü bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, dava konusu olayda ücretli otoyol geçişlerinde HGS/OGS hesapları üzerinden tahsilatların yapılmakta olduğu, geçişler esnasında HGS/OGS cihaz ve etiketlerinin takılı ve hesaplarda yeterli bakiye bulunması gerektiği, davacı tarafından iddia edilen ihlalli geçişlere ait görüntü ve bilgilerin dosyaya sunulduğu, yine dosya içerisine davaya konu araca ait iddia edilen ihlalli geçiş tarihlerindeki ve devamındaki 15 günlük süredeki HGS hesap hareketlerinin dosya içerisine alındığı, mahkememizce bilirkişi raporu alınmasına karar verildiği, alınan 24/04/2023 tarihli raporun mahkememizce denetime elverişli ve uygun bulunduğu, alınan rapor ve dosyadaki belge ve kayıtlardan ihlalli geçişlerin yapıldığı tarihlerde davalıya ait olduğu anlaşılan … plakalı araçlar ile 10/02/2021- 11/04/2021 tarihleri arasında işletmesi davacı yana ait olan ücretli köprü ve otoyollarda toplamda on adet adet ihlalli geçiş yapıldığı, hesap hareketleri ve ihlalli geçişlerin ücretleri karşılaştırıldığında, ihlalli geçişlerin yapıldığı tarihlerde ve devamındaki 15 günlük sürede toplam bakiyenin geçiş bedellerinin altında olduğu ve yükleme yapılan tarihlerde, bu tarihlerde ve öncesinde yapılan dava dışı diğer geçişler için ödemelerin yapılması nedeniyle bakiyenin davaya konu geçiş bedellerinin altına düştüğü bu nedenlerle davaya konu geçişlerde ödeme yapılmadığı, davalı tarafça davaya konu bu geçişlerden kaynaklanan geçiş ücretinin iş bu geçişlerden itibaren 15 günlük yasal süresi içerisinde ve devamında ödenmediğinin anlaşılması bu nedenle yasal düzenleme doğrultusunda davalının ceza tutarından da sorumlu olacağı bu haliyle davalının icra takibine yapmış olduğu itirazında haksız olduğunun anlaşıldığı, somut olayda usul ve yasaya uygun hüküm kurmaya elverişli 24/04/2023 tarihli raporuna göre davacının takip tarihinde davalıdan 12.715,00 TL asıl alacak talep edebileceği anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HUAK 18/A-(14). Fıkrası: “Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır.” hükümleri gereğince arabuluculuk gideri olarak Arabuluculuk Dava Şartı Dosya No:… sayılı dosyasından arabulucu …’e ekte sunulan 1.560,00 TL tarife bedeli üzerinden ödeme yapıldığı tespit edilerek arabulucuk giderlerinin davalıya yükletilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın KABULÜNE,
-Davalının …. İcra Müdürlüğünün … Esas Sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin aynen DEVAMINA, takip tarihinden itibaren asıl alacağa değişen oranlarda ticari faiz uygulanmasına,
-Asıl alacağın %20’si oranı olan 2.543,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
-İcra takibine vaki itirazın bu şekilde iptali ile icranın DEVAMINA,
2-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 868,56-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 217,15-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 651,41-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan; 80,70-TL Başvuru Harcı, 217,15-TL Peşin/nisbi Harcı, 1.500,00-TL Bilirkişi ücreti, 97,00-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 1.894,85TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T (madde-13 İkinci Kısım İkinci Bülüm) göre hesaplanan 9.200,00-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanan 1.560,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Artan Gider Avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara İADESİNE,
Dair, miktar yönünden kesin olarak davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/07/2023
Katip …
Hakim …