Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/510 E. 2023/538 K. 18.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2022/510 Esas
KARAR NO:2023/538

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:24/08/2022
KARAR TARİHİ:18/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafınca davalı … Ltd. Şti. aleyhine …. icra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra dosyasından icra takibi yapıldığını, davalı (borçlu) … Ltd. Şti. yetkiye, borca ve faize itiraz ederek takibi durdurduğunu,
davalı şirketin, …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasına ilişkin olarak kendisine tebliğ edilen ödeme emrine, müvekkili şirkete karşı hiçbir borcunun bulunmadığı gerekçesi ile itiraz ettiğini, ancak davalı şirket tarafından, bu iddiasını ispat edecek hiçbir delil belirtilmediğini, davalının yapmış olduğu itirazın haksız ve de mesnetsiz olduğunu, müvekkili firma ve davalı-borçlu arasında devam eden ticari ilişkinin mevcut olduğunu, müvekkili şirket tarafından davalı şirkete gönderilen faturalara yasal süre içinde itiraz edilmediğini ve fatura alacaklarının kesinleştiğini, takip talebi ekinde bulunan faturalar ve ticari defterlerin incelenmesi neticesinde takipte talep edilen miktarın müvekkilinin alacaklı olduğu tutar olduğunun anlaşılacağını, faizde ticari işlere uygulanan ticari faiz olduğunu, yasal prosedüre de uygun olduğunu, bu nedenlerle itirazın dayanaktan yoksun olup kötü niyetli olduğunu, yetki itirazı yönünden ise; müvekkil firmanın iş yeri adresi … mah. … sokak no:7/2 … / İSTANBUL olduğunu, alacağında faturadan doğan para alacağı olduğunu, ekteki Yargıtay kararlarında da görüleceği üzere, para borçlarında, borcun ifa edileceği (para borcunun ödeneceği) yer, alacaklının ikamet ettiği yer olduğunu, icra takibi de satış bedelinin ödetilmesi istemiyle yapıldığına göre, alacaklının ikametgahının da özel yetkiye sahip olduğunu, özel yetki genel yetkiyi ortadan kaldırmaz ise de, onun yanında varlığını sürdürür; dolayısıyla dava veya icra takibi, davacının /alacaklının seçimine göre, hem genel hem de özel yetkili icra dairesinde veya mahkemede açılabilmekle, ayrıca arabuluculuk görüşmesi de İstanbul Adliyesinden yapıldığı ve dava şirketçe itiraz edilmediği içinde İstanbul Adliyesinin yetki kazandığını, bu nedenlerle davalının yetki itirazının reddinin gerekli olduğunu, ödeme emrine haksız ve hukuka aykırı olarak itiraz eden davalı şirket aleyhine, alacak miktarının %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ettiğini, davalı şirketin yukarıda belirtilen açıklamalar doğrultusunda müvekkili şirkete borcunu ödemediği gerçeğinin ortada olduğunu, bu şüphe içermeyen mevcut durum karşısında, davalı şirketin icra takibini uzatmak maksadıyla kötüniyetli olarak borca itiraz ettiği ve takibin durmasına neden olduğunun aşikar olduğunu bildirip, İcra takibi yetkili yerde açılmış olduğundan davalının yetki itirazının reddi ile davalının ….İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra dosyasına yaptığı tüm itirazın iptaline, icra takibinin takip talebideki şartlarla devamına, davalı aleyhine alacağın %20 si oranında tazminata hükmedilmesine karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış, ancak davaya herhangi bir cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davalı borçlu aleyhine 44.852,12 TL asıl alacak, 1.313,16 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 46.165,28 TL alacak üzerinden icra takibi başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu ve davacı tarafından itirazın iptali talepli bu davanın açıldığı, davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde alacak talebine ilişkin olarak taraflar arasındaki hukuki ilişki yönünden kapsamlı açıklama yapılmadığı, taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğunun, takibe konu faturalar nedeniyle davacının alacaklı olduğunun belirtildiği, icra takibine konu davacı tarafından düzenlenen faturalar incelendiğinde takibe konu 12/01/2022 tarihli 23.552,12 TL bedelli fatura ile 06/01/2022 tarihli 27.140,00 TL bedelli faturanın mal hizmet kısmında iş makinası 1 aylık kira bedeli (işçisiz) yazılı olduğu, faturalardan takibe konu alacak talebinin davalının davacıdan iş makinası kiraladığı iddia edilerek kira bedeli talebine ilişkin olduğu, faturalarda iş makinası kiralamasının işçisiz olduğu belirtildiğinden bir hizmet sözleşmesi olarak değerlendirilemeyeceği, kira hukukundan doğan uyuşmazlıkların sulh hukuk mahkemelerinin görevi kapsamında olduğu, davacı tarafça davalıyla arasında kira ilişkisi bulunduğu iddia edilerek kira bedeli talep edildiği, her türlü kira ilişkisinden doğan davalara bakma görevi HMK’nun 4-(1) maddesinin (a) bendine göre Sulh Hukuk Mahkemelerine ait olduğu dikkate alınarak davanın 6100 Sayılı H.M.K’nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddi ile mahkememizin görevsizliğine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, HMK 20.maddesi gereğince karar kesinleştiğinde ve 2 haftalık süre içerisinde talep halinde dosyanın görevli İSTANBUL NÖBETÇİ SULH HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine,
2-Karar kesinleştiğinde ve iki haftalık süre içerisinde taraflarca mahkememize başvurulması halinde dosyanın görevli İSTANBUL SULH HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
3-6100 sayılı yasanın 20. madde uyarınca süresi içinde kanun yoluna başvurulmadığı takdirde, kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulması durumunda başvurunun reddi kararının tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde taraflarca mahkememize başvurarak dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde dosyanın re’sen ele alınarak açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
4-HMK’nun 331/2 maddesi gereğince yargılama giderlerinin yetkili ve görevli Mahkemece hüküm altına alınmasına, açılmamış sayılmasına karar verildiği takdirde bu kararda değerlendirilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/07/2023

Katip …

Hakim …