Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/50 E. 2023/148 K. 06.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/50 Esas
KARAR NO : 2023/148
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/01/2022
KARAR TARİHİ : 06/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 6001 Sayılı Kanun’un 30. maddesi 5. fikrasında “4046, 3465 ve 3995 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemederi giriş çıkış yaptığı mesafeye alt geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin on katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir” şeklindeki düzenleme, 25.05.2018 tarihinde yürürlüğe giren 7144 sayılı Kanun’un 18 inci maddesi ile “on katı tutarında” ibaresinin “dört katı tutarında” olarak “düzenlendiğini, takip çıktısında belirtilen alacak miktarının yasa gereği asıl alacak içinde yer alan geçiş ücretine ek ceza 4 katına indirilerek harca esas değer yasaya Uyarlanmış ve dava değeri bu şekilde belirlendiğini, davalı borçlu …’ a ait …, … plakalı araçlar ile 25/03/2017- 21/03/2017 tarihlerinde ücret ödemeksizin ihlalli geçişler yaptığını, geçiş ücretlerinin 6001 Sayılı Kanun’un 30 / fıkrası gereğince ihlalli geçiş tarihinden itibaren on beş gün içerisinde ödenmemesi üzerine davalı-borçlu aleyhine … İcra Müdürlüğü’nün 2017/… E. sayılı dosyası ile tahakkuk ettirilen 10 katı gecikme cezası alacağının tahsili amacıyla icra takibi başlatıldığını, davalı-borçlunun yetkiye, ve borcun tamamına itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalının borcun tamamına yapmış olduğu itirazın asılsız olduğunu, davalının mesleği ticari işi gereği ücretli otoyolu kullandığını, araçların ticarı amaçlarla kullanıldığını, ticari işlerde temerrüt faizinin TCMB’nin önceki yılın 31 Aralık günü kısa vadeli avanslar için uyguladığı faiz üzerinden istenebildiğini, 3065 sayılı KDV kanunu’ nun 24/c maddesine göre icra daireleri tarafından hesaplanan faiz katma değer vergisine tabi olduğunu, takip tarihi itibarı ile takip talebinde 2.5314,47 TL olarak talep edilse de 6001 Sayılı Kanun’un 30. maddesi 5. Fıkrasında geçiş ücretinin 10 katı tutarındaki cezanın 25/05/2018 tarihinde yürürlüğe giren 7144 sayılı Kanun’un 18 inci maddesi ile dört katı olarak değiştirildiğinden davacının alacağının takip tarihi itibarı ile 1.150,13 TL ye indirildiğini, alacağın likit olduğunu ve kötü niyetli olarak takibe itiraz edildiğini, itirazın iptali yanında borçlu aleyhine %20 tutarında icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiği, yönünde beyanda bulunarak dava konusu ettiği görüldüğünü, davanın kabulü ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalıya usulüne uygun olarak tebligat yapılmasına rağmen davaya cevap verilmediği anlaşılmıştır.
DELİLLER:
Türkiye Noterler Birliği Başkanlığı’na müzekkere yazılarak …- … plaka sayılı araçların 25/01/2017-21/03/2017 tarihleri ve sonrasındaki mülkiyet bilgilerinin mahkememize gönderilmesi istenilmiştir.
… Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak Davalı …’ a-TC: … ait …- … plakalı araçların … kartının 25/01/2017-21/03/2017 tarihi ve devamındaki 15 günlük tarih aralığında hesap bakiye hareketlerini gösterir evraklar ile … geçiş ücreti tahsilatlarına ilişkin herhangi bir bankaya verilmiş otomatik ödeme talimatı verilip verilmediği verildi ise ilgili banka bilgilerinin Mahkememize gönderilmesi istenilmiştir.
… ‘ne müzekkere yazılarak Davalı …-TC:… ait …- … plakalı araçların … nda 25/01/2017-21/03/2017 tarihlerinde ve devamındaki 15 günlük tarih aralığında tüm gün boyu herhangi bir sistem arızasının bulunup bulunmadığı hususunun araştırılarak Mahkememize bildirilmesi istenilmiştir.
… İcra Dairesi’ne müzekkere yazılarak 2017/… esas sayılı dosyasının UYAP sistemi üzerinden gönderilmesi istenilmiştir.
08/11/2022 tarihinde Mali Müşavir Karayolu Taşımacılık Uzmanı vasıtası ile bilirkişi raporu alınmıştır.
GEREKÇE:
Dava; ihlalli geçiş sebebiyle başlatılan … İcra Müdürlüğü’nün 2017/… E. sayılı dosyasında itirazın iptali istemine ilişkindir.
İcra İflas Kanunu’nun 67. maddesine göre takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkûm edilir.
İtirazın iptali davalarında dava konusu farklı sebeplere dayanabileceği için görev ve yetki hususu, dava konusunun niteliğine göre HMK ve özel kanunlar çerçevesinde gözetilmesi gerekir.
İtirazın iptali davaları, icra takibine bağlı davalar olup, takibe dayanak belgelere bağlı olarak yargılama yapılır. Yargıtay HGK’nun 11/02/2020 tarih, 2017/19-2076 E. ve 2020/117 K. sayılı ilamında belirtildiği üzere itirazın iptali davaları icra takibine bağlı davalardır. Alacağın varlığının genel hükümlere göre ispatlanması imkânı, takip talebinde yer alan borç sebebinden ve takip dayanağından uzaklaşmak anlamında düşünülmemelidir. Burada sadece icra mahkemesinin dar yetkisi nedeniyle inceleyemediği delillerin genel mahkemede serbestçe ancak borca bağlı olarak ileri sürülmesi olanağının varlığı söz konusu olmaktadır. Bu sebeple itirazın iptali davalarında alacaklı, takipte dayanmadığı belgeler dışındaki başka belgelere dayanamaz. Bu davaların konusu, icra takibine konu alacağın varlığıdır. Bu yönüyle itirazın iptali davalarının alacak davalarından farklı bir yönü bulunmamaktadır.
Davacı alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için davalı borçlunun itirazında haksız olması ve alacağın likit olması gerekir. Alacağın likit olmasından kasıt, alacağın belirlenebilir olmasıdır. Bunun yanında davalı borçlu yararına icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için alacaklının takibinde haksız olması ve kötü niyetli olması gerekir.
Somut olayda takip sebebi ihlalli geçişe dayanmaktadır. Ücretli otoyollardan geçiş sözleşme sorumluluğu doğurmaktadır. Davalı borçlu, ücretli otoyoldan geçerek geçiş ücretini ödeme borcunu yüklenmiş olur. 6001 sayılı Kanun’un 30/5. maddesi “4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. Bununla birlikte, bu maddenin yedinci fıkrasına tabi olmak üzere ödemesiz geçiş tarihini izleyen kırk beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlerden, ödemekle yükümlü oldukları geçiş ücreti ile birlikte bu ücretin bir katı ceza tahsil edilir. Ödemesiz geçiş tarihini izleyen kırk beşinci günden sonra ise geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte dört katı tutarında ceza, araç sahibine ücret toplama sistemlerinde tanımlı olan bilgiler doğrultusunda, en az on beş gün önceden kısa mesaj, e-posta, ihbarname, e-devlet bildirimi vb. yöntemlerinden en az biriyle bilgi verilir. Bu tutar genel hükümlere göre tahsil edilir.” şeklindedir. Aynı maddenin 7. fıkrasına göre geçiş tarihinden itibaren 15 gün içinde geçiş ücretini ödeyen kişiler hakkında ceza uygulanmaz.
İhlalli geçişlere ilişkin açılan davalar hizmet sözleşmesine dayalı bir para alacağına ilişkin olması sebebiyle TBK md. 89 ve HMK md. 10 hükümleri uyarınca yetkili mahkeme belirlenir.
Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler uyarınca ücretli otoyollardan geçiş yapan kişiler, geçiş ücretini ödemekle yükümlü olup, ödemenin yapılıp yapılmadığını takip etmek zorundadır. … BAM … HD 2019/… Esas ve 2022/… Karar sayılı ilamında “Geçiş esnasında ödeme olmadığında veya … veya … sisteminden provizyon alınamadığı takdirde gişe çıkışlarındaki bariyerler açılmadığından, davalı ücret ödemeden geçiş yaptığını bilmektedir. … ve … kartlarından para çekilmemesi halinde davalı geçiş ücretini ödemek zorundadır.” şeklinde karar vererek geçiş yapanların ödeme yapmadığını bildiğini kabul etmiştir.
İcra inkâr tazminatına ilişkin olarak ise Yargıtay … HD 2022/… Esas ve 2022/… Karar sayılı ilamında “…bu nedenle davacı şirketin 6001 sayılı Kanun’un 30 uncu maddesinin beşinci fıkrası uyarınca geçiş ücreti ile kesinleşmiş olan dört katı tutarındaki cezadan ibaret olan alacağını takibe konu ettiği, alacak miktarının belirlenebilir (likit) nitelikte olduğu gözetilerek, alacak miktarının tamamı üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken…” şeklinde karar vererek, geçiş ücreti ile cezai bedelin likit olduğunu içtihat etmiştir.
Takip ve dava konusu geçişlere ilişkin kayıtların ve araç kayıtlarının incelenmesinde; … ve … plakalı araçların davalı adına kayıtlı ve ticari nitelikte olduğu, 25/01/2017 – 21/03/2017 tarihleri arasında davalının davacının işlettiği otobandan bedel ödemeden geçtiği anlaşılmıştır.
Davalı borçlunun icra takip dosyasında yetki itirazına ilişkin yapılan incelemede; TBK md. 89 gereği davacının alacaklı olması sebebiyle Ankara İcra Dairelerinin yetkili olduğu kanaati ile yetki itirazının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Geçişlere ilişkin kayıtların incelenmesi ve geçiş ücretinin hesaplanması hususunda alınan bilirkişi raporu uyarınca, davalının davacıya 212,50 TL geçiş ücreti, 850 TL cezai ücret, 74,27 TL işlemiş faiz ve 13,37 TL KDV ücreti olmak üzere toplamda 1.150,14 TL borçlu olduğu anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; yukarıda açıklanan sebeplerle davanın kabulüne ve takibin itiraz sonucu durması ile alacağın likit olması gözetilerek icra inkar tazminatı talebinin kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-Davanın kabulüne,
2- …. İcra Müdürlüğü’nün 2017/… Esas sayılı takip dosyasında davalı borçlunun yaptığı itirazın iptaline; takibin 1.062,50 TL asıl alacak, 74,27 TL işlemiş faiz ve 13,27 TL KDV alacağı olmak üzere toplam 1.150,14 TL üzerinden, asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık ticari avans faiziyle birlikte devamına,
3-230,01 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 179,90-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 80,70-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 99,20-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 1.150,14-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan; 80,70-TL Başvuru Harcı, 80,70-TL Peşin/nisbi Harcı, 800,00-TL Bilirkişi ücreti, 95,80-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 1.057,20-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanacak 1.320,00.-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
8-Fazla yatan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
Dair, miktar itibariyle istinaf sınırı altında kaldığından KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.06/03/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır