Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/386 E. 2023/682 K. 30.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/386 Esas
KARAR NO : 2023/682
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/03/2021
KARAR TARİHİ : 30/10/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirkete ait … plakalı araç ile davalı … …’nın sürücüsü ve … …’nın maliki olduğu … plakalı araç arasında 23/02/2019 tarihinde Kartal – İstanbul’da meydana gelen kaza neticesinde müvekkili şirkete ait araçta maddi hasarın meydana gelmiş olduğunu, müvekkili şirketin zararının tazmini amacıyla davalı sigorta şirketine başvurulduğunu ve davalı sigorta şirketinin müvekkili şirkete herhangi bir ödeme yapmamış olduğunu, söz konusu haksız fiil neticesinde araçta KDV dahil 59.488,67-TL tutarında hasar oluştuğunu ve bu hasarın ilgili servise müvekkili şirket tarafından ödenmiş olduğunu, … …’nın sürücü olarak ve araç maliki … …’nın ise işleten olarak meydana gelen zarardan sorumlu olduklarını, … …’nın kazanın meydana gelmesinde %100 kusurlu olduğunu, dava şartı arabuluculuk kapsamında 15/02/2021 tarihinde arabuluculuk başvurusunda bulunulduğunu ve 2021/… sayılı başvuru 22/03/2021 tarihinde anlaşmazlık ile sonuçlandığını, alacaklarının davalıdan tahsili amacıyla işbu davanın açıldığını, davanın kabulü ile 56.488,67-TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte taraflarına ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; Davanın zaman aşımına uğradığını, davanın zaman aşımı nedeniyle reddini talep ettiğini, kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde ZMS/Trafik sigortası ile sigortalı olduğunu ve müvekkili şirketin bu poliçedeki maddi zararlara ilişkin teminat limitinin kaza tarihi itibariyle araç başına 39.000,00-TL olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalısının kusuru ve bakiye poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, 6102 Sayılı TTK’nun 1447 maddesine göre hasarın poliçe kapsamında bulunup bulunmadığının müvekkili şirketçe araştırılmış ve bu araştırma neticesinde de kazanın ve zararın uyumsuz olduğunun tespit edilmiş olduğunu, karşı yana ait araçta oluşan hasar nedeniyle meydana gelen araç hasarının hasar ve beyanlarının uyuşmaması nedeniyle sigortalı araca ait poliçe tarafından karşılanmaması gerektiğinin tespit edilmiş olduğunu, karşı yanın tazminat talebinin müvekkili şirket tarafından reddedilmiş olduğunu, araç hasarı talebine ilişkin karşı yanın müvekkili şirketin yokluğunda aldırmış olduğu tespit raporu veya faturaların kabulünün mümkün olmadığını, fahiş hesaplamanın yer aldığı, herhangi bir amortismanın mahsup edilmediğini ve iskonto uygulanmadan hesaplanın yapıldığını, raporun hükme esas alınmaması gerektiğini, TMK’nun 6. Maddesine göre kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlü olduğunu, bu noktada karşı yandan aracın onarılıp onarılmadığı konusunda bilgi sorulmasını, aracın onarılması halinde onarıma ilişkin fatura ve diğer belgelerin dosyaya sunulmasını talep ettiklerini, özetle zamanaşımına uğramış davanın reddine, hasar tazminatına ilişkin talebin esastan reddine TTK’nın 1447. Madde kapsamında hasar ile beyanın uyumlu olup olmadığının araştırılmasına, ret taleplerinin kabul edilmemesi halinde, araç hasarı yönünden bilirkişi incelemesi yapılmasına ve tarafların kusur durumu ile bakiye teminat limiti gözetilerek hüküm kurulmasını, talebin kabulü halinde dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
… ‘ne müzekkere yazılarak … ve … plaka sayılı araçların kazaya karıştığı tüm tramer kayıtlarının araştırılarak mahkememize bilgi verilmesi istenilmiştir.
… ‘ne müzekkere yazılarak … ve … plaka sayılı araçlarına ait mülkiyet bilgilerinin araştırılarak mahkememize bilgi verilmesi istenilmiştir.
… Anonim Şirketi’ne müzekkere yazılarak … plaka sayılı araca ait hasar dosyası ve sigorta poliçesinin araştırılarak mahkememize bilgi verilmesi istenilmiştir.
04/06/2023 tarihinde Sigorta Uzmanı, Trafik bilirkişisi ve otomotiv bilirkişisi vasıtası ile bilirkişi raporu alınmıştır.
GEREKÇE:
Dava, trafik kazası sebebiyle araçta meydana gelen hasar bedelinin tazmini talebine ilişkindir.
Trafik kazaları nedeniyle maddi ve manevi tazminat talepleri asıl olarak haksız fiil sorumluluğuna dayanır. TBK md. 49’a göre kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar gören karşı tarafın kusurunu ve zarara uğradığını ispat yükü altındadır.
KTK md. 85 ve 88 uyarınca trafik kazası sonucu meydana gelen kazadan aracın işleteni veya aracın bağlı bulunduğu işletmenin sahibi de müştereken ve müteselsilen sorumludur. İşleten veya aracın bağlı bulunduğu işletmenin sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusursuz olması ve kazanın araçtaki bir bozukluktan meydana gelmemesi şartıyla, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya 3. kişinin ağır kusurundan kaynaklandığını ispat ederek sorumluluktan kurtulur. Hem TBK md. 52 hem de KTK md.86/2 uyarınca kazada zarar görenin de kusurunun bulunması halinde tazminat miktarından indirim yapılması gerekir.
Trafik kazası sonucu zarar görenin aracında meydana gelen hasardan zarar veren sorumludur. Zira araçta meydana gelen zarar, zarar görenin malvarlığında meydana gelen bir kayıptır. Somut olayda da davacının maliki olduğu … plakalı araç ile Davalı …’in maliki olduğu … plakalı araç 23/02/2019 tarihinde trafik kazasına karışmışlardır. Davalı … aracın maliki sıfatıyla, Davalı … aracın sürücüsü sıfatıyla ve Davalı … Sigorta aracın zorunlu trafik sigortacısı sıfatıyla kaza sonucu meydana gelen zarardan müteselsilen sorumludur.
Davalı sigorta şirketi cevap dilekçesinde zamanaşımı itirazında bulunmuştur. Dava konusu trafik kazası 23/02/2019 tarihinde meydana gelmiş ve işbu dava görevsiz mahkemede 24/03/2021 tarihinde açılmıştır. Bilindiği üzere pandemi döneminde zamanaşımı sürelerinin 13/03/2020 – 15/06/2020 tarihleri arasında durmasına karar verilmiştir. Dolayısıyla 2 yıllık zamanaşımının hesaplanmasında duran sürenin, zamanaşımının dolduğu güne eklenmesi gerekir. Bu şekilde yapılan zamanaşımı hesabına göre davanın 2 yıllık zamanaşımı süresi içinde açıldığı kanaatine varılmıştır. Davalılar … ve … vekili aşamalarda zamanaşımı itirazında bulunmuşsa da, davalıların cevap dilekçesi sunmamaları, zamanaşımının bir def’i olması ve ihtiyarı dava arkadaşlığında bir davalının öne sürdüğü zamanaşımı itirazının diğerlerine sirayet etmeyeceği gözetilerek, bu davalıların zamanaşımı itirazının usulüne uygun olmadığı anlaşılmıştır.
04/06/2023 tarihli usulüne uygun ve denetimli bilirkişi raporu uyarınca dava konusu trafik kazasında davalı sürücünün %100 kusurlu olduğu anlaşılmıştır. Davalılar kaza tespit tutanağının gerçeği yansıtmadığını, davacı sürücünün bir başkası olmasına rağmen kazadan sonra yer değiştirdiklerini ileri sürmüştür. Davalıların bu iddiası, kaza tespit tutanağının davalı sürücü tarafından imzalanması ve kaza tespit tutanağının aksini gösteren bir delil sunulmadığından mahkememizce kabul edilmemiştir.
Dosyaya ibraz edilen eksper raporuna göre, davacının aracında toplam 66.731,91 TL’lik hasar bulunduğu görülmüştür. 04/06/2023 tarihli bilirkişi raporunda davacının talep ettiği miktarın piyasa rayiçlerine uygun olduğu ve hasarın kaza ile uyumlu olduğu tespit edilmiştir. Davalı sigorta şirketi yönünden yapılan değerlendirmede, kazanın poliçe kapsamında olduğu anlaşılmıştır.
Davacıların faiz talebine ilişkin yapılan değerlendirmede, davalı sürücü ve malikin kaza tarihi itibariyle işleyecek faizden; davalı sigorta şirketinin ise, 18/09/2019 başvuru tarihine göre 01/10/2019 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faizden sorumlu olacağı kabul edilmiştir. Davalı aracın ticari nitelikte olması sebebiyle davacının ticari temerrüt faizi talep edebileceği kanaatine varılmıştır.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; yukarıda açıklanan sebeplerle, davacının talep ettiği 56.488,67 TL hasar bedelinin kadri maruf olduğu ve davalıların zarardan sorumlu olduğu kanaatiyle davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1)Davanın kabulüne, 56.488,67 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, Davalı … Sigorta A.Ş.’nin poliçe teminat limitleri ile sınırlı olarak sorumlu tutulmasına, işbu bedele Davalı … Sigorta A.Ş. yönünden 01/10/2019 tarihinden, diğer Davalılar … … ve … … yönünden 23/02/2019 tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi işletilmesine,
2-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 3.858,74-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 964,69-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 2.894,05-TL harcın davalılardan müştereken müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 17.900,00-TL maktu vekalet ücretinin davalılardan müştereken müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan; 59,30-TL Başvuru Harcı, 964,69-TL Peşin/nisbi Harcı, 7.500,00-TL Bilirkişi ücreti, 405,75-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 8.929,74TL’nin davalılardan müştereken müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanacak 1.360,00-TL arabuluculuk ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irad kaydına,
6-Fazla yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının dosya kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (… Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.30/10/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır