Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/338 E. 2022/449 K. 02.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/338 Esas
KARAR NO : 2022/449
DAVA : Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2021
KARAR TARİHİ : 02/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının dosya üzerinde yapılan incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin … Hastanesi ünvanı ile faaliyette bulunduğunu ve uzun yıllardır davalı banka ile çalıştığını, davacı şirketin 27.07.2021 ve 30.07.2021 tarihli ödeme talimatları davalı banka … Kurumsal Şubesi tarafından haksız olarak yerine getirilmediği için davacı şirketin ödeme talimatlarına konu icra dosyalarına yasa süre içinde ödeme yapamadığını, yasal süre geçtikten ve davacı şirket hakkında yapılan icra, banka haciz işlemleri nedeniyle fazla ödeme yapılması nedeniyle zarara uğradığını, yine aynı süreçte davalı banka … Kurumsal Şubesi tarafından davacı şirketin hesaplarında daha önce rutin işlemlerle yapılmasına rağmen vadeli mevduat bağlama işlemi yapılmadığı için de faiz zararı meydana geldiğini, bu hususun taraflar arasındaki e-mail yazışmaları ile de sabit olduğunu, davacı şirketin banka hesapları nezdinde yaptırılacak bilirkişi incelemesi ile de ortaya çıkacağını, davalı bankanın gerek zamanında ödeme talimatlarını yerine getirmemesi gerekse de hesaplarda vadeli mevduat bağlama işlemini yapmadığı için davacı şirketin maddi zararı meydana geldiğini, bankacılık mevzuatına ve geçmişte yapılan rutin işlemlere aykırı olarak yapılan, daha doğrusu yapılmayan, haksız işlemlerle ilgili davacı şirketin maddi zararı meydana geldiği gibi yapılan icra, haciz işlemleri nedeniyle ticari itibarının zedelendiğini, marka değerinin de zarar gördüğünü, dava konusu olayla ilgili olarak; …. Noterliğinden keşide edilen 30.07.2021 tarih ve … yevmiyeli ihtar gereği de davalı banka tarafından yerine getirilmediğini, dava şartı arabulucu aşamasında da anlaşma olmadığını belirterek fazlaya ilişkin hak ve alacakları saklı kalmak kaydı ile; 10.000,00-TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, mahkeme masrafları ile avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davalı bankanın genel müdürlüğünün İstanbul’da olduğunu, davaya konu edilen işlemlerin muhatabı olan şubenin İstanbul-… Kurumsal Şubesi olduğunu, Karşıyaka Mahkemelerinin yetkisi olmadığını, davanın yetkili İstanbul Mahkemelerinde görülmesi gerektiğinden esasa girilmeden yetki yönünden reddi gerektiğini, davacı şirketin işbu davayı açma iradesi ve davayı açanların aktif dava ehliyeti olmadığını, bu nedenle esasa girilmeden reddine karar verilmesi gerektiğini, mahkeme aksi kanaatte olunursa şirkete tebligat çıkarılarak davanın görülmesine icazet verilip verilmediğinin sorulmasını talep ettiklerini, işbu davanın, şirketin farklı imza grubu yetkililerince açılmış olup, “A” ve “B” grubu şirket ortakları arasında yaşanan güvensizlik ve anlaşmazlıktan davalı bankanın zarar görme ihtimalinin olduğunu, bu davanın neticesinde davalının zarar görme ihtimaline binaen davanın “A” grubu imza yetkililerine ihbarını talep ettiklerini, davacı 10.000,00-TL için kısmi dava açtığını, oysa oluştuğu iddia ve davaya konu edilen zarar tutarı belli olup, davanın kısmi dava olarak açılmasının HMK’ya aykırı olduğunu, yine esasa girilmeden reddini talep ettiklerini, Mahkeme aksi görüşte ise eksik harcın tamamlatılmasını talep ettiklerini, davacı … A.Ş. şirket ana sözleşmesine göre şirket yönetim kurulu 5 üyeden oluştuğunu, şirket ortakları arasında devam eden husumet nedeni ile 29.01.2021 tarihinde yönetim kurulu toplantısı yapıldığını, şirket hissedarları arasında ihtilaflı olan konular ve devam eden davalar nedeniyle şirketin günlük ve operasyonel işlemlerinde sorun yaşandığı tespit edilerek geçici bir temsil ve ilzam kararı alındığını ve 15.02.2021 tarih ve … nolu imza sirküleri çıkarıldığını, bu sirkülerin 20.03.2021 tarihine kadar geçerli olduğunu ve hissedarlar arasındaki sorun nedeniyle genel kurul yapılamadığını, 24.06.2021 tarihinde Yönetim Kurulu toplantısı yapılmış ve 30.07.20021 tarihinde; şirket bünyesinde çalışmayan kişiler adına maaş bordroları düzenlendiğini, şirket personelinin maaş bordroları üzerinde usulsüzlük olabileceği ile ilgili olarak yönetim kuruluna iletilen bilgiler nedeniyle konu incelemeye alındığını, şirket tarafından usulsüzlük şüphesine rağmen düzenlenen bordrolarla ilgili olarak bankalara maaşların ödenmesi için talimatlar verildiği, şirket insan kaynakları tarafından usulsüz bordrolama işlemler yapıldığını, bu kapsamda sosyal güvenlik kurumu nesdinde işlemler yapıldığının tespit edildiğini, bu kapsamda “başta … T.A.Ş. olmak üzere tüm bankalar özelinde şirket tarafından gönderilen maaş ödeme talimatlarına ilişkin olarak hiçbir banka tarafından herhangi bir ödeme yapılmaması da dahil olmak üzere şirketle ilgili her ne nam atında olursa olsun her türlü tasarrufi işlemleri de kapsayacak şekilde herhangi bir işlem yapılmaması, yine gerek sosyal güvenlik kurumu gerekse bağlı kuruluşlar nezdindeki işlemlerle ilgili olarak bildirgelerin verilmesi için gerekli şifrelerin alınması, değiştirilmesi, iptal edilmesi de dahil olmak üzere her türlü işlemler için şirketimizi temsil etmek, gereken tüm iş ve işlemleri herhangi bir sınır bulunmaksızın takip etmek ve sonuçlandırmak üzere şirketimiz yönetim kurulu üyesi … ‘ın münferiden bu kapsamda münferiden yetkilendirilmesine” şeklinde karar tesis edildiğini, … A.Ş. hissedarları arasındaki husumetin uzun süredir devam ettiğini, müvekkilinin bu konuda sözlü ve yazılı olarak bilgilendirildiğini, A grubu şirket yetkilileri, şirketin B grubu yetkililerinin şirketi zarara uğrattıklarını düşündüklerini, bu zarara uğratma işlemlerinin usulsüz maaş ödeme, usulsüz icra takipleri, fiktif ödemeler ve talimatlar aracılığı gibi sair şekillerde yapıldığından şüphelenildiği ifade edildiğini, davacı şirket tarafından bu husumet dolayısıyla davalı bankaya aynı gün … Noterliği’nin 30.07.2021 tarih ve … yevmiye nolu ihtarnamesi ve 30.07.2021 tarihinde ….Noterliği’nin … yevmiye nolu ihtarnamenin keşide edildiğini, davalı bankanın şirket ortakları arasındaki husumetten doğan zararda hiçbir kusuru olmadığını, davacı tarafından aynı gün gelen farklı yöndeki talimatlar karşısında davalının basiretli davrandığını, taraflar arasında 31.07.2017 tarihi itibarı ile imzalanmış Ticari Bankacılık Hizmet Sözleşmesi mevcut olduğunu, bu sözleşme gereği davalı bankanın hiçbir sorumluluğu olmadığını, yeni sirküler, davaya konu talimatlarla ilgili sorun yaşandıktan çok sonra, 03.11.2021 tarihinde … yevmiye nosu ile çıkarıldığını, bu sirkülere göre de şirketin temsil ve ilzamı için bir “A” ve bir “B” grubu imzanın müştereken atılması gerektiğini, davaya konu olayların müvekkil Banka ile alakası olmadığını, davacı şirket ortakları arasındaki güven sorunu ve husumetin olumsuz maddi sonuçları varsa bunun sorumlusu ortaklar ve dolayısıyla davacı şirketin kendisi olduğunu, şirket ortakları arasında yaşanan husumet ve güvensizlik nedeniyle yaşanan ve şirketin aynı gün farklı talimatları noter aracılığı ile göndermesine neden olan sorun şirketin iç sorunu olup bunun davalıya mal edilmeye çalışılmasının hukuka, taraflar arasındaki sözleşmeye ve hakkaniyete aykırı olduğunu belirterek davanın talimatların yerine getirilmemesi yönünden ihtarname gönderen A grubu şirket ortaklarından olan … A.Ş.’ye ihbarına, davanın davalı banka yönünden reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Davacı vekilinin dava dilekçesi ekinde …. Noterliği’nin 30.07.2021 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarname fotokopisini, davalı banka … Şubesi’ne hitaben yazılmış 30/07/2021, 27/07/2021, 30/07/2021, 27/07/2021, 30/07/2021, 27/07/2021, 30/07/2021 ve 27/07/2021 tarihli talimat yazılarının fotokopisini, arabuluculuk son tutanağının fotokopisini sunmuş olduğu görüldü.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi ekinde … Noterliği’nin 30/07/2021 tarih … yevmiye numaralı ihtarname fotokopisini, 31/07/2017 tarihli Ticari Hizmetler Sözleşmesi fotokopisini sunmuş olduğu görüldü.
Karşıyaka 1. İcra Müdürlüğü’nün 2021/4282 Esas sayılı dosyasının UYAP sisteminden gönderilmiş bir suretinin dosya arasında olduğu görüldü.
GEREKÇE:
Dava; bankacılık işlemlerinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Dava dosyası … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2021/… Esas 2022/… Karar 08/04/2022 tarihli yetkisizlik kararı ile dosyasının Tevzi Bürosunca mahkememize tevzi edilmiş ise de;
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1’inci maddesi mahkemelerin görevinin ancak yasa ile belirlenebileceğini ve göreve ilişkin kuralların kamu düzenine ilişkin olduğunu açıkça ifade etmiştir. Kesin yetki halleri de bu çerçevede değerlendirilir. Bu yasal düzenlemeye paralel olarak görev ve kesin yetki halleri dava şartları arasında sayılmıştır (HMK m.114/1-c ve ç)
26/9/2004 tarihli ve 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun “Hukuk mahkemelerinin kuruluşu” başlıklı 5. maddesinin 17/4/2013 tarihli ve 6460 sayılı Kanunun 10. maddesiyle değişik beşinci fıkrası hükmüne göre; “İş durumunun gerekli kıldığı yerlerde hukuk mahkemelerinin birden fazla dairesi oluşturulabilir. Bu daireler numaralandırılır. Özel kanunlarda başkaca hüküm bulunmadığı takdirde, ihtisaslaşmanın sağlanması amacıyla, gelen işlerin yoğunluğu ve niteliği dikkate alınarak, daireler arasındaki iş dağılımı Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu tarafından belirlenebilir. Bu kararlar Resmî Gazete’de yayımlanır. Daireler, tevzi edilen davalara bakmak zorundadır.” Görüldüğü üzere, bu fıkra hükmünde de, açıkça, bir yerdeki birden çok aynı tür mahkeme arasındaki “iş dağılımı”ndan bahsedilmiş; iş dağılımını belirleme yetkisi Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kuruluna verilmiş ve dairelerin, belirlenen iş dağılımına göre tevzi edilen davalara bakmak zorunda oldukları hükme bağlanmıştır.
Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun 25/11/2021 tarih ve 1232 sayılı kararı uyarınca 15/12/2021(tarihi dahil) tarihinden itibaren, asliye ticaret mahkemeleri arasındaki iş dağılımına göre İstanbul 6.7.8.9. Asliye Ticaret Mahkemelerinin ihtisas mahkemesi olarak iş bu dosyaya bakmaya görevli olduklarından, dosyanın ilgili mahkemelerden birine tevzi edilmek üzere tevzi bürosuna gönderilmesine karar verilmiş ve iş bölümü nedeniyle verilen karar gönderme kararı olup HMK’nın 341. maddesinde belirtilen istinafa tabi nihai karar niteliğinde olmadığından kesin olmak üzere aşağıda belirtildiği şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda belirtilen gerekçeler uyarınca;
1-Dava dosyasının konusu itibariyle ihtisas mahkemesi olan İstanbul 6.7.8.9. Asliye Ticaret Mahkemelerine tevzi edilmek üzere Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosu’na GÖNDERİLMESİNE,
2-Esasın bu şekilde KAPATILMASINA,
3-Harç, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin esas mahkemesinde karara bağlanmasına,
Dair, tarafların yokluğunda dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda kesin olmak üzere karar verildi. 02/06/2022

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza