Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/260 E. 2023/105 K. 13.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/260 Esas
KARAR NO : 2023/105
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/04/2022
KARAR TARİHİ : 13/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket tarafından işletilen köprü ve otoyoldan, davalıya ait dava dilekçesi ve delil listesi ekinde sunulan listede belirtilen … plakalı araç ile gerçekleştirilen ihlalli geçişler nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı para cezasının tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğü 2021/… esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibinden gönderilen ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiği, borçlu, borcunun olmadığının öne sürerek borcun tamamına itiraz ettiğini, itiraz konusu alacak hakkında takibin devamı amacıyla işbu davanın ikame edildiğini, yapılan itiraz haksız ve yersiz olduğundan itirazın iptalinin gerektiğini, davalı takipte müvekkili şirkete herhangi bir borcu bulunmadığı iddiası ile asıl alacağa ve gerileri bakımından takibe itiraz ettiğini beyan ettiğini ve durdurulduğunu, müvekkili şirket tarafından işletilen otoyolda yer alan tüm gişelerden nakit, kredi kartı banka kartı tahsilatı yapılabilesinin mümkün olduğunu, ücret toplama sisteminin süresi içerisinde … için … bankasından … için …’ den provizyon alamaması ve bu nedenle … ve … den geçiş ücreti tahsilatı yapılamaması halinde geçiş esnasında gişede yer alan bariyerler açılmamakta ve gişe memuru tarafından geçiş ücretinin gişede yer alan bariyerler açılmamakta ve gişe memuru tarafından geçiş ücretinin gişede nakit, kredi kartı banka kartı ile ödemesi talep edildiğini, nakit, kredi kartı banka kartı ile de ödeme gerçekleşmez ise oluşan ihlalli geçiş kaydına ilişkin geçiş ücretinin hangi surette nereye ödeneceğini, yasal ödeme süresinin ne kadar olduğunu, yasal sürenin bitiminde geçiş ücreti ile birlikte 4 (dört) katı cezanın ödenmek zorunda kalınacağını, ödemenin geciktirilmesi halinde tutara eklenecek diğer masrafların neler olduğunu belirtir ihlalli geçiş bildirimi (İGB”), her ne kadar Müvekkili Şirket için yasal bir yükümlülük olmasa da sadece bilgilendirme amaçlı olarak düzenlenerek ihlalli geçiş anında, araç sürücüsüne teslim edildiğini, ihlalli geçiş müvekkili şirket tarafından yapımı ve işletmesi üstlenilen otoyolun geçiş ücreti ödenmeksizin kullanılması ve tahakkuk eden ücretin geçişi takip eden 15 günlük kanuni ödeme süresi içende de ödenmemiş olması anlamına geldiğini, kullanıcılar bu 15 günlük süre içesinde sadece geçiş ücretini ödemekle yükümlü olduklarını, ilk 15 günlük cezasız sürenin dolmasını müteakip ihlalli geçiş anında tahakkuk eden geçiş ücretinin 4 katı tutarında ceza muaccel hale geldiğini, cezanın muaccel hale gelmesiyle birlikte müvekkili şirket tarafından Karayolları Genel Müdürlüğü’nden, otoyoldan ihlalli geçiş yapan ve 15 (on beş) günlük yasal süre içerisinde geçiş ücretlerini ödemeyerek cezaya düşen araçların sahiplik bilgileri talep edildiğini, bu nedenle müvekkili şirket yasal olarak araç sahiplik bilgilerine ceza muaccel hale gelmeden erişememekte ve dolayısıyla bu süre içerisinde bilgilerine ceza muaccel hale gelmeden erişememekte ve dolayısıyla bu süre içerisinde borçlulara herhangi bir bildirim yapılamadığını, takip talebi ile talep edilen geçiş ücreti ceza tutarı ve süresi içinde ödemesini yapmamış olması nedeniyle talep edilen faiz yasalara uygun olduğundan, itirazın iptal edilerek takibe devam edilmesine cevaz verilmesi talep ettiklerini, izahatlar çerçevesinde davalı borçlunun itirazlarının hukuki dayanaktan yoksun icra takibini sürüncemede bırakmaya yönelik itirazlar olduğu açık olarak görüldüğünden itirazların tümden iptalini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde;takip dosyasına yetki itirazında bulunarak, ihlalli geçişin … gişesinden ve … A gişesinden 2906/2021 tarihinde yapıldığının iddia edildiğini, gerek davacının dava dilekçesinde gerekse Karayolları Genel Müdürlüğü’ nün … hakkında açıklama yaptığı sekmesinde, gerek icra takibi öncesi gönderilen ödeme emrinde ihlalli geçişlerin yapıldığı sorgulama sayfasında defaatle belirtildiği üzere geçiş yapılan plaka üzerine 15 gün içinde … abonesi olunması veya mevcut … hesaplarında geçiş için yeterli bakiye yüklemesi durumunda cezalı geçiş ücreti uygulanmadığı, geçişten sekiz gün sonra 07/07/2021 tarihinde yüksek tutarda yükleme yapıldığı, yüklemek için havale yapılan paranın … kartına yüklenmemesinin davalının sorumlu olmadığını beyanla davacının haksız davanın reddi ile taraflarına kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Türkiye Noterler Birliği Başkanlığı’ na müzekkere yazılarak, … plaka sayılı aracın mülkiyet bilgilerinin araştırılarak, mahkememize bilgi verilmesi istenilmiştir.
Karayolları Genel Müdürlüğükarayolları Ana Kontrol Merkezi Başmühendisliği Birimi’ ne müzekkere yazılarak, davalıya ait … plaka sayılı aracın “… Dahil) Projesi … (Bağlantı Yolları Dahil)” Otoyolunda 29/06/2022-14/07/2022 tarihlerinde ve devamındaki 15 günlük tarih aralığında tüm gün boyu herhangi bir sistem arızasının bulunup bulunmadığı hususunun araştırılarak mahkememize bilgi verilmesi istenilmiştir.
Posta Ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü’ ne müzekkere yazılarak, davalıya ait … plaka sayılı aracın … kartının 29/06/2022- 14/07/2022 tarihi ve devamındaki 15 günlük tarih aralığında hesap bakiye hareketlerini gösterir evraklar ile … geçiş ücreti tahsilatlarına ilişkin herhangi bir bankaya verilmiş otomatik ödeme talimatı verilip verilmediği verildi ise ilgili banka bilgilerinin araştırılarak mahkememize bilgi verilmesi istenilmiştir.
…. İcra Dairesi’ ne müzekkere yazılarak, 2021/… esas sayılı dosyasının mahkememize gönderilmesi istenilmiştir.
Karayolları alanında uzman bilirkişi aracılığı ile, 28.11.2022 tarihinde bilirkişi raporu alınmıştır.
GEREKÇE:
Davanın, …. İcra Müdürlüğü’ nün 2021/… esas sayılı dosyasındaki takibin itirazın iptaline ilişkin olduğu belirlendi.
İcra İflas Kanunu’nun 67. maddesine göre takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkûm edilir.
İtirazın iptali davalarında dava konusu farklı sebeplere dayanabileceği için görev ve yetki hususu, dava konusunun niteliğine göre HMK ve özel kanunlar çerçevesinde gözetilmesi gerekir.
İtirazın iptali davaları, icra takibine bağlı davalar olup, takibe dayanak belgelere bağlı olarak yargılama yapılır. Yargıtay HGK’nun 11/02/2020 tarih, 2017/… -… E. ve 2020/… K. sayılı ilamında belirtildiği üzere itirazın iptali davaları icra takibine bağlı davalardır. Alacağın varlığının genel hükümlere göre ispatlanması imkânı, takip talebinde yer alan borç sebebinden ve takip dayanağından uzaklaşmak anlamında düşünülmemelidir. Burada sadece icra mahkemesinin dar yetkisi nedeniyle inceleyemediği delillerin genel mahkemede serbestçe ancak borca bağlı olarak ileri sürülmesi olanağının varlığı söz konusu olmaktadır. Bu sebeple itirazın iptali davalarında alacaklı, takipte dayanmadığı belgeler dışındaki başka belgelere dayanamaz. Bu davaların konusu, icra takibine konu alacağın varlığıdır. Bu yönüyle itirazın iptali davalarının alacak davalarından farklı bir yönü bulunmamaktadır.
Davacı alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için davalı borçlunun itirazında haksız olması ve alacağın likit olması gerekir. Alacağın likit olmasından kasıt, alacağın belirlenebilir olmasıdır. Bunun yanında davalı borçlu yararına icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için alacaklının takibinde haksız olması ve kötü niyetli olması gerekir.
Somut olayda takip sebebi ihlalli geçişe dayanmaktadır. Ücretli otoyollardan geçiş sözleşme sorumluluğu doğurmaktadır. Davalı borçlu, ücretli otoyoldan geçerek geçiş ücretini ödeme borcunu yüklenmiş olur. 6001 sayılı Kanun’un 30/5. maddesi “4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. Bununla birlikte, bu maddenin yedinci fıkrasına tabi olmak üzere ödemesiz geçiş tarihini izleyen kırk beş gün içinde yükümlü olduğu geçiş ücretini usulüne uygun olarak ödeyenlerden, ödemekle yükümlü oldukları geçiş ücreti ile birlikte bu ücretin bir katı ceza tahsil edilir. Ödemesiz geçiş tarihini izleyen kırk beşinci günden sonra ise geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte dört katı tutarında ceza, araç sahibine ücret toplama sistemlerinde tanımlı olan bilgiler doğrultusunda, en az on beş gün önceden kısa mesaj, e-posta, ihbarname, e-devlet bildirimi vb. yöntemlerinden en az biriyle bilgi verilir. Bu tutar genel hükümlere göre tahsil edilir.” şeklindedir. Aynı maddenin 7. fıkrasına göre geçiş tarihinden itibaren 15 gün içinde geçiş ücretini ödeyen kişiler hakkında ceza uygulanmaz.
İhlalli geçişlere ilişkin açılan davalar hizmet sözleşmesine dayalı bir para alacağına ilişkin olması sebebiyle TBK md. 89 ve HMK md. 10 hükümleri uyarınca yetkili mahkeme belirlenir.
Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler uyarınca ücretli otoyollardan geçiş yapan kişiler, geçiş ücretini ödemekle yükümlü olup, ödemenin yapılıp yapılmadığını takip etmek zorundadır. … BAM 17. HD 2019/105 Esas ve 2022/389 Karar sayılı ilamında “Geçiş esnasında ödeme olmadığında veya … veya … sisteminden provizyon alınamadığı takdirde gişe çıkışlarındaki bariyerler açılmadığından, davalı ücret ödemeden geçiş yaptığını bilmektedir. … ve … kartlarından para çekilmemesi halinde davalı geçiş ücretini ödemek zorundadır.” şeklinde karar vererek geçiş yapanların ödeme yapmadığını bildiğini kabul etmiştir.
İcra inkâr tazminatına ilişkin olarak ise Yargıtay 3. HD 2022/3213 Esas ve 2022/5927 Karar sayılı ilamında “…bu nedenle davacı şirketin 6001 sayılı Kanun’un 30 uncu maddesinin beşinci fıkrası uyarınca geçiş ücreti ile kesinleşmiş olan dört katı tutarındaki cezadan ibaret olan alacağını takibe konu ettiği, alacak miktarının belirlenebilir (likit) nitelikte olduğu gözetilerek, alacak miktarının tamamı üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken…” şeklinde karar vererek, geçiş ücreti ile cezai bedelin likit olduğunu içtihat etmiştir.
Dava konusu takip dosyasının incelenmesinde takibin usule uygun olduğu, davalı borçlunun süresi içinde itirazda bulunduğu ve davacının süresinde işbu davayı açtığı anlaşılmıştır. Davalı borçlu icra dairesinin ve mahkememizin yetkisine itirazda bulunmuşsa da TBK md. 89 uyarınca para borçlarının götürülecek borç olması ve HMK md. 10 uyarınca sözleşmenin ifa yeri mahkemesinin de yetkili olması sebebiyle yetki itirazı mahkememizce kabul edilmemiştir.
Davacının sunmuş olduğu geçiş kayıtlarına göre davalının 29/06/2021 tarihinde iki kere ihlalli geçiş yaptığı anlaşılmıştır. Davalı her ne kadar … hesabına yeteri kadar para yüklediğini beyan etmiş ise de, … kayıtları üzerinde yapılan inceleme sonucu, geçiş tarihinden 8 gün sonra yapılan yüklemenin hangi hesaba yapıldığının belli olmadığı, paranın … hesabına geçmediği ve yapılan yüklemeler sonucu paranın … hesabına geçiş tarihi ve devamındaki 15 günden çok sonra geçtiği görülmüştür. Yukarıda açıklandığı gibi hesapta yeteri kadar paranın bulunması ödeme yapıldığı anlamına gelmemekle birlikte, davalının geçiş bedelinin usulüne göre ödenip ödenmediğini takip etme ve kontrol etme yükümlülüğü bulunmaktadır. Somut olayda ise, dava konusu geçiş bedellerinin davacı şirkete süresinde ödenmediği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; bilirkişi tarafından yapılan hesap sonucu takip bedelinin usul ve yasaya uygun olduğu, davalı borçlunun takibe yaptığı itirazın yerinde olmadığı ve alacağın likit olması sebebiyle davacının icra inkar tazminatı talep etme hakkı bulunduğu anlaşılmış olup davanın kabulü yönünde aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-Davanın KABULÜNE,
2-…. İcra Müdürlüğü’nün 2021/… esas sayılı takip dosyasında davalı borçlunun yaptığı itirazın iptaline, takibin 207,50-TL asıl alacak ve asıl alacağın takipten sonra işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte devamına,
3-41,50-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Harçlar kanunu gereğince dava değeri üzerinden alınması gereken toplam 179,90-TL harçtan daha önceden ödenen toplam 80,70-TL harç düşüldükten sonra eksik kalan 99,20-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiginden A.A.Ü.T göre hesaplanan 207,50-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan; 80,70-TL Başvuru Harcı, 80,70-TL Peşin/nisbi Harcı, 1.500,00-TL Bilirkişi ücreti, 161,25-TL Tebligat, Posta ve diğer masraflar, olmak üzere toplam 1.822,65TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanacak 1.320,00.-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
8-Fazla yatan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
Dair, miktar itibariyle istinaf sınırı altında kaldığından KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.13/02/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır