Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/229 E. 2023/595 K. 27.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/229 Esas
KARAR NO : 2023/595
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 14/04/2022
KARAR TARİHİ : 27/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı şirket arasında 2021 yılı Eylül ayı başında “4 milyon maske üretimi için” anlaşma sağlandığını, buna göre davalı şirketin üretimi sağlayıp, maskeleri müvekkili şirkete teslim edeceğini, bu anlaşmanın yapılmasının ardından müvekkili şirketin derhal 09.09.2021 tarihli “4 MİLYON MASKE ÜRETİMİ İÇİN KAPORA ÖDEMESİ” başlıklı 100.000-TL (YüzbinTürkLirası) ile 10.09.2021 tarihli “4 MİLYON MASKE ÜRETİMİ İÇİN KAPORA ÖDEMESİ” başlıklı 25.000-TL(YirmibeşbinTürkLirası) olmak üzere toplamda 125.000-TL kapora ödemesini belirtilen tarihlerde EFT ile davalının … Bankası hesabına yaptığını, ancak işbu ticari alım satım işleminin, davalının yükümlülüklerini yerine getirmemesi ve anlaşma uyarınca maskelerin üretilerek müvekkiline teslim edilmemesi sebebiyle gerçekleşmediğini, bu sebeple davalıya ödenen kaparoların müvekkiline iadesi için 02.12.2021 tarihinde …. İcra Müdürlüğü 2021/… E. Sayılı dosyasıyla cari hesap alacağına ilişkin icra takibine geçildiğini, davalı tarafın haksız ve mesnetsiz olarak “borcu bulunmadığından bahisle” borca ve tüm ferilerine borcu olmadığını bildirmek suretiyle itiraz ederek takibi durdurduğunu beyanla; Davanın kabulü ile …. İcra Müdürlüğü’nün 2021/… Esas sayılı dosyasına vaki haksız ve kötü niyetli itirazın iptaline ve takibin devamına, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın 02.12.2021 tarihli takip talebinde borcun sebebini “22.11.2021 tarihli cari hesap alacağına ilişkindir” şeklinde belirttiğini ve dayanak belge olarak da 22.11.2021 tarihli hesaplar arası muavin dökümünü sunduğunu, huzurdaki itirazın iptali dava dilekçesinde ise “…. İcra Müdürlüğü 2021/… E. Sayılı dosyası ile kaporanın iadesine yönelik sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı icra takibine geçilmiştir” diyerek alacak konusunun bu kerre de sebepsiz zenginleşme olduğunu beyan ettiğini ve huzudaki davada da delil olarak cari hesaba dayanmadığını, iddianın genişletilmesine/ değiştirilmesine muvafakatleri olmadığını, Davacı tarafından sebepsiz zenginleşme sebebiyle açılmış bir icra takibi bulunmadığından, dava dilekçesinde de cari hesaba dayanılmadığından; davacının huzurdaki itirazın iptali davasını açmakta hukuki yararı bulunmadığını, bu nedenle davanın usulden reddedilmesi gerektiğini, davacı şirketin, müvekkili şirketten herhangi bir hak ve alacağı bulunmadığını, davacı şirketin, dava konusu maskelerin üretimi konusunda dava dışı başka bir şirketle anlaştığını, husumet itirazları bulunduğunu, iki şirketin kendilerini aradan çıkararak anlaştığını öğrenen müvekkili şirketin, davacı Ulukuz Şirketinin kendisine göndermiş olduğu toplam 125.000,00 TL kaporayı da davacının ticari ilişki kurduğu ve maske üretimini yaptıracağı dava dışı Daylight Şirketine gönderdiğini, davalı müvekkili daha sonra davacı şirketin kendi muhasebesi için talebi üzerine; üretimi kendisi yaptıracağı düşüncesi ile almış olduğu ham maddelere ilişkin davacı tarafa 65.300,26TL bedelli, … numaralı fatura kestiğini ve davacının … com mail adresine gönderdiğini, maskelerin üretilip üretilmemesi konusunda davacının muhatabı, aralarındaki ticari ilişki nedeniyle … Şirketi olduğunu, bu nedenle husumet itirazında bulunduklarını, basiretli tacir durumunda olan davacının, müvekkili ile anlaşma yaptığı iddiasına yönelik yazılı bir sözleşme, sipariş teyit yazısı, cari hesap sözleşmesi vb. hiçbir belge sunamadığını, ispat yükü kendisinde olan davacı tarafın soyut ve mesnetsiz iddiaları ile dolu davasını hiçbir somut delile dayandıramadığını, bu nedenle usule ve hukuka aykırı davanın reddi gerektiğini beyanla; başka bir şirketle anlaşmasına rağmen müvekkili şirkete husumet yöneltip haksız kazanç elde etmeye çalışan ve kötü niyetli olarak icra takibi başlatan davacının, İİK 67. madde gereği, alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, müvekkili yönünden husumet yokluğundan usulden reddine, dava şartı yokluğundan usulden reddine, mahkeme aksi kanaatte ise davanın esastan reddine, icra takibinde haksız olan davacı alacaklının İİK 67. madde gereği, alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Arabuluculuk son tutanak örneği, ödeme dekont örnekleri, fatura örnekleri, tarafların davaya konu dönemi kapsar BA-BS formlarının dosyamız arasında olduğu görülmüştür.
… İcra Müdürlüğü’nün 2021/… Esas sayılı dosyasının bir örneğinin dosyaya eklendiği görülmüştür.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi ile tanıklarını bildirdiği, ayrıca davanın … LTD. ŞTİ.’ye ihbar edilmesini talep ettiği, ihbar tebligatının gönderilmiş olduğu, İhbar olunan … LTD. ŞTİ. vekilinin 24/05/2022 tarihli cevap dilekçesinde; “ihbara itiraz edildiği, taraflar arasındaki ticari ilişkiye müdahil olamayacakları, davalının belirttiği dekontların, ihbar olunan ile davalı arasındaki ticari ilişki sonucu ödendiğini, 45.000 TL’sinin geri iade edildiğini vd. “belirtip davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizce verilen ara karar gereğince dosya üzerinde bilirkişi heyeti marifetiyle inceleme yapılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti 22/03/2023 tarihli raporunda sonuç ve özet olarak;
‘Davacı tarafça incelemeye sunulan 2021 yılı yasal defterlerinin tasdikle ilgili yükümlülüklerini yerine getirdiği,
Davalı tarafça incelemeye sunulan 2021 yılı defterinin tasdikle ilgili yükümlülüklerini yerine getirdiği,
Davacı tarafça icra takibine esas alacak miktarı her ne kadar 125.000,00.-TL + Faiz şeklinde olsa da hem davacı yasal defterlerinde hem de davalı yasal defterlerinde davacı taraf davalıdan icra takip tarihi olan 02.12.2021 tarihi itibariyle 59.699,74.TL alacaklı olarak göründüğü,
Davacı, davalı ve dava dışı şirketlerin vergi dairelerinden huzurdaki davaya gönderilen BA-BS form bildirimleri incelendiğinde tarafların beyanlarının birbiri ile örtüştüğü,
Netice itibariyle tarafların incelemeye sunduğu 2021 yılı yasal defterleri üzerinde yapılan incelemeler neticesinde her iki tarafında kayıtlarının birbiri ile örtüştüğü ve davacı tarafın davalıdan 59.699,74.- TL alacaklı olarak göründüğü, bu miktara takip tarihinden itibaren ticari faiz işletilebileceği’ yönünde görüş ve kanaat bildirdikleri görülmüştür.
GEREKÇE:
Dava; maske üretimi sözleşmesinden kaynaklı ödenen bedelin iadesi amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebine ilişkindir.
…. İcra Müdürlüğünün 2021/… Esas sayılı dosya örneğinin tetkikinden; alacaklı … A.Ş. tarafından borçlu … ANONİM ŞİRKETİ aleyhine 125.000,00 TL cari hesap alacağı, 3.875,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 128.875,00 TL toplam alacak üzerinden takip başlatıldığı, borçlunun 15/12/2021 tarihli dilekçesi ile takibe itiraz ettiği, itirazın süresinde olduğu ve takibin durdurulmuş olduğu görülmüştür.
İcra İflas Kanunu’nun 67. maddesine göre takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkûm edilir.
İtirazın iptali davalarında dava konusu farklı sebeplere dayanabileceği için görev ve yetki hususu, dava konusunun niteliğine göre HMK ve özel kanunlar çerçevesinde gözetilmesi gerekir.
İtirazın iptali davaları, icra takibine bağlı davalar olup, takibe dayanak belgelere bağlı olarak yargılama yapılır. Yargıtay HGK’nun 11/02/2020 tarih, 2017/19-2076 E. ve 2020/117 K. sayılı ilamında belirtildiği üzere itirazın iptali davaları icra takibine bağlı davalardır. Alacağın varlığının genel hükümlere göre ispatlanması imkânı, takip talebinde yer alan borç sebebinden ve takip dayanağından uzaklaşmak anlamında düşünülmemelidir. Burada sadece icra mahkemesinin dar yetkisi nedeniyle inceleyemediği delillerin genel mahkemede serbestçe ancak borca bağlı olarak ileri sürülmesi olanağının varlığı söz konusu olmaktadır. Bu sebeple itirazın iptali davalarında alacaklı, takipte dayanmadığı belgeler dışındaki başka belgelere dayanamaz. Bu davaların konusu, icra takibine konu alacağın varlığıdır. Bu yönüyle itirazın iptali davalarının alacak davalarından farklı bir yönü bulunmamaktadır.
Yine davacı alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için davalı borçlunun itirazında haksız olması ve alacağın likit olması gerekir. Alacağın likit olmasından kasıt, alacağın belirlenebilir olmasıdır. Bunun yanında davalı borçlu yararına icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için alacaklının takibinde haksız olması ve kötü niyetli olması gerekir.
İspat yükü kural olarak davayı açandadır. İspat edilecek alacak, takip talepnamesine konu olan ve borçlu yanca itiraza uğrayan alacaktır. Takibe ve borçlunun itirazına konu alacağın sebebi değiştirilemez.
Davacı takip talebinde “Cari Hesap Alacağı” na dayanmış olup, defter incelemesinde cari hesap alacağının davacı tarafın davalıdan 59.699,74.-TL alacaklı olarak göründüğü tespit edilmiştir.
Aynı miktar davalı defterlerinde de bulunmaktadır. YHGK nun 14.5.2019 tarih ve 2017/823 E.- 2019/553 K sayılı ilamına göre, “6762 sayılı TTK 84. Maddesi uyarınca, hiçbir tacir kendi defterine aleyhe kayıt düşemeyeceğinden faturaların davalı defterlerinde kayıtlı olması faturalar içeriğindeki malın davalıya teslim edildiğine karine oluşturur. Bu karinenin aksini, bir başka deyişle faturalar içeriği emtianın teslim edilmediğini, faturaların usulsüz olduğunu davalı ispatlamalıdır.”
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve mahkememizce aldırılan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; davacı ve davalı tarafın davaya konu ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğu, bu nedenle lehlerine delil vasfına haiz olduğu, Davacı tarafça icra takibine esas alacak miktarı her ne kadar 125.000,00.-TL + Faiz şeklinde olsa da hem davacı yasal defterlerinde hem de davalı yasal defterlerinde davacı taraf davalıdan icra takip tarihi olan 02.12.2021 tarihi itibariyle 59.699,74.TL alacaklı olarak göründüğü, Davacı, davalı ve dava dışı şirketlerin BA-BS form bildirimlerinde tarafların beyanlarının birbiri ile örtüştüğü, tarafların davaya konu 2021 yılı yasal defterleri üzerinde yapılan incelemeler neticesinde her iki tarafında kayıtlarının birbiri ile örtüştüğü ve davacı tarafın davalıdan 59.699,74-TL alacaklı olduğu bilirkişi raporu ile sabittir.
Davacı taraf icra takibinde işlemiş faiz talep etmiş olup; Davacı taraf alacağını tahsil etmek için davalı tarafa takip tarihine kadar herhangi bir ihtarname göndermemiştir. Diğer yandan süresinde ödenmeyen alacaklarla ilgili olarak faiz talep edileceği konusunda taraflar arasında düzenlenmiş herhangi bir sözleşme veya taraflar arasında bu konuda oluşmuş bir teamül de bulunmamaktadır. Davacı tarafın davalı tarafı takip tarihine kadar temerrüde düşürdüğüne dair dava dosyasında herhangi bir bilgi ve belge de sunmamış olduğu anlaşılmakla; davacının takip talebine kadar işlemiş faiz talebinin reddine karar verilmiştir.
Bilimsel, denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabul kısmen reddi ile Davalının …. İcra Müdürlüğü 2021/… Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın 59.699,74-TL asıl alacak üzerinden kısmen iptaline, takip tarihinden itibaren 59.699,74-TL asıl alacağa işleyecek ticari faiz uygulanması şeklinde takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, asıl alacak likit olup, asıl alacağın %20’si olan 11.939,94 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HUAK 18/A-(13) ”Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde uyuşmazlığın konusu dikkate alınarak Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır. (…)” ” ve (14). Fıkrası: ” Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır.” hükümleri gereğince arabuluculuk gideri olarak Arabuluculuk Dava Şartı Dosya No:2021/… sayılı dosyasından arabulucuya 1.560,00-TL tarife bedeli üzerinden ödeme yapıldığı tespit edilerek her iki tarafın arabuluculuk ilk oturumuna katıldıkları ve davanın kısmen kabul kısmen reddine karar verildiği gözetilerek; taraflar aleyhine ret ve kabul oranına göre arabulucuk ücretine hükmedilmesi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile,
1-Davalının …. İcra Müdürlüğü 2021/… Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın 59.699,74-TL asıl alacak üzerinden kısmen iptali ile,
Takip tarihinden itibaren 59.699,74-TL asıl alacağa işleyecek ticari faiz uygulanması şeklinde takibin devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Asıl alacak likit olup, asıl alacağın %20’si olan 11.939,94 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 4.078,08-TL Karar ve İlam Harcının, peşin yatırılan 1.556,49-TL’nin mahsubu ile eksik yatırılan 2.521,59-TL harcın davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği kabul olunan miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 17.900,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddolunan miktar yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 17.900,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından bu dava sebebi ile aşağıda dökümü yapılan 4.042,69‬‬-TL yargılama giderinin ret ve kabul oranına göre 1.872,57-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geri kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından bu dava sebebi ile yapılan 73‬‬-TL yargılama giderinin ret ve kabul oranına göre 33,81-TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, geri kalan miktarın davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
9-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanan 1.560,00-TLarabuluculuk ücretinin ret ve kabul oranına göre 722,59-TL’sinin davalıdan, 837,41-TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 27/09/2023

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza

YARGILAMA GİDERLERİ HARÇ BEYANI
80,70 TL BAŞVURMA HARCI 1.556,49 TL PEŞİN HARÇ
1.556,49 TL PEŞİN HARÇ + 2.521,59 TL EKSİK HARÇ
205,50 TL TEBLİGAT ÜCRETİ 4.078,08 TL KARAR VE İLAM
+ 2.200,00 TL BİLİRKİŞİ ÜCRETİ HARCI
4.042,69‬‬ TL TOPLAM