Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/99 E. 2023/343 K. 24.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/99 Esas
KARAR NO : 2023/343
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 12/02/2021
KARAR TARİHİ : 24/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı taraf ile müvekkili taraf arasında çeşitli tarihlerde “… Tip Abonelik Sözleşmesi” imzalandığını, işbu sözleşme gereğince davalı tarafa faturalı hatlar tanımlandığını, davalı taraf bu hatları aktif olarak kullandığını, Davalı taraf, üzerine tanımlanan işbu hatların faturalarının ödemesini yapmadığını, bunun üzerine …. İcra Müdürlüğünün 2019/… … dosyası ile takip başlatılmış olup, davalı borçlu tarafından takibe itiraz edildiğini beyanla; Davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, %20 inkâr tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davacı taraf arasında abonelik sözleşmesi imzalandığını ve aylık olarak 3.273,60-TL fatura bedeli konusunda anlaşma sağlandığını, Müvekkili firma anlaşma kapsamında bu fatura bedellerinin tamamını ödediğini, buna rağmen davacı tarafça faturaların ödenmediğinden bahisle işbu dava ikame edilmişse de söz konusu iddialar gerçeği yansıtmadığını, taraflar arasında imzalanan abonelik sözleşmesi taraflardan biri sözleşmeyi feshedene kadar yürürlükte olacağını, sözleşmede yer alan hükümlere göre sözleşmenin feshedilmesi durumunda herhangi bir cayma bedeli veyahut cezai şart ödenmesi öngörülmediğini, nitekim tüketici, belirsiz süreli abonelik sözleşmesini hiçbir şart göstermeksizin ve cezai art ödemeksizin feshetme hakkına da sahip olduğunu, bu hükümler doğrultusunda müvekkili şirket davacıya bildirim yaparak sözleşmeyi feshettiğini bildirdiğini, bunun üzerine davacı taraf müvekkili şirkete 43.012,99-TL bedelli fatura kestiğini, bu faturaya … Noterliğinin … yevmiye nolu ihtarnamesi ile itiraz edilerek iade edildiğini, bunun üzerine davacı taraf bu kez fatura bedelleri ödenmediğinden bahisle icra takibi başlattığını, ancak yukarıda belirtildiği üzere ve ekte sunulan fatura örneğinden de anlaşılacağı üzere davacı taraf müvekkiline her ay 3.273.60-TL fatura bedeli yansıttığını ve tüm fatura bedelleri de davacıya ödendiğini, bu sebeple icra takibinde yer alan 12.696,81-TL bedelli fatura kabul edilmediğini, üstelik buna ilişkin fatura da müvekkiline gönderilmediğini beyanla; davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Arabuluculuk son tutanak örneği, abonelik sözleşmesi örneği, fatura örneği, davacı vekilinin 2019 yılı e-defter kayıtları örneğinin dosyamız arasında olduğu görülmüştür.
… İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı dosyasının UYAP sistemi üzerinden gönderilmiş olduğu görülmüştür.
Mahkememizin 22/09/2021 tarihli celsesinin 6 nolu ara kararı gereğince dosya üzerinde bilirkişi heyeti marifetiyle inceleme yapılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti 25/01/2022 tarihli üst yazıları ekinde sunmuş oldukları müşterek imzalı raporunda sonuç ve özet olarak;
a) Davacı … A.Ş. E-Defterlerinin kayıtlarını yasal sürede Gelir İdaresi sistemine aktararak E-Defter beratlarını aldığı, e-defter kapsamında olmayan Envanter Defterinin de noterde açılış tasdiki süresinde yapıldığı, defterlerin usulüne uygun tutulduğu ve her üç defter kayıtları birbirini teyit ettiği tespit edilmiş olduğundan, davacı şirket ticari defterlerinin delil niteliği taşıdığının sair kanuni lazıme de gözetilmek kaydıyla, Sayın Mahkemeye ait olduğu kanaatine varıldığı,
Davalı şirket. E-Defterlerinin kayıtlarını yasal sürede Gelir İdaresi sistemine aktararak E- Defter beratlarını aldığı, e-defter kapsamında olmayan Envanter Defterinin de noterde açılış tasdiki süresinde yapıldığı, defterlerin usulüne uygun tutulduğu ve her üç defter kayıtları birbirini teyit ettiği tespit edilmiş olduğundan, davalı şirket ticari defterlerinin delil niteliği taşıdığının sair kanuni lazıme de gözetilmek kaydıyla, Sayın Mahkemeye ait olduğu kanaatine varıldığı,
b) – Davacı şirket ticari defterlerinde, icra takip ve dava konusu yapılmış toplam 43.016,07 TL tutarındaki faturanın kayıtlı olduğu ve davalı ödemesi olmadığı,
Davalı şirket, davacı … A.Ş.’nin icra takip ve dava konusu yapmış olduğu 25/03/2019 Fatura Tarihi ve 09.04.2019 Ödeme Tarihli 43.015,99 TL tutarındaki faturasını ticari defterlerine işlediği, Taraflar arasındaki İade E-Faturalaşmalar – sonrasında, davalı – şirket – ticari defterlerinde 11/10/2019 İcra Takip Tarihi itibariyle davacı şirketin alacağı sıfırlandığı, diğer bir değişle davacı şirket alacağı bulunmadığı,
Ancak; davalı şirket, davacı şirketin icra takip sonrası ve dava tarihi öncesi düzenlemiş olduğu 31/12/2019 tarih ve … Nolu İade E-Faturasını ticari defterlerine işlemiş olduğundan, davacı şirket 31.12.2019 tarih itibariyle davalı ticari defterlerinde 43.016,07 TL alacaklı olduğu,
c) Sektörel (Teknik) yönden yapılan incelemeler ve değerlendirmeler neticesinde;
Davalı abonenin, davacı işletmenin kurumsal mobil müşterisi olduğu, davalının 21/09/2017 tarihli abonelik sözleşmesini feshettiği, sözleşmenin feshiyle birlikte 09/04/2019 son ödeme tarihli 43.016,07 TL tutarlı faturaya aylık sabit iletişim ücretleri dışında cayma bedelleri ve kampanya iptal ücretleri yansıtıldığı, iletişim detayları raporu incelendiğinde ilgili fatura döneminde davalının üzerine kayıtlı GSM hatları ile iletişim hizmetlerinden faydalandığı gözlendiği, bu itibarla faturaya yansıtılan 3.317,94 TL tutarındaki iletişim ücretlerinin yerinde olduğu,
Mezkur faturada geçen cayma bedellerine ve kampanya iptal ücretlerine konu edilen kalemlerin kaynağına ilişkin herhangi bir veriye ise ulaşılamadığı, ayrıca 09/04/2019 son ödeme tarihli 43.016,07 TL tutarlı faturadan kalan 12.696,81 TL tutarındaki alacağın icra takibine konu edildiği, ancak bu tutarın faturada geçen hangi kalemleri içerdiği hususunda da bir bilgiye ulaşılamadığı,
Sonuç itibariyle, açık ve net bir şekilde açıklanamayan ve belge ve verilerle desteklenemeyen bir önceki maddede belirtilen eksiklikler nedeniyle icra takibine konu olan faturada somut bir hatanın bulunup bulunmadığı hususlarında bir tespite varılamadığı yönünde görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür.
Bilirkişi raporunu taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olduğu görülmüştür.
Davalı vekilinin bilirkişi raporuna karşı beyanlarını içerir 08/02/2022 tarihli dilekçesinin dosyada olduğu görülmüştür.
Davacı vekilinin bilirkişi raporuna itirazlarını içerir 15/02/2022 tarihli dilekçesinin dosyada olduğu görülmüştür.
Mahkememizin 18/02/2022 tarihli ara kararı ile davacı tarafın itirazları doğrultusunda bilirkişilerden ek rapor aldırılmasına karar verilmiş olup bilirkişi heyeti 04/03/2022 tarihli üst yazı ekinde sunmuş oldukları ek raporunda sonuç ve özet olarak; davacı vekilinin itiraz dilekçesi ekinde davalı tarafa 09/2016-11/2019 dönemleri arasında düzenlenmiş faturaların bilgisayar çıktısını ibraz ettiği, listenin fatura hattı, fatura tarihi, ödeme tarihi ve fatura tutarı bilgisini içerdiği, icra takibine konu faturada somut bir hata bulunup bulunmadığına ilişkin bir tespite varılamadığının bildirildiği görülmüştür.
Ek raporun taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür.
Davalı vekilinin bilirkişi ek raporuna karşı beyanlarını içerir 18/03/2022 tarihli dilekçesinin dosyada olduğu görülmüştür.
Mahkememizin 5. Ve 6. Celselerinde davacı vekiline davaya konu faturanın icra takibine konu edilen miktarın hangi alacak kalemlerine ilişkin olduğuna yönelik açıklayıcı beyan dilekçesi sunmak üzere süre verildiği, Davacı vekilinin 20/12/2022 tarihli dilekçesi ekinde davaya konu fatura detayını gösterir 2 sayfalık pdf dökümünü dosyaya sunmuş oldukları görülmüştür.
Mahkememizin 21/12/2022 tarihli celsesinin 1 nolu ara kararı gereğince 2. Kez ek rapor aldırılmak üzere dosyanın bilirkişi heyetine tevdine karar verildiği, bilirkişi heyeti 21/02/2023 tarihli üst yazı ekinde sunmuş oldukları 2. Ek raporunda sonuç ve özet olarak; kök ve ek raporda verilen bilgilerde bir değişiklik olmadığı yönünden 2. Kez ek rapor sunmuş oldukları görülmüştür.
2. Ek raporun taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür.
GEREKÇE:
Dava; taraflar arasında düzenlenen abonelik sözleşmeden kaynaklanan fatura alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebine ilişkindir.
…. İcra Müdürlüğünün 2019/… … sayılı dosyasının tetkikinden; alacaklı … A.Ş. Tarafından borçlu … TİC. LTD. ŞTİ aleyhine 11.10.2019 tarihinde başlatılan ilamsız icra takibinde, alacağın dayanağı olarak Fatura Tarihi:25/03/2019, Son Ödeme Tarihi:09/04/2019 Tutar:12.696,81 TL Diğer alacak göstermek suretiyle: 12.696,81 TL Asıl Alacak + 3.131,88 TL (İşlemiş yıllık faiz; %48 oranından hesaplanmıştır.) + 399,12 TL İşlemiş faizin KDV’si +155,21 TL İşlemiş faizin ÖlV’si olmak üzere toplam 16.383,02 TL Toplam alacağın icra gideri, vekâlet ücreti ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek %48 faiz, faizin %18 KDV, 7,50 Özel Tüketim Vergisi İle birlikte TBK 100. md. uyarınca tahsilini talep ettiği, borçlu vekilinin 24.09.2019 tarihli itiraz dilekçesinde; müvekkili firmanın alacaklı görünen tarafa muaccel herhangi bir borcu bulunmadığından takibe, asıl alacağa, faize ve faiz oranına itirazlarından takibin durdurulmasını talep ettiği, itirazın süresinde olduğu ve takibin durdurulmuş olduğu görülmüştür.
İcra takibine konu alacak, taraflar arasındaki fatura alacağından kaynaklanmakta olup taraflar tacir olduğundan ticari defterleri üzerinde inceleme yapılarak rapor alınması cihetine gidilmiştir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve mahkememizce aldırılan bilirkişi raporları hep birlikte değerlendirildiğinde; Tarafların davaya konu ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olarak tutulduğu ve bu nedenle lehlerine delil vasfına haiz olduğu, Davalı abonenin, davacı işletmenin kurumsal mobil müşterisi olduğu, davalının 21/09/2017 tarihli abonelik sözleşmesini feshettiği, sözleşmenin feshiyle birlikte 09/04/2019 son ödeme tarihli 43.016,07 TL tutarlı faturaya aylık sabit iletişim ücretleri dışında cayma bedelleri ve kampanya iptal ücretleri yansıtıldığı, iletişim detayları raporu incelendiğinde ilgili fatura döneminde davalının üzerine kayıtlı GSM hatları ile iletişim hizmetlerinden faydalandığı gözlendiği, bu itibarla faturaya yansıtılan 3.317,94 TL tutarındaki iletişim ücretlerinin yerinde olduğu, mezkur faturada geçen cayma bedellerine ve kampanya iptal ücretlerine konu edilen kalemlerin kaynağına ilişkin herhangi bir veriye ise ulaşılamadığı, ayrıca 09/04/2019 son ödeme tarihli 43.016,07 TL tutarlı faturadan kalan 12.696,81 TL tutarındaki alacağın icra takibine konu edildiği, ancak bu tutarın faturada geçen hangi kalemleri içerdiği hususunda da bir bilgiye ulaşılamadığı, mahkememizin 13/04/2022 ve 12/10/2022 tarihli celselerinde davacı vekiline davaya konu faturanın icra takibine konu edilen miktarın hangi alacak kalemlerine ilişkin olduğuna yönelik açıklayıcı beyan dilekçesi sunmak üzere süre verildiği, Davacı vekilinin 20/12/2022 tarihli dilekçesi ekinde davaya konu fatura detayını gösterir 2 sayfalık pdf dökümünü dosyaya sunmuş olduğu, dökümlerin incelenmesinden; 09/04/2019 son ödeme tarihli 43.016,07 TL tutarlı faturadan kalan 12.696,81 TL tutarındaki alacağın icra takibine konu edildiği, icra takibine konu olan takibe ait fatura detaylarında toplamı 12.695,90 TL tutarından oluşan cayma bedelleri ve dahil olunan kampanyalara ait iptal ücretlerinin ücretlendirmelerde yer aldığı, söz konusu cayma ve kampanya iptal ücretlerinin, aboneliğin feshi sonucu taahhütlü kampanyadan süresinden önce ayrılma gerçekleşmesine bağlı olarak aboneliğin aktif olduğu süreler boyunca taahhütlü kampanya kapsamında faydalanılan indirimli tarife ve servis ücretlerinin toplamından oluştuğu, ancak icra takibinde geçen cayma ve kampanya iptal bedellerine konu olan tüm taahhütnameler ve dahil olunan kampanyalara ilişkin belgelerin dosyaya sunulmadığı, eksikliklerin gelinen aşamada da giderilmediği, bu haliyle davaya konu faturada somut bir hatanın bulunup bulunmadığı bilirkişi heyetince de incelenemediği ve verilen sürelere rağmen davacı tarafça gerekli bilgi ve belgelerin tümünün dosyaya sunulmadığı, bu haliyle davacı tarafından davaya konu alacağını somut olarak ispata elverişli bilgi ve belgelerin sunulmadığı anlaşılmakla; ispatlanamayan davanın reddine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HUAK 18/A-(13) ”Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde uyuşmazlığın konusu dikkate alınarak Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır. (…)” ” ve (14). Fıkrası: ” Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır.” hükümleri gereğince arabuluculuk gideri olarak Arabuluculuk Dava Şartı Dosya No: 2020/… sayılı dosyasından arabulucuya 1.320,00-TL tarife bedeli üzerinden 26/06/2020 tarih ve … sıra nolu Serbest Meslek Makbuzu doğrultusunda ödeme yapıldığı tespit edilerek her iki tarafın arabuluculuk ilk oturumuna katıldıkları ve davanın reddine karar verildiği gözetilerek; davacı aleyhine arabulucuk ücretine hükmedilmesi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL Karar ve İlam Harcının, peşin yatırılan 279,79 TL’den mahsup edilerek fazla yatırılan 99,89‬ TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından bu dava sebebi ile yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına.
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap ve takdir olunan 9.200,00-TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
6-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı miktar itibariyle istinaf sınırı altında kaldığından kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.24/05/2023

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza