Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/685 E. 2021/997 K. 22.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/685 Esas
KARAR NO : 2021/997
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 30/11/2021
KARAR TARİHİ : 22/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda,
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; davalının kullanımında olan tesisatta kurum tarafından 30.11.2020 tarihinde yapılan kontrolde sistemde 100/5 oranlı akım trafosu kayıtlı olmasına rağmen yerinde 200/5 oranlı akım trafolarının takılı olduğunun tespit edildiğini, tespit üzerine zabıt tarihinde cari olan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği gereği 30.11.2020 tarih ve … seri numaralı Kaçak Elektrik Tespit Tutanağının tanzim edildiğini, işbu tutanağa istinaden 42.433,52-TL tutarında kaçak elektrik tüketim tahakkuku ile 74.520,41-TL tutarında kaçak elektrik ek tüketim tahakkuku olmak üzere toplam 116.953,93-TL tutarında kaçak elektrik tahakkuku yapıldığını, davalı tarafça yapılan kısmi ödeme sonrası 86.953,93-TL tutarında kaçak faturası bakiye borcunun kaldığını, davalı borçlu aleyhine yukarıda arz edilen kaçak elektrik bedeline gecikmiş gün faizi ve faizin KDV’si ilave edilerek 100.142,17-TL’nin tahsili amacıyla … İcra Müdürlüğü 2021/… Esas sayılı takip dosyası ile ödeme emri gönderildiğini, davalı borçlu tarafından borca itiraz edilmesi üzerine takibin durduğunu, dosyanın dava tarihi itibariyle güncel bakiyesi 120.852,74-TL tutarında olduğunu, davalı borçlu, ilgili kaçak elektrik faturalarının son ödeme tarihi geçmiş olmasına rağmen borcunu ödemediğini, alacaklarının muaccel olduğunu ve rehin ile de temin edilmediğini, işbu davanın sonuçlanması ve icra takibinin kesinleşmesi beklenildiği takdirde, kamu alacağı niteliğinde olan kaçak elektrik bedelinin tahsilinin tehlikeye gireceğini, borçlunun mal kaçırma ve adres değiştirme ihtimali bulunduğundan, hüküm ve icra takibi kesinleşinceye kadar, mahkeme tarafından borçlunun borca yeter miktarda menkul ve gayrimenkulleri ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının haczi için İİK m. 257 gereği ihtiyati haciz talep etme zarureti hâsıl olduğunu, dosya kapsamında kaçak elektrik tespit zaptı ve zaptın tutulmasına sebebiyet veren kaçak kullanımı açıkça gösteren fotoğrafların yer aldığını, fotoğraflarla sabit olan kaçak kullanımı inkar etmek, şüpheli yaklaşmak hakikati inkar ettiğini, zabıt ile tespit edildiğini, kaçak elektrik tespit tutanakları Hukuk Genel Kurulunun ve müstakar Yargıtay içtihatları gereği “aksi ispat edilinceye kadar geçerli belge”lerden olup; davanın esasının ve ihtiyati haczin gerektirdiği dava konusu hakkındaki haklılık ispat edildiğini, taraflar arasındaki ilişkinin kaçak elektrik kullanımından doğması sebebiyle taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6502 sayılı Kanun kapsamında olmadığından davanın “haksız fiil” hükümlerine göre Asliye Ticaret Mahkemelerinde görülüp sonuçlandırılması gerektiğini, kaçak elektrik kullanımı eyleminin niteliği itibariyle “haksız fiil” teşkil etmesi ve haksız fiilden doğan davalarda “zarar görenin yerleşim yeri” icra daireleri ve mahkemelerinin de yetkisinin bulunması dolayısıyla zarar gören müvekkilinin yerleşim yerinin tabi olduğu İstanbul Adliyesinin icra daireleri ve mahkemeleri de İİK 50. maddesinin atfı ile HMK’nın 16. maddesi gereği yetkili olduğunu, kaçak elektrik kullanımı tutanaklar ile sabit olduğundan, davalı borçlu mevzuata uygun olarak düzenlenen kaçak elektrik tespit tutanağına ilişkin tahakkuku ödemekle yükümlü olup; söz konusu borca itirazının yerinde olmadığını, bu nedenle borçlunun itirazının iptalini ve hükmolunacak meblağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatı ödemeye hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin vermiş olduğu tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkilin dava dışı lisanslı tedarik şirketi olan … A.Ş.’nin
sözleşmeli abonesi (ek-1) olarak, … tesisat numaralı kullanım yerinde elektrik enerjisi kullanmakta iken, … ‘nde tek yetkili elektrik dağıtım şirketi olan davacı tarafından, dava dilekçesinde belirtildiği gibi belirtilen kullanım yerinde kaçak elektrik enerjisi
kullanıldığı iddiasıyla müvekkili hakkında 30.11.2020 tarih ve h/… no’lu kaçak/usulsüz
elektrik kullanımı tespit tutanağı (ek-2) düzenlendiğini, müteakiben davacı tarafından, yine dava dilekçesinde belirtildiği üzere anılan kaçak elektrik kullanımı tespit tutanağına dayanılarak müvekkili adına düzenlenen 23.12.2020 tanzim tarihli, 04.01.2021 son ödeme tarihli, … no’lu ve 42.433,52-TL bedelli kaçak elektrik tahakkuk faturası (ek-3) ve aynı tanzim ve son ödeme tarihli, … no’lu ve 74.520,41-TL bedelli kaçak elektrik ek tahakkuk faturası (ek-4) ile davacı müvekkili adına toplam 116.953,93-TL kaçak elektrik tüketim borcu tahakkuk ettirildiğini, müvekkili tarafından, elektrik enerjisinin kesilmesi baskısı altında banka dekontu (ek-6) ve dava dilekçesindeki ikrar ile ihtilafsız olduğu (HMK.m.188) üzere davacının banka hesabına 24.12.2020 tarihinde 30.000,00-TL ödenmiş ve müteakiben davacı aleyhine, 42.433,52-TL’lık faturanın 40.225,66-TL kısmından, 74.520,41-TL’lık faturanın tamamından borçlu olmadığının tespiti istemiyle, … Asliye Ticaret Mahkemesi nezdinde 2020/… E. sayısına kayden menfi tespit davası açıldığını, davacı tarafından, mezkur davaya konu faturaların bedelinden müvekkilinin yaptığı 30.000,00-TL ödemenin mahsubuyla bakiye 86.953,93-TL’nın, faizi ve faizin KDV ile birlikte tahsili için …. İcra Müd.’nün 2021/… E. sayılı icra takibi başlatılmış ise de; müvekkilinin kanuni süresi içinde vaki haklı itirazı üzerine icra takibinin durmasına karar verildiğini, davacı tarafından mezkür icra takibine itirazın iptali istemiyle açılan huzurdaki davada tesis edilen 01.12.2021 tarihli ihtiyati haciz kararı gereğince menkul ve gayrimenkul malları üzerine hacizler tatbik ettirilmesi karşısında müvekkilinin 09.12.2021 tarihli icra dosya hesap raporuna (ek-7) göre bütün takip ferileriyle birlikte dosya borcu toplam 119.587,10-TL olmasına rağmen dosya borcu olarak talep edilen 121.658,00-TL’nı davacının banka hesabına 08.12.2021 tarihinde ödendiğini (ek-8) ve davacı tarafından haricen tahsil edildiği bildirilen takip dosyası, icra müdürlüğünce haricen tahsil sebebiyle hacizler kaldırılarak infazen kapatıldığını, dosya kapsamından sunulan talep evrakı ve karar tensip tutanağından da anlaşıldığını, davaya konu …. İcra Müd.’nün 2021/… E. sayılı takip dosyası borcunun faiz, takip harç, gider ve vekâlet ücreti ile birlikte tamamının ödenmesi sebebiyle konusuz kalan huzurdaki davada, davanın esası hakkında karar verilmesine ver olmadığına karar verilmesi gerektiğini, davacı aleyhine açılan … Asliye Ticaret Mah.’nin 2020/… E. sayılı menfi tespit davasının, aynı alacak iddiasına ilişkin olarak davacı tarafından müvekkil aleyhine açılan huzurdaki itirazın iptali davasının çözümüne tesir edeceği şüphesiz olmakla, kesin hükümle sonuçlanıncaya kadar bekletici mesele yapılması gerektiğini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Davadaki uyuşmazlık; elektrik kullanımından kaynaklı fatura borcunun olup olmadığı, kaçak elektrik tüketiminin olup olmadığı var ise alacak miktarını ne kadar olduğu itirazın iptali, icra inkar tazminatı şartlarının oluşup oluşmadığı hususlarında toplandığı görülmüştür.
… İcra Müdürlüğünün 2021/… E. sayılı dosyasının suretinin incelenmesinde; davacı tarafından davalı aleyhine ödenmeyen dönem faturalardan kaynaklanana alacağı için icra takibi yapıldığı, davalıların itirazı üzerine takibin durduğu, itirazın süresinde ve usulüne uygun yapıldığı, buna göre davanın, İİK.67/1 maddesinde yazılı 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce, 01/12/2021 tarihli ara karar ile; “İhtiyati haciz talebinin KABULÜ ile; Davacının alacağı olan 100.142,17-TL şekilde davalıya ait menkul, gayrimenkuller ve davalının 3. kişilerdeki hak ve alacakları üzerine İhtiyaten Haciz Konulmasına, İcra İflas Kanunu’nun 259/1 maddesi gereğince ihtiyati haciz isteyen davacı hacizde haksız çıktığı taktirde davalının ve 3. kişilerin bu yüzden uğrayacakları zararlara karşılık % 15 oranında 15.021,32 TL teminat (teminatın nakden veyahut kesin, süresiz ve geçerli kabul edilecek bir teminat mektubu olarak) alınmasına…” karar verildiği, davacı vekili tarafından 15.021,32.-TL teminat bedelinin dosyaya yatırıldığı görülmüştür.
Dosya kapsamındaki dava dilekçesi ve ekleri dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
Davacı vekili, 17/12/2021 tarihli dilekçesiyle, işbu takibe vaki itirazın iptali davası hakkında duruşma açılmaksızın; “Esas Hakkında Karar Verilmesine Yer Olmadığına” karar verilmesini, davalı yanın davanın açılmasından sonraki dönemde ödeme yapmış olması sebebiyle davanın açılmasına haksız olarak sebebiyet verdiğinden 6100 sayılı HMK m. 331 gereği taraflarına vekalet ücretine ve dava değerinin en az %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yapılmış olan yargılama masraflarının davalı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İşbu davanın devamı sırasında dava konusu borcun davalı tarafından davacı şirkete haricen ödenmiş olduğu, ….İcra Müdürlüğünün 2021/… sayılı icra dosyasının haricen tahsil nedeniyle infaz olduğu, tahsil harcının alacaklı (davacı) taraf vekilince 08/12/2021 tarihinde ödenmiş olması, yine yargılama sırasında davalı tarafından borcun kapatılmış olduğuna dair cevap dilekçesi davacı vekilinin 17/12/2021 tarihli dilekçesiyle beyan edilmiş olması nedeniyle, dava konusuz kaldığının anlaşıldığından, davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
Davacı vekilinin yargılama gideri ve ücreti vekalet talebini bulunduğu, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6. maddesinde, “Anlaşmazlık, davanın konusuz kalması, feragat, kabul, sulh veya herhangi bir nedenle; ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar giderilirse, bu Tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra giderilirse tamamına hükmolunur. Bu madde yargı mercileri tarafından hesaplanan akdi avukatlık ücreti sözleşmelerinde uygulanmaz.” hükmü gereğince ve yine 6100 s. HMK’nın 331/1 maddesinde, “Davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hallerde, hakim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder.” hükmünün yer aldığı davanın başlangıcındaki haklılık durumuna göre yargılama gideri ve ücrete hükmedileceği, davalının işbu davanın açılmasına kendilerinin sebebiyet vermiş olduğu ve davalı tarafından açılan davanın yargılaması devam ederken, bir nevi davacı tarafın davasını kabullenerek dava konusu bedeli tamamen ödenmesinin bir sonucu olarak “konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına” dair karar verilmesi nedenleriyle, davacı lehine yargılama harç ve gideri ile ücreti vekalet takdir edilmesine,
Takip dayanağı kaçak elektrik miktarının, işleyen faizlerin vs. hesabının detaylı bir incelemeyi gerektiği, bu nedenle belirlenebilir ve likit olmaması ile davalı-borçlu tarafından karar tarihinden evvel tüm icra dosyası borcunun ödenmiş olması nedeniyle davacı-alacaklı tarafın %20 icra tazminat talebinin reddine dair, aşağıdaki şekilde hüküm verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-Konusuz kalan dava hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Alacağın hesabı gerektirir şekilde olması nedeniyle likit ve belirlenebilir olmaması ile borcun tamamen ödenmesi olması nedeniyle, davacı alacaklı tarafından %20 oranındaki icra inkar tazminat talebinin REDDİNE,
3-Davacı tarafından sunulan teminatın HMK’nın 392/2. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden itibaren bir ay içinde tazminat davası açılmadığı takdirde davacıya iadesine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30.TL karar ve ilam harcının peşin yatırılan 1.209,47.-TL ‘nin mahsubu fazla yatırılan 1.150,17.- TL harcın karar kesinleştiğinde DAVACIYA İADESİNE,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, ön inceleme duruşmasından önce ve konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği hususu da göz önüne alınarak karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 6. maddesi uyarınca hesap ve takdir edilen 6.731,75.-TL (13.463,51/2) vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan posta ve tebligat gideri 47,75.-TL, 59,30-TL başvuru harcı, 8,50.-TL vekalet harcı, 59,30.-TL peşin harç olmak üzere olmak üzere toplam 174.85-TL yargılama davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda verilen kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi.22/12/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır