Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/679 E. 2023/309 K. 10.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/679 Esas
KARAR NO : 2023/309
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/11/2021
KARAR TARİHİ : 10/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının Ocak 2021 tarihine kadar … Ltd. Şti. olarak davacı şirketle olan ticari faaliyetinde 2020 yılı bakiye borcuna mahsuben 02.01.2021 tarihinde 9.760 TL pos makinesinden ödeme yaptığını, davalının 22.01.2021 tarihli 7.440,00 TL bedelli, 22.01.2021 tarihli 7.574,50 TL bedelli ve 10.06.2021 tarihli 11.760,00 TL bedelli toplam 26.774,50 TL alışveriş yaptığını, ürün, mal aldığını, karşılığında ödeme yapılmadığını, üç fatura karşılığı alacağın tahsili için …. İcra DAiresi 2021/… Esas takip dosyasında icra takibine başlandığını, davalının 10.06.2021 tarihli 11.760,00 TL bedelli faturaya süresinde itiraz etmeyip uzun süre bekledikten sonra faturayı, malları ürünleri teslim aldığı halde haksız olarak 10.06.2021 tarihli 11.760 TL bedelli faturaya karşılık 02.09.2021 tarihinde iade faturası kestiğini, davacı da 03.09.2021 tarihli 11.760 TL bedelli faturayı davalıya gönderdiğini, açıklanan nedenlerle itirazın iptaline ve takibin devamına, asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı ile aralarında yapılan ticari satımdan kaynaklı faturalı satımlar gerçekleştiğini, davalının kısmi ödemeler yaptığını, bu ödemelerin yanında davacının fazlaca kesmiş olduğu bir adet fatura da bulunduğunu, kesilen faturanın iadesi yapıldığını, tüm bu hususlar davalının ticari defterlerine işlendiğini, 02.01.2021 tarihinde yapılan ödeme … firması tarafından davalı firma adına yapıldığını, … işletmesinin davalıya olan borcu sebebiyle ödeme bu firma aracılığıyla yapıldığını, davacı firma davalı adına yapılan ödemeyi davalı ile bağlantısı olmayan firmanın borcuna saydığını, 11.760,00 tL tutarlı fatura konusu ürünler davalıya teslim edilmediğini beyanla; davanın reddine, davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLER:
Arabuluculuk Son Tutanak örneği, fatura örnekleri, …. İcra Müdürlüğünün 2021/… Esas sayılı dosya örneğinin dosyamız arasında olduğu görülmüştür.
… ne yazılan müzekkereye cevap verildiği, davalının gerçek kişi ticari işletme kaydının bulunduğunun bildirildiği görülmüştür.
… ne yazılan müzekkereye cevap verildiği,davalının esnaf kaydına rastlanılmasının bildirildiği görülmüştür.
… ne yazılan müzekkereye cevap verildiği, davalının bilanço esasına göre defter tuttuğunun bildirildiği görülmüştür.
Mahkememizin 22/06/2022 tarihli celsesinin 3 nolu ara kararı gereğince dosya üzerinde bilirkişi marifetiyle inceleme yapılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi 10/11/2022 tarihli raporunda sonuç ve özet olarak;
Dava konusunun, taraflar arasında bulunan ticari ilişki kapsamında davacı yan tarafından davalı adına düzenlenen faturalardan kaynaklı oluşan cari hesap bakiye alacağının davalı yandan tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğu,
Sayın Mahkemenizin 22.06.2022 tarihli Duruşma Tutanağında; Davacı şirketin ticari defterleri üzerinde yerinde inceleme yetkisi verildiği, bu yetkiye istinaden tarafımdan davacı yan vekiline mail atılarak davacı şirkete ait ticari defter, belgelerin hazırlanması gerektiği yönden bilgi verilmesi akabinde davacı taraf ilgili maile 22.09.2022 tarihinde “… Asliye Ticaret Mah. 2021/… E. ileti gelmiştir. iyi çalışmalar..” şeklinde cevap vermiş ancak rapor tarihine kadar davacı yan vekili tarafından ticari defter ve belgeleri hazırlandığına dair bilgi verilmediğinden ve talep edilen verilerin tarafıma gönderilmediğinden davacı şirkete ait ticari defter ve belgeler üzerinde inceleme yapılamadığı,
Davalı yan 16.09.2022 günü saat 15:30’da mahkemeniz duruşma salonunda yapılan incelemeye katılmamış, ticari defter ve belge ibraz etmediği,
Davacının cari hesap ekstresine göre; davacı yan tarafından takibe konu edilen faturaların kayıtlı olduğu, takibe konu 10.06.2021 tarihli 11.760,00 TL bedelli faturaya karşı davalı tarafından düzenlenen 02.09.2021 tarihli iade faturasının kayıtlı olduğu, iade faturasına karşı davacı tarafından temel faturanın tekrarı düzenlendiği, davacı incelenen ekstresine göre takip tarihi (06.07.2021) itibariyle davalı yandan 26.372,50 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu,
Davalının cari hesap ekstresine göre; davacı yan tarafından takibe konu edilen faturaların davalı yanın cari hesap ekstresinde kayıtlı olduğu, davalı incelenen ekstresine göre takip tarihi (06.07.2021) itibariyle davacı yana 16.612,50 TL cari hesap bakiye borçlu olduğu, takip tarihinden sonra davacı tarafından düzenlenen takibe konu 10.06.2021 tarihli 11.760,00 TL bedelli faturaya karşı davalı tarafından 02.09.2021 tarihli 11.760,00 TL bedeli faturası düzenlendiği, takip tarihinden sonra 02.09.2021 tarihi itibariyle davacı yana 4.852,50 TL cari hesap bakiye borçlu olduğu,
Taraflar arasındaki takip tarihi itibariyle cari hesap farklılığının, davalı ekstresinde görünen 02.01.2021 tarihli 9.760,00 TL tutarlı ödemenin davacı yanın ekstresinde kayıtlı olmadığından kaynaklandığı, bu durum dava dilekçesinde “davalının Ocak 2021 tarihine kadar … Ltd. Şti olarak davacı şirket ile olan ilişkisinde 2020 yılı bakiye borunca mahsuben 02.01.2021 tarihinde 9.760 TL ödeme yaptığını,” ifade etmiş olup davalı yan ise bu konuda cevap dilekçesinde “… firması davalının amcasına ait olduğunu ve halen faaliyette olduğunu, davalı kendi firmasını sıfırdan kurduğunu, 02.01.2021 tarihinde yapılan ödeme … tarafından davalı adına yapıldığını, … şirketinin davalıya olan borcu sebebiyle ödeme bu firma aracılığıyla yapıldığını,” ifade ettiği, buna ilişkin davacı tarafça sunulan 02.01.2021 tarihli Tahsilat makbuzunda söz konusu ödemenin … şirketi tarafından yapıldığı, bu bağlamda 02.01.2021 tarihli 9.760,00 TL tutarlı ödemenin davalı adına olmadığı,
Takip tarihinden sonra ise, davacı tarafından düzenlenen takibe konu 10.06.2021 tarihli 11.760,00 TL bedelli faturaya karşı davalı tarafından 02.09.2021 tarihli 11.760,00 TL bedeli faturası düzenlendiği, iade faturasının davacı kayıtlarına alındığı, akabinde tekrar temel fatura tutarı kadar 03.09.2021 tarihli 11.760 TL bedelli fatura tanzim edildiği, iş bu faturanın davalı ekstresinde kayıtlı olmadığından cari hesap farklılığının oluştuğu,
Davacı … Ltd. Şti. tarafından davalı adına tanzim edilen uyuşmazlığa konu faturanın E-fatura şeklinde usulüne uygun olarak düzenlediği, faturaların davacı ve davalı yanın cari hesap ektresinde kayıtlı olduğu, faturanın taraflar arasında bulunan ticari ilişki kapsamında ürün bedeli olarak tanzim edildiği, davacı tarafından tanzim edilen iş bu 10.06.2021 tarihli faturaya karşın davalı tarafından 02.09.2021 tarihli iade faturası düzenlenip davalı yan cevap dilekçesinde fatura içeriği malların teslim edilmediği ifade etmiş olup dosyada fatura konusu ürünlerin teslimine dair bir belgenin görülmediği ancak davalı tarafından yaklaşık 3 ay sonra iade faturasının düzenlendiği, bu hususta Takdirin Mahkemenize ait olacağı, taraflar arasındaki asli uyuşmazlık takibe konu iş bu fatura kapsamında olduğu anlaşılmakla faturanın kabul edilip edilmeyeceği ile ilgili son karar Nihai Takdir Mahkemenize ait olacağı kanaati hasıl olduğu,
Neticeten; Mahkemece takibe konu 10.06.2021 tarihli … sayılı 11.760,00 TL bedelli faturanın kabul edilmesi halinde, tarafların incelenen cari hesap ekstrelerine göre davacının takip tarihi (06.07.2021) itibariyle davalı yandan 26.372,50 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu, Mahkemece takibe konu 10.06.2021 tarihli … sayılı 11.760,00 TL bedelli faturanın kabul edilmemesi halinde, davacının takip tarihi (24.11.2021) itibariyle davalı yandan (26.372,50 TL – 11.760,00 TL) 14.612,50 TL cari hesap bakiye alacaklı olacağı yönünde görüş ve kanaat bildirdiği görülmüştür.
Bilirkişi raporunun taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür.
Davacı vekilinin bilirkişi raporuna beyanlarını içerir 22/11/2022 tarihli dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
Mahkememizin 01/12/2022 tarihli ara kararı gereğince dosyanın bilirkişiye tevdi ile ek rapor düzenlenmesine karar verilmiş olup, bilirkişi 27/01/2023 tarihinde sunulan ek raporunda sonuç ve özet olarak;
Dava konusunun, taraflar arasında bulunan ticari ilişki kapsamında davacı yan tarafından davalı adına düzenlenen faturalardan kaynaklı 26.774,50 TL bakiye alacağının davalı yandan tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğu,
Davacının 2021 yılı ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu,
Davacının incelenen ticari defterlerine göre; Davacı yan tarafından takibe konu edilen faturaların kayıtlı olduğu, takibe konu 10.06.2021 tarihli 11.760,00 TL bedelli faturaya karşı davalı tarafından düzenlenen 02.09.2021 tarihli iade faturasının kayıtlı olduğu, iade faturasına karşı davacı tarafından davalı adına tekrar fatura düzenlendiği, davacı incelenen ekstresine göre takip tarihi (06.07.2021) itibariyle davalı yandan 26.372,50 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu,
Davalının cari hesap ekstresine göre; Davacı yan tarafından takibe konu edilen faturaların davalı yanın cari hesap ekstresinde kayıtlı olduğu, davalı incelenen ekstresine göre takip tarihi (06.07.2021) itibariyle davacı yana 16.612,50 TL cari hesap bakiye borçlu olduğu, takip tarihinden sonra davacı tarafından düzenlenen takibe konu 10.06.2021 tarihli 11.760,00 TL bedelli faturaya karşı davalı tarafından 02.09.2021 tarihli 11.760,00 TL bedeli iade faturası düzenlendiği, takip tarihi sonrası 02.09.2021 tarihi itibariyle davalının davacı yana 4.852,50 TL cari hesap bakiye borçlu olduğu,
Taraflar arasındaki takip tarihi itibariyle cari hesap farklılığının, davalı ekstresinde görünen 02.01.2021 tarihli 9.760,00 TL tutarlı ödemenin davacı yanın ekstresinde kayıtlı olmadığından kaynaklandığı, bu durum dava dilekçesinde “davalının Ocak 2021 tarihine kadar … Ltd. Şti olarak davacı şirket ile olan ilişkisinde 2020 yılı bakiye borunca mahsuben 02.01.2021 tarihinde 9.760 TL ödeme yaptığını,” ifade etmiş olup davalı yan ise bu konuda cevap dilekçesinde “… firması davalının amcasına ait olduğunu ve halen faaliyette olduğunu, davalı kendi firmasını sıfırdan kurduğunu, 02.01.2021 tarihinde yapılan ödeme … tarafından davalı adına yapıldığını, … şirketinin davalıya olan borcu sebebiyle ödeme bu firma aracılığıyla yapıldığını,” ifade ettiği, buna ilişkin davacı tarafça sunulan 02.01.2021 tarihli Tahsilat makbuzunda söz konusu ödemenin … şirketi tarafından yapıldığı, bu bağlamda 02.01.2021 tarihli 9.760,00 TL tutarlı ödemenin davalı adına olmadığı görüldüğü,
Takip tarihinden sonra ise, davacı tarafından düzenlenen takibe konu 10.06.2021 tarihli 11.760,00 TL bedelli faturaya karşı davalı tarafından 02.09.2021 tarihli 11.760,00 TL bedeli iade faturası düzenlendiği, iade faturasının davacı kayıtlarına alındığı, akabinde tekrar temel fatura tutarı kadar 03.09.2021 tarihli 11.760 TL bedelli fatura tanzim edildiği, iş bu faturanın davalı ekstresinde kayıtlı olmadığından cari hesap farklılığının oluştuğu,
Davacı … Ltd. Şti. tarafından davalı adına tanzim edilen uyuşmazlığa konu faturanın E-fatura şeklinde usulüne uygun olarak düzenlediği, faturanın davacı yanın ticari defterlerinde ve davalı yanın sunulan cari hesap ektresinde kayıtlı olduğu, faturanın taraflar arasında bulunan ticari ilişki kapsamında ürün bedeli olarak tanzim edildiği, davacı tarafından tanzim edilen iş bu 10.06.2021 tarihli faturaya karşın davalı tarafından 02.09.2021 tarihli iade faturası düzenlendiği, davalı yan cevap dilekçesinde fatura içeriği malların teslim edilmediği ifade etmiş olup dosyada fatura konusu ürünlerin teslimine dair bir belgenin görülmediği ancak davalı tarafından yaklaşık 3 ay sonra iade faturasının düzenlendiği, bu hususta Takdirin Mahkemenize ait olacağı, taraflar arasındaki asli uyuşmazlık takibe konu iş bu fatura kapsamında olduğu anlaşılmakla faturanın kabul edilip edilmeyeceği ile ilgili son karar Nihai Takdir Mahkemenize ait olacağı kanaati hasıl olduğu,
Neticeten; Mahkemece takibe konu 10.06.2021 tarihli … sayılı 11.760,00 TL bedelli faturanın kabul edilmesi halinde, tarafların incelenen cari hesap ekstrelerine göre davacının takip tarihi (06.07.2021) itibariyle davalı yandan 26.372,50 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu, Mahkemece takibe konu 10.06.2021 tarihli … sayılı 11.760,00 TL bedelli faturanın kabul edilmemesi halinde, davacının takip tarihi (24.11.2021) itibariyle davalı yandan (26.372,50 TL – 11.760,00 TL) 14.612,50 TL cari hesap bakiye alacaklı olacağı yönünden görüş ve kanaat bildirdiği görülmüştür.
Bilirkişi ek raporunun taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür.
Davacı vekilinin bilirkişi ek raporuna beyanlarını içerir 17/02/2023 tarihli dilekçesinin dosyada olduğu görülmüştür.
GEREKÇE:
Dava; fatura alacağından kaynaklanan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
…. İcra Müdürlüğünün 2021/… Esas sayılı dosyasının tetkikinden; alacaklı … tarafından borçlu … aleyhine 26.774,50 TL fatura bedelleri alacağının tahsili amacıyla takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 26/08/2021 tarihli dilekçesi ile borca itiraz ettiği, itirazın süresinde olduğu ve takibin durdurulmuş olduğu görülmüştür.
İcra İflas Kanunu’nun 67. maddesine göre takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkûm edilir.
İtirazın iptali davalarında dava konusu farklı sebeplere dayanabileceği için görev ve yetki hususu, dava konusunun niteliğine göre HMK ve özel kanunlar çerçevesinde gözetilmesi gerekir.
İtirazın iptali davaları, icra takibine bağlı davalar olup, takibe dayanak belgelere bağlı olarak yargılama yapılır. Yargıtay HGK’nun 11/02/2020 tarih, 2017/19-2076 E. ve 2020/117 K. sayılı ilamında belirtildiği üzere itirazın iptali davaları icra takibine bağlı davalardır. Alacağın varlığının genel hükümlere göre ispatlanması imkânı, takip talebinde yer alan borç sebebinden ve takip dayanağından uzaklaşmak anlamında düşünülmemelidir. Burada sadece icra mahkemesinin dar yetkisi nedeniyle inceleyemediği delillerin genel mahkemede serbestçe ancak borca bağlı olarak ileri sürülmesi olanağının varlığı söz konusu olmaktadır. Bu sebeple itirazın iptali davalarında alacaklı, takipte dayanmadığı belgeler dışındaki başka belgelere dayanamaz. Bu davaların konusu, icra takibine konu alacağın varlığıdır. Bu yönüyle itirazın iptali davalarının alacak davalarından farklı bir yönü bulunmamaktadır.
Davacı alacaklı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için davalı borçlunun itirazında haksız olması ve alacağın likit olması gerekir. Alacağın likit olmasından kasıt, alacağın belirlenebilir olmasıdır. Bunun yanında davalı borçlu yararına icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için alacaklının takibinde haksız olması ve kötü niyetli olması gerekir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve bilirkişi raporları hep birlikte değerlendirildiğinde; Dava konusunun, taraflar arasında bulunan ticari ilişki kapsamında davacı yan tarafından davalı adına düzenlenen faturalardan kaynaklı 26.774,50 TL bakiye alacağının davalı yandan tahsili amacıyla yürüttüğü takibe yapılan itirazın iptali talebinden ibaret olduğu, Davacının 2021 yılı ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, bu itibarla lehine delil vasfına haiz olduğu, Davacının incelenen ticari defterlerine göre; Davacı yan tarafından takibe konu edilen faturaların kayıtlı olduğu, takibe konu 10.06.2021 tarihli 11.760,00 TL bedelli faturaya karşı davalı tarafından düzenlenen 02.09.2021 tarihli iade faturasının kayıtlı olduğu, iade faturasına karşı davacı tarafından davalı adına tekrar fatura düzenlendiği, davacı incelenen ekstresine göre takip tarihi (06.07.2021) itibariyle davalı yandan 26.372,50 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu, Davalının cari hesap ekstresine göre; Davacı yan tarafından takibe konu edilen faturaların davalı yanın cari hesap ekstresinde kayıtlı olduğu, davalı incelenen ekstresine göre takip tarihi (06.07.2021) itibariyle davacı yana 16.612,50 TL cari hesap bakiye borçlu olduğu, takip tarihinden sonra davacı tarafından düzenlenen takibe konu 10.06.2021 tarihli 11.760,00 TL bedelli faturaya karşı davalı tarafından 02.09.2021 tarihli 11.760,00 TL bedeli iade faturası düzenlendiği, takip tarihi sonrası 02.09.2021 tarihi itibariyle davalının davacı yana 4.852,50 TL cari hesap bakiye borçlu olduğu, taraflar arasındaki takip tarihi itibariyle cari hesap farklılığının, davalı ekstresinde görünen 02.01.2021 tarihli 9.760,00 TL tutarlı ödemenin davacı yanın ekstresinde kayıtlı olmadığından kaynaklandığı, bu durum dava dilekçesinde “davalının Ocak 2021 tarihine kadar … Ltd. Şti olarak davacı şirket ile olan ilişkisinde 2020 yılı bakiye borunca mahsuben 02.01.2021 tarihinde 9.760 TL ödeme yaptığını,” ifade etmiş olup davalı yan ise bu konuda cevap dilekçesinde “… firması davalının amcasına ait olduğunu ve halen faaliyette olduğunu, davalı kendi firmasını sıfırdan kurduğunu, 02.01.2021 tarihinde yapılan ödeme … tarafından davalı adına yapıldığını, … şirketinin davalıya olan borcu sebebiyle ödeme bu firma aracılığıyla yapıldığını,” ifade ettiği, buna ilişkin davacı tarafça sunulan 02.01.2021 tarihli Tahsilat makbuzunda söz konusu ödemenin … şirketi tarafından yapıldığı, bu bağlamda 02.01.2021 tarihli 9.760,00 TL tutarlı ödemenin davalı adına olmadığı görülmüş olup, takip tarihinden sonra ise, davacı tarafından düzenlenen takibe konu 10.06.2021 tarihli 11.760,00 TL bedelli faturaya karşı davalı tarafından 02.09.2021 tarihli 11.760,00 TL bedeli iade faturası düzenlendiği, iade faturasının davacı kayıtlarına alındığı, akabinde tekrar temel fatura tutarı kadar 03.09.2021 tarihli 11.760 TL bedelli fatura tanzim edildiği, iş bu faturanın davalı ekstresinde kayıtlı olmadığından cari hesap farklılığının oluştuğu, davacı … Tic. Ltd. Şti. tarafından davalı adına tanzim edilen uyuşmazlığa konu faturanın E-fatura şeklinde usulüne uygun olarak düzenlediği, faturanın davacı yanın ticari defterlerinde ve davalı yanın sunulan cari hesap ektresinde kayıtlı olduğu, faturanın taraflar arasında bulunan ticari ilişki kapsamında ürün bedeli olarak tanzim edildiği, davacı tarafından tanzim edilen iş bu 10.06.2021 tarihli faturaya karşın davalı tarafından 02.09.2021 tarihli iade faturası düzenlendiği, davalı yan cevap dilekçesinde fatura içeriği malların teslim edilmediği ifade etmiş olup dosyada fatura konusu ürünlerin teslimine dair bir belgenin görülmediği ancak davalı tarafından yaklaşık 3 ay sonra iade faturasının düzenlendiği bilirkişi raporu ile sabit olup, bu halde süresi içerisinde iade faturasının düzenlenmeyerek başlangıçta ilgili faturanın davalı kayıtlarına alındığı tespit edilmekle süresi içerisinde düzenlenmeyen faturanın hukuki sonuç doğurmayacağı anlaşılmışi davalı tarafından davacı yana yapılan kısmi ödemelerinde malın ve/veya hizmetin tam ve eksiksiz ifa edildiğine karine teşkil ettiği gözetilerek, düzenlenen bilirkişi raporu uyarınca davanın kısmen kabul kısmen reddi ile Davalının …. İcra Müdürlüğü 2021/… Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın 26.372,50 TL üzerinden kısmen iptali ile takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, asıl alacak likit olup, hükmolunan meblağın %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HUAK 18/A-(13) ”Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde uyuşmazlığın konusu dikkate alınarak Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır. (…)” ” ve (14). Fıkrası: ” Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır.” hükümleri gereğince arabuluculuk gideri olarak Arabuluculuk Dava Şartı Dosya No:2021/… sayılı dosyasından arabulucuya 1.320,00-TL tarife bedeli üzerinden kesilen Serbest Meslek Makbuzu doğrultusunda ödeme yapıldığı tespit edilerek her iki tarafın arabuluculuk ilk oturumuna katıldıkları ve davanın kısmen kabulüne karar verildiği gözetilerek; taraflar aleyhine ret ve kabul oranına göre arabuluculuk giderlerinin de yükletilmesi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile,
1-Davalının …. İcra Müdürlüğü 2021/… Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın 26.372,50 TL üzerinden kısmen iptali ile takibin devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Asıl alacak likit olup, hükmolunan meblağın %20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.801,50-TL Karar ve İlam Harcından, peşin yatırılan 334,98-TL’nin mahsup edilerek eksik kalan 1.466,52‬-TL harcın davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından bu dava sebebi ile aşağıda dökümü yapılan 2.643,03-TL yargılama giderinin ret ve kabul oranına göre 2.538,89-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geri kalan miktarın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul olunan miktar yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddolunan miktar yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği hesap ve takdir olunan 1.081,65-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Artan Gider Avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
8-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin ret ve kabul oranına göre 1.267,99-TL’sinin davalıdan, 52,01-TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 10/05/2023

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza

YARGILAMA GİDERLERİ HARÇ BEYANI
59,30 TL BAŞVURMA HARCI 334,98 TL PEŞİN HARÇ
334,98 TL PEŞİN HARÇ + 1.466,52‬‬ TL EKSİK HARÇ
248,75‬ TL TEBLİGAT ÜCRETİ 1.801,50 TL KARAR VE İLAM
+ 2.000,00 TL BİLİRKİŞİ ÜCRETİ HARCI
2.643,03 TL TOPLAM