Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/671 E. 2022/250 K. 22.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/619 Esas
KARAR NO : 2022/207
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/12/2020
KARAR TARİHİ : 09/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirkete … numaralı Akaryakıt Servis İstasyonları Sigorta Poliçesi ile sigortalı … Tic. Ve San. Ltd. Şti ile 29.07.2019 tarihinde akaryakıt nakliyesi yapan davalı TDS Taşımacılık-… … nakliyesini yapmış olduğu akaryakıtın yanlış dolumu sonucu sigortalı şirket nezdinde maddi hasar meydana geldiğini, yanlış dolum sonrasında müvekkil şirkete sigortalı … Tic. Ve San. Ltd. Şti’nin maddi zarara uğradığını ve ekspertiz incelemesi ile tespit edilen 43.714 TL hasar miktarının müvekkil şirket tarafından sigortalısına ödendiğini, davalı tarafın %100 kusuru ile zararın oluşumuna sebebiyet verdiğini, TTK m.1472 kapsamında müvekkil şirketin sigortalısının haklarına halef olduğunu belirterek dava konusu alacağın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı müvekkili ile dava dışı sigortalı … Tic. Ve San. Ltd. Şti. arasında 24.06.2019 tarihli taşıma sözleşmesi akdedildiğini, anılan sözleşme kapsamında müvekkil davalının … Bayisi olan … Petrol’ün, …’nden satın alacağı akaryakıtı …’nde bulunan dolum tesisinden teslim alarak … ’e ait Sultangazi’de bulunan istasyona nakliyesi ve teslimini üstlendiğini, müvekkil taşımacının asli yükümünün kendi aracına dolumu yapılan akaryakıtı özen yükümlülüğü çerçevesinde eksiksiz ve tam olarak taşıtana teslim etmesi olduğunu, taşınan malın akaryakıt istasyonunda taşıtana ait akaryakıt tanklarına boşaltılmasında hem taşıyan olarak müvekkilin hem de taşıtan olarak dava dışı sigortalının sorumluluğu bulunduğunu, taşımada kullanılan araçtaki benzin bölümünde bulunan benzinin, istasyonun … tankına sigortalının yanlış yönlendirmesi neticesinde boşaltıldığını, müvekkilin yakıtı güvenli ve eksiksiz bir şekilde boşaltım işlemine başlamak ve sonlandırmakla sorumlu olduğunu, hangi tanka boşaltım yapılacağının müvekkilin sorumluluğunda olmadığını, araçtaki yakıtın hangi tanka ve ne kadar oranda boşaltılacağı talimatının taşıtan tarafından verildiğini, müvekkilin tek başına boşaltım işlemini yapmasının mümkün olmadığını, istasyon yetkilileri tarafından boşaltımın kontrol edildiğini, taşıtan sigortalının sehven yanlış yönlendirmesi neticesinde iki adet … tankından birisine boşaltım için hortum bağlanması ve çalıştırılması talimatı verildiğini, müvekkilin talimata uygun olarak boşaltımı yaptığını, taşıtanın oluşan hasarın kendi kusurundan kaynaklandığını kabul ettiğini, sigortalının sigorta şirketine bildirimde bulunurken de yanlış boşaltımın kendisinden kaynaklandığını ikrar ettiğini, müvekkilin olay tarihinden bugüne kadar halen sigortalı taşıtana hizmet vermeye devam ettiğini, bunun dahi tek başına müvekkilin sorumlu olmadığının başlı başına bir delili olduğunu beyanla; yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
DELİLLER:
Arabuluculuk Son Tutanak örneği, Akaryakıt Servis İstasyonları Sigorta Poliçe ve hasar dosyası örneği, fatura örnekleri, … LTD. ŞTİ. Tarafından …ne yapılan 29/07/2019 tarihli başvuru örneği, sevk irsaliyesi örneği, 29/07/2019 tarihli tutanak, taşıma sözleşmesi örneği, davalı tarafından dava dışı … Sanayi LTD. ŞTİ’ne kesilen 11/01/2021 tarihli Akaryakıt Taşıma faturası örneğinin dosyamız arasında olduğu görüldü.
… Ltd. Şti.’nin Atık Üreticisi, … ‘un taşıyıcı olarak imzaladığı 29/07/2019 tarihinde yanlış dolum yapıldığına ilişkin tutanak tutulduğu görülmüştür.
… Sigorta Şirketi tarafından … Ticaret ve Sanayi LTD. ŞTİ. Hesabına 10/09/2019 tarihinde 18.050,44 TL, 01/10/2019 tarihinde 6.668,15 TL, 13/09/2019 tarihinde 18.994,86 TL ödeme yapıldığını gösterir 3 adet dekont örneğinin dosyamız arasında olduğu görülmüştür.
Davacı şirket sigortalısı … Tic. Ve San. Ltd. Şti yetkilisi ile davalı … … birlikte hasar tutanağı imzalamış ve tutanakta “29.07.2019 tarihinde … Tic. Ve San. Ltd. Şti’ne … Dolum Tesisi’nden verilen siparişi teslim alarak Sultangazi’de bulunan … … ’e akaryakıtı boşaltmak için gelen … …, istasyon amirinin akaryakıtın tanklara boşaltılması sırasında sehven yanlış yönlendirmesiyle … benzini benzin tankı yerine … tankına boşaltılmıştır. İş bu tutanak uyarınca dolum tankerinden istasyonun dizel tankına doldurulan yakıt miktarı 3700 Litre olup yanlışlık anlaşılınca dolum durdurulmuş olup, olay sebebi ile sorumluluk … şirketine aittir. … … iş bu olay sebebi ile bir sorumluluğu bulunmamaktadır. “ beyanına yer verilmiştir.
Mahkememizin 07/07/2021 tarihli celsesinde davalı tanığı …’in ‘Ben … Petrol Şirketinin müdürüyüm akaryakıt nakliyelerinde işin başındaki kişi benim ilgili komutları nakliyeci şirkete ben veririm, tankerlerden akaryakıtların depolara boşaltılmasında benzin-dizel akaryakıtlarının nereye boşaltılacağını ve buna yönelik otomasyon sistemine girişleri ben yaparım, davaya konu olayda da dalgınlığım sebebiyle nakliye şirketine yanlış talimat vererek ilgili akaryakıtların yanlış depolara dolumuna sebebiyet verdim, dedi.
Davalı vekilinin sorusu üzerine tanıktan soruldu: 5 adet yer altı tankımız vardır, 4 adet tankımızda dizel bir adet tankımızda da benzin vardır ve yine otomasyon sistemizde tankımızda seviyeleri görürüz, ben seviyeyi gördüğümde otomasyon sistemine boşalt talimatı veririm, sonra nakliyeci işlemi yapar, dedi.
Davacı vekilinin sorusu üzerine tanıktan soruldu: tanklar yer altındadır, sadece tanklar üzerinde numara yazar, bunun haricinde tank üzerinde herhangi bir sembol ve yazı yoktur, ancak otomasyon sisteminde ilgili tankların benzin-dizel olduğu yazılıdır, dedi. Tanıklık ücret talebim vardır.’ şeklinde beyanda bulunduğu görüldü.
Mahkememizin 07/07/2021 tarihli celsesinin 2 nolu ara kararı gereğince dosya üzerinde bilirkişi heyeti marifetiyle inceleme yaptırılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi heyeti 14/10/2021 tarihli raporunda sonuç ve özet olarak;
1-) Dava dışı sigortalı … Tic. Ve San. Ltd. Şti’nin davacı … Sigorta Şirketi nezdinde … sayılı poliçe ile akaryakıt servis istasyonları sigortası mevcut bulunduğu,
2-) Davacı … Sigorta Şirketi TTK 1472 maddesi uyarınca sigortalısının haklarına halef olduğu,
3-) Davalının zarardan dolayı sorumluluğunun bulunmadığı, sorumluluğun davacı şirkete sigortalı bulunan ve tahliye için yanlış tankı gösteren akaryakıt istasyonunun müdürü ve dolayısıyla akaryakıt istasyonu yetkililerinin olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirdikleri görülmüştür.
Bilirkişi raporunun taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görülmüştür.
Davacı vekilinin bilirkişi raporuna beyan ve itirazlarını içerir 15/11/2021 tarihli dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
Mahkememizin 17/11/2021 tarihli ara kararı ile rapora itiraz dilekçesi doğrultusunda bilirkişilerden ek rapor aldırılmasına karar verilmiş olup bilirkişi heyeti 21/01/2022 tarihli ek raporunda sonuç ve özet olarak;
Kök rapordaki görüşlerinin sabit olduğunu, davalının zarardan dolayı sorumluluğunun bulunmadığı, sorumluluğun davacı şirkete sigortalı bulunan ve tahliye için yanlış tankı gösteren akaryakıt istasyonunun müdürü ve dolayısıyla akaryakıt istasyonu yetkililerinin olduğu yönünden ek rapor düzenlendiği görülmüştür.
Ek raporun taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği görüldü.
Davalı vekilinin bilirkişi ek raporuna beyanlarını içerir 08/03/2022 tarihli dilekçesinin dosyada olduğu görüldü.
GEREKÇE:
Dava; akaryakıt nakliyesi yapan davalı şirketin yanlış dolumu iddiası sebebiyle davacı tarafından sigortalısına ödenen hasar bedelinin davalıdan rücuen tahsili talebine ilişkindir.
Dava dışı sigortalı … Tic. Ve San. Ltd. Şti’nin davacı … Sigorta Şirketi nezdinde … sayılı poliçe ile akaryakıt servis istasyonları sigortası mevcut bulunduğu anlaşılmıştır.
… ve Sanayi Ltd. Şti ile … -… … arasında 24.06.2019 tarihinde imzalanan taşıma sözleşmesi düzenlendiği buna göre ilgili sözleşmenin 6. Bölümü olan Boşaltma kısmında “Boşaltma işlemleri TAŞITAN tarafından gerçekleştirilecektir. TAŞIYAN veya taşıyan araç şoförü hiçbir şekilde istasyonda boşaltma işlemlerinin başlatılması, otomasyon sistemlerinin dolum için açılması, dolum işleminin yapılmasına müdahil olmayacaktır. TAŞIYAN yalnızca TAŞITAN yetkilisinin talimatları uyarınca dolum hortumlarını tankerin ilgili bölümlerine bağlayacak, dolum için hazır olunduğunda dolum pompalarını çalıştıracaktır.” şeklinde düzenlendiği ve tarafların bu konuda mutabık kaldığı görülmüştür. Sözleşmede yazan bu maddede belirtildiği üzere davalı/taşıtanın boşaltma işlemleri üzerinde herhangi bir yetkisi bulunmadığı anlaşılmıştır.
Türk Ticaret Kanunu’nun taşıma ile ilgili bölümü MADDE 863- “(1) Sözleşmeden, durumun gereğinden veya ticari teamülden aksi anlaşılmadıkça; gönderen, eşyayı, taşıma güvenliğine uygun biçimde araca koyarak, istifleyerek, bağlayarak, sabitleyerek yüklemek ve aynı şekilde boşaltmak zorundadır. Taşıyıcı, ayrıca yüklemenin işletme güvenliğine uygun olmasını sağlamakla yükümlüdür.” uyarınca yükleme ve boşaltma taşıyıcının sorumlu olduğu hususlar değildir.
Taşıyıcının sorumluluğu başlıklı TTK MADDE 875 maddesi uyarınca“(2) Zararın oluşmasına, gönderenin veya gönderilenin bir davranışı ya da eşyanın özel bir ayıbı sebep olmuşsa, tazminat borcunun doğmasında ve kapsamının belirlenmesinde, bu olguların ne ölçüde etkili olduğu dikkate alınır.” ve MADDE 878- (1) “Zıya, hasar veya teslimdeki gecikme, aşağıdaki hâllerden birine bağlanabiliyorsa taşıyıcı sorumluluktan kurtulur:
c) Eşyanın gönderen veya gönderilen tarafından işleme tabi tutulması, yüklenmesi veya boşaltılması.” Maddeleri ile taşıyıcının sorumlu tutulamayacağı durumlar açıklanmıştır.
Tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; Dava dışı sigortalı … Tic. Ve San. Ltd. Şti’nin davacı … Sigorta Şirketi nezdinde … sayılı poliçe ile akaryakıt servis istasyonları sigortası mevcut bulunduğu, 29/07/2019 tarihinde davacı şirkete sigortalı bulunan petrol istasyonunda davalı tarafça yakıt ikmaline başlandığı, benzin dolumu yapılırken yanlış tanka dolum yapıldığının tespit edilerek dolumun durdurulduğu, yanlış dolum nedeni ile zarar meydana geldiği ve petrol istasyonu yetkilisi ile davalının birlikte hasar tutanağı düzenlendiği, meydana gelen hasar neticesinde davacı sigorta şirketi tarafından ekspertiz incelemesi yaptırıldığı ve ekspertiz incelemesi neticesi düzenlenen ekspertiz raporu ile meydana gelen zararın muafiyet tenzilinden sonra 18.994,86 TL olarak belirlendiği, Davacı … Sigorta Şirketi 10/09/2019 tarihinde 18.050,44 TL, 13/09/2019 tarihinde 18.994,86 TL, 01/10/2019 tarihinde 6.668,15 TL toplam 43.713,45 TL tazminatı sigortalısına ödediği, davacı sigorta şirketinin eksper raporunda belirtilen 18.994,86 TL hasar bedeli yerine neden 43.713,45 TL hasar tazminatı ödemiş olduğu hususunda dosyaya bilgi ve belge sunulmamışsa da; davacı … Sigorta Şirketi’nin TTK 1472 maddesi uyarınca sigortalısının haklarına halef olduğu, 29/07/2019 tarihinde imzalanan tutanak ve tanık ifadesinden de dikkate alındığında; alıcının sorumluluğu altında boşaltma işleminin yapıldığı, akaryakıt istasyonunun müdürünün yanlış tankı göstermesi nedeniyle ürünün yanlış tanka boşaltıldığı, alıcı firmanın sorumluluğu üstlendiği, dava dışı … Tic. Ve San. Ltd. Şti ile … … … arasında 24.06.2019 tarihinde imzalanan Taşıma Sözleşmesinin 6. Bölümü olan Boşaltma kısmında “Boşaltma işlemleri TAŞITAN tarafından gerçekleştirilecektir. TAŞIYAN veya taşıyan araç şoförü hiçbir şekilde istasyonda boşaltma işlemlerinin başlatılması, otomasyon sistemlerinin dolum için açılması, dolum işleminin yapılmasına müdahil olmayacaktır. TAŞIYAN yalnızca TAŞITAN yetkilisinin talimatları uyarınca dolum hortumlarını tankerin ilgili bölümlerine bağlayacak, dolum için hazır olunduğunda dolum pompalarını çalıştıracaktır.” Şeklinde yazdığı ve tarafların bu konuda mutabık kaldığı görülmüş olup, sözleşmede yazan bu maddede belirtildiği üzere davalı/taşıtanın boşaltma işlemleri üzerinde herhangi bir yetkisi bulunmadığı anlaşılmakla; sübut bulmayan davanın reddine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HUAK 18/A-(13) ”Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde uyuşmazlığın konusu dikkate alınarak Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır. (…)” ” ve (14). Fıkrası: ” Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır.” hükümleri gereğince arabuluculuk gideri olarak Arabuluculuk Dava Şartı Dosya No:2020/… sayılı dosyasından arabulucuya 1.320,00-TL tarife bedeli üzerinden kesilen 21/05/2021 tarihli … sıra nolu Serbest Meslek Makbuzu doğrultusunda ödeme yapıldığı tespit edilerek her iki tarafın arabuluculuk ilk oturumuna katıldıkları ve davanın reddine karar verildiği gözetilerek; davacı aleyhine arabulucuk ücretine hükmedilmesi gerektiği anlaşılmış ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-DAVANIN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80.70-TL Karar ve İlam Harcının, peşin yatırılan 746,53-TL’den mahsup edilerek fazla yatırılan 665,83-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından bu dava sebebi ile yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesap ve takdir olunan 6.482,82 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
6-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/03/2022

Katip …
¸e-imza

Hakim …
¸e-imza