Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/476 E. 2022/162 K. 21.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/476 Esas
KARAR NO : 2022/162

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/08/2021
KARAR TARİHİ : 21/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında akdedilen elektrik abonelik sözleşmeleri sonucu tahakkuk eden faturaların davalı tarafından ödenmemesi nedeniyle Merkezi Takip Sistemi … .E sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalının vaki itirazları neticesinde takibin durduğunu, itirazların kaldırılması amacıyla 6102 sayılı TTK.md.5/A.md.gereğince alacağın ticari uyuşmazlık kapsamında bulunması nedeniyle arabuluculuğa başvurulup olup … numaralı dosyada taraflarca anlaşma sağlanamadığını, davalı hakkında, toplam 86.294,39-TL alacağın, takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek değişen oranlardaki gecikme faizi ve bu faizin KDV’si’nin tahsili talebi ile icra takibi başlatıldığını, davalının başlatılan takibe itirazının haksız olup, davalının abonesi olduğu, … sözleşme numaralı tesisata ait faturalar ödenmediğini, takip konusu alacak likit olduğundan davalının haksız borca itirazı nedeniyle takip toplamının %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, itirazın iptaline ve takibin devamına, dava masraf ve vekalet ücretinin davalı üzerine tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmış olmasına rağmen davaya cevap vermemiş, duruşmalara katılım sağlamamış yargılama yokluğunda tamamlanmıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Davadaki uyuşmazlığın konusunun, elektrik aboneliğinden kaynaklı fatura borcunun bulunup bulunmadığı, icra müdürlüğünün yetkili olup olmadığı, itirazın iptali ve icra inkar tazminatı şartlarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamındaki dava dilekçesi ve ekleri, … İcra Müdürlüğü’nün Merkezi Takip … Esas sayılı dosyası, ara buluculuk son tutanağı, davalı şirkete ait faturaların ve cari hesap dökümü, dosyanın tümü hep birlikte incelenmiştir.
Uyap sistemi üzerinden incelenen … İcra Müdürlüğü’nün Merkezi Takip … Esas sayılı dosyasının tetkikinden; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine toplam 86.294,39 TL alacak üzerinden takip başlatıldığı, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, borçlunun takibe ve yetkiye itiraz ettiği, itirazın süresinde olduğu ve takibin durdurulmuş olduğu görüldü.
Davacı alacaklının başlattığı icra takibinde, ödeme emrinin tebliği üzerine davalı borçlu vekili icra dairesinin yetkisine itiraz edilerek yetkili icra müdürlüğünün müvekkili borçlu şirketin merkezinin bulunduğu İstanbul İcra Müdürlüğü olduğunu belirtip icra müdürlüğünün yetkisine, borca ve ferilerine itiraz etmiştir.
Yargıtay’ ın kararlılık kazanmış uygulamasına göre, itirazın iptali davasını gören mahkemenin, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı öncelikle incelemesi gerekir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, bu sonuca etkili değildir. Eş söyleyişle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmalıdır ( HGK’ nın 28.03.2001 gün ve 2001/19-267 E. 2001/311 K.; 20.03.2002 gün ve 2002/13-241 E.,2002/208 K. ).
Kaldı ki, itirazın iptali davasını görme yetkisi, takibin yapıldığı yer mahkemesine aittir. O nedenle, mahkemenin, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemesi doğaldır. Bu yetki itirazının incelenmesi sonucunda, mahkeme, kendisinin yetkili olup olmadığını da belirlemiş olacaktır (Üstündağ, S: İcra Hukukunun Esasları, İstanbul 1995, 6. Bası, s. 101-102)” (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’ nun 27.11.2013 gün ve 2013/13-372 E., 2013/1606 K. sayılı kararı).
Dava itirazın iptali davası olup usulüne uygun bir takip yapılması dava şartıdır. Yetkili icra dairesi; İİK’nın 50/1 maddesi yollamasıyla HMK’nın yetkiye ilişkin hükümlerine göre belirlenir. HMK 6. Maddesi gereği genel yetkili mahkeme ve icra dairesi davalı borçlunun yerleşim yeri mahkeme icra dairesidir. Sözleşmeden kaynaklanan davalarda HMK’nın 10. Maddesi gereğince borcun ifa yeri mahkemesi de yetkilidir. 6098 sayılı TBK’nın 89/1 maddesi uyarınca aksine bir anlaşma yoksa para borçları alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edilir.
Somut olayda davalı tarafından borçla birlikte süresinde icra dairesinin yetkisine de itirazda bulunulduğu, itirazın iptali davasında dava koşullarından biri yetkili icra dairesinde yapılmış icra takibi bulunması ve borçluya yetkili icra dairesinden ödeme emrinin tebliğ edilmiş olması gerekmekte olup, davacı şirketin işyeri adresi Denizli, davalı şirketin işyeri adresinin … olduğu, … İcra Müdürlüklerinin yetkili olmadığı anlaşılmakla davalı takip borçlusu tarafça da süresinde icra müdürlüğünün yetkisine usulüne uygun itiraz edilmiş olduğundan eldeki itirazın iptali davasının icra dairesinin yetkisizliği nedeniyle davanın usulden reddine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HUAK Madde 18/A-13 : “Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde uyuşmazlığın konusu dikkate alınarak Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır.” ve HUAK Madde 18/A-14 : “Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır.” hükümleri gereğince arabuluculuk gideri olarak Arabuluculuk Dava Şartı Dosya No:…sayılı dosyasından arabulucu olarak atanan …ekte sunulan 1.320,00.-TL tarife bedeli üzerinden kesilen tarihli Serbest Meslek Makbuzu doğrultusunda ödeme yapıldığı tespit edilerek her iki tarafında arabuluculuk ilk oturumuna katıldıkları ile davanın usulden reddine karar verildiği gözetilerek davacı tarafa yükletilmesine karar vermek gerektiği anlaşılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1-İtirazın iptaline konu icra takibinin yetkili icra dairesinde başlatılmadığı anlaşılmakla DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70.-TL Karar ve İlam Harcından, peşin harç olan 59,30.-TL’nin mahsup edilerek eksik kalan 21,40.-TL harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından işbu dava sebebi ile yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte olan AAÜT gereği 5.100,00 -TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanan 1.320,00.-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Karar kesinleştiğinde yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.21/02/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır