Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/408 E. 2022/169 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/408 Esas
KARAR NO : 2022/169
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/07/2021
KARAR TARİHİ : 23/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında imzalanan Dökme LPG İkmal ve Ariyet Tesis Teslim Sözleşmesi’ne binaen davalının ticari faaliyetine başladığını, davalının bir süre sonra borçlarını davacı şirkete geç ödememeye ve bayilikten kaynaklanan yükümlülüğünü yerine getirmemeye başladığını, davalının borcunu ödememesi üzerine 3.402,72-TL alacağın tahsili amacıyla aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine konu borca haksız olarak itiraz ederek takibi durdurduğunu, bunun üzerine arabuluculuk görüşmesine başvurulduğunu, davalının arabuluculuk görüşmesine katılmaması sebebiyle anlaşmama yönünde son tutanak tutulduğunu beyan ederek davalının … İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosyasına yapılan itirazının iptali ile takip tarihi itibariyle 3.402,72-TL alacak için takibin devamına, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmolunmasını, yargılama harç ve masrafları ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalıya usulüne uygun tebligat çıkartılmasına rağmen süresi içerisinde davaya cevap dilekçesi sunmamış olduğu görüldü.
DELİLLER:
Davacı vekilinin dava dilekçesi ekinde; arabuluculuk son tutanağının bir suretini, davalı adına düzenlenen Bölge Müşteri İçerik Listesi’nin bir suretini, 22/08/2019 tarihli Dökme LPG (Sıvılaştırılmış Petrol Gazları) İkmal ve Ariyet Tesis Teslim Sözleşmesinin bir suretini, 22/08/2019 tarihli Protokolün bir suretini, davalıya ait vergi levhasının bir suretini, …. Noterliği’nin 25/05/2015 tarihli davalıya ait imza beyannamesinin bir suretini, … Vergi Dairesi Başkanlığı … Denetim Koordinasyon Müdürlüğü Elektronik Yoklama Sistemi E-Yoklama Fişinin bir suretini, davalıya ait Ticaret Sicil Gazetesinin bir suretini, davacı şirket tarafından davalı adına düzenlenen 24/07/2020 tarihli … numaralı 1.829,00-TL bedelli faturanın bir suretini, 22/08/2019 tarihli 1.500-EURO bedelli senedin bir suretini ve 22/08/2019 tarihli Teminat Senedi Teslim Tutanağının suretini sunmuş olduğu, Teminat Senedi Teslim Tutanağının incelenmesinde taraflar arasında 22/08/2019 tarihinde imzalanan Dökme LPG İkmal ve Ariyet Tesis Teslim Sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeden doğabilecek tüm borçların teminatı olarak 22/08/2019 tanzim tarihli 1.500-EURO bedelli açık vadeli senedin davalı … tarafından imzalanarak davacı …Ş.’ye teslim edildiği, davalı müşterinin iş bu teminat senedini zaman aşımı süresi sonunu beklemeden (3 ay önce) günün cari değerleri üzerinden yeni bir teminat senedi ile değiştirmeyi, değiştirmekten imtina etmesi halinde davacı …Ş.’nin iş bu teminat senedini tahsile vererek bedelini almakta serbest olduğunu ve bu durumda bile ödeyeceği senet bedelini nakit teminat olarak saklayabileceğini ve suretle hiçbir şekilde … A.Ş.’den faiz talep etmeyeceğini davalı …’in gayri kabili rücu olarak beyan ve taahhüt ettiği görüldü.
Taraflar arasında imzalanan Dökme LPG İkmal ve Ariyet Tesis Teslim Sözleşmesi incelendiğinde; sözleşme tarihinin 22/08/2019 olduğu, sözleşmede tarafların imzalarının bulunduğu, davalıya ait kaşenin olduğu, sözleşme ekinde sunulan 22/08/2019 tarihli protokolün incelenmesinde sözleşmenin 10. Maddesinde yer alan ödeme süresinin 15 (on beş) gün olarak değiştirildiği ve tarafların imzasının, davalının kaşesinin ve imzasının olduğu görüldü.
…. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosyasının bir suretinin UYAP sisteminden çıkartılarak dosya içerisine alındığı görüldü.
Davacı vekilinin 16/12/2021 tarihli dilekçesi ekinde davacı şirkete ait 2019 ve 2020 yıllarına ait yevmiye, kebir ve envanter beratlarının suretleri ile davacı şirket tarafından davalı adına düzenlenen 20/11/2019 tarihli … numaralı 162,42-TL bedelli faturanın bir suretini, 17/12/2019 tarihli … numaralı 180,46-TL bedelli faturanın bir suretini, 31/12/2019 tarihli … numaralı 194,78-TL bedelli faturanın bir suretini, 24/07/2020 tarihli … numaralı 1.829,00-TL bedelli faturanın bir suretini, 19/09/2019 tarihli … numaralı 3.058,56-TL bedelli faturanın bir suretini sunmuş olduğu görüldü.
Mahkememizin 01/12/2021 tarihli celsenin 6 numaralı ara kararı gereğince dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, bilirkişi 21/01/2022 tarihli raporunda sonuç ve özet olarak;
Davacı şirketin 2019-2020 yılı ticari defterlerinin TTK ilgili hükümlerine göre açılış ve kapanış beratlarının yapıldığı ticari defterlerin deli! niteliğine haiz olduğu, davacının davalıdan ticari defterlerinde kayıtlı olarak 5.425,22 TL alacağının işli olduğu, davacının İcra takibi ile davalıdan 3.401,44 TL talep ettiği,
Davacının, borçlu … aleyhine … İcra müdürlüğünün 2020/… E sayılı dosyası ile; 3.401,44-TL asıl alacak, 1,28-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 3.402,72-TL alacağın asıl alacağına takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %13,75 oranda avans faizi ile birlikte talep ettiği,
Yapılan incelemede davalıdan,
3.401,44 TL asıl alacak talep edebileceği ve icra takibinin tarihi dosyada belirli olmadığından davacının davalıdan talep ettiği 1 günlük takip öncesi faiz hesabının da 1,28 TL olarak hesaplandığı,
Davacının asıl alacağına takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasa gereği yıllık %13,75 orandan başlayacak değişen oranda avans faiz işletilmesi gerekeceği, yönünde görüş ve kanaat bildirdiği görüldü.
Bilirkişi raporunun davacı vekiline e-tebligat olarak, davalıya T.K. 21. Maddesine göre tebliğ edildiği görüldü.
GEREKÇE:
Dava; taraflar arasında imzalanan Dökme LPG İkmal ve Ariyet Tesis Teslim Sözleşmesinden kaynaklanan cari hesap alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebine ilişkindir.
… İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosyasının tetkikinden; alacaklı … A.Ş. tarafından borçlu … aleyhine 3.401,44-TL asıl alacak 1,28-TL işlemiş faiz olmak üzere 3.402,72-TL toplam alacak üzerinden takip başlattığı, ödeme emrinin borçluya 24/02/2020 tarihinde tebliğ olduğu, borçlu vekili tarafından 13/01/2020 tarihli dilekçesi ile takibe itiraz ettiği, itirazın süresinde olduğu ve takibin durdurulmuş olduğu görüldü.
Mahkememizce yapılan yargılama, dava dilekçesi, sözleşme hükümleri, mahkememizce aldırılan bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında 22/08/2019 tarihli Dökme LPG İkmal ve Ariyet Tesis Teslim Sözleşmesi imzalandığı, sözleşmenin incelenmesinde 2. Maddesinde “Bu sözleşme taraflar, ariyet mukabili olarak … tarafından müşteriye verilecek olan dökme LPG tesisin ve bu tesiste kullanılacak LPG’ nin teslimi ile ilgili esasları düzenlemiştir.” 5. Maddesinde “DÖKME LPG TESİS BİLGİLERİ: 1 adet 1,75 m3 LPG stok tankı ve teçhizatı, 1 adet tank kapağı, 1 adet fleks, 1 kademe regülatör, bina servis kutusu, gaz detektörü, toplam tank LPG kapasitesi 750 kg, asgari sipariş miktarı 400 kg” 6.1 maddesinde “…, sözleşme ile bağlanmış bulunduğu, Tüpraş Rafinerisi veya diğer kuruluşların tesislerinde üretilecek veya resmi makamlarca yetkili kılınmış kuruluşlarca ithal edilerek, …’a teslim edilecek veya … tarafından ithal edilecek madde 4.1’de cinsi belirtilen LPG’yi müşteriye teslim edecektir” 10. Maddesinde “ÖDEME: LPG bedeli, LPG’nin teslim tarihini takip eden on beş (15) gün içerisinde (22/08/2019 tarihli protokolde 15 gün olarak güncellenmiş) nakten ödenecektir. İş bu sözleşmeden doğacak tüm ödemelerin zamanında yapılmaması halinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili hk. kanunun 51. maddesine göre uygulanmakta olan aylık gecikme zammının 4 puan üzerine kadar temerrüt faizi uygulanacaktır. Müşteri’ye vade farkı çıkarılması halinde Müşteri’nin yapacağı ilk ödeme vade farkına mahsup edilecektir. … ödemelerin gecikmesi halinde LPG ikmalini durdurma, teminat isteme, kredi kartı veya nakit ödeme yada çek alınması koşuluna bağlama hakkına sahiptir” şeklinde düzenleme mevcut olup tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan incelemeler neticesinde ; davacı şirketin dava dilekçesinde alacağına dayanak olarak gösterdiği faturaların 19/09/2019 tarihli propan ithal sanayi 500 kg açıklamalı 3.058,56-TL tutarlı, 20/11/2019 tarihli e-fatura vade farkı açıklamalı 162,42-TL tutarlı, 17/12/2019 tarihli e-fatura vade farkı açıklamalı 180,46-TL tutarlı, 31/12/2019 tarihli e-fatura vade farkı açıklamalı 194,78-TL tutarlı, 24/07/2020 tarihli demontaj nakliye hizmet açıklamalı 1.829,00-TL tutarlı faturalar olduğu, toplam 5.425,22-TL bedelli fatura kesildiği ve karşılığında davalı tarafından ödeme yapıldığına dair herhangi bir kayıt olmadığı, icra takip tarihi itibariyle davacı taraf davalıya kestiği 5 adet faturadan 3 adet faturayı icra takibine konu ettiği, bunların 19/09/2019 tarihli 3.058,56-TL tutarlı, 20/11/2019 tarihli 162,42-TL tutarlı, 17/12/2019 tarihli 180,46-TL tutarlı faturalar olduğu, 14/01/2020 takip tarihi ile davacı davalıdan 3.402,72-TL talep ettiği, faturaların sözleşmede yer alan davalıya ait elektronik posta adresine gönderilmiş olduğu, davalıya kesilen ve takip konusu yapılan 2 adet fatura vade farkı faturası olduğu anlaşılmakla taraflar arasındaki sözleşmenin 10. Maddesinde ödemelerin zamanında yapılmaması halinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili hk. kanunun 541. maddesine göre uygulanmakta olanı aylık gecikme zammının 4 puan üzerine kadar temerüt faizi uygulanacağı ve vade farkı çıkarılması halinde müşterinin yapacağı ilk ödeme vade farkına mahsup edileceği hüküm altına alındığından davacı taraf davalıdan vade farkı fatura bedelini talep edebileceği anlaşılmıştır.
Davalı icra takibinde davaya konu faturaları aldığını inkar etmemiş, icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazında borcun alacaklı tarafa ödendiğini, davacının mükerrer olarak borcu tahsil etmeye çalıştığını iddia etmiştir.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2001/4745 Esas 2001/5082 Karar 04/06/2001 tarihli kararında “kural olarak borçlu, itirazın iptali davasına vereceği cevap layihasında, ödeme emrine itiraz ederken bildirmiş olduğu itiraz sebepleri ile bağlı değildir. Ancak, borçlunun itiraz dilekçesinde borçla ilgili kabule yönelik beyanları kendisi için bağlayıcıdır. Borçlu vekili icra dosyasındaki itirazında takibe konu borç müvekkil tarafından ödenmiş bulunduğundan böyle bir borcu yoktur. Borca itiraz ediyoruz diyerek borcun esasını kabul etmiş, ancak ödediğini savunmuştur. Borçlunun ikrarı kendisini bağlar. Artık açılan itirazın iptali davasında borçlu bulunmadığını savunamaz. Kânun hilafını emretmedikçe iki tarafın her biri müddeasını ispata mecburdur.(MK.mad.6) olayımızda, ispat yükü borç ilişkisini (icra dosyasında) kabul etmekle birlikte ödediğini iddia eden davalı tarafa düşmektedir. Davacının ödenmediğini ispat etmesi söz konusu değildir. Mahkemece, ispat külfetinin ters çevrilerek (davacıya yüklenerek) yazılı bir şekilde karar vermesi doğru görülmemiştir.” denmekte ve ispat yükünün icra dosyasına konu borcu ödediğini iddia eden davalı tarafta olduğu vurgulanmaktadır. Somut davada davalı icra takip dosyasına yaptığı itiraz dilekçesinde yada mahkememiz dosyasına davacı tarafa ödeme yaptığına dair herhangi bir delil sunmadığı ve davacı şirketin 2019-2020 yılı ticari defterlerinin TTK ilgili hükümlerine göre açılış ve kapanış beratlarının yapıldığı ticari defterlerin delil niteliğine haiz olduğu, davacının davalıdan ticari defterlerinde kayıtlı olarak 5.425,22-TL alacağının işli olduğu, davacının icra takibi ile davalıdan 3.402,72-TL talep ettiği görülmekle; bu haliyle hüküm kurmaya elverişli nitelikte bilirkişi raporu doğrultusunda; davanın kabulü ile davalının … İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin aynen devamına, asıl alacak likit olup, asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HUAK 18/A-(13) ”Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde uyuşmazlığın konusu dikkate alınarak Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır. (…)” ” ve (14). Fıkrası: ” Bu madde uyarınca arabuluculuk bürosu tarafından yapılması gereken zaruri giderler; arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılması hâlinde anlaşma uyarınca taraflarca ödenmek, anlaşmaya varılamaması hâlinde ise ileride haksız çıkacak taraftan tahsil olunmak üzere Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanır.” hükümleri gereğince arabuluculuk gideri olarak Arabuluculuk Dava Şartı Dosya No: 2020/… sayılı dosyasından arabulucu olarak atanan … ‘na 1.320,00.-TL tarife bedeli üzerinden kesilen 20/01/2021 tarihli … numaralı Serbest Meslek Makbuzu doğrultusunda ödeme yapıldığı tespit edilerek davalı tarafın arabuluculuk oturumuna katılmadığı ve davanın kabulüne karar verildiği gözetilerek davalı aleyhine arabulucuk giderlerinin de yükletilmesi gerektiği anlaşılmıştır.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
DAVANIN KABULÜ ile,
1-Davalının … İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
2-Asıl alacak likit olup, asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 232,44-TL Karar ve İlam Harcından, peşin yatırılan 59,30-TL’nin mahsup edilerek eksik kalan 173,14-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından bu dava sebebi ile aşağıda dökümü yapılan 1.165,10-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı vekil ile temsil edildiğinden yürürlükte olan AAÜT gereğince 3.402,72-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
7-Zorunlu arabuluculuk başvurusu nedeniyle devletçe karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda miktar itibariyle istinaf sınırı altında kaldığından kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 23/02/2022

Katip …
¸e-imza

Hakim …
e-imza

YARGILAMA GİDERLERİ HARÇ BEYANI
59,30 TL BAŞVURMA HARCI 59,30 TL PEŞİN HARÇ
59,30 TL PEŞİN HARÇ + 173,14 TL EKSİK HARÇ
8,50 TL VEKALET HARCI 333,89 TL KARAR VE İLAM HARCI
950,00 TL BİLİRKİŞİ ÜCRETİ + 88,00 TL TEBLİGAT ÜCRETİ
1.165,10 TL TOPLAM