Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/397 E. 2021/705 K. 01.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/397 Esas
KARAR NO : 2021/705
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 06/07/2021
KARAR TARİHİ : 01/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirket ile davalı şirketin arasında iş bu davadan önce ticari ilişki bulunduğunu, verilen hizmetlere karşılık müvekkili şirketin fatura tanzim edip davalı tarafa teslim etttiğini, davalı tarafın bu faturaları kabul etmiş olduğunu, bu hizmetlerin tarafların ticari defterlerinde yer aldığını, mevcut ticari ilişkiye bağlı müvekkiliminin davalı şirketten hâlihazırda alacağı bulunduğunu, söz konusu alacakların vadesinde ödenmemesi ve müvekkiline ödeme yapılması için tüm girişimlerinin sonuçsuz kalması sebebiyle davalı- borçlu şirket aleyhine … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… E. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatılmış olup, gönderilen ödeme emrinin 09/04/2018 tarihinde tebliğ edildiğini, borçlu şirket vekili dosyaya takibin durdurulmasına ilişkin itiraz dilekçesi vermiş olsa da arabuluculuk görüşmelerine kadar itiraz dilekçesi ve durdurma kararının taraflarına tebliğ edilmediğini, Arabuluculuk görüşmeleri sırasında davalı vekilinin de icra dosyasını çek ile ödediğini iddia ettiğini ancak müvekkili adına dair kesilmiş olan çekin hiçbir suretle müvekkili şirketin eline geçmediğini, söz konusu icra takibine yapılan itirazdan sonra alacaklar için, dava şartı olan arabuluculuğa başvurulduğunu ancak taraflar arasında uzlaşma sağlanamadığını belirterek açıklanan nedenler ile … İcra Müdürlüğünün 2018/… E. sayılı dosyasındaki itirazın iptaline, duran takibin devamı ile davalı taraftan yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesine, davalı şirket aleyhine takip miktarının %20’sinden az olmamak kaydı ile tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilerek tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ; Davacı şirketin hukuki koruma talep ettiği hakkın konusunu oluşturan iş ticari bir işi ihtiva ettiğini, TTK’nın 5/A maddesi gereğince ticari davalarda özel dava şartı olarak, dava açılmadan önce arabuluculuk kurumuna başvurulmasının zorunluluğu olduğunu, söz konusu davanın itirazın iptali davası olduğunu, mezkur davanın davacısı olan takip alacaklısı … şirketi olmasına rağmen, arabuluculuk kurumuna başvuru, hukuki ihtilafın tarafı olmayan ve işbu dava ile hiçbir bağlantısı olmayan başkaca bir şirket adına yapıldığını, arabuluculuk başvuru formuna ve son tutanağa dikkat buyrulur ise, işbu dava ile hiç bir bağlantısı bulunmayan başkaca bir şirketin ticari unvanı ve vergi numarası yazıldığını ve müzakereleri başkaca bir şirket üzerinden yaptıklarını, arabuluculuk başvurusu takip yetkisi olmayan … adlı şirket tarafından yapıldığı için, mezkur davada öngörülen özel dava şartının yerine getirilmediğini, HMK’nın 115 inci maddesi gereğince dava şartı noksanlığı, mahkemece, gözetilmeli, diğer taraftan Arabuluculuk Kanunun md. 18/A-2.f’sının ”Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir” hükmü gereğince herhangi bir işlem yapılmasızın dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE;
Davacı tarafından davalı aleyhine İİK. 67. Maddesine dayanılarak itirazın iptali davası açılmıştır.
HMK’nun 115/1. Maddesinde “Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilir” hükmü amirdir.
19/12/2018 tarih ve 30630 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 7155 sayılı kanunun 20. Maddesiyle 6102 sayılı TTK 5. Maddesinden sonra gelmek üzere eklenen 5/A maddesinde; dava şartı olarak arabuluculuk getirildiği, söz konusu düzenleme ile ” Bu kanunun 4. Maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır” hükmü amirdir.
7155 sayılı kanunun 26. Maddesinde, anılan kanunun 20. Maddesinin 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe gireceği belirtilmiştir.
Arabuluculuk başvuru formunun incelenmesinde; başvuranın … A.Ş. olduğu, arabuluculuk son tutanağının da aynı firma adına düzenlendiği, bu halde arabuluculuk faaliyetinin davanın ve icra dosyasının tarafı olmayan şirket adına yürütüldüğü anlaşılmakla aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda izah edilen gerekçeye istinaden;
1- TTK’nun 5/A maddesi, Arabulucuk Kanununun 18/A-2. Maddesi ve HMK’nun 115/2. maddesi hükmü gereğince, davanın DAVA ŞARTI YOKLUĞU NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gereken harç peşin olarak alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından bu dava sebebi ile yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
5- Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.080,00 -TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içersinde mahkememize verilecek veya başka mahkeme aracılığı ile mahkememize gönderilecek bir dilekçe ile istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinden verildi.01/10/2021

Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır